bildirgec.org

Türbanı Sorun Yapanlar

cossack35 | 28 April 2007 16:40

Son günlerde köktendinci kesimlerin ağzında sakız oldu adeta: “Türban takma özgürlüğümüz kısıtlanamaz!” Meydanlarda birtakım çevrelerce dolduruşa getirilmiş, beyinleri yıkanmış, beyinleri yıkanamasa da zorla meydanlara çekilmiş masum genç kızlar üzerinden siyaset yapmaya çalışan bir grup musallat oldu ülkemize… Bu kişiler bu belirttiğim özelliklere sahip genç kızların haklarını savunuyorlar sözde… Beyin yıkamanın, bir şeyleri zorla yaptırmanın adını “demokrasi” koymuşlar… “Türban takmak demokratik bir haktır, engellenemez!” diye bağırıyor türbanlı bir genç kızın babası, kızı ise yanında sus pus olmuş, babasının dediğine bir karşı çıksın, hele bir çıksın bakalım başına neler geliyor bu genç kızın… Babasına göre bunun adı demokrasi, kızı susacak kendi konuşacak, kızıyla ilgili vicdani kararları bile kendisi verecek, örnek Müslüman(!) babamız, İslam dinimizin temel esaslarından biri olan “dinde zorlama yoktur” ilkesini bir anda unutacak.

ürün inceleme dergi

abacus | 28 April 2007 16:10

cep telefonundan fotograf makinesine diz üstü bilgisayardan kart bellek okuyucuya kadar bir çok ürün incelemesinin bulunduğu uruninceleme.com sitesinin artık bir dergisi var. siteyle aynı adı taşıyan dergi ilk sayısında 14 ürün incelemesine yer vermiş. Derginin yazı işleri müdürü Özgür Çetin, içeriğimizle hem internet hem de basılı medyada bulunacağız diyor. yayın hayatına internetle başlayıp sonrasında basılı medyada yer alan ürün inceleme dergisi umarım ekşi derginin yarattığı hayal kırıklığını yaratmaz.

hayat aslında kimi aldatıyor?

| 28 April 2007 16:07

çağdaş edebiyatımızın bazı zamanlar kör noktalara düştüğünü düşünüyorum. benzer kurgular, aynı cümleler, cümle yapıları, kopyalanmış üsluplar… bu yüzden edebiyatımızın taze nefeslere ihtiyacı var.
genç yazar kahraman çayırlı’nın “hayat kadınları aldatmaz” isimli kitabını ilk elime alınca bunlar geçti aklımdan. bir de kitabın ismine takıldım: hayat mı kadınları aldatmıyor yoksa hayat kadınları mı aldatmıyor?

sonuçta bu bir ilk kitap ve en yetkin yazarların bile ilk kitapları sayısız hatayla doludur, bu sebepten ilk kitapları değerlendirirken biraz vicdanlı olmak gerek. elbette, “hayat kadınları aldatmaz”ın da ciddi eksiklikleri, bağlantı kopuklukları ve ani, sert geçişleri var. tabii bir de madalyonun diğer yüzü…

Panoramio ile Google Earth’e fotoğraflarınızı ekleyin

kenanaltun | 28 April 2007 15:57

Eyfel Kulesini hem resimde hemde haritada görebiliyoruz. Google Earth de de bu şekilde aynı resmi herkes görebiliyor
Eyfel Kulesini hem resimde hemde haritada görebiliyoruz. Google Earth de de bu şekilde aynı resmi herkes görebiliyor

Panoramio internet sitesinde yeni bir hizmet sunuyor.
Panoramio fotoğraflarınızı gerçek çekildikleri mekana koyma imkanını veriyor. Bu nasıl olacak ?
Google Earth ile bu fotoğraflarınızı yerleştirdiğiniz yerlerde daha sonradan görebiliyorsunuz.
En fazla 2GB’a kadar fotoğraf saklayabilirsiniz, bu yaklaşık olarak 4 Mega Pixellik kamerayla çekilmiş 2000 adet fotoğraf demektir. Fotoğraflarınız, orijinal boyutu ve kalitesinde, size özel kişisel alanınızda saklanır. Tercihinize bağlı olarak fotoğraflarınızı çektiğiniz yere yerleştirebilirsiniz. Ziyaret ettiğiniz hiç bir yerin adını ve yerini unutmayacaksınız. Artık hiç bir arkadaşınıza tatil rotanızı veya nerelerde fotoğraflar çektiğinizi açıklamak zorunda kalmayacaksınız.

