bildirgec.org

keremx

11 yıl önce üye olmuş, 106 yazı yazmış. 1047 yorum yazmış.

ACI ÇEKMEK OLMASAYDI…

keremx | 22 October 2008 12:19

ACI ÇEKMEK ÖZGÜRLÜKSE...
ACI ÇEKMEK ÖZGÜRLÜKSE…

ACI ÇEKMEK OLMASAYDI

Bir şarkı sözü der ki: “Acı çekmek özgürlükse özgürüz ikimizde” Gençliğimde çok dinlediğim bir şarkıdır bu.

Acı çekmek insanın kaderidir. Ölüm acısı, ayrılık acısı, kaybetmenin acısı, reddedilmenin acısı ve daha nice acılar gelir bulur bizi. Peki, dünyada hiç acı olmasaydı, ne olurdu acaba?

Paylaşacağım haber bu sorunun cevabı olarak yeter size sanırım:

Hannah 14 yaşında… Bir Alman kızı..Doğuştan acı hissi bulunmuyor.. Bu yüzden daha küçük yaşlarda dilini emerek ve ısırarak parçalamış. Canının acımasını bırakın bundan büyük zevk almış.

BAŞBAKANIN PANTOLON DÜĞMELERİ AÇIK KALMIŞ

keremx | 22 October 2008 11:54

BAŞBAKANIN PANTOLON DÜĞMELERİ AÇIK KALMIŞ

Toplum içerisinde rezil olduğunuzu düşündünüz mü hiç? Bir seminer teneffüsünde lavaboya giden, açık kalan yaka mikrofonundan, WC’den salona; büyük, küçük eşliğinde, sesli, karışık, canlı yayın yapan bir bayan konuşmacının durumuna düştünüz mü mesela? Ne kadar feci bir durum değil mi?

Buna benzer örnekler çoğaltılabilir. Tarihi bir örnek verelim isterseniz?

Zaman İsmet İnönü’nün 27 Mayıs İhtilali’nden sonraki başbakanlığı döneminidir. Yorgun
Başbakan bir protokol yemeğine katılmıştır. Yemek sonrası lavaboya giden İnönü’nün dönüşte pantolon düğmeleri açık kalmıştır. Bu durum danışmanlarından birinin dikkatini çeker. Danışman fark ettirmeden Başbakan’ın kulağına eğilir ve gizlice uyarır.. Durumu öğrenen İnönü gayet sakindir. Başbakan bir taraftan pantolonunun açık kalan düğmelerini kapatırken, diğer taraftan da hazır bulunanların duyacağı bir sesle danışmanına mukabelede bulunur:

Ölüme Çare Bulamadılar Ama…

keremx | 21 October 2008 14:10

ÖLÜME ÇARE BULAMADILAR AMA…

3 yaşındaki biricik kızları hastalanınca doktora koştular. Doktorlar günlerce araştırdılar. Teşhis acı idi. Küçük kız amansız bir hastalığa yakalanmıştı. Bu aşamada bu hastalığın tıpta çaresi yoktu. Doktorlara göre küçük kız bir çeşit beyin hastalığına yakalanmıştı. Minik yavru en fazla 12 yaşına kadar yaşayabilirdi.

Anne babanın, önce dünyaları yıkıldı. Sonra el ele verip toparlandılar. Madem biricik yavrularının dünyadaki ömrü sınırlı idi. Öyleyse bu sınırlı zamanı iyi değerlendirmeleri gerekiyordu. Geri kalan ömründe Onu çok mutlu etmeli idiler. Anne baba birlikte önemli bir karar aldılar. Dünyayı görmek için yeteri kadar ömrü olmayan kızlarına bütün dünyayı gezdirmeyi planladılar.

Doktorların ve Din Adamlarının Tavsiye Ettiği Sigara

keremx | 21 October 2008 11:37

AĞZININ MUTLULUĞU İÇİN SİGARA İÇ

Televizyonda film izliyorum. Senaryo gereği kahramanımız bir sigara yakıyor. O da ne, elinde sigara, elini ağzına götürdüğünde sigarayı kapatan bir karartma görüyoruz. Anlıyoruz ki sigaranın zararlarına karşı, özellikle de çocuklar için teknik bir koruma geliştirilmiş. Bu konuda üstelik yasal bir düzenleme yapılmış. Gayet güzel..

Ardından aynı film kahramanı alkol alır, karartma yok. Cinayet işler, karartma yok. Kumar oynar, karartma yok. Gayri meşru ilişki yaşar, karartma yok. Anlayamadım gitti, sigaranın günahı ne?

HANGİ ÜNLÜ İLE YEMEK YEMEK İSTERDİNİZ?

keremx | 20 October 2008 13:46

YEMEK İÇERDE Mİ SICAKTIR,DIŞARDA MI?
YEMEK İÇERDE Mİ SICAKTIR,DIŞARDA MI?

HANGİ ÜNLÜ İLE YEMEK YEMEK İSTERDİNİZ?

Pek çok kişinin kurduğu hayallerden biri imiş bu… Hayran olunan sanatçıyla yemeğe çıkmak…

Acaba siz hangi ünlü ile bir akşam yemeği yemek isterdiniz?

Aynı soruyu bana mı soruyorsunuz? Birçok yemekli toplantıda Ünlü ünsüz insanlarla birlikte oldum. En son Ece Erken ve Aydan Şener ile yemek yiyen biri olarak bunun çok öyle hayal edilecek bir durum olmadığını söylemeliyim.

