bildirgec.org

kahramancayirli

11 yıl önce üye olmuş, 386 yazı yazmış. 3343 yorum yazmış.

TRT tek kanal…

kahramancayirli | 26 October 2009 09:41

Rastladıkça 90ların video kliplerini izliyorum büyük bir keyifle. Bir şarkının klibinde sağ alt köşede BBG yazıyordu, klibin altındaki yorumlarda (muhtemelen yaşı ufak kullanıcılar) BBG’yi Biri Bizi Gözetliyor sanmışlar, demek BBG o zamanlar da varmış mealinde yorumlar yazmışlar.

ulusal.com adresinden alınmıştır.
ulusal.com adresinden alınmıştır.

Oysa o BBG, Bir Başka Gece idi. “Birrrrrr Başkaaaaaaaaaa Geceeeeeeee” yani. Tek kanal döneminin cuma akşamı eğlence programı. Bütün hafta beklenen “Hadi Anlat Bakalım”lı, “Kayhan Yıldızoğlu”lu, “Volkan Severcan”lı, “Beni Baştan Yarat”lı, “Gülmece Güldürmece”li program. Nasıl kıymetliydi o zamanlar televizyon programları, en ufacık bir klip, sanatçı, skeç… Şimdi programın, kanalın, şarkıcının, oyuncunun haddi hesabı yok ve ben o eski tadı alamıyorum hiçbir şeyden. Habire elimde bir kumanda, yüzlerce kanalın arasında geziniyorum ve mutsuzum, aradığım program hiçbir kanalda yok… Oysa insan tek kanalla daha mutlu olabiliyormuş.

bira, şarap, viski…

kahramancayirli | 25 October 2009 16:39

Siz nasıl sarhoş olursunuz bilmiyorum ama ben epey kötü bir içiciyim sanırım. Dün (Cumartesi) gece tek bir 50’lik bira ile yerlere düştüm resmen. Ama nasıl mutluyum, nasıl eğleniyoruz, saçma sapan espriler, bilirsiniz…

aboutalanya.com adresinden alınmıştır.
aboutalanya.com adresinden alınmıştır.

Ne bileyim bir şarap, viski falan içer değil mi insan haftada bir gece çıkmışız dışarıya, bira ile ne işin olur (kendime kızıyorum)..

Yüz haritaları karışan kadınlar

kahramancayirli | 24 October 2009 13:41

Yüz haritaları karışan kadınlar
Kahraman Çayırlı

seslendirme.org adresinden alınmıştır.
seslendirme.org adresinden alınmıştır.

40lı yaşlarına erişen kadınların yüzlerine bakamaz oldum. Zira aynı korkunç ifade var çoğunda. Kırışık yok, göz altı denen yer kaybolmuş, yüz deseniz gerginlikten kopmak üzere bir deriden müteşekkil. Orta yaşta kadınlarımızın bile yüz haritaları çoktan karıştı. Anlamlı, oynanmamış bir yüze rastlamak için epey uğraşmamız gerekecek belli ki bundan böyle.

imageshack.us adresinden alınmıştır.
imageshack.us adresinden alınmıştır.

Peki neden? Savaşa mı hazırlanıyor bu kadınlar? Yaşlılık, savaşılması gereken korkunç bir son olarak mı kodlandı zihinlerimizde? Üstelik sonu da yok. Eninde sonunda kırışıklar yerleşmeyecek mi yüzlerimizin muhtelif yerlerine?Aynı kadınlara uzaktan bakarsanız pek sorun yok aslında. “Canım acayip gençleşmişsin” “Her sabah aç karnına iki domates yiyeceksin, bütün gün elimde su şişesi ile geziyorum.” Tamam, biz de yedik zaten. Sahiden korkuyorum bir gün o yüz derileri kopacak, altından yepyeni insanlar çıkacak!Ve yüzlerdeki bu ifadesizlik çoktan bir moda vaziyetine erişmiş durumda, insanlar bu uğurda ev, araba satıyorlar (pardon, kriz mi vardı buralarda). Genç ve güzel görünmeyi öylesine soktuk ki insanların zihnine çeşitli medya araçlarıyla, insanlar yaşlanmaktan, kilolu görünmekten, çirkin görünmekten korkar oldular. Oysa sağlıklı olmak değil mi aslolan? 50 santim beli olan insan beslenme yetersizliğine gark olmaz mı eninde sonunda?İnsan kırışıklarıyla, zamanın yüzüne, vücuduna bıraktığı izlerle güzeldir. Kat edilen yolların, varılan noktaların emareleridir, yüzdeki her çizgi, germeye çalıştığımız her kırışık. İnsan bedeni, anlamlarıyla güzeldir. İstediğiniz kadar gerilsin deriniz, yüzünüzün hiç olmazsa bir yeri muhakkak haber verecek eski günleri. O zaman daha kötü görünmeyecek misiniz? O anlamlı, derin bakan gözler, 20 yaş gerginliğindeki derilerde nasıl da yabancı ve korkak görünüyorlar oysa.Bu ifadesiz, gergin yüzler bir savaş açtıysa yaşlı görünmeye; ben de aksi istikamette bir savaş başlatmak isterim. Sağlıklı, anlamlı görünmektir aslolan; kopma gerginliğinde, robot ifadesizliğinde derilerle gezmek değil. Şık caddelerde korkar oldum kadınların yüzlerine bakmaktan. İfadesizleşmiş, anlamsızlaşmış deri yığınları sardı, sarıyor her yanı…

