bildirgec.org

nssvl

11 yıl önce üye olmuş, 5 yazı yazmış. 7 yorum yazmış.

BIRAK DAĞINIK KALSINNN

nssvl | 10 April 2008 17:50

Yaşadığımız her şeyi tüketmeye hevesliyiz. Evet ben de… Güzel bir şey gördük mü, hemen bizim olsun isteriz. Onun sahibi olmak isteriz. En ilkel içgüdümüz budur. Bazen başarırız kendimizi zaptetmeyi, ya da şartlar zaptetmeye zorlar. Ama yine de sonuç olarak yaptığımız her şey sahip olmak istediklerimizi elde etmek içindir bir noktada.

Aşkta da aynı şeyi yapıyoruz. Hoşlanıyoruz, kanımız ısınıyor, tutkuyla bağlanıyoruz ya da arzudan yanıyoruz her neyse ve bizim olsun istiyoruz. Sanki onunla birlikte her şey anlam kazanacak ya da kendimizi çok iyi hissedeceğmizi sanıyoruz.

evrensel bir soru???

nssvl | 17 March 2008 15:19

Evet tüm materyalist olma yolundaki çabalarım sonuçsuz kalmıştır. Kamuoyuna duyurulur. İnsan neyse odur. Değiştirilmeye dair anayasamızda ilgili kanun maddesi bulunmamaktadır…

Aşağıdakinin sitemize yaraşır bir araştırma konusu olmadığını söyleyen varsa ya şimdi konuşsun ya da sonsuza kadar yorumsuz kalsın.

– Siz hiç aşık oldunuz mu???
– pekii siz hiç birdenbire aşık oldunuz mu???

elindeki ya da daha fazlası için…

nssvl | 17 March 2008 11:35

Euro aldı başını gidiyor, siyasetçiler (ki en başımızdakiler dahil) ipe çekildi çekilecek derken, yakın geleceğimiz konusunda endişemiz artıyor. Çalıştığımız yerlerde yarınımızın garantisini sorguluyoruz. Bireysel eylemlerimizden en fazla gelişeni ise ek gelir elde etmek ya da kendi işimizi kurmak.

Zaman artık babalarımızın, dedelerimiz yaptığı gibi belirli bir gelirle, beş altı nüfuslu aileyi geçindirmeye müsait değil. Keza kendi kendini geçindirmek, doğal ihtiyaçlarını (barınma, beslenme, giyinme) dahi sağlamaya müsait değil. Biz gençler, erken yaşlarımızda kah eğitim süreci, kah geçim derdi derken yollara düşmüş, ekmek kapımızı ve altın bileziğimizi edinmek için çaba harcarken, ekonomi çizelgesi bizim hep bir adım ötemizde seyir halinde.

Ha bir “kredi kartım” olsa laralaralaylom…

nssvl | 14 March 2008 12:19

Gerçek zamanlı yaşıyorum son zamanlarda. Sürekli bir koşuşturma ile zamanı maddiyata bağlamaya çalışıyorum. Gireceğim kursun ücretini ödemek için kullanmayı bıraktığım kredi kartlarına geri dönüş çalışmasındaydım iki haftadır. İnanılmaz bir bürokrasi çemberi ile karşılaştım. En basiti; bankaların bizim kredi kartını alın diye ciyak ciyak bağırdığı şu zamanda, hiç kredi kartı kullanmamış ya da uzun zamandır kullanmayı bırakmış yurdum insanını müşteri sıfatına sokmadıklarını öğrendim. Gerçek şu ki paran olacağına dostun olsun ilkesiyle artık kredi kartını verenlere aracı yoluyla ulaşma aşamasına geldim!!!

GEÇ KALMADAN YENİDEN YAŞAMAYA BAŞLA…

nssvl | 26 February 2008 21:07

Yaşadığımız zaman, artık anı yaşamaya müsait değil. Hep bir adım ilerisini hesaplamakla geçiyor attığımız her adım. Riskler faktörünü, lisede matematiği ancak iki olarak kotarabilmiş olsak bile ışık hızıyla hesaplamayı becerebiliyoruz çoğumuz.

Nereden ileri geliyor ki bu kadar hesap kitap sistemi kurma gereği? Her ne kadar bangır bangır bağırsalar da teknoloji çağındayız hız çağındayız diye, hiç bir şey kolaylaşmıyor hayatımızda. Bilakis; giderek dakikalar yetmez oluyor planlarımızı gerçekleştirmeye. Üçte ikisi bilemedin üçte biri hep yarınlara kalıyor planlarımızın.