bildirgec.org

İskenderiye papağanlarını Topkapı Sarayı’ndan kim kovdu?

Pasteis de Nata | 31 October 2007 16:06

Topkapı Sarayı'nın bahçesinde görüntülenmiş bir iskenderiye papağanı (2004)
Topkapı Sarayı’nın bahçesinde görüntülenmiş bir iskenderiye papağanı (2004)

Irak’ta süren savaştan kaçtıktan sonra İstanbul Topkapı Sarayı’nın bahçesine yerleşen ender kuş türlerinden İskenderie papağanı kolonisi ortadan kaybolmuş durumda.
Bir kaç yıldır sarayın avlusunda yaşayan papağanların yuvalarını yaptıkları ağaç kovukları ise çamur ve samanla kapatılmış!
Konuyla ilgili Kuş Göçlerini İzleme Derneği belediyeyi gerekli korumayı sağlamadığı ve kovukları kapatmakla suçlarken, belediye ise kendisine bilgi verilmediğini ve (yüksekliği 17 metreyi bulan) kovukların İstanbul’da dolaşan yaşlı bir amca!!! tarafından kapatılmış olabileceğini söylüyor.

17 metreyi bulan kovuklar böyle kapatılmış!! (2007)
17 metreyi bulan kovuklar böyle kapatılmış!! (2007)

Kim ne yapmış olursa olsun, sonuçta papağanlar kovulmuş ve kaybeden biz olmuşuz.
Haberin tamamı ve daha fazla fotoğraf için lütfen tıklayınız.

Üç, 3, III

pilli pati | 31 October 2007 16:06

III
III

III
Eğer bir sunum yapacaksanız, baştan bilmelisiniz ki; olayın bitiminde insanların aklında sadece üç şey kalacaktır. Tıpkı anneniz sizi küçükken bakkala gönderdiğinde ve bakkal amca size ne almak istediğinizi sorduğunda, aklınızda sadece üç şeyin kalması gibi; dördüncüyü hatırlamak için zorlanmanız gibi…

… ve yine bilmelisiniz ki; dünya guruları bu konuda kontrolü ele almanızı öğütler. Yani sunumun hedef aldığı kitleye iletmek istediğiniz mesajı en kısa, en anlaşılır ve en sade yoldan ulaştırmalısınız.

Kötü mahalle…

koza 68 | 31 October 2007 16:06

Amerikalı diplomatın dediği gibi ” sizler, çok kötü bir mahallede oturuyorsunuz, gelişmenizin önündeki en önemli engel budur”

içerideki mahalle baskısıyla uğraşırken,dışardakini unutmuşuz..

Yani amerikalı diyor ki; rahat huzur yok alışmalısınız!…

önce “sevr” paranoyası ile kendimizden geçtik,ardından emperyalizmin, etnik ve dinsel parçalama saldırısı …Bu hikaye nereden başladı?
“ulusların kendi kaderini tayin hakkı” masalının ardında ki gerçeği göremediğimiz dönemlerde başladı. aslında bu söylem ulusları “bölme” stratejisinden başka bir şey değildi…
Aşağı yukarı yüz yıllık bir ABD planı…
Baştan kabul edelim;demek ki ortadoğu gibi bir paylaşım coğrafyasında oturuyorsan, parçalanma planının dışında kalabilmen için önce içerideki hainlerden ve işbirlikçilerden kurtulman gerek…

Manzaraya bakalım;
Başbakan “türkiyeliyim” diyerek ,türk ulusçuluğunun altına dinamiti koymadı mı?
Kürt bölücülüğü de boş duracak değildi elbette; Başbakanın bu sözünü siyasallaşma çabalarına ve “türk” ulusunun yok edilme planına ortak etmekten geri durmadı…
Sadece Başbakan değil, türkiye üzerinde oynanan etnik ve dinsel parçalanma operasyonuna çanak tutan parlemento içinde ve dışında şeriatçı ve kürtçü akımlarla kader birliği eden yığınla hain yok mu?
sormazlar mı adama;
Bu ülke, yıllardır türk solunu yok etmenin ve bölmenin çabası içinde olurken, türk sağını neden mercek altına
almamıştır?

AJAX NE ZAMAN KULLANILMALI ?

icomania | 31 October 2007 15:40

günümüzde özellikle web tasarlayıcıların ilgisini ceken ajax uygulamasının nerelerde ve ne amacla kullanılması başlıklı 10 püf nokta burada sizleri bekliyor…

Nezle ve Grip tamamen engellenebilir…

delizade | 31 October 2007 15:32

kış geliyor ve başımızın büyük dertlerinden grip ve nezle de geliyorum diyorlar. ki bana geldiler!

efendim bendeniz yaklaşık 2 senedir gripveya nezleolmazdım. bunu nasıl başardığımı anlatmak istedim burada. şimdi nezle olmamın sebebi ise bunu aksatmış olmam ve ek olarak tabii ki tedbirsizlik.

nezle ve grip virüsleri bildiğiniz üzere geniz ve burun üzerinde yoğunlaşmaktadırlar. burnumuzun akması, su gibi akması, işte bu bölgenin sıkça temizlenmesi gayretinden başka bir şey değil.