bildirgec.org

winmaker

11 yıl önce üye olmuş, 480 yazı yazmış. 1115 yorum yazmış.

Evdeki malzemelerle yemek yapımı

winmaker | 02 March 2007 10:13

Yemek programlarında “maydanoz yoksa yerine börülce kullanabilirsiniz” şeklinde olmayan yemeklik malzemeler yerine evde olan muadilllerini kullandırırlar. Peki ya yemeklik malzemelerimiz tam fakat donanımda eksiklik varsa? Buyrun o halde:

Kaşarınız ve ekmeğiniz var fakat tost makineniz yok ise yerine ütü kullanabilirsiniz. Hem böylece tost makinesinin ekmeğiniz üzerinde bıraktığı çizgi çizgi izlerden de kurtulmuş olursunuz.

Somon balığı aldınız ve eve gelince tüpün bittiğini, doğalgazın kesildiğini farkettiniz ve az önceki paragraftan öğrendiğimiz üzre tost makineniz de yok. O halde alüminyum folyo ile sarıp sarmalayın somonu bir güzel ve bulaşık makinenize atıp çalıştırın. Bir saat sonra yemeğiniz hazır.

Kapatma günü

winmaker | 01 March 2007 14:46

Küresel ısınma vesilesiyle internetkolikler 24 Mart’ı kapatma yani shutdown günü ilan etmişler. Bakalım internetten bir günlüğüne ayrı kalabilecek miyiz? (bu arada cumartesiye denk geliyor, bir de hava güzel olursa tamam bu iş)

Sesli komuta

winmaker | 26 February 2007 14:02

Beynimiz uyanıkken 8Hz – 30Hz, derin uykuda 0.5Hz – 4Hz, hafif uyku‘da ise ayıptır söylemesi 4Hz – 8Hz frekansları arasında çalışıyormuş, ki bence en makbulü halk arasında alacakaranlık hali denilen bu aralık.

Normal bir insan kulağının duyabildiği en düşük ses 16 Hz fakat kulak duymasa bile bu sesler beyinden kaçmıyor ve sevgili beynimiz hangi aralıkta sese maruz kalırsa o frekansın moduna geçmeye zorlanıp uyuyor, beyin fırtınası yapıyor, durup sakinleşiyor vs. Bu mantıktan yola çıkarak basit bir program sayesinde istediğimiz zaman uyumaya, istediği zaman ders çalışmaya zorlayarak hack’leyebiliriz kendimizi. Denemek lazım.

Britney’in saçı

winmaker | 21 February 2007 11:40

Sevgilisi terkedince depresyona girip de bir türlü çıkamayan Britney Spears çareyi saçını kazımakta bulmuş ve 72 milletin haber bültenine konu olmuş da televizyon izlemeyenler olarak böylesine önemli bir konuyu kaçırmışız.

Saçlarını her ne kadar kendi kesse de bu eylemi bir kuaförde yapmış. Sonrasında kolunda dolar işareti dövmesi olan uyanık kuaförümüz saçları doğrucana kasaya doğru süpürüp voliyi vurma peşine düşmüş. albiritneyinsaçını.com‘da 1 milyon dolardan başlayan bir açıkarttırmayla satıyor. Saçın gerçek olduğundan nasıl mı emin olacağız? E koskoca insan yalan mı söyleyecek canım.

Tokatı basma, deklanşöre bas.

winmaker | 15 February 2007 17:27

Sokakta gezerken sürekli taciz edilmekten bıkan bayan blogger’lar, taciz eden insanlara kafa göz dalmaya cesaret edemeyip çözümü bloglarına sarılmakta bulmuşlar.

Çözüm basit, hanım bloggerlarımız fotoğraf makineli cep telefonlarını kapıp kendilerini sokağa atmışlar ve taciz eden kişilerin fotoğraflarını çekip bloglarında yayınlamışlar, bu sayede tüm dünya bu tacizcilerden haberdar olmuş. Cep kamerası – blog ikilisi daha önce kötü sürücüler ve kaba satıcılar için kullanılmış. Tacizcileri ifşa işi ise (kısaca HollaBack deniyor) New York’da 1 yıl önce başlamış. Oralı bir hemşerimiz metroda kendisine bakarken mastürbasyon yapan bir adamın fotosunu çekmiş sonra da Laundromatic.net isimli power-girl sitesine yollamış. Fotoya 1 haftada 45000 kişi bakınca 7 genç bruklinli bir araya gelerek HollaBacknyc.blogspot.com’u açmışlar ve günde ortalama 75.000’e hit alır olmuşlar.

