Klara doğduğunda, ailesi o kadar fakirdi ki annesi ona taş kaynatıp içirirdi. Sonra klara sefalet içinde 7 yaşına geldiğinde annesi bir adamla evlendi. Annesi onu hiç sevmiyordu. Ve klarayı diğer çocuklar hep aşağılıyordu. Sonra klara büyüdü ve güzel bir kız oldu. Üvey babası tarafından tecavüze uğradı ve bunu annesine söyleyemedi ve evden kaçtı. Ve iş aradı bulduğu işlerde hep tacize uğradı ve zaman geçtikçe giderek çirkinleşmeye ve fahişelik yapmaya başladı. Sürekli içiyordu durmadan içiyordu. Sonra bir çocuk geldi bara; çocuk Klaradan çok hoşlanmıştı. Ve para karşılığı Klarayla bir odaya çıktılar. Adam Klara’ya ondan çok hoşlandığını eğer isterse onunla evlenmek istediğini söyledi. Klara’da ona tamam evlendik varsay dedi ve elbisesini çıkardı ve adamın pantolunun indirip muamelesine başladı. Ve adam, Klara muameleye başladıktan sonra unutmuş gibiydi herşeyi ve Klaranın ağzına boşaldı. Klara aynı donuk ifadeyle lavaboya gidip tüm meniyi tükürdü ve ağzını sildi, elbiselerini giyip parasını alıp adamın odasından çıktı. Ve bara gidip içmeye başladı. İçti içti ve gelen bir kaç teklifide reddetti çünkü iyi para almıştı evlenme teklif eden adamdan. Evine varınca güzel bir duş aldı ve saçlarını aynanın karşısında saatlerce taradı. Gülümsemeye çalıştı bir ara aynanın karşısında olmadı. Sonra viskisini içmeye devam etti.Ve uyuya kaldı.. Ertesi gün bara yeni bir kız düşmüştü. Kıza karşı garip hisler hissetmişti. Çok masum gözüküyordu kız. Kızı hemen sahiplendi ve evine götürdü. Kızla beraber yaşıyorlardı. İkiside hayaller kuruyorlardı para biriktirip çok uzak bir yere taşınacaklardı bir köye. Orda sakin sakin hayvanlarla, bitkilerle uğraşıp hayatlarını geçireceklerdi. Aradan bir süre geçti ve kızın müşterilerinden biri çok pis pataklamıştı kızı. Bunu gören Klara çok sinirlendi ve adamı bıçakladı. Bıçakladığı adamın adamları de onu ve kız arkadaşını yakalayıp bir odaya kapattılar. Sonra kız arkadaşına gözünün önünde 5 kişi tecavüz etti ve sonra işgence edip öldürdüler kızı. Sonra Klara yalvarmaya başladı beni öldürün, beni öldürün diye diye delirdi.. Ve sokaklarda aklı başında olmadan yaşamaya devam etti…
yorumlar
Yanlış yere yazmışsın birader. Sen bunu http://www.pornohikaye.com‘a yolla. Eğer böyle bir site yoksa işte sana kariyer alanı, hayırlı olsun.
insan, insanı ne hale getiriyor!
bu ne şimdi?!
@toplumcu bu acı ve üzücü olan yaşanmasıda mümkündür, büyük olasılıkla da yaşanmıştır birileri tarafından,tahrik olduysan kendi verdiğin linke tıkla
hmmm tekerlekli sandalyeye mahkum olup köprü altı laternacısı ve maymununa ne zaman rastladı? Bayan Rotenmayer nerde?-Adelhaide! çabuk buraya gel içeri sincap girmiş hemi de erkek! Şu Heidiye de sahip çık! ekmekleri çaldığı yetmiyomuş gibi şimdi de mumları iç ediyor! Bunak dedesini de kovun kapının önünden, peynir gibi kokuyo! sebastiaaaaaan!!!! sokacam o yontma keçileri bi yerine!
Cevval Portakal -yoksa sana untouchable zen mi demeliyim- ayrı takma isimleri kullansan da aynı hataları yapıyorsun dahi anlamındaki -de -da ayrı yazılır güzelim.İğrenç bir Türkçe, berbat bir senaryo, düşük zeka; elbette tahrik olurum, cinayet işlesem epeyce hafifler cezam: Haksız tahrik var ortada. Avukatsın bilirsin, gerçi kimse kendi avukatı olamaz ama burası internet ortamı değil mi Janus ?
ya öykü hakkatten acı olmuş okurken ve okumam bittiğinde çektiğim acıyı anlatamam…
bu öykü gerçek olamaz, napıyorsunuz ya? insan bir noktada değiştirebilir birşeyleri. hadi ailenden yedin vurgunu, sonra hadi hayat bu ya, düştün bir hıyarın eline, kadınlığını harcadılar. hadi o oldu bu oldu…bir yerde “eeh! yeter ama!” der sıyırırsın kendini bu saçmalıktan. kadere inanıyor olmama rağmen, yine de insana çok fazla fırsat tanındığı kanaatindeyim.yok görmüyorsan içindeki gücü, o da bir tercih tabi.
