bildirgec.org

uuuucar

11 yıl önce üye olmuş, 48 yazı yazmış. 50 yorum yazmış.

hikaye başlangıcı…

uuuucar | 27 August 2007 17:34

Günlerdir tüm iğrençliğimle sokaklardayım.Bunalımlarımı satabileceğim bir insan arıyorum ama şimdiye kadar hiç mutlu birine rastlamadım.Zaten sokaklarda gezerken hiç kimseyle konuşmuyorum yani insanların mutlu olup olmadıklarını sadece görünüşlerinden anlıyorum.kim bilir belki de yanılıyorumdur!Ben yeterince mutsuz olduğum için tüm insanları da mutlusuz görmek istiyorumdur!Ayrıca çok fazla paraya ihtiyacım olduğu için bir yandan da iş arıyordum ki aslında bir tane buldum fakat bir gün çalıştıktan sonra işi bıraktım.çünkü iş, insanları kandırmak üzerine kurulmuş saçma bir işti!iki gün önce de bir iş için mülakata katıldım ve üç erkekten ikisi seçilecekti yani bir kişi elenecekti ki bu tek elenenin ben olması için elimden gelen bütün saçmalıkları yaptım diyebilirim.saçma sapan sorular sordum,konuşurken sesim titredi ve birde bu yetmezmiş gibi cümle kurmakta zorlandım ve iş hakkın da çok fazla tereddütüm olduğu için bunu da dile getirdim yani gerektiğinden çok daha fazla şüpheci davranarak elenmem için zemin hazırladım.Ayrıca en nefret ettiğim soruyla karşılaşınca saçmalamalarım çok daha fazla arttı.Bu soru ne miydi;-“bize kendinizi tanıtır mısınız” dı ki aslında bu imkansızdır.Yani birinin kendisini tanıtması dünyanın en zor şeylerinden biridir çünkü ben doğduğumdan beri kendimleyim ve aslında sürekli değişken bir yapım olduğunu çok iyi biliyorum.Ayrıca bir insan böyle bir soruya “ben çok yaratıcıyım” yada “dünya da eşim benzerim yok” gibi bir cevapta veremez ki yani ben kendimi hangi açıdan anlatacağım!!Çok fazla zaafımın olduğunu,çok fazla hayalimin olduğunu fakat hayallerimi gerçekleştirmek için hiçbir şey yapmadığı bu yüzden de kendimi çok zayıf hissettiği mi mi anlatsaydım yani!!!

hayal!!!

uuuucar | 20 August 2007 10:33

bir hayalim var ama onun bana gelmesini bekliyorum.oysa normal olan benim ona gitmem fakat ben beklemekle yetiniyorum.siz şimdi diyeceksiniz ki “çok beklersin.beklemekle gelseydi herkes beklerdi.peşinden koşmalısın” gibilerinden şeyler yazacaksınız ama ben her zaman ki gibi bunları önemsemeyeceğim.aslında beklememin en büyük nedeni garip bir şekilde onun bana geleceğine inanıyorum.yani bunun nasıl olabileceğini bilemiyorum ama eninde sonunda o hayal beni bulacak ve işte o zaman ben hayalimle göklere uçacağım.ben şimdilik hayalim geldiğinde onu mutlu edebileceğim şeyleri düşünüyorum ve onu mutlu edebileceğime inanıyorum.hayalimi bekliyorum çünkü bugüne kadar nasıl olduğunu bilmediğim şekilde ve hiçbir çaba harcamama gerek kalmadan istediğim birçok şey oldu ve bunun da olacağını biliyorum.olmazsa da yeni hayaller kurup yoluma devam edebileceğimi de biliyorum çünkü ben hiçbir zaman hiçbir şeye ölümüne bağlanmadım ve bağlanmamda.aslında istediklerimin bana gelmelerinin ardında kısa süreli olarak yaşamımı ona göre şekillendirip ona bağlandığımı düşünüyorum fakat zamanla sıkılmaya başlıyorum ve umursamıyorum o hayalleri çünkü benim için

Edward Hopper resimlerinin analizi

uuuucar | 19 August 2007 15:22

yalnızlık ve melankoli nin ressamıdır Edward Hopper.Resimlerindeki ana tema kalabalık içinde de olsa yalnız kalmış,itilmiş,dışlanmış,yok sayılmışlıktır.Edward Hopper ın resimlerinde gördüğümüz yalnızlık seçilmiş,isteyerek elde edilmiş yalnızlık değil,terk edilmişliktir daha çok.Edward Hopper ın resimlerini poster olarak ta çok sık görürüz.Hatta o kadar çok yerde görürüz ki zamanla bilinç altımıza bile işlemiş olabilir.Gittiğimiz bir cafe,lokanta yada bir arkadaşımız odasının duvarında hiç ressamını bilmeden göz ucuyla bakıp geçeriz belki de, ama göz ucuyla bile baksak Edward Hopper tabloları mutlaka bir yerlerimizin eksik kaldığını bize iletebilir.Hopper ın resimlerinde evinden uzakta,terk edilmiş figürlere çok sık rastlarız.Hopper “Resim yaparken amacım hep,doğanın içselleştirilmiş ifadesinin en şaşmaz kopyasını yapmak olmuştur” diyerek aslında resimlerinin bütününü de çok güzel bir şekilde anlatıyor.

yüzleşme!!!

