Çok yakınında sanırsın.Uzağına düştüğünde.Uzaksındır.Düşkün.Düşkü bir uzak olarak.Uzak bir düşkünsündür.Yeni yazıtlar bulamayacağını söylersin:Hafifçe ve usuldan.Yerler delikleşir. Yağmurlar kırılır.İçin kalbini diktiğin erkek portreleriyle dolar.Kırıkkırık kırılırsın.Bir masal anlatacağım.Dersin, arsızca.Arsızlığın vücuduna yapışır.Çıkarıp, terk edemeyeceğin kadar seninledir.Biri, bir sarı boyaya tutulmuş öteki ellerini esmerleştirmiştir.Hepsinin gölgesi de birbirine değer.Eğer, geçer.Bütün anımsamalar tutulmuş gibi.Sen bütüntüm erkek yüzlerineBirden, arsız ölümlüler gibi sarılmış gibisindir.Biraz “istanbule” dersin, lütfen.Lütfen, acele edin.Arsızlığım dar geliyor.Ve üşüyorum kendi ağırlığımdan.Bir italyan konçertosu dahaDersin ardından.Alfabesinde boğuldun,Harflerinde seslendiğinAğıtlara sığınırsın.Meksikalı adam yanına yakınlaşır.Bir çok kelimede boğar seni.Boğuk boğuk üzülüsün.Üzüntü nedir ki dersinBunun yanında.Sakallarıyla bakılır o yöne.Her şey yıkımyıkımdır.Ve içindeki sesler yapışıktır.Bir dilencidir içindeki harflerO an ya da her görüştüğünde.Aldatılan harflerini.