bildirgec.org

şopar A.Ş

11 yıl önce üye olmuş, 9 yazı yazmış. 122 yorum yazmış.

Meraklı Ol-Ma

şopar A.Ş | 19 February 2003 07:00

Gece Karaköy iskelesine öylesine girmişim. Bir de baktım vapurun kalkmasına 15 dakika var. Yanımda ne bir kitap ne de zamanı geçirmeme yardım edecek bir şey. İskelenin bekleme salonunda ileri geri dolanmaya başladım. birkaç dakika sonra saate bakmaya yeltendim. Sonra düşündüm, “niye ki?”. Meraktan… 5 dakika ya da 15, nasıl olsa yapacak başka birşeyim yok. Saate bakmadım, hiçbir şeyi etkilemeyecek şeyleri merak etmemeye alıştırdım kendimi. Bizi ilgilendirmeyen şeyler bizi ne kadar ilgilendirmezse, bizi ilgilendirmeyen şeylerin bizi ilgilendirmemesi de o kadar ilgilendirir. (psikocan)

AMAN! dedim

şopar A.Ş | 06 February 2003 11:47

Benim evimde televizyon yok. Olacağını da sanmıyorum. Büyük bir hata sonucu Digitürk çok kanallı oyalama makinasının bulunduğu bir yerde otururken, sabah sabah elim kumandaya gitti. “Nedir bu? bu düğme ne işe yarıyor?” falan filan derken, müzik kanallarının olduğu bir yere geldim ve hayatımın en kötü dakikaları olarak niteleyebileceğim şeyler yaşadım.

Görebileceğiniz en temiz yüzün üzerinde hafiften kirli sakal(sanırım uhuyla yapıştırılmış) eklenerek romantik serseri çılgın rakçı imajı yapılmış. Bu yakışıklı arkada kadınsı bir sesle “auaa-u auaa-u” diyerek başladı. O ince sesle ne kadar kırılgan ve depresif olduğunu gösteriyordu sanırım. Sonra sokakta yürümeye başladı ve kameranın önünden 2 tane kaykaycı hareketlerini yaparak uçtu.(ne kadar daha çılgın olabilirsin?) Klip sarı bir filtreyle çekilip biraz da eski rakçı nostaljik havası yapılmaya çalışılmıştı sanki. Sonra yanlışlıkla sözleri duyuverdim… “Everytime I close my eyes” diyordu. Ben de senin…

Akıl Fikir

şopar A.Ş | 30 January 2003 15:44

Gece Karaköy iskelesine öylesine girmişim. Bir de baktım vapurun kalkmasına 15 dakika var. Yanımda ne bir kitap ne de zamanı geçirmeme yardım edecek bir şey. İskelenin bekleme salonunda ileri geri dolanmaya başladım. birkaç dakika sonra saate bakmaya yeltendim. Sonra düşündüm, “niye ki?”. Meraktan… 5 dakika ya da 15, nasıl olsa yapacak başka birşeyim yok. Saate bakmadım, hiçbir şeyi etkilemeyecek şeyleri merak etmemeye alıştırdım kendimi. Bizi ilgilendirmeyen şeyler bizi ne kadar ilgilendirmezse, bizi ilgilendirmeyen şeylerin bizi ilgilendirmemesi de o kadar ilgilendirir. (psikocan)

Çocukgiller

şopar A.Ş | 25 January 2003 02:26

Neden, bu karda, sırtlarında 5 kiloluk giysi ve bir o kadar da çantayla sabah 7de evden çıkıyorlar? Birileri onlardan nefret ediyor olmalı. Dünyaya gelmekle çok kötü bir suç işlemiş de olabilirler.

Neden aynı soğukta, tek sıraya geçip, neden bahsettiğini bile anlamadıkları ve asla tutamayacakları şeylere yemin ettiriyorlar?

Neden kimse bunu yadırgamıyor? Neden kimse bunları yaşamadan büyüyemiyor?

Neden diye bir soru yok! Bunu ancak aptallar sorar. Akıllı olanlar, ‘Kim, nasıl, ne zaman, nerde, kiminle ne yapıyordu? Kimse gördü mü? Bişey dedi mi?’ diye sorarlar. Küçükken; daha anlamlıydı sorular, en küçükken en anlamlıydı. İstenilen yeterli cevapları alamayınca, neyin ne olduğunu derinden gelen saçmalık yüzünden anlayamayınca, soruları büyüklerin anlayabileceği şekilde sormaya başladık. O sırada kendimiz de yavaş yavaş anlamaya ve kabullenmeye başlamıştık. Hepimiz değil tabii, bir süre sonra işler iyice karıştı. Alın size şairden birkaç vecize:

hagakureye yanlış yaptım

şopar A.Ş | 02 January 2003 14:57

bir arkadaşım vardı; ağlayıp duran. bütün problemlerinden, birilerini sorumlu tutan ve çözüm konusunda hiçbirşey yapmayan ve bu konuda şikayet edip duran biriydi. ben de dün yine mıy mıy mıy, vıdı vıdı vıdı diye başladığında dayanamadım; “başına gelenlerin en büyük sebebi sensin” dedim. oldukça sert söyledim bunu. ağlamaya başladı. bunu kaldırmaya hazır olmadığı belliydi. ama ben de, bunları dinlemektense, oturup film falan izlemek istiyordum. onunla birlikte olmanın hiçbir zevki kalmamıştı artık. hiçbir şekilde…

ağlamaya devam ettiğinde, “kes sesini, git içeride ağla dedim” çünkü ağlamaya hakkı yoktu. benim canımı sıktığı ölçüde, bir yandan da neşelendiriyor olsaydı, katlanabilirdim. ama, her zaman olumsuz olmasının, kendine acımasının yanısıra, hiçbir çözüm önerisi de kabul etmiyordu.

Jonklörlük Felsefesi Derneği

şopar A.Ş | 23 December 2002 17:03

_Merhabalar, sayın bayanlar baylar. Jonklörlük felsefesi derneğimizin açılış toplantısına katıldığınız için teşekkür ederiz. Ben Ulusal Jonklörler Atıp Tutma Organizasyonu Başkan yardımcısı ve Çorum İlçelerarası Jonklörlük Felsefesi Cemiyetinin kurucusu olarak bu beyanı yapmayı gerekli görüyorum. Burada hedefimiz, öncelikle jonklörlüğün içerdiği açık ve gizli anlamları çıkarmak ve bunlardan yola çıkarak kurduğumuz felsefeyi hayatımıza şekil vermek için uygulamaktır. Bazıları için saçma görünebilir ama jonklörlük, kökleri antik çağlara dayanan ve yükselişini feodal çağda yapmış olan önemli bir eğlence ve spor yöntemidir, ve kesinlikle üzerinde kafa yorulmadan geçiştirilmemelidir.

Alternative Ulster (başka bir şey.. hmm.. para birimi)

şopar A.Ş | 23 December 2002 16:47

Çık bi bak, sonra gir içeri, Yürü şehrin dışına kadar, Sonra dön geri. Orda da farklı birşey yok

Bak bize ne yaptılar Bak eylencemize sıçtılar.

Bankadaki işini bırakmadan, küreselleşme karşıtı olamazsın. Ailenle sorunlarını çözmeden, kültürel değerlere ilişme ulen. Şimdi çocukluğuna dön ve babandan bahset bana, ben de ananı anlatıcam.

_‘O nedir elindeki?’ dedim, güzel bir kızdı, yakınlaşmak için bir soru sormam gerekiyordu. _‘Cenova olaylarıyla ilgili toparlanmış yazıalar’ _‘Pek gözel pek hoş, hem de ne güzel rengarenk resimlerle bezemişler kitabı Hmm, hangi bölümde okuyosun?’ _‘İşletme iktisat’ _‘Evet bence de Allahın(c.c) yolu birdir.’

Yalnız kalmamam gerek,

şopar A.Ş | 19 December 2002 17:50

onun için çıkamıyorum hafif’ten.

Baştan düşünmek gerek herşeyi, hepsini bir bir sıraya koyup, sebep ve sonuçları çıkarmalıyım ki komple hakim olabileyim.

Moda’da kayalıklardaydık, can sıkıcı olmuştu. Hiçbir zaman, yapacak hiçbirşey yoktu ve o da bunu gözüme sokmak için herşeyi yapıyordu sanki. Köşede oturuyor, eğer gecikirsem de kılını bile kıpırdatmıyordu. Yarım saat kadar aynı köşede oturduğu ve canının sıkılmadığı da olmuştu. Can sıkıntısı tabii ki apayrı bir konu ama belirgin bir enerji yoksunluğu vardı. Bıkmanın eşiğindeydim bir tane daha “şu sigara bir bitsin de…”ye katlanabileceğimi sanmıyordum, ama ben birşeyleri silmek konusunda çok yetersiz olmuşumdur her zaman. Bir de ciddiyet konusu var tabii…

oğuz abi

şopar A.Ş | 17 December 2002 14:47

dediydim, oğuz atayla ilgili bişey(?)vardı, tekrar hatırlatayım istedim. bu saatte de boş kalfa takımından başka kim gelecekse…