i ear dead people

winmaker | 12 February 2007 13:36

EVP, yani elektronik vızıltı fenomeni, kulağımızla duyamadığımız fakat ses kayıt cihazıyla kayıt yaptıktan sonra frekansı bir aşağı iki yukarı yapınca ortaya çıkan ve ölü insanlara ait olduğu iddia edilen seslerdir. 20’li yıllarda edison bir muhabirle söyleşi yaparken ölülerin sesini kaydedebiliyorum diye uydurmuş, insanlar inanınca şaka yaptım diye lafını geri alıp konuyu kapatmış fakat bundan yaklaşık 30 yıl sonra bir film kaydı sırasında yönetmenin dikkatini çekmiş ve böylece evp tekrar hortlamış. ki yönetmen bu andan itibaren görevi bırakıp kendini kulağımızın alğılayamadığı seslerin dünyasına adamış.

Kıyamet sitesi, A blok

winmaker | 09 February 2007 12:48

İnsanların, alışveriş arabasını tutmadan bile iki kere düşündüğü, hatta iki kere düşünmeden önce sakin kafayla evde bir kere düşünüp yanında kendi tutacağını getirdiği 2007 yılındayız. Şimdi bu canı tatlı arkadaşlar gökten atom bombası veya meteor düşmesi ihtimaline karşı dağların içine dev sığınaklar inşa etmeye başlamışlar. O kadar uzağa gitmeye üşenenler için ise eve servis hazır yeraltı evleri tasarlamışlar. Bu da demek oluyor ki gelecekte kapalı yer fobisi olanlar seleksiyona uğrayacaklar ve yerlerine agorafobik bir tür geçecek.

don’t porden me

winmaker | 08 February 2007 15:15

Bugüne kadar archive.org gibi sitelerden hep internetin eski halini gezip durduk. Şimdi porden sayesinde istediğimiz zaman bir web sayfasının o anki halini kaydedip istediğimiz bir zaman gezebileceğiz. Sitenin bir artısı da (fazlası diyelim) login olduğumuz sitelerde kendi hesabımızla sayfayı kaydetmesi.

Şimdi, efendi efendi kullanımı bir kenara bırakıp, bu icat hınzır hayatta ne işimize yarayacak sorusunun cevabına gelelim. Mesela çok merak edilen bir konu olan sosyomat’ta kim kimi tutuyor sorusuna cevap arayabilirsiniz.

Ampul etkisi

winmaker | 02 February 2007 16:22

Kendisine kısaca L.L. denmesinden hoşlanan Lloyd Levine, kendisine kısalığı ya da uzunluğu farketmeksizin ampul denilen evlerimizin ışık kaynağı için yasaklansın demiş. Zira küresel ısınmaya yol açıyormuş. Evet evet doğru duydunuz, tavanlarımızda asılı duran minik ve sevimli ampullerimiz yaşlı ve yorgun küremizi ısıtıyormuş.

Basit bir hesapla dünya nüfusu düz 6 milyar olsa ve herkesin kendi odası var diye düşünüp (basit hesaplayacağız ya) kişi başına bir ampul düşse (tuvaleti, banyoyu, mutfağı sayıp hesabı karıştırmayalım lütfen) 6 milyar ampul yapar. Ortalamasına 70lik desek (rakı cinsinden bir büyük yapıyor) ve her biri açık kaldıklarında 70 derece ısınsa (elimle ölçtüm, yanlış olabilir), 6 milyar çarpı 70 derece = 42E+10 derece yapar ki tanıdığım hiç bir küre bu sıcaklığa dayanamaz.

Bedava site

winmaker | 29 December 2006 14:57

Andropozoid kehanet avcısı Mel Gibson‘ın yeni filmi bilindiği üzre, maya takvimine dayanan Apocalypto. Takvime ve de filme göre dünya 21 aralık 2012 günü son bulacakmış.

Bunu bir kenara bırakıp konunun bizle alakalı kısmına gelelim. Mel Gibson, insanlara kıyametle ilgili gerçeği duyurmak için interneti kullanmayı düşünmüş ve biraz araştırma yaptıktan, daha doğrusu adamlarına biraz araştırma yaptırdıktan sonra december212012.com sitesini bulup çok beğenmiş site yöneticisiyle iletişime geçip versene bana bu siteyi demiş, yüce amaçları için ufak bir hediye istemiş yani. 72 milletten okuyucusu olan bir siteyi bedavaya kimsenin vermek istemeyeceği gibi site yöneticisi de, kesenin ağzını biraz aç Mel efendi, yoksa sitemi vermem demiş. Bakalım, Mel Gibson kesenin ağzını mı açacak, yoksa kendi ağzını açıp köpükler saçarak interneti kötüleyen dini bütün bir film mi çekecek, görücez.