bildirgec.org

mengu yincge

11 yıl önce üye olmuş, 26 yazı yazmış. 152 yorum yazmış.

YERLİ

mengu yincge | 05 June 2008 09:52

bir ağaç bilmediğim ismi
misk- i amber çiçekleri
kokusu bana gerçek
gerçek benim için
sırf sıfıra sevmekten
el çekmek mi
sanki gibi ve belki de
fark edilen gerçekten geçerken
bugün bildiğim kadar
düşünmek yine tekrarda
yeniden eskiyi
anılarla baş başa olan anlar
akıl der gönlümden şifa dualar
kollayıp koklayıp öpen kalabalıkları
yalnızlığındayım rüzgarın
nasılda güç bu
güçlü müyüm gerçekten

Ve Şimdi

mengu yincge | 06 April 2008 18:37

kızıl kartal
kızıl kartal

varlığımda hayat
yine hayat yokluğumda
hayat bana rağmen benimle
ağla gönlüm her yerde başka kıyıda hayat

ben ki bildiğin bilmediğin
tüm devinimlerde
ben ki bildiğim bilmediğim
tüm evrimlerde

benden önce yaşanmış
yaşanacak yeni bana
tüm bedenlerde
bir namlunun ucunda namusum

yıkadığı birkaç damla kanım
yağan yağmurun bedeli
aklanmış sarı beyaz papatya
ister sen de olsun bir gül

SEVGİNİN PİÇİ SAYGIDAN

mengu yincge | 27 March 2008 23:55

imaj

büyüyorum
kanat çırpan kuşlara bakıp
Leonardo çizimlerindeki kemiklerin
eti yenmiş bedenlerde
yutan benim

büyüyorum
ince dar akıntılarından suyun
gölüme akan canlı kaygan küçük yavruların
yakalandı mı biri
doyan bedenim

büyüyorum
ezgilerinde ritmin aşina
yabancı ırların sezinleyişinde
içten hırıltılarıma sarıldığında
huzur buyuran benliğim

dev küçük bir çocuk daha
büyüyor hayatta kalanlarıyla kana kana
aldığı ne varsa
daha çok veren
görülen sunak benim

gönüller önceden

mengu yincge | 20 March 2008 01:20

sessizliğimde
çığırtan yalnızlığım
nakliye kantarlarında
eskimez antika yolda
ağır kilitleri
hafife vurmuş
yüreğin gönül kapısı
alınmış tartıya
kilitsiz neti
koynunda sızan yakut
medeni baskülde
gül balyaları tartar
arka tekeri havada
boş sanayi kamyonu
paratonersiz ince fikirler
boca edilmiş çekiye
artan bir kenardan
karışmış sıradakine
aklını pahadan almış
gönüller önceden
meşke giden traktörlerde
devrimin endüstri devrimi
zaman dönemecinde
çağıran sessizliğim
bütün mü
zenginliğinde
yalnızlığın…

RSK- Mengü Yinçge – 19.03.08

ölmeye büyümek

mengu yincge | 05 February 2008 03:48

beden olgunlaşırken
ölmeye
insan
aklı ruhu yüreği
bir
Can
anlıyor
yayılabileceğini hayata
ölümden öte…
04.Temmuz.2007

memleketimde karanlık yalnız elektrik kesintileri ile yaşansaydı, illa yaşanacaksa. ne ise. yaşadığım kentte kesilmese idi eletrik daha önce yollardım yara berelerimden, kanımdan soğurup kotardıklarımdan bir tane daha. kısmet yine şimdiye. bu bir hüzünle gülümsetir. sustuğum mükafatı olsun seçilmiş sözlerimin. rücu harcım değil.

bu bir

mengu yincge | 04 February 2008 02:24

şimdi yalnız hissediyorsam
aceleden mi
hiç mi zaman ayırmadım
hiç olmazsa biraz, az biraz yeter mi

neye başlamalıyım
durduracak ne, kim
sakin yanımda, iyi.
sağlam duran neden
ve o.

bu bir!

