Her ne kadar Gnome‘cu ya da Xfce‘ci arkadaşlar pek sevmeseler de KDE yoluna emin adımlarla devam ediyor.
KDE topluluğu 29 Temmuz günü, KDE 4.1’in kararlı sürümünü duyurdu.
Değerlendirmelere göre KDE 4.1, KDE 4 serilerinde çok büyük bir gelişmeyi simgeliyor. Pek çok yenilik ve iyileştirmeyle gelen KDE 4.1 kendinden epey bahsettirceğe benziyor.
İngiliz Daily Mail gazetesinin yaptığı habere göre, uzaylılar insanlarla pek çok kez iletişim kurmuş ancak bu gerçek 60 yıl boyunca sır gibi saklanmış. Bu iddianın sahibi Ay’a ayak basan 6. insan olan Apollo 14‘ün Astranotu Dr. Edgar Mitchell.
77 yaşındaki Mitchel, katıldığı bir radyo programında uzaylıları “bize garip gözüken küçük insanlar” olarak niteledi. Mitchel, teknolojimizin onların teknolojik gelişmişliğinin yanına bile yaklaşamadığını söyledi ve ekledi:
“Eğer bize düşman olsalardı, şu ana kadar çoktan yok olmuş olurduk.
Lolflux sitesi ‘en hatalı yerlere konan 10 reklam’ şeklinde bir liste yapmış.
Her biri gerçek reklamlardan oluşan listede; billboard reklamlar ve internet sitelerinde yayınlanan reklamlar ağırlıkta.
aralarından birkaç nadide eser seçmek gerekirse:
Aşağıdaki resimde ise; ikiz kulelere yapılan uçak saldırısı haberi verilirken altında uçak reklamı olması hayli ironik olmuş.
Bugün birisi çıkıp da “Ubuntu yakın zamanda, son kullanıcı için Apple‘ın işletim sistemlerinden daha güzel bir görsel ortam sağlayacak” dese, cevabınız ne olurdu? “Hayal görüyorsun?” mu derdiniz?
Bu hayal Ubuntu’nun kurucusu ve sponsoru olan Canonical Ltd.‘in sahibi Mark Shuttleworth‘e ait. Üstelik bu kalite artışı masaüstünüze gelecek bir sürü abuk subuk reklamla finanse edilmeyecek, yalnızca üyelik bazlı bazı hizmetler devreye girecek.
Oldukça gerçekçi bir perspektif sunan Shuttleword, The Register‘da çıkan habere göre, iki yıl içinde Ubuntu masaüstünün “daha güzel” olması için çalıştıklarını söyledi ve şöyle ekledi: “Önümüzdeki iki yıl içinde, Linux masaüstünü kararlı ve kullanılabilir ancak çirkin konumundan bir ‘sanat eseri’ konumuna çıkarmalıyız. Örneğin iPhone kullanıcılara yalnızca yazılımsal bir kullanım deneyimi sunuyor. Donanımı tamamen aradan çıkartmışlar. “
Avant Browser‘ın yaratıcıları, Internet Explorer‘a el atmakla yetinmemiş, firefox‘a da el atmışlar.
Avant Browser çoğumuzun bildiği üzere, Internet Explorer tabanlı çalışan ve ona ek özellikler kazandıran bir program. Orca Browser da bu mantıkla Firefox’a yaklaşıyor. Program, Firefox’da ancak eklentilerle sahip olunabilen özellikleri eklentisiz olarak size sunuyor.
Windows kullanıcıları, bilgisayarlarının zamanla o eski performansından eser kalmadığına, git gide yavaşladığına ve artık “format istediğine” acı tecrübelerle çokça defa şahit olmuştur.
İş yalnızca format atmakla bitse yine iyi, ancak format sonrası donanım sürücülerinin kurulması, windows güvenlik yamalarının yüklenmesi, programların tekrar kurulması gibi sorunlar kullanıcıyı çileden çıkartır konumda oluyor genellikle. Ancak, başka bir çözüm daha var. Hem de benzerlerinin aksine bedava.
Türk kullanıcısı uzun süre adsl fiyatlarından ve düşük hızlardan haklı olarak yakındı. 256kbps bağlantıdan ancak bir yıl kadar önce kurtulup 1mbps bağlantıya terfi eden kullanıcılar artık daha fazlasını bekliyor. vdsl2 kapıda, ama fiyatlar uçuk.
peki ya diğer ülkelerde durum nedir?
örneğin dünya’nın en gelişmiş ve en zengin ülkelerinden Avustralya‘da durumun bizimkinden kötü olduğunu söylesem ne düşünürdünüz?
Apple, alışılageldik tüm telefon kalıplarından bizleri sıyırarak mobil alana yepyeni kavramlar getirerek sektörü iPhone ile tanıştırdı. 1 yıl önce çıkan iPhone, yakında pek çok ülkede satışa sunulacak. Cuma günü de İspanya’da satışı başlanacak iPhone 100€’dan daha düşük bir fiyatla alıcı bulabilecek, ancak GSM operatörüyle 18 aylık sözleşme imzalamak koşuluyla.
Son günlerde pek çoğumuzun aklını bu soru kurcalıyor:
“Türkiye Euro 2008 şampiyonu olabilir mi?”
İnternette dolaşırken “Türkiye Yunanistan’ın yaptığını yapabilir mi?” başlığıyla digg‘lenmiş yazılar göze çarpıyor. Herkes Türkiye’nin son dakikalarda gelen olağanüstü başarılarını konuşuyor. Şurası kesin ki, bu turnuvaya tarihinde olmadığı kadar renk kattık. Peki, acaba şampiyon olabilecek miyiz?
Evet, kabul edelim; çoğumuz televizyon seyretmekten kendimizi alamıyoruz kimi zaman. Esasında İnternet televizyon alışkanlıklarını kökten değiştirdi ve artık çoğu İnternet kullanıcısı televizyonu eskisi gibi eğlenceli bulmuyor bile.
ama yine de The Simple Dollar sitesinin bu konuda hazırladığı rehbere bir kulak versek iyi ederiz: “Televizyon seyretmemek için 10 neden ve yerine yapılabilecek 10 şey”