roll dergisi özel sayı 6

kahramancayirli | 22 October 2009 14:57

edebiyatodasi.com adresinden alınmıştır: latife tekin
edebiyatodasi.com adresinden alınmıştır: latife tekin

Roll, ülkemiz dergileri ortalamasının epey üzerinde seyreden bir dergi. Yayın anlayışı ile, yayımlanan yazı ve söyleşiler ile. Kapanma söylentilerini duymazdan gelelim, dergi altıncı özel sayısını yayımladı bile. Bir başka dedikodu da, derginin bu özel sayının satış grafiğine göre yayımlanmaya devam edip etmeyeceği.

Şafak Karaman – Yaş 15

kahramancayirli | 20 October 2009 11:55

medyaline.com adresinden alınmıştır.
medyaline.com adresinden alınmıştır.

Müzik eleştirilerini en çok keyifle okuduğum isim Naim Dilmener oldu Radikal İki’ye geçtiğinden beri (şimdi Cenk Özbay’ı takip ediyorum büyük bir heyecanla aynı gazete ekinde). 90ların ortalarından itibarense Şafak Karaman’ın yaptığı televizyon ve radyo programları, yazdığı albüm eleştirileri bana kılavuz oldu. İnsan bu kadar mı içinden gelen yanıtı yapıştırır, kimselere yaranmaya kalkışmaz? Özellikle son olarak Kral TV’de her Pazar yayınlanan Müzik Defteri’nde popçularımıza cesurca sormadığı kalmıyordu. Şimdi kavga çıkacak, şimdi basıp gidecek şarkıcı diye beklerken ben Şafak Karaman aklından geçen her şeyi paldır küldür söylüyordu. Harika Avcı ile birlikte sabah programı yaptığı zamanı aklımızdan silersek pırıl pırıl bir müzik eleştirmenliği kariyeri uzanıyor orta yerde.

Gurbet kuşları göçtü: Halit Refiğ

kahramancayirli | 19 October 2009 12:28

Gurbet kuşları göçtü: Halit Refiğ
Kahraman Çayırlı

mitoloji.info adresinden alınmıştır.
mitoloji.info adresinden alınmıştır.

Gurbet Kuşları’nı izlemeyen bir sinemasever var mı? Ya da 80lerde çocuk olup, Müjde Ar’lı Teyzem’i görmeyen? Ya da Trt ekranlarında dizi furyasının başlamasının işaret fişeğini çeken efsane Aşk-ı Memnu’yu? Filmi yakılan Kemal Tahir uyarlaması Yorgun Savaşçı’yı?…

tulumba.com adresinden alınmıştır.
tulumba.com adresinden alınmıştır.

Atıf Yılmaz’ın, Ömer Kavur’un gitmişliğine alışamamışken, Türk Sineması çok önemli bir neferini daha kaybetti. Halit Refiğ’i

Gurbet Kuşları’ndan Teyzem’e…

büyüyünce ne olmak istersin?

kahramancayirli | 15 October 2009 19:33

Yazı yazmamı hiçbir zaman desteklemeyen aileme

Kendimi hatırladığım küçük karelerden birinde beyaz, boş bir sayfaya gazetelerden kestiğim haberleri, fotoğrafları ataçlıyorum. Sonra onu vitrine koyup sessizce, garip bir büyü ile izliyorum, amcamın eşi yaptıklarımı görünce “bu çocuk basın-yayın okuyacak ileride” diyor.

O zamanlar her gazeteyi tek bir kişinin çıkardığını sanıyorum. Vay be diyorum, ne kadar zor olmalı. Onca sayfa, yorum, fotoğraf, analiz, matbaa işleri vs. tek bir insan nasıl kalkar bunca işin altından?

İnsan niye evlenir

kahramancayirli | 13 October 2009 09:46

Üniversite birinci sınıftayım. Sosyal psikoloji dersi. Hocanın sