bildirgec.org

linet

11 yıl önce üye olmuş, 86 yazı yazmış. 2290 yorum yazmış.

Bizim eve 3G gelirse:)

linet | 11 September 2007 11:35

Aman bir bu eksikti 3G girecek hayatımıza gerçi bu gidişle biraz zaman alacak ama o geldiğinde neler olacak neler:)

Hatırlıyorum da Uzay Yolu’nu seyrederken orada ekranda belirlen yüzler birbirleriyle haberleşmeleri ne kadar olanaksız gelirdi, oysa şimdi bu yapılabiliyor.

Telefon çalıyor baksanıza yahuu, benim saçım başım dağınık açamam ben , dur önce bir ruj süreyim sonra açarım, ooo sen açana kadar kapandı bile telefon…
Telefonda söylenen beyaz yalanlarda artık söylenemeyecek;

– Duştaydım duymamışım aradığını
– Eee ıslak değilsin?
– Şey bu yeni teknoloji buharlı duş:)

Derin bir nefes alın

linet | 10 September 2007 11:53

Toplantılar hep bu şehirde yapılıyordu, Ocak ayında bu güney şehrinde olmak güzeldi. Bizim için bir seminer de planlanmıştı. Nefes çalışması adı verilen bu seminere gitmekle, oda ya gidip uzun sürecek bir gece için uyumak arasında seçim yapmaya çalışırken, ayaklarımın benden bağımsız seminer odasına gitmesi karşısında çaresiz seminere katılmış oldum.

Anlatıcı nefes alın diyordu , derin derin nefes alın, yaptığımız eksersizler sonucunda kendi benzinim ile uçuşa geçmiş tarif edilmez duygular yaşamıştım.

Dudağının kenarındaki gülümseme

linet | 05 September 2007 15:02

Dudağının kıvrımına takıldı gözü, ne güzel gülüyordu, oysa bu gülümseme ben senin ananı der gibiydi, belki de mutluyum gülümsemesiydi. Umursamadı koltuğun kenarında duran ceketini aldı, saçlarını düzeltti, çok yavaş hareket ediyordu, ayakkabılarını giyip ayağa kalktığında gözü aynadaki görüntüsüne takıldı, aynı gülümseme onunda yüzüne yerleşmişti, bu uçarı gülümsemeyi sevdi, dışarı çıkarken takacağı maskede bu gülümsemede olacaktı, iyi, namuslu, akıllı kız maskesini tamamlayan gözlüklerini çantadan çıkarttı, insanların yüzünü bulanık görmek hoşuna gidiyordu aslında, oyüzden gerekmedikçe gözlüğünü takmıyordu, nasıl hayal ediyorsa öyle görmek yada gördüğünü sanmak hoşuna gidiyordu. Ama şu anda aksesuar olarak o gözlüğe ihtiyacı vardı, kırmızı kemik çerçeve güzel kemikli yüzünü daha bir çekici hale getiriyor, onu daha bir gizemli yapıyordu. Bakan bir daha dönüp bakıyordu, bu onu en çok eğlendiren şeylerden biriydi, kendine baktırmak. İnsanlar severler beğenilmeyi, arzulanmayı ama nedense utandıkları sanılsın isterler, bazıları ise abartırlar bu beğenilme olayını, herkes onu alkışlasın her yerde ön plana çıksın isterler, onun böyle bir derdi yoktu, o istemesede bir şekilde farkediliyordu. Farkedilmek istemiyordu bazen, büzülüp köşesinde tek başına kalakalmak istiyordu, işte o zaman maskelerine ihtiyacı yoktu, farkedildiği anda kendisini farkeden herkese farklı maskeleri vardı, kimine ilgiyle bakan maskeler, kimine kibirle, kimine ise seninle ilgilenmiyorum maskeleri, ruhu yoruluyordu bu maskeleri takıp çıkartmaktan, tam içindeki hüznü dışarı yansıtacakken kendine gülümseyerek gelen birini görüyor, gözyaşlarını içine akıtarak ona güzel dişlerini göstererek gülümsüyor, burnunun sızlamasına aldırmadan kahkahalar atabiliyordu. Oyuncu olmalıydın sen kızım diyordu içinden kendine, hakkını verirdin oyunculuğun, acıyla gülümsüyor, şimdi de yaptığım işin hakkını veriyorum diyordu kendi kendine. Ne iş yaparsa yapsın en mükemmelini yapmak istiyordu.

