bildirgec.org

bir rivayete göre yahoo!’nun yeni anasayfası şöyle olacakmış.

Web server arayanlara müjde. Minik mi minik, sevimli mi sevimli usb web server sayesinde iri kıyım server’lara 2829$ verme devri geride kaldı. Üstelik yapacağınız işe göre anahtar teslim. Tek sorun, bunu çaktırmadan google’ın serverlarından birine takmak. Eğer google’da adamınız yoksa hiç kasmayıp kendi mini-server’ınızı yapmaya başlayın. Öyle çirkin gözüktüğüne bakmayın, guinness tescillidir kendisi.

amerika’da her yıl milyonlarca insan tarafından izlenen büyük kupa karşılaşmaları gerçekleştirildi. her sene rekor sayıda izlenen bu kuşak için firmalar özel büyük kupa reklamları yaptırarak yarışırlar. bu senenin reklamlarının tamamını [buradan] izleyin.

araştırmacılara göre dönemin en başarılı [ağızdan ağıza reklam kampanyaları] ise şöyle:

galip: Burger King – Whopperettes ikinci: dove – self esteem üçüncü: godaddy – version 14

Ben 25 yaşında bir kekemeyim. 1 şubat 2006 tarihinde takvim gazetesinde ” kekemeliğe son. Amerikalı bilim adamları Pagoclone adlı bir ilaç üretti, 120 ülkede binlerce hasta üzerinde denendi, ilaç fiziksel nedenlerden meydana gelen kekemeliği yok ediyor. Psikolojik yönden kekeme olanlara faydalı olamıyor.” diye bir haber okudum. İlk önce inanamadım olanzapin adlı bir ilacın en az %33 başarılı olduğunu biliyordum fakat yeni ilaç tamamen yok etmekten söz ediyor. Gerçekten Amerikalı bilim adamlarını 55 milyon kekemenin derdine deva olacak bir ilaç üretmişler.Yürekten tebrik ediyorum.Fakat takvim gazetesinin genç yazarı haberin büyük bölümünü yanlış anlamış, sanırım ingilizcesi bir hayli yetersiz ve boşluk doldurmak amacıyla araya sıkıştırdığı bir haber.Şimdi yabancı kaynaklardaki araştırmalarım sonucu elde etttiğim gerçek bilgileri sizinle paylaşmak istiyorum. Kekemeliğin neurolojik(sinirsel) bir hastalık olduğu üzerinde duruluyor. Yani haberin tam tersi sonradan oluşan, fiziksel olmayan kekemelikler tedavi edilebiliyor. Zaten kekemelik sonradan meydana gelen bir hastalıktır. Fiziksel nedenlere dayanan konuşma bozukluğuna asla kekemelik denemez.Bir yanlışlıkta 120 ülke cümlesinde, 120 ülke değil, 120 kekeme üzerinde denenmiş.İlaç anlayamadığım prosedürler yüzünden temmuz 2006 da çıkacakmış. Hepimizin gözü aydın, insanı içten içe bitiren bu nalet hastalık tarihe gömülüyor.Lütfen sizde araştırın, ilacın Türkiyeye gelmesi daha uzun sürebilir baskı yapmalıyız, konuşma terapisti olmayan ülkemizde bilmiş doktorlar ” kekemelik ilaçla tedavi edilemez” deyip dursun . İlkkez bu kadar umutluyum. Görüşmek üzere.

Bu belki de haber niteliği taşımıyor ama ben genede yazacağım. Siz ister yayınlayın ister yayınlamayın.

Bizim milletimizi uykuyu seviyor ve yıllardır da uyutuluyor.