AŞK; TEN VE BEDENDEN İBARET DEĞİLDİR

keremx | 20 October 2008 09:48

AŞK; TEN VE BEDENDEN İBARET DEĞİLDİR

Diyelim ki çok seviyorsunuz. Âşıksınız. Nişanlandınız. Sıra geldi düğüne…Evleneceksiniz. Derken eş adayınız bir kaza geçirdi. Felç oldu. Veya sakat kaldı. Elini ayağını kaybetti. Burnu kulağı koptu mesela.

Tabiî ki Allah korusun. Hiç kimse için böyle bir şey istemeyiz. Ancak böyle bir durumun olduğunu var sayalım. Ne yaparsınız? Ben onun her şeyini seviyorum deyip, onu olduğu gibi kabul edip, yine de evlenir misiniz onunla?

Siz cevabınızı düşünün bakın ben sizle yaşanmış bir olayı paylaşacağım: İngiliz asker Martyn Compton iki yıl önce bir saldırıda ağır yaralanmış. Gövdesinin yüzde 70’i saldırı sırasında yanmış. Üç ay komada yatmış. Komadan uyandığında acı gerçeği öğrenmiş. Güzel yüzü ve gövdesi yüzde 70 oranında yanık. Göz kapakları da yanık ve içeriye doğru çökük… Kulakları, burnu ve saçları yok.

GAZETEYE TAPAN TARİKAT

keremx | 18 October 2008 13:43

GAZETEYE TAPAN TARİKAT

Tarikat deyince aklınıza hemen İslami tasavvuf gelmesin.

Tarikat genel bir kavramdır. Yol, tarz, dini anlayış anlamlarında Hristiyanlık, Yahudilik başta olmak üzere birçok dinde karşılığını bulan bir kavramdır. Tarikatın yanlışı var, doğrusu var, bu ayrı bir konu.

Habere konu olan tarikat: Hindistan’da… Başlıkta yanlışlık yok. Bu tarikat üyeleri gazeteye tapıyorlar.

Hindistan’ın “Dhamtari” bölgesindeki Gandi Tapınağı’ na girdiğinizde birkaç balya gazete ile karşılaşıyorsunuz. Bunlar okunsun diye buraya konulan gazeteler değil. İnsanlar kalabalık bir şekilde tapınağa gelip bu gazete balyalarına tapıyorlar.

500 BİN YIL ÖNCE DE VAR OLAN HASTALIK

keremx | 18 October 2008 12:35

VEREM 500 BİN YIL ÖNCE DE VARMIŞ

“Garibim namıma kerem diyorlar.
Aslı’mı el almış haram diyorlar.
Hastayım derdime verem diyorlar.
Maraşlı Şeyhoğlu Satılmış’ım ben.”

Faruk Nafiz Çamlıbel’in meşhur Han Duvarları isimli şiirinde geçiyor bu mısralar.

Verem ilk ne zaman ağıtlara türkülere girmiş bilmiyoruz. Yeni duyulan, yeni çıkan hastalıkların yanında insan tarihi kadar eski olan hastalıklar var. Verem de bu hastalıklardan biri. Hatta geçtiğimiz günlerde bilim adamları, 9000 yıl önceki, kesinliği kanıtlanmış en eski verem vakasını ortaya çıkardılar.

İSLAMCI BEBEK AMERİKA’YI KARIŞTIRMIŞ!?

keremx | 17 October 2008 14:31

bebekler konuşunca...
bebekler konuşunca…

İSLAMCI BEBEK AMERİKA’YI KARIŞTIRMIŞ?
Haber başlığına bakar mısınız? ‘İslamcı’ bebek ABD’yi ayağa kaldırdı… İslamcı bebek diye bir şey var mı? Lafa bakın… Tabi ki hayır…

İnancımıza göre tüm bebekler temiz ve masumdur. Çocukların dini olmaz. Çünkü zaten tüm çocuklar doğuştan yaratılış fıtratı ile günahsız, temiz ve melek gibi doğarlar.

Peki bu İslamcı bebek te neyin nesi oluyor? Konu şu: İngiltere’de oyuncak bebek üreten Mattel isminde bir oyuncak şirketi var. İngiltere’de 20 Sterlin fiyatla satılan Coo Bebek isminde bir oyuncak bebek üretmişler. “Coo ismini taşıyan Bebekler sadece ‘anne’ demeye ve bebeklerin çıkardığı bazı sesleri çıkarmaya programlanmış. Gayet güzel. Bunda sorun yok.

İNSAN NASIL ÖLEBİLİR?

keremx | 17 October 2008 09:12

YAVAŞLAYAN ÖLÜM
YAVAŞLAYAN ÖLÜM

İNSAN NASIL ÖLEBİLİR?

“Uzun yaşamışsın derler bana, bilmezler seni uzun beklediğimi” diyen şair, Modern Türk edebiyatının yaşayan en büyük şairi Fazıl Hüsnü Dağlarca bu hafta hayatını kaybetti.

İlkokul sıralarında şiirlerini okuyup, yıllar önce öldüğünü düşündüğüm şairlerden biri idi. Daha sonra büyüdüğümde öğrenmiştim hala yaşadığını.
Şiirleri ile yaşadı, şiirleri ile var oldu. Bütün yaşamını şiire adamıştı. Şiirlerini de özellikle çocuklara.. “Çocuk severliğim şiir severliğime eşittir” diyordu hep.