İçinden Deniz Geçen Şehir

linet | 29 August 2007 13:46

İçinden Deniz Geçen Şehir:

İçinden deniz geçen bu şehirde doğdum ben, halicin kokusunu, galatanın neşesini yaşadım, küçücüktüm askerdi babam o zaman, o da küçüktü daha 20 sindeydi ben 2 yaşındaydım, asker babam derdim.. Şapkasını alır aynanın karşısında küçücük kafama oturtmaya çalışırdım, büyük gelir gözlerimi kapardı. 2 yaşında yaşadıklarını mı hatırlıyorsun demeyin, hani olur ya insana böyle flashback ler şeklinde bazı sahneler hiç gitmiyor gözümün önünden. Gölcükdeydi babam, hep evci çıkardı. İşte öyle zamanlardan birinde yanımıza geldiğinde beni aldı, en güzel ve tek gezmelik elbisemi giydirdi annem cılız bebek saçlarımı hatırlıyorum yada resimlerden aklımda kalan, o güne ait bir resimde var zaten. Sultanahmette başlayan yürüyüşümüz, Saraçhane,Unkapanıya kadar uzanmış, hiç gıkımı çıkartmadan yürümüşüm. Arada şarkı söyleyişimiz geliyor gözümün önüne ;

Kusmak İstiyorum

linet | 27 August 2007 17:22

Kusmak istiyorum, ne var ne yoksa içimdekileri kusmak, kusmak, kusmak……

Alkolün dibine vurulan bir gecenin sonunda, nereye kustuğunu bilmeden kusmak, kim var karşında neyi kime anlattığını bilmeden kusmak, tükürmek bu hayatın içine…

İçim acıyordu eskiden, şimdi acı yok sadece bir sızı kaldı, eğer kusarsam o sızı da geçecek…

Kusmazsam eğer öleceğim kederimden, içime kapanıp, kendi dünyamda bu kederle yaşayacağım.. Hayır olmaz kusmam lazım, bu lanet şeyi içimden çıkartmam lazım, ancak kusarsam rahatlayacağım, ama başaramıyorum. Midem bulanıyor, gördüklerim, yaşadıklarım midemi bulandırıyor, kusmam lazım, kusmazsam soluk alamayacağım…

Aşık oldum!…..

linet | 20 August 2007 12:32

Kocaman gözlerini açmış bana bakıyordu, öyle çok uykum vardı ki, genelde beni uyandıran birinden rahatsız olur söylenirim, ama bu bakışlar öyle tatlıydı ki gülümsedim, gecenin bir yarısıydı. Uzun uzun bakıştık, burnumu boynuna dayayıp onu kokladım, allahım bu kadar güzel bir koku varmıydı yeryüzünde, saçlarım gözlerine gelmiş olmalı ki başımı kaldırdığımda gözleri kapalıydı, çok asil bir yüzü vardı, mahrur havasımıydı beni etkileyen, çok güzel değildi aslında, kemikli bir burun, kocaman gözler, kirpikleri uzun fakat sarıydı, kaşları da dokunma hissi verecek kadar hoş, dudakları kalemle çizilmiş gibiydi, küçücük bir ağzı vardı ve büzüp duruyordu, öpmemek için kendimi zor tutuyordum, kucakladım, bana verdiği his o kadar güzeldi ki, kendimi uzun zamandır bu kadar huzurlu hissetmemiştim, bu nasıl bir duyguydu böyle, büyülenmiş kalmıştım.

ÜRTİKER

linet | 31 July 2007 17:18

Önce beni sinek ısırdı galiba dedi, baktım evet hep seni bulurlar zaten dedim.

10 dakika sonra geldiğinde bilekleri, koltuk altları ve kollarının içleri halka halka kızarmış olduğunu gördüm, çok kaşınıyorum dedi, hemen Ovadril sürdüm, ohh rahatladım dedi..

Sanırım yediğin birşey dokundu dedim, geçer merak etme dedim, çok pimpirikliydi zehirlendim mi acaba dedi? Güldüm, az önce verdiğin süt ve bisküvi bayatmıydı acaba onun yüzünden kabardım dedi, gözlerinden ateş çıkıyordu..

Saçmalama dedim, daha kanına karışmadı bisküviden kim zehirlenmiş..

ZEZ’in doğumgünü!….

linet | 23 July 2007 09:00

Sevgili Zez’in doğumgünü bugün, doğumgünü çocuğuu GÜNAYDIN; İYİ Kİ DOĞDUN!…………

Bu Sabah……

linet | 18 July 2007 09:02

Bu Sabah……

Saat 05:00 : Kendi sesime uyanıyorum. Oysa ben pc başındaydım, yazarken konuşuyormuş gibi yaparım yine öyle yapıyordum. “Haberhaber ne oldu” diyen sesime uyanınca anladım ki rüya görüyormuşum. Birden ayıldım, benden başka sesimi duyan varmıydı acaba? Yanımda uyuyan eşimin düzenli soluk alışverişini dinledim, allaha şükür duymamıştı. Aman duysa bile haberhaber diye sayıklamamdan ne anlayacaksa, eee 3 yaşındaki çocukdan kıskanan adamdan herşey beklenir. Ne kötü bir uyku uyuyorum bu gece, dün akşam seyrettiğim filmin bütün aksiyon sahnelerinde oynadım tüm gece boyunca, yorgunum uyumam lazım. Bütün bunlar saniyenin onda birinde aklımdan geçiyor, ne geveze bir içim var benim, uyu hadii uyuuu…