bildirgec.org

tentwotr-hafif

11 yıl önce üye olmuş, 4 yazı yazmış. 31 yorum yazmış.

sevgi üzerine

tentwotr-hafif | 11 April 2002 22:44

Senden önce boştum, aylak ve avareydim, ser-seri idim… Meraksız değildim, ancak sevgi nedir bilmiyordum…

Sende müşahhas, etine-kemiğine bürünmüş olarak görünce sevgiyi, aldım onu ,benimsedim, kucakladım…

İlk görmeme rağmen tanıyıvermiştim çünkü..

Daha önce hiç tanımadığın, görmediğin, bilmediğin ama hep hayalini kurmaya çalıştığın, hayalindekine ebnzemese de birgün karşılaştığında “İşte bu” diye teredütsüzce haykırdığın türden bir şeydi bu…

Ona sarılmış ve onda öylesine kaybetmiştim ki kendimi; etrafımda olup biten hiç bir şeyi algılayamıyor, seçemiyordum artık…

toplum-birey ve kimlik sorunu

tentwotr-hafif | 11 April 2002 18:03

insan ilişkilerinde güleryüzlülük ve cana yakınlık, çoğunlukla duygusuz, işine ayarlanmış bir robot gibi görmeye alıştığımız diğer insanların da aslında birer hayatının olduğunu görmemizi sağlamakla kalmaz, aynı zamanda o insanların hayataı nasıl gördüklerini de etkir ve yaşamlarını değiştirip çok güzel sonuçlara ulaşabilir. bu aslında şehirleşmiş insanın sadece resmi ilişkiler çerçevesiyle sınırlı kalan davranışının bir getirisidir. diğer bir deyişle, modernitenin ve para toplumunun zorunlu kldığı ve bireyde kimlik sorununun oluşumuna/artmasına neden olan hayat tarzının faturasıdır. köylü yahut kasabalı insanın yaşamında (yahut şehir insanının buna benzer ‘tanınmışlık’ havasının hakim olduğu özel ve görece küçük gruplarda -cemaat, cemiyet, kulüp, dost meclisleri, vs) birincil ilişkiler üstün olduğundan böyle bir parçalanmışlık orda söz konusu değildir. insanlar arasında ‘çıkar’, ‘kar’ ve ‘akıl’dan ziyade duygulara ve kişiye özel şartlara dayalı olan ilişkiler, doğasıyla bir güven ortamı ve sorunların birbiriyle karşılıklı paylaşılıp en azından psikolojik yükün hafifletildiği bir atmosfer yaratır. bu atmosfer içerisindeki insanlar dirim için gerkli işlerle bir taraftan uğraşırken, kendi ‘ben’leri (aile içerisindeki hayatları) ile bir uyuşmazlık ve çatışma yaşamazlar.. halbuki şehir insanının yaşadığı tam da budur.

atmasyon

tentwotr-hafif | 10 April 2002 19:31

ilginç bir mail aldım bu gün.. yorumu size bırakıyorum..

Abraham Lincoln’un kongreye secildigi yil 1846. John F. Kennedy’nin kongreye secildigi yil 1946.

Abraham Lincoln’un ABD Baskani oldugu yil 1860. >John F. Kennedy’nin ABD Baskani oldugu yil 1960.

Her iki baskan da bir cuma gunu suikasta kurban gitti.

Her iki baskan da baslarina isabet eden kursunla oldu.

Lincoln’un sekreterinin soyadi Kennedy idi. Kennedy’nin sekreterinin soyadi Lincoln idi.

Lincoln ve Kennedy guneyliler tarafindan olduruldu. Lincoln ve Kennedy’nin koltuguna guneyliler oturdu.

Körlüğün Nezaket Kuralları

tentwotr-hafif | 06 April 2002 22:49

biryerlerden copy-paste etmişim bi ara, nerden bilmiyorum.. ama iyidir, okuyun

KÖRLÜĞÜN NEZAKET KURALLARI

Benimle karşılaştığınızda bocalayıp ne yapacağınızı bilemez bir duruma düşmeyin. Aşağıdaki hususları hatırlamanız ikimiziçindeyararlı olacaktır. Ben sıradan bir insanım,yalnızca görmemek gibi bir engelim var. Sesinizi yükseltmenize yada bana çocukmuşum gibi davranmanıza gerek yok. Ne istediğimi yanımdaki kişiye sormayın “kahvesine krema ister mi?” yerine bana sorun. Bağımsız bir şekilde yürümek için uzun bir beyaz baston yada rehber köpek kullanabilirim; veya kolunuza girmeyi rica edebilirim. Kararı bana bırakın, ve lütfen koluma sarılmayın; izin verin ben sizin kolunuza gireyim. Yükselti ve çukurları önceden sezebilmem için sizden bir adım geride yürümem gerekir. Bir odanın veya kabinin veya arabanın yarım açık kapısı benim için tehlike oluşturur. “Görmek” gibi sözcükleri kullanmaktan kaçınmayın. Bu sözcükleri ben de kullanırım. Sizi gördüğüme sevindim, gibi. Bana acınmasını istemem. Ama körlüğü yüceltircesine konuşmanızı da istemem. Koku alma,dokunma veya işitme duyularım kör olduğum için daha iyi çalışıyor değil. Bu duyu organlarımı sizden daha çok kullanıyorum ve dolayısıyla bu duyularla sizin algıladığınızdan daha fazla bilgi alabiliyorum, hepsi bu. Eğer sizin misafirinizsem bana banyoyu, lavaboyu, pencereyi ve hatta ışık anahtarını gösterin, ışığın açık olup olmadığını bilmek isterim. Eğer çok merak ediyorsanız, sizinle körlük hakkında konuşabiliriz, ama bu benim için eski bir hikaye. Benim, sizin olduğu gibi,bir çok farklı alana ilgim var. Bir yemekteuyulması gereken kurallarla(sofra adabı) herhangi bir sorunum olmaz. Beni sadece kör bir adam/kadın olarak düşünmeyin.Ben yanlızca görme duyusunu kullanmayan/kullanamayan bir kişiyim. Yasa, sürücülerin taşıdığım beyaz bastonu gördüklerinde, yol hakkını bana vermelerini gerektirir. Sadece körler beyaz baston taşıyabilir. Bugün, caddelerde yalnız başına yürüyen daha fazla görme engelliye artması değil,kendi rastlıyorsunuz. Bunun nedeni sayımızınayaklarımızın üstünde durmayı öğrenmemizdir