bildirgec.org

jquery ile Hareketli Tek Sayfalık Web Sayfaları Yapımı

icomania | 29 November 2010 12:07

Şu aralar cok revaçta olan ve web sayfa tasarıma merak saranlar ve bu işin programlama tarafında kendini tam olarak geliştirememiş arkadaşlar için tek sayfalık kayan siteler iyi bir başlangıç olabilir

Daha önce bir çok kez bildirgec.org’da yayımlanan tek sayfa web site tasarım örneklerine buradan ulaşabilirsiniz.
ayrıca burdakileride incelemenizde fayda var
Klasik web sitesi tasarımlarına göre tek sayfa web siteleri kullanıcıların daha çok ilgisini çeker. Kaliteli tasarımlara sahiptirler. CSS ve jQuery kullanılarak yapılmışlardır ve görsel açıdan oldukça tatmin edici tasarımlara sahiptirler.

Online günlük!

98783 | 29 November 2010 11:44

blogyazı
blogyazı

Online günlük!
Günümüzde birçok kişi blog kullanır hale gelde hatta bu işi kendine geçim kaynağı olarak görenleri de görmek mümkün. Peki olay bu derece büyük ise bu online günlük platformunu kim başlattı!
işte yanıtı burda:

Online günlük sitesi livejournal‘ın geliştiricisi olan Fitzpatrick, böylece blog sitelerinin de öncüsü olmayı başardı. Bilindiği gibi bugün için milyonlarca blogsayesinde dünya çapında birçok insan fikirlerini dünyayla paylaşabiliyor. Facebook, Twitter, MySpace ve WordPress ise bunun son halkaları niteliğinde…

blog
blog

Meryl Streep

queennothing | 29 November 2010 11:44

Mary Louise Streep, 22 Haziran 1949 tarihinde Mary Wolf ile Harry William Streep çiftinin üçüncü ve tek kız çocukları (abileri Harry ve Dana) olarak New jersey, Amerika’da dünyaya geldi. Çocukluğunu New Jersey’de geçiren aktris, Bernards High School ve Vassar College’de drama eğitimi aldı. İngilizce, İsveççe ve Almanca öğrenen Meryl, üniversiteyi Yale’de, drama bölümünde okudu. Yale’den mezun olduktan sonra ilk performansını New York Shakespeare Festival’de sergileyen Meryl, Broadway’de “Happy End” adlı müzikalde rol aldı. 26 yaşında ilk oyunculuk deneyimi yaşayan genç aktris, “Everybody Rides the Carousel” adlı animasyonda seslendirme yaptıktan sonra 1977 senesinde “Secret Service” ve “The Deadliest Season” adlı TV filmlerinde rol aldı. Aynı sene Jane Fonda, Vanessa Redgrave gibi isimlerle 11 dalda Oscar’a aday gösterilen ve 3 dalda Oscar Ödülü kazanan film “Julia“da ‘Anne Marie’ karakterini canlandırdı. 1978 senesinde iki Altın Küre ödüllü mini dizi “Holocaust“ta üç bölüm ‘Inga Helms Weiss’ karakterine can verdi.

Aynı sene Robert De Niro, Christopher Walken, John Savage gibi isimlerle birlikte “The Deer Hunter” adlı yapımda canlandırdığı ‘Linda’ karakteriyle ‘En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu’ dalında Oscar’a aday gösterildi. 1979 senesinde Woody Allen’ın yönettiği “Manhattan” adlı yapımda ‘Jill’ karakterini canlandıran Meryl, aynı sene Dom Gummer ile dünyaevine girdi.
“Uncommon Women… and Others”, Alan Alda’nın yönettiği “The Seduction of Joe Tynan” adlı yapımda ve ‘Joanna Kramer’ karakteriyle “Kramer vs. Kramer” adlı yapımda rol alan aktris, ‘En İyi Kadın Oyuncu’ dalında Oscar ödülü kazandı. 1981’de “Kiss Me, Petruchio” adlı TV filminde ve John Fowles’in romanından uyarlanan Karel Reisz‘in yönetmenliğini üstlendiği “The French Lieutenant’s Woman” adlı yapımda rol alan Meryl Streep, ‘En İyi Kadın Oyuncu’ Oscar’ına sahip oldu. 1982’de “Alice at the Palace”, Robert Benton‘un yönetmenliğini yaptığı “Still of the Night” ve William Styron’un romanından uyarlanan “Sophie’s Choice” adlı yapımda yer alan Streep, ‘En İyi Kadın Oyuncu’ Oscar’ına bir kez daha sahip oldu. Mike Nichols’un yönettiği “Silkwood“da rol alan meryl, ‘En İyi Kadın Oyuncu’ dalında Oscar adayı oldu. Robert De Niro ile “Falling In Love” adlı yapımda ‘Molly Gilmore’ karakteriyle yer alan aktris, ‘Susan Traherne’ karakteriyle “Plenty” ve ‘Karen’ karakteriyle de “Out Of Africa” adlı yapımda rol aldı. Bu rolüyle aktris, bir kez daha ‘En İyi Kadın Oyuncu’ Oscar’ına aday oldu.

Sadece Güneşi Engelleyen Güneş Gözlüğü!

Kreston | 29 November 2010 11:28

Elektronik devresi sayesinde sadece güneşi engelleyen sistem
Elektronik devresi sayesinde sadece güneşi engelleyen sistem

Güneş gözlükleri, bugüne kadar üretilmiş en “cool” icatlardan biri. Şimdi bu icat bir adım daha ileriye giderek daha “cool” bir hale gelmiş.

Ne olursan ol yine gel!

kaleidoskop | 29 November 2010 11:22

Sultanahmet camiinde bir sabah namazı sırasında Mevlana hazretleri görünür. Görenler hayrete düşer. İnsanlar namaz sonrasında etrafında toplaşırken bir yandan da kendi aralarında konuşup dururlar. Olayı duyanlar akın akın gelip camiye doluşur. Daha öğle vakti olmadan cami çevresi onbinlerce insandan oluşan bir mahşer yerine döner. Kendi halinde outurup mırıldanan Mevlana hazretlerine kimse cesaret edip de bir şey soramaz.
Sonunda biri çıkar, hürmetle Mevlana’nın elini öper. “Efendim” der, “Hoşgeldiniz”. Hepimiz sizin için geldik.
Mevlana hayretle, “Neden geldiniz ki?” diye sorar.
Kişi: “Siz demiştiniz ya, ne olursan ol yine gel!”
Mevlana cevaben: “Evet, ben birçok beden görüyorum ama, ruhlar neden yok?”

Birçok kavramın içini boşalttığımız gibi Mevlana’nın sözünü de değiştirdik. İşimize – kolayımıza geldiği biçimde…
O gel dedi, biz yürüyerek, otobüsle, uçakla, takım elbiseyle, parfümle, marka ayakkabıyla, çok işlevli cep telefonuyla gittik. Eh, tüm hayatımızı MADDEye göre planladık ya! GEL deyince sadece mekan değiştirme olarak anladık.
“Ne olursan ol gel!” sözüne bakıp, olduğumuz gibi gittik. Faziciliği, zinayı, dedikoduyu, gıybeti, yalanı, iftirayı iç cebimize, banka kasamıza koyduk. Çünkü döndüğümüz zaman yine ihtiyacımız olacak.
ÖYLECE GELDİK İŞTE, OLDUĞUMUZ GİBİ!

Fincan değil o reçellik.

hurie | 29 November 2010 10:49

Son günlerde bir türlü anlayamadığım bir konu var zihnimi kurcalayan.Osmanlı Devletinde reçelin önemini bilenleriniz vardır, bilmeyenleriniz vardır.Ben kısaca bahsedeyim.

Osmanlı’nın lüks ve vazgeçilmez yiyeceği reçelmiş.Mutfağın bir bölümü reçel yapımı için ayrılmış ve burada gece gündüz reçel yapılırmış.Sadece gül ve bazı meyveler değil hemen hemen herşeyin reçeli yapılırmış.Patlıcan, yeşil limon, kavun, karpuz, badem, fındık, erguvan çiçeği, nilüfer çiçeği…Uzayıp gidiyor.Çeşidin bol olması yetmezmiş gibi reçellik ürünlerin yetiştirilmesi için özel bahçeler tahsis edilirmiş.Reçellerin sultanı olarak bilinen gül reçeli için edirne sarayının bahçesinde sırf reçellik güller yetiştirilirmiş.İşin bir diğer ilginç yanı, reçel yapmayı bilmeyen kadınların halk arasında ayıplanması.Çarşıdan reçel alan kadının namussuzcasına hor görülmesi.Durum o derece ciddi yani.

UZATACAK ELLERİNİ

mavilikler | 29 November 2010 09:33

Bu duyguyu kaybetmemeliyim. Nerden geldi böyle birden?! Nasıl anında günlük güneşlik etti her yeri?.. Bilmeliyim… Ki kaybettiğim zaman yeniden çağırabileyim yanıma.

Şu serçeler mi getirdi yoksa onu bana? Kollarımı okşayan güneş… Karşı banktaki sevgililer… Onların az ötesindeki şu ayyaş adam… Evet, evet… En çok da O… Kalbimdeki bu ılıklığı en fazla O’na bakınca duyuyorum çünkü.

Ayağının dibindeki şişe yarılanmış… Meydan okuyan bakışları üzerindeki paçavraları görünmez ediyor, onları da o meydan okuyuşun bir parçası yapıyor sanki. O’na bakan biri sadece gözlerini görebilir. Onlardaki karanlıkta yeni baştan tanımlar her şeyi. Şu sevgililerden çok daha fazla şey öğrenir o karanlıktan.

Yeni Siteler Keşfedelim – XVIII

Atomic Bomb | 29 November 2010 09:05

Apture: Bir sayfada bir şeyler okurken o anda yazıdaki bir şeyi araştırmak isteyebilirsiniz. O anda tarayıcınızın özelliklerini de kullanıp ayrı bir sekmede arama yapabilirsiniz ama bu sefer de ana sayfadan koparsınız. İşte bunu engellemenin yolu bu siteyi kullanmak. Ayrı bir sekme açmadan rahatça araştırma yapabilirsiniz.

Tictacdo: Yapacaklarınızı not etmek sizi hem pratikleştirir hem de işinizi hızlıca görmenizi sağlar. Yapacak listeleri işlerinizin ne kadarının bittiğini de görmenizi sağlar. Ancak planladığınız bir şeye hangi adımdan başlayacağınızı bilemiyorsanız bu sitedeki hazırlanmış listelere bir göz atmanız yararlı olabilir.

Basquiat (1996)

queennothing | 28 November 2010 20:11

1951 doğumlu Amerikan sinemacı Julian Schnabel‘in yönetmenliğini yaptığı 1996 çıkışlı sinema filmi “Basquiat“, Amerikan graffiti sanatçısı Jean-Michel Basquiatın hayatını anlatıyor. Filmde Amerikan aktör Jeffrey Wright, Kanadalı aktör Michael Wincott, Porto Rikolu aktör Benicio Del Toro, İngiliz aktris Claire Forlani, İngiliz müzisyen David Bowie, Amerikan aktör Christopher Walken, İngiliz aktör Gary Oldman, Willem Dafoe, Courtney Love ve Parker Posey rol alıyor.
1960 senesinde Brooklyn’de, üç çocuklu bir ailenin ilk çocuğu olarak dünyaya gelen Jean-Michel Basquiat, 19’undayken İngilizce, Fransızca ve İspanyolca’yı akıcı bir şekilde konuşabiliyordu. 18 yaşında alesini terkedip New york’a gelen Basquiat, New York sokaklarında graffiti yapmaya başladı. Müze önlerinde kendi çizimlerini satan genç sanatçı, 1980’lerde Amerika’da tanınmaya başladı.

Nakliyat siteleri

roberti | 28 November 2010 20:03

Seo olarak evden eve nakliyat kelimesi belkide Türkiye de en popüler olan ve ilk sayfalara çıkartılması en zor olan kelimerden bir tanesidir.
Nakliyat sitelerine baktığımızda birbirinin aynısı bir çok site görünmekte, ve aynı firmalara hitap eden birçok site görmekteyiz.
Ortaya bir site kirliliği çıkmaktadır.Bu olay webamster arkadaşların Çalısmalarını zorlamakta ve nakliyat sektörünün çöküşünü hızlandırmaktadır.