inblogit ile blog

bakiyyebemolu | 28 April 2007 15:02

inblogit, inserit tarafından yapılmış yeni bir blog modülü. sitenin anasayfasından da göreceğimiz üzere oldukça iddialılar.

kurulum konusunda gerçekten başarılı bir sistemleri. 72 kb’lık kurulum dosyalarını bilgisayarınıza indiriyorsunuz ve bu dosyaları sunucunuza yüklüyorsunuz. inblogit’te alanadınızı tanıtıyorsunuz ve blog altyapınız hazır. bu konuda wordpress‘in önünde olduğunu söylemek sanırım yanlış olmaz.
sistemin bir diğer özelliği de blog yazma işini sunucunuzda görmüyorsunuz. yine inblogit sitesine giriyorsunuz ve hesabınızdan yazılarınızı yazıyorsunuz. denediğim kadarıyla burada da diğer blog araçlarının önündeler.

tasarım konusuna gelince inblogit’in bize sunduğu blog şablonu sayısı oldukça sınırlı. ama bize kendi tasarımımızı yapma imkanı vermişler, hem de dreamweaver‘la. siteden indireceğiniz bir inblogit eklentisi ile dreamweaver’da kendi tasarımlarınızı oluşturabilirsiniz. iyi bir adım ama dezavantaj olma olasılığı da yüksek.
ilerleyen günlerde ne kadar tutulduğunu beraber göreceğiz.

notifyr ile haberiniz olsun

mentor | 28 April 2007 14:59

bir sitedeki güncellemelerden / değişikliklerden haberdar olmak mı istiyorsunuz. bırakın notifyr sizin yerinize kontrol etsin. notifyr’dan bir sayfada bir kelime/cümle yayınlanmaya başladığında ya da yayından kaldırıldığında haber alabiliyorsunuz. örneğin yakın zamana kadar sayfaların altında “pilli takım arkadaşı arıyor” yazısı görüyorduk. notifyr.org‘da new notifyr’a tıklayıp phrase finder alanına pilli takım arkadaşı arıyor yazıp url’ye de bildirgec.org yazsaydık yazı kaldırıldığında bize e-posta ile bildirilecekti. aynı şekilde yeni bir metnin sayfaya eklenmesi durumunda da mail almak isteyebiliyoruz. sayfadaki her güncellemeden haberdar olmak istersek de phrase finder alanını boş bırakarak always notify‘ı seçili hale getirmemiz gerekiyor.

Untouchablezen insanının saçma yazılarına eleştiri…

| 28 April 2007 14:53

Burda bahsi geçen untouchable zen adlı yazar kılıklı palyaço, bir kaç kelimeyi yan yana koyup, bandwidth israfına neden olmaktadır. Ki kendisinin manav olduğunuda sanmıyorum olsa olsa salak bir öğretim görevlisi veya doçent olabilir. Sıkıldım kardeşim bu adamın saçma yazılarından yayınlamayın, hiç bir amacı yok bu adamın, yazıyor bir şeyler. Ve burda fevkalade güzel yazılar yazan arkadaşlarımızın yanında bulunmasını istemiyorum.

Ohh ne güzel adam yazsın turptan, kelebekten, yok saksıdaki ismail dede efendi kasetinden sonra bizim gibi nacizane insanların yazılarıyla beraber yazılsın. Hem bu ne kadar duyarsız bir adam yahu. Dünya bitmek üzere bu adam hala yok domates şu kadar olmuş, yok bu kadar olmuş.Tövbe tövbe..

“kitap gibi” uzaktan kumanda..

KenanBalamir | 28 April 2007 14:50

2006 yılında, Chen Karlsson ürün tasarım şirketi tarafından, Philips için hazırlanan ve 5 haftalık bir projenin ürünü bu uzaktan kumanda ile aynen bir kitap gibi, sayfalar aracılığı ile geçiş yapıyorsunuz bir sonraki adıma ya da diğer bir aygıtı yönetmeye. Kumanda biraz karmaşık gibi görünse de, 3 çokluortam aletini tek bir elden yönetmeyi sağladığı için “iş kolaylaştırıcı” niteliği ile de ilgi çekici olabilir.

Kumanda ile, DVD player, TV ve müzik çalarınızı kontrol edebiliyorsunuz. Her sayfada görülen işaretler, hangi aleti hangi sayfadan yönetebileceğinizi gösteriyor.