bildirgec.org

osmanziya

11 yıl önce üye olmuş, 10 yazı yazmış. 32 yorum yazmış.

düşerken yükselmek

osmanziya | 26 November 2010 11:57

Ni’met merdiveninden külfet basmaklarını çıkmak, net ağından bilgi bağına uçmak, yararlanma çizgisinde yürürken yetkinlik katlarında yükselmek kolay değil. Ancak zorluğa katlanmaktan başka kolaylık olmadığını bilenler acılarını dindirmek için menba ağrılarını ve hedef ağırlıklarını yüklenmek zorundadırlar. Emelin kadar eleminde olmalı.. kalemin kılıncı kadar kelamın cesareti bulunmalı ki noktayı nutka getirecek meşietin olsun.

Türkçe’nin diline bakar mısın.. nasıl da bilgiyi konuşturur.. ağırlık ile ağrı sesini dinle.. gir içine ve kulağını aç bu mağarada.. ve gör enva-i tür çeşitlerle donanmış mağazayı…

şuur üzerine

osmanziya | 25 December 2009 14:11

ŞUUR

ŞUUR dizini içindeki dosyalar

Şuur işaret ve delalet eden kal, hal ve fiil dilimizdir..
Hayat kabuğunun içinde barınan inci şuurdur.
Şuur bir bakıma akıl ve kalb ya da kalb-i akıldır.
Aklın değişim ve dönüşümlerine yani inkılaplarına kalb dahi denebilir.
Ancak şuur akıl ve kalbden ibaret değildir.
Nefis ve ruh dahi devreye girer.

Şuur bir bakıma fark ve kadr etmektir.
AKIL fark eder ve KALB de kadr eder.
Ne kadar dır dır ederseniz edin onu değillendirecek biri bulunur.
O zaman bu işin düz yazıyla zor çözülür bir yumak olduğunu görürsünüz.

amel

osmanziya | 14 December 2009 16:30

AMEL

AMEL dizini içindeki dosyalar, dosyalarda şemalar, şemalardaki tablolar.

Amel “olmak” ile amel “etmek” arasında fark var.
Birinde içerin hareket eder diğerinde dışarın hareket eder.
Küçüklüğümde Mehmet Babamın oyun için başına çıkardım.
Rahmetli kendisi annemin dayısı olur yani dedem yerinde…
Amel in başımdan diye bana iltifat ederdi..
hareketli.. işlevli.. dinamik..
şimdi monoton yaşlılığıma karşın o zaman
yerinde durmaz ve yaramaz bir çocukmuşum demek ki.

Sözcükler çağrışımlar yaparak anlam genişletirler.
Amel… amele… amelî… ameliye.. ameliyat…
Amelin iki kardeşi var:
Cır cır eden nesnelerin Hareket’i
ve mır mır eden kimselerin Fiil’i.

zor ve sor

osmanziya | 12 December 2008 22:45

Merhaba,

Yaz yazmak mı zor, soru sormak mı ?
Zor ile sor arasındaki çağrışım sor’un zor olduğunu,
bilinenlerin değil bilinmeyenlerin yorduğunu duyuruyor.

Ancak soru 5 N + 1 K klasik kategorisinden ibaret değil..
soru genel olarak bilinenlerden çıkarılan bilinmeyen olarak tanımlanabilir.

ayırt etme ne işe yarar

osmanziya | 13 May 2008 18:12

Altı yıl önce yontembilim ya da osmanziya olarak önce münkeşif olmama rağmen
Bu “gün” de defişre edilmiş değilim.
Şu da var ki teşhir ve ifşa hakikatın tespitini ve hikayenin tefsirini vermez.
Bir asla irca ve bir esası izah bile hakikatın üzerindeki örtülerini kainatın perdelerini kaldırmaz.

Bilinenlerle yetinenin yer yüzünün yüzünden yararlananlardan farkı yoktur.
Bilinenlerdeki bilinmeyenlere yönelen
merak hocası ve soru asistanı
Musa ve Hızır yoldaşlığı gibi zevkli ve gizemlidir.

Bilmekten bilmeyi bilmeye gelindiğinde bilme yarışından kendini tanıma sınavına geçilir.
Bu günü başlatan veya bitiren sabah ya da akşamın güneş ve dünyanın birlikteliğinin benimle beraberliği, başkalarının benimle birlikteliğinden ayrılmaz.
Keza dilin ve düşüncenin birlikteliği
söyleyenin ve dinleyenin beraberliğinden de ayrılmaz.
O zaman ayırt etne ne işe yarar ?