uuuucar | 17 August 2007 17:20

bugün yine fena çuvalladım bakalım yarın delik deşik ettiğim çuvalları dükebilecekmiyim!!!bazen üzerimdeki yük beni asfaltın altına itiyor ve bazen onun altından çıkamıyorum.şimdi hala asfaltın altındayım berbatım!!!kimsenin göremedikleriyle konuşuyorum bazen,geceleri camda sigara içerken aslında orada olmuyorum.ben hep çuvallıyorum ben hep inişteyim.çocukluğumdan beri “hayatta inişler ve çıkışlar var” dediler ama benim yaşamımda çıkış hiç olmadı ve olmayacak aslında çıkşa izin vermeyeceğim.çok derdim var, kimseye anlatmak istemiyorum ve insanların bana dertlerini anlatmalarını istemiyorum.çevremde kimseyi istemiyorum çünkü insanlar beni sadece geriye doğru itiyorlar,benim hiçbir doğrum insanların doğrularıyla örtüşmüyor,insanlarla birlikteyken hep donuk hep mesafeli hep dalgınım.oysa kendimleyken ne kadar mutlu,huzurlu ve konuşkanım.hiçbir kız arkadaşımı yeteri kadar mutlu etmedim.evet etmedim ve bunu bilerek yaptım ve onlar benim için sadece bedensel olarak cardılar onların düşünceleri yada yaşamları beni hiç ilgilendirmiyordu ve sırf bu yüzden onlarla sadece benim istediğim zamanlar buluşup birlikte oluyordum.ki zaten onların hepsi normal yada toplumsal doğrularla yoğrulduğu için bana ve ilişki türüme alışamayıp gittiler.aslında onları yargılamıyorum ki zaten söylediğim gibi yaşamımda çokta önemli değillerdir onlar!!!onlar gidince yenileri gelir ama benim bu hasta yapım hiç değişmez bundan dolayıda hiç çalışmadan ve hiç sizin hayata atılma olarak gördüğünüz iş yaşamına girmeyeceğim.ben sadece alıp çantamı bir sahilde küçük kulübemde yaşayacağım.yada bir yerlerden küçük bir meblağ para bulup sahaf dükkanı açıp içinden hiç çıkmadan yaşayacağım.bütün gün kitaplar ve müzik beni insanların hırslı,kindar,ikiyüzlü… dünyasından kurtaracaktır.

şizoidmişim

uuuucar | 17 August 2007 10:19

boş düşüncelerin içinden bir varlık sezdim ama bir türlü çıkartamadım!!!tasma aldım beynime ama hakim olamadım,görmezlikten gelmeye çalıştığım herşey gerçekten görünmezmiş aslında ama ben kendimi o kadar zorlamışım ki olmayanları görmeye çalışmışım.doktor ne dese beğenirsin dedim aynaya,ayna bana cevap verme tenezzülünde bile bulunmazken şizoit olduğum ortaya çıktı ama henüz kutlamak için doğum günü pastası yada havai fişek alamadım çünkü paramı da elime geçer geçmez alkolle tükettim!!ama burdan sana sesleniyorum İYİKİ DOĞDUN!!!

dünyanın her yerinde obezite artıyor

uuuucar | 16 August 2007 16:10

Varallo Kasabası Belediye Başkanı Gianluca Buonanno, ayda 4 kilo veren erkeklerle 3 kilo veren kadınlara 50 avro para ödülü vereceklerini açıkladı.

Kendisinin de 6 kilo fazlası olduğunu belirten Buonanno, 5 ay boyunca kilo vermeyi sürdüren kasaba sakinlerine ayrıca 200 avro verileceğini ifade etti.

Kampanyanın geçen hafta sonunda başladığını söyleyen Buonanno, 7 bin 500 kişinin yaşadığı kasabada bazı kişilerin kayıt yaptırdığını bildirdi.

AB verilerine göre, İtalyanların yaklaşık yüzde 35’inin şişman ya da obez olduğu belirtiliyor.

Kelebek Vadisi

uuuucar | 13 August 2007 23:29

Kelebekler vadisini en az ifade eden tanım “bir nevi tatil mekanı”.

Bir kaçamak mekanı, delikanlıların eğlence mekanı ya da özgürlük adını verip hakikatte bağımlılıklarını sürdürecekleri ondan sonra da kendilerini unutup doğal çevrelerinden de bihaber bi şekilde dönüp gittikleri bi yer de değil..
Üzerindeki endemik türlerin çokluğu nedeniyle dünya mirası olarak korunması tavsiye edilen Babadağ eteklerindeki Ölüdeniz gibi Kıdırak ya da Kabak koyu gibi bir coğrafya cilvesi vadi.

sinemanın 3 kült filminin analizi

uuuucar | 08 August 2007 18:59

Sinema
tarihinde izlenilmesi gereken muhteşem filmler vardır ama ben sizin izlemeniz gereken bir kaç film yazacağım size.Tabii bu filmleri izleyip izlememe olanağı tamamen sizin elinizde.Ama eğer
sinema
yla ilgilenmeye yeni başladıysanız ve

sinema
tarihinden yüzeyselde olsa bir kaç film bilmek ve bu filmleri izlemek istiyorsanız işte önereceğim filmler:
1-)
OTOMATİK PORTAKAL
:Stanley Kubrick ‘in ve bugüne kadar izlediğim filmlerin arasında bana göre en iyisi.Zaten dahi bir yönetmenden de bu kadar dahice filmler beklenirdi.Film de ki baş karakterin ilk başlarda hırsız,tecavüzcü,çete lideri ve hatta katil olduğunu görüyoruz fakat zamanla karakterimiz(alex) kahraman haline geliyor ki aynı zaman da filmin müziklerine de dikkat etmezi öneririm.
2-)