Az ilerde duran dolmuşların gölgelerini ve yol istikametini hesab ederek oturdum otobüsteki yerime.Gölge olacaktı yerim.O çok sevdiğim güneş vurmayacaktı yüzüme.Çünkü güneş yüzüme vururken değil gölgenin yanına iliştiğinde güzeldi.
Yapacak bir şeyim yok bari camdan dışarıdaki hayatı seyredeyim.Ve cümleler kurayım aklımda.En azından denerim amatörce.
Yaz gelmiş ağaçlar yeşermiş.İçerisi sıcak olduğundan camları açmışlar.Gözlerimi kapadım.Rüzgar boğazımı gıdıklayarak cilve yapıyor.İlk başlarda yüz vermemek için direniyorum lakin mümkün değil.Öğle güzel dans ediyor ki.Hele bide boğazımı okşayarak süzülüşü yokmu insan hakim olamıyor kendine.Gülümsüyorum kendi kendime:Eminim çevredekiler hakkımda pekte iyi şeyler düşünmüyorlar.Derken gözlerimi açtım.Güneş belikli kıskanmış rüzgarı, yurdum asfaltına öyle bir vuruyorki.Tüm hünerini sergiliyor adeta.İşini biliyor güneş.Gölgelerin yanına serilmiş serpilmiş.Mest ediyor beni.