Zaman zaman Cumhuriyetden önceki kurulan devletlerimiz gelir aklıma. sürekli savaş ve mücadele içindelermiş dolayısı ile vatan millet duygusu herşeyden önce gelirmiş tüm toplum için. Tabiki o dönemlerinde kusurlu yanları var imiş ancak ne varki bir bütünlük söz konusu imiş bir millet olma olgusu var imiş. Ne zaman biz savaşmayı mücadale etmeyi bırakmışız işte o andan sonra gaflet ve dalalet içerisinde derin bir uykuya sürüklenmişiz. Biz bu uykuda iken aramıza sızmışlar ve bir çok kabusların tohumlarını sinsice aramıza serpiştirmişler. Ne de olsa asırlar boyu kanla alamadıkları toprakların yegane sahipleriyiz. Ve bizim meşhur değirmenci dede ve oğulları hikayesini uygulmaya koymuşlar. Ne ilginç dir değilmi hikaye bizim ama uygulayan onlar…

Hepimiz yaşam dediğimiz süreç içerisinde sık sık ve hatta çoğu zaman mutsuzlukdan yakınır dururuz.

İşimizden mutsuzuzdur.Evimizde mutsuzuzdur.Arkadaş çevresinde sorun lar vardır.

tabi ki bunların hepsi bir arada yaşanacak diye bir teşhis koymk çok yanlış olur. Dönem dönem bu sınıflandırmaların herhangi birinde mutsuz oldğumuz zaman birimleri yaşanmaktadır.

Ama işin aslına indiğiniz zaman mutsuz olmamızın sebebi kendimizle alakalı olmamakla beraber çevremizdekiler ile alakalıdır. Ya birilerini mutlu etmeye memnun etmeye çalışırken mutsuzluk girdabına düşmüşüzdür. Ya da başkalarının sorunları na dertlenirken hüzünlenmişizdir.

İran gazetesi, “En iyi Yahudi soykırımı karikatürü” yarışması açıyor.

6 parçalık tost makinesinin idzaynı Matt Gossington’a ait. Her dilim için ayrı bir bölmesi var. 6 farklı kişinin aynı anda sıcak tosta sahip olmasından öte, bu dilimlerin bu bölümler içinde muhafaza ediliyor olması büyük lüks. Çok kişi var karışık tost sevmeyen ve mızmızlık eden, nolmuş efendim tostun kokusu kendi tostlarının üstüne sinmiş. Buyrun o zaman alın bir tane Six Part Toaster değil mi?

Deneyene kadar, parmak arası terliklerin rahat olacağına hiç inanmıyordum. Rahatmış. Ama sizi rahatsız edeceğini düşünüyorsanız, yanda resmi görülen son modele dikkat çekebilirim artık. Kayışları hayali olan bu terlikler yapışkan tabanları sayesinde çıplak ayaklar görmemize sebep olacak. Ayak var, ayak var di mi ama?

Hazreti Muhammed’i hicveden karikatürler çıktı çıkalı İslam dünyası tepkiliydi. İnsanlar çok tahrik oldular. Bu iş biraz da genel İslam dünyasının , Afganistan ve Irak müdaheleleri, İran a müdahele ihtimali, haberlerine karşı olan tepkilerden bu kadar büyüdü. En sonunda Trabzon’da 16 yaşında bir çocuk kimbilir kimden aldığı gazla bir papaz ı öldürdü.. Gazla dedim çünkü hayatımda ilk defa trabzon’a 20 gün önce gittim.Bu proje kapsamında, işsiz ve eğitimsiz 45 tane gence eğitim verdim.Bu süre zarfında gözlemleyebildiğim doğru bilgiye erişimleri olmayan , çok yönlendirilebilir durumda ve özünde çok iyi insanlar olduklarıydı.. Her fırsatta sohbet ederek dünyanın ve türkiyenin ekonomik ve politik konumu hakkında konuşma fırsatı bulduk.. O gün proje yöneticisine bu insanlara teknik eğitimden önce başka sosyal eğitimler vermek lazım dedim.Liseyi bitiren birisinin dünyadan bu kadar kopuk yaşaması beni gerçekten üzdü.