Bunu fark eden, bilmeyi bilmeye geçer, diye düşünüyorum.

www.yontembilim.com

olanaklar

osmanziya | 16 April 2008 23:16

IMKANAT

S=imkanat.doc

Geleceğimiz kıblemizdir.
Her kim İSTİKAMETİNDE kibleden başka bir yöne dönerse
geriye ve geçmişe ve ardına gider.. ademe.. tahribe.. şerre.
İleriye gitmek gelecektir.
İlerici olmak geriye dönmemektir.
Mursele uyan Müselmanlar ilericidir.
Allah’a teslim olmayanlarsa gerici!

İstikbalimiz kıblemizdir, dedik.
İstiklalimizde istikbalimize gitmektedir.
Kaderimizi değiştiremeyiz fakat istikbalimizi değiştirebiliriz.
Fakat değiştirmek; değişmezlik ve değiştirmemezlik kadar zordur.
Değiştirmek, deyiştirmek demek değildir.
Değiştirmek, işi bir halde başka bir hale koymaktır, dönüştürmektir.
Değiştirmek, alışkanlarının gücü sınırlamasına engel olmaktır.
Değiştirmek, lafla peynir gemisi yürütmek demek değildir.
Değiştirmek, yolda karşılaştığın fırtınalarla boğuştuğunla övünmek yerine gemiyi limana eriştirmektir.
Gemi, kaptan ve tayfalarla dolu zaman ırmağında “limen” HAMİDE’ye gidene muştular olsun.

ŞERR

osmanziya | 04 April 2008 21:35

ŞERR…
Şerim şerim.. üzerine işerim:
şirin şuur.. şuur şirin..
iş’ar-ı şuura vesile.. vesvas..
teşhir-i şehre vasıta… neffas..
Şerait-i kevniyye… gasık gab..
Şeriat-ı insaniyye… fasık hased..
şems-i şahs.. si

n.. şın..
sinüzodial dalgalar..
evre-n-sel eğriler..
tüm titreşim ve bütün salınımlar…
iki nokta.. üç nokta…

INSANIN EDERI

osmanziya | 23 March 2008 00:57

INSANIN EDERI

İnsanın ederi, insanın tutarı ve insanın değeri
Ne eder, ne kadar (*) ve nedir ?
İnsanın ederi masrafıdır.
İnsanın tutarı maliyetidir.
İnsanın değeri ise
KDV’sidir.

İnsan elbette ve elbette..
ekonomik bir eşya ve ticari bir meta’
değil.
Ancak realite ve fizik
Bu soruları yanıtlar:
İnsanın ederi, evren,
İnsanın tutarı, yer küresi
İnsanın KDV’si ülkesidir.
Yaa.. ne kadar kıymetliymişiz.

Demek bizim her bir vatandaşın KDV’si
İki yüzü ak iki yüzü kara para olmak üzere
400 milyar dolar eder.

YONTEMBILIM

osmanziya | 20 March 2008 13:52

YONTEMBILIM

Selamün Aleyküm,

desem başım laiklikle derde girebilir.
Acaba erkek olarak başıma turban taksamda
girebilir mi ?
Hello,
desem, el olu olurum, ayıp olur.
Merhaba,
Demek, doğru olmasa da orta bir yol olacak galiba…

Evet, rahat ve rahat arkanıza yaslanın, arkadaşlar.

Yazının başlığı ve başlığın altındaki yastığı hakkında
diyeceklerim var..

Bizim üç tür yastığımız bulunuyor.
Laiklik, lâ-dinî’lik ve lâ-ikrahe’lik.

Lâ-dinilik belli.. bireyde ve toplumda dine dair hiçbir şey
bırakmamak.
Bu dayanak, devlet olarak eski Rusya da ve Çin de denendi..
başarılı olunamadı.
Çünkü dinsizlik diye bir şey yok..
neden, dinsizlikte bir “din”dir de ondan.
İster semavi eski dinler ister beşeri yeni dinler yani;
nasyolanizm, kapitalizm ve sosyalizm “inanç” ile
yaşayabilir de ondan. İnsan etse, inanç tırnak.
O zaman eti tırnaktan ayırmaya
kalkışmaya ayırmamalı.. ama tırnağın öyle
rekorlar kitabına girsin diye uzatmanın anlamı yok.

MERHABA

osmanziya | 16 March 2008 20:10

Merhaba,

Baba rahatına bak demek, bazan maraba diyorlar fakat ben araba maraba anlamam, merhaba, merhaba demektir. Arapça sözcüğün anlamı, rehavette ol, rahat bulun şöyle arkasına yaslanın olmalı.

Bundan sonra kendimi tanıtabilirim.
Önce insanım, sonra Türküm ve en
sonunda Müslümanım. Yazılarım sözde
ağır isede yer bakımından hafifdir, bir iki
sahifeyi geçmez.

İşiM yöntembilim’in reklamını ve propagandasını
yapmak ve bu iş içinde insanları ve insanbilimi
kullanırım. Kulun diline ve düşüncesine köle
olmamak için başka ne yapabilirim ki ?