aah ah… zen insanı anlaşılamamak senin kaderin. nephilim’in dediği gibi prospektüs de iliştir yazıların bi kenarına 🙂 yeni gelen arkadaşlara da ahkam kesmeye başlamadan önce, hafif tayfasını tanıma turuna çıkmalarını tavsiye ederim. bi bakın kimin uslubu nasıl, ne yazarken ne demek istiyor genelde. hemen öyle gelişigüzel sallandırmayın, toplaması zor olur 😉
@untouchable zen’e benzetilmekten onur duyarım 🙂 saol hafife yeni teşrif etmiş ayar meraklısı sözlükçü eskisi @toplumcu insanı
EUQON Usta, Klon o klon
Devam edin Üstad. Harikasınız. @Equon avatar ne oldu? Ahkamlarını özellikle arıyıp bulan benkaçırıyorum gözden…
anaaa cazibeme dayanamadı hafif, uçurdu avatarı heralde 😀
zen insanı hafiften tarz değiştirince az daha pornocu ilan ediliveriyodun ha… tıkkat edin lütfeaaaann… zen insanının yazılarını “yabancılar okumasın” …devam ediniz sn. zen insanı…
porno nerde ya…yuhh demek ister deli gönül…
Hafifin en kendi halinde, en kavgasız, sakin insanı U. Zen insanını lütfen harcamayın. Bu yazdıkları birer ironi. Büyük bir ihtimalle birkaç kitabın kahramanlarının ve öykülerinin birleşiminden oluşuyor. Ya da hiçbir anlamı yok, önemli değil. Ama euqon’un dediği gibi bir ortamı tanımak için biraz vakit geçirmek gerekiyor.
aklıma 100 furça darbesi Meliisa P. geldi. Kimle birlikte olsa gider saçlarını 100 defa tarardı. Bu kadında saçını taramış. Kadınlar seviştikten sonra veya günah işledikten sonra saçlarınımı tarıyor..
Onu bilmem de, kadın saçlarıyla oynamaya başlamışsa (değiştirmek anlamında), uzama vakti gelmiştir. Zira, bir sonraki değiştireceği şey sensindir kuvvetle muhtemel 🙂
🙂 tabi genelde fuhuş yapanların peruk kullanma olasıklarını göz önünde bulundurmak lazım
euqon yanlışsın dostum, kadınlar hep saçlarıyla oynarlar. oynamıyorsa uzamak gerek.
Böyle binlerce öykü hatta yüzbinlerce öykü var ….tamam cok aci…kiminki aci degilki zaten..????genelevlerimiz!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!türkiyede calisan rus hatunlar..moldovyalilar…polonyalilar yada avrupada ki dogu blogu ülklerinden sex kölesi olarak dünyanin heryerine gitmis kadinlar hatta erkekler…taylantda 7 ile 12 yas arasindaki cocuk fahiseler kizli oglanli karisik……bilmiyorum gidipte göreniniz varmi ????????taylantda ki sex kölesi cocuklarinin yasamini sirf bu piyasaya atilmalari icin dogrulan cocuklar binlerce cocuk ??????60 yasinda pis 100 kiloluk adamlarla sex yapan oglanlar kizlar…..akvaryum daki baliklar gibi cam bir fanusun icine konmus cocuklar calan müzikte otuturlar…ve iceri giren erkekler iclerinden bir iktane secip giderler …. o cocuklarin hayir deme hakki yokktur yasamin diger boyutunu bilmiyorlar..bunu yapsinlar diye dogurulmuslar…….aciacicok aciherkesin acisi baskasinin acisindan büyük….dünya mavi ve yesil degil herzaman….ve biz insanlar acayip bencil yaratiklariz.asil aci bu.
Yorumlarınız ve paylaşımlarınız için teşekkür ederim hafif insanları…
devinim; kadın avuç içi sana dönük bir şekilde oynuyorsa saçıyla, dediğin doğru tabii. aksi halde söylediğim tecrübeyle sabittir.
Tabi ki bu anlatılanlar gerçek olabilir.Sadece yazının dili biraz daha edebi olabilirdi derim ben..Bu, daha sürükleyici ve okunur kılardı,daha zevkli olurdu okuması.Sonra,sonra kelimeleri fazlaca kullanılarak bir çocuğun yaşadığı bir olayı annesine anlatıyormuş havası verilmiş.Tek yorumum bu olur.Üzgünüm kırdıysam.Siz de bana istediğiniz yorumları yazabilirsiniz..Sevgiler.
Kadın saçlarının modelini değiştiriyorsa; eşini, işini değiştirecek ya gücü yoktur, ya da başka seçeneği:)))Eee ne yapsın o da gider kuaföre yeni bir kadın yaratmaya çalışır, ama ne tedbili mekanda ferahlık vardır, ne de yaratılan yeni kadında…Geldim yarımKaldım yarımNeydi ne oldu şu tez canımErtelendim hayattanSevdim yarımDerken bu gün, olmazsa olur yarımKendimden kaçan yarim keskin bıçakNerde bende o yürek yardan cayacakHep köşe bucak…Ben bu dünyayı anlayamadımNiyetlendim de altından kalkamadım…..
bide sorum var ? nezamandan beri imla kilavuzu detektifligi diye bir meslek cikti yada vardida ben mi bilmiyorum….hahahahah beni takip edecek dedktif günde birtane walyum cakmadan benim yazilari okumasin…yorumlarida…..yoksam olacaklardan ben sorumlu degilim simdiden uyarayim zati sahaneneizi .-)))))))) zamir,sifat,zarf ve fiil disinda dil bilgisi adina hic bir sii bilmeyen ben bizzat kendim hahahahah.-))))))))) ama mutlu .,-)))))
“Sadece iki şey sonsuzdur; evren ve insanın budalalığı, fakat ilkinden o kadar emin değilim.” Albert EINSTEIN
“beni bir karım anladı, O da yanlış anladı” Albert Einstein
klara haâ yaşıyo mu acaba