Bu sıcak yaz günlerinde harıl harıl bildiri yazacağım diye nasırlaşan parmaklara japonlardan pahalı çözüm! DanBall Shiatsu isimli bu parmak masözü parmak uçlarınıza egzotik shiatsu masajını yaparken siz rahatlayacaksınız, tabi 1,999$’ı verdikten sonra 🙂
Kaynak: [OhGizmo]
Açıkçası çocukluğumdan beri bir daktilo görmüşlüğüm yok. Birçok şey gibi daktilolar da bilgisayar klavyesine mağlup olup, çoktan nostalji oldular.
1972 doğumlu modern heykeltraş Jeremy Mayer ise atıl kalmış bu makinelere yeni bir fonksiyon getiriyor ve onları heykellerinde malzeme olarak kullanıyor.
Herhangi bir formal sanat eğitimi olmayan Mayer’in sadece daktilo parçaları kullanılarak yapılmış eserleri uzun uğraşların ürünü. Mesela orjinal ölçülerindeki bir anatomik heykel için 1200 saat harcıyor.
Yok kara delik oluşturacak hepimizi yutacak, yok efendim beyazını anlamadan kara maddeyle ne oynarsınız eleştirileri yapıladursun, Cern‘deki Büyük Hadron Çarpıştırıcısı (Large Hadron Collider) ATLAS‘ın büyük günü için hazırlanmaya başladı bile.
Geçen yazıda kısa bir giriş yapmış, paranın ve matematiğin alışveriş olgusundaki yerine değinmiştim. Yine o yazıda söylediğim gibi başlarda belirli periyotlarda –ki bu hafta kavramının da ortaya çıkış sebeplerinden bir tanesiydi, insanlar ürettiklerini (veya avladıklarını) pazar yerine getirirler burada takas ederler ya da satarlardı. Fakat paranın tatlı kokusundan (sanırım güzel bir oksimoron oldu..) olsa gerek bir süre sonra insanlar pazar yerini hergün kurmanın menfaatlerine daha bir uygun olduğunu düşünmeye başladılar.
Ne var ki, asırlar sonra kuantum mekaniğinin babalarından Heisenberg’in de ortaya koyacağı belirsizlik ilkesi gereği, insanlar aynı anda iki yerde birden bulunamazlardı. Dolayısıyla hem tarlada veya avlakta hem de tezgahın başında olamayacakları için insanlık yeni bir kavramla tanışmak durumunda kaldı: uzmanlaşma! Filozof katili bu terim sayesinde insanlar başlarda masumane iş bölümleriyle (kocanın avlayıp eşinin satması gibi..), biraz daha ileride ise yaptıkları işlerin erbabları olarak bugünkü uzun çarşılarımızın ilk tıfıl örneklerini oluşturmaya başlamışlardı.
Özellikle konar-göçerlik zamanlarında bireyin (veya iyimser bir ifadeyle kabilesinin) şahsi zorunluluğu olan zanaat bilme durumu, hayatta kalabilmek için başlıca yükümlülüktü. Nitekim avladıkları hayvanlardan matara yapamasaydılar yeniden avlanmak için su kaynağından uzaklaşamazlar, kili işleyemeseler yiyeceklerini kötü zamanlar için stoklayamazlar, çemberi tamamlamak için ekleyelim, madeni kullanamasalar avlanamazlardı. Şüphesiz bütün bu malzemeleri takas ederek de bulabilirlerdi. Fakat Ademoğlu, kendi cinsini yoktan yere öldürebilen yegane varlık olduğundan mı bilinmez, takas için yüzyüze gelmektense kendi üretmeyi yeğliyordu. Her nasılsa, zaman içinde ve bir noktaya kadar bu güdüsünü törpülemiş, ve toplum içinde yaşamanın avantajları baskın geldiğinde olmazsa olmaz bu edinimleri unutmaya başlamıştı (bugüne bir not, bkz. ampül takamayan elektrik mühendisi). Aynı şekilde ziraat ve ava istidadı olmayan zanaatkarların da kendi tezgahlarını açmasıyla bugüne kadar süregelen pazar ve çarşı uygulaması başlamış oldu.
Bayanlar için tasarım denince illa pembe olacak tabusunu ezen Joongoo Lee Samsung için tasarladığı bu harici hard disk ile yumuşak hatları ön plana çıkarmış. Siyahın sofistikeliğini, kaplama malzemesi olarak ayna etkisi veren PVD kaplamayı kullanan Lee, bu ürünü tasarlarken her bayanın çantasının bir yerinde olan makyaj kutusundan ilham almış .
Furoshiki, geleneksel Japon kumaş sarma sanatı olup; Japonya’da yüzyıllardır uygulanagelen bir el becerisi. Hem dekorasyon hem de günlük kullanımda eşyaları taşımak ya da korumak amacıyla uygulanan furoshiki, malesef ikinci dünya savaşı sonrası, özellikle naylon poşetlerin yaygınlaşmasıyla kendi coğrafyasında bile unutulmaya yüz tutmuş geleneklerden bir tanesi.
Furoshiki için genelde kullanılan kumaşlar ipek, pamuklu, rayon ya da naylon kumaşlar. Uygulanması için spesifik bir kumaş ölçüsü olmasa da yaygın olarak 45×45 cm veya 72×72 cm kare kumaşlar tercih ediliyor. Ama bunun dışında 2×2 m gibi çarşafların da kullanıldığı dekoratif uygulamalar yok değil.
Bilgisayarınızda iş yaparken klasörlerle ve dosyalarla çok uğraşıyorsanız, işletim sisteminizin varsayılan dosya yönetim uygulamalarının zaman zaman size yetmediğini bilirsiniz. Lifehacker, bu sorununuza çare olabilecek en favori 5 dosya yönetim yazılımını aşağıda listelemiş, bize de yorum yazmak kalmış:
1. Xplorer2 (Freeware/Shareware):
Xplorer2 dizin ağacı ile beraber 3 gözlü arayüzünde sekmeli gezmeyi, yer imlerini, FTP erişimini, ileri dosya filtrelemesini ve kapsamlı kısayol tuş kullanımını tek çatı altında toplamış bir dosya yöneticisi. 30$ karşılığında pro versiyonuna geçebileceğiniz gibi standart özellikleriyle freeware olarakta kullanabilirsiniz. Xplorer2’nin hatta Lite adında freeware bir de portatif versiyonu bulunmakta. Daha detaylı bilgiyi ve Xplorer’ı Windows Explorer’la nasıl değiştirebileceğinizi burada bulabilirsiniz.
Uzaktan oyun hamuru gibi gözükse de patentli formülü ile Cyber Clean temizlik çamuru (?) klavyenizde biriken görülebilir kirleri ve mikroorganizmaları temizlemeyi vaadediyor.
Uygulaması gayet kolay gözüken bu madde ile aynı zamanda klavyedeki parmak izlerimizden de kurtuluyoruz. Paranoyak zamazingçilere duyurulur 🙂
Resimden de görüleceği üzere mantığı gayet basit olan bu pet şişeden içecek dökme zamazingosu 20$’lık fiyatını hakeder mi denemek lazım.
Tam dökerken kayıp etrafı berbat edebileceği de düşünüldüğünde eski yöntem daha mantıklı geliyor. Yine de fikir enteresan ve geliştirilebilir. Ben alırım denemek isterim diyenleri buradan alalım. PATENT
Meraklılarının iyi bildiği Dover yayınları bugüne kadar yayınladıkları kitaplarla çok geniş bir arşive sahip olan bir yayınevi. Arşivinde neler yok ki, renkli boyama kitaplarından bulmacalara, clip art koleksiyonlarından yukarıda da görmüş olduğunuz mühendislik ve teknik kitaplara kadar pek çok alanda yayınları var.