işte buna biraz zamanım var.
08.08.2007

anlayış…

mengu yincge | 03 February 2008 02:54

bir dilden
eski çok eski asaleti insan olmanın
hayata dahil etmek ölümü ahlaktır

kalmanın sabrı
bir de mesafe bilgisi vardır
hissetmişken bunları ben inceden çok önceden
bir de sezdirdiğinde görünen sen
dünyam oldun be hey sevgili
bir dilden
başka bir dil olsun ayn- ı dilde güzel
özgür yaşansın
gibi olmayan aşklar
yaşasın insanlar
özgür çocuklar
hayatın tüm kıyılarında
yaşansın aşk
lakin kalan da giden de
dünyada
asaleti insan olmanın
sımsıcak şakaklarında
bir de
usul gönül kasende

03.09.2007 – RS

güzel mi güzel

mengu yincge | 02 February 2008 04:13

Sağ gözümde hüzün
sol gözümde saklamaya çalıştığım korku
ikisine bakınca
ben
yenilmez bir savaşçı
Atın beni okyanuslara
dolu köpek balıkları
ya da
salın üstüme filleri
hatta dinazorları
savururum yumruğumu
burunlarına
sağ gözümde hüzün
sol gözümde saklamaya çalıştığım korku
Savaşırım
kemiğime
hatta iliğime
Belki değil
ölmek var ya
acır
şaşırır mı
saldıranlar
ne çıkar
belki kolumu kaybeder
kalırım malul
ne çıkar
diyeceğim son nefesimde
yaşadım
ve
yaşarım
ölürken
eksilmez
saygım
sevgim
düşmanıma
dostuma
Sağ gözümde hüzün
sol gözümde saklamaya çalıştığım korku
ikisine bakınca
bir
görürüsün
ben yenilmez bir savaşçı
bir görürsün
sevgili
güzel mi güzel.

29 Mayıs 2006

Bodoslama cızırtı,ilan reklam ve yorumu….. im, mim, bahçe, bohça

mengu yincge | 02 February 2008 04:04

hayat film gibi! değil. resimlerde çizildiği gibi hiç olmaz, şarkılarda seslenildiği, sazda tınladığı, sözde yazıldığı gibi de değil. hayat gibi değil.
sanat bir hayat biçimidir de hadi. olabilir. hayat bir sanat, gülerim. olmadı mı? Allah derim.varsa yoksa saygıyla eğilirim.değerli hayata hayatlara kana kana içerim. değmez mi değmez olana.değer.ne ise…
hayatı öteler sanat.bu başkadır. bir farkındalık, yaratma çabası, estetik, ilerleme.ne bilim insanı ne ilim alimi.öğrenme çabasında daha dünkü çocuk.çaba şimdide.bu ötelemek (b)aşka.güzele taşır.farkında olmak var.olunmazsa farkında ah eder miyim. Hayır.otururum kendi vayıma. çare ararım kendim senedimde. ne de çare sizlik.
davulcunun teki;
“ya dondur
ya yak
bırak yalakalar ısıtsın dünyayı”
der.deyişi sanat ahlakından. sığınak yaratma çabasıdır, güzel insana ve savaş sevginin yanındadır.yaşamaya da ancak sevgi ile katlanılır.kimse kolay olduğunu demedi, söylemedi.
sanat Antep fıstıklarının kabuğu üzerine “pkk”, “Kürdistan”, “?”, “yurt” yazıp kırmızıyla 95’de Londra sokaklarında eyleme geçti. kırmızı ojeye daldırılmış ince fırçalarla boyanmamış fıstıklar uzatıp boyası kurumuş fıstıkları ikram etti.(Moderayson bu az yukarıdaki bölüm sakıncalı ise çıkar allasen,izin verdim gitti).
derdi kanser olmadan yaşamak değil, olan olmuş, kansere rağmen y a ş a m a k t ı r.(hecele dilediğince bir bildiğince).
olanı görememek, görmezden gelmek feci körlük.ışığın yansıması sadece gözde mi?
hayat bensiz devam eder… mi? kerpiç taş çorbası olmaz mı?
“çeşmelerden bardağın
doldurmadan kor isen
bin yıl dahi beklesen
kendi dolası değil”
eski yeni mi? dolmaz dolar mı? olmaz olar mı? dökülmedim basmayın, serpildim toplayın…
bodoslama mim nehrine girmeyi bilirim bilmem
aynı nehir demem teknolojide nasıl yüzem
anlattı öğretti bana deja dönemeç derim viraja
tıkla bu bir yarayışlı linki güzel bir proje fikri
güzel nice güzeller de gelir beni üzer
vardır yok mudur vazgeçmiş vazgeçememiş
ır besteler besteciler şahıslar yöneten,filmler
hani tanıdıklar duyanlar mı duymayanlar
ben dersiniz sen istersiniz
kardeş desem
anamı ne belledin
dost desem
sermayesi kendinden
yoldaş desem
ölü toprağı sanırsen
ne desem
ben dersiniz
sen nasıl isterseniz
niye deme çünkü ele
ben işbu hal
hakka helal
bir de iste işte olsun helak
ya uymazsa …k
tekrar bil hikmet ise
kandım kanadım
salya sümük
kaka boku buladım
üstüne kustum yaladım
aaa………….zzz
ağzım süt kokuyo
daha
bah(a)
n
e
bakele
bir de bu:
Karşı çıkılamayacak bir cümle vardır ki, o da, bir kez olsun bir sözcük yazmamış veya söylememiş olan birinin de şair olabileceğidir. Bunun için önkoşul, az veya çok poetik davranmaya duyulan istektir. Mantığa uymayan jest bile mükemmel güzellikte bir eyleme, yani şiire yükselebilir. Güzellik burada çok geniş bir hareket alanına sahip bir kavram olarak ele alınmaktadır.
tamamı şurada
içtenim yollu bilme
esas gönüllüyüm dinle din-leme
bre dedim bir başağrısı, düşüncelere garkolunmuş, dedim bu ne yüce yaratan, ben miyim?ilahi… yücelere tükürüp göklere ve hemen koşup dağların en yüksek tepesine çıkasım var.ilk damlayı baştan yakalayacam.gecenin karanlık dul gelinini kapatsam,düşmesin tek bir damla ter, tükrük,karanlık kuytusunda saklanır, ayıp kayıp bir yük, sabaha kör ışık, hangi hesabı paklanır.
bırakırım aksın damlaya damlaya göl olur mu?
uslup stil tarz. şimdide. madly bir medley eyledi gönlüm. Tuuu!
Ahh ilanlar reklamlar. Hangi telefon ööle atıp yere düşmeden kız erkek koşup tutmalar.halla kuvvet.
Saygılar
(samimiyetim kusursa af ola,denge sizliğime verin)

nesli tükenmeyen

mengu yincge | 31 January 2008 00:30

bir çingene kadın
dilenen
hoş düpedüz değil
kağıt mendil satma çabasında
epey genç
belli olmuyor
yaşı belki kırk
nisan’ın 7’si Çukurova
portakal çiçeklerinin kokusunda
kim bilir ne hissediyor
o belirsiz yaşında yaşıyor
bulvardaki kahvede dalgın
bir başka kadın
fark ediyor konuşmalarını
garson rahatsız
“Git, kötü etme beni” diyor
“Siz iyi olsanız, biz de iyi olacağız
da siz olmuyorsunuz…”
çingene kadının sözü garsona
uzaklaşırken düzayak
mıhlanıyor yerine bir başka kadın dalgın
ne bir ses ne bir söz…
huzursuz içinde
çingenenin kağıt mendil satma çabası değil
hem de kağıttan mendil satmak zorunda kalması
yaşı belirsiz bir ana, bir bacı
geceleri bir fahişe belki
kim bilir belki de sadece öksüz bir sevgili…
dalgın kadın mıhlanmış yerinde
hani güzel ve güçlü olmak dileğinde
savaşında kendiyle
başlamalı ya insan kendinden kendi içine
geriye bırakacak bir yadigar
küçük büyük üretse
bir
değer
kalacak geriye nefesi ehli
hayranlık güzelliğe
misal
nesli tükenmeyen bir panter
dua diyor içinde, bir damla yaş gözünde
seviyor, koruyor çingene kadını
sevmek için seviyor
acı içinde
sevilmeyi beklemeden
nasıl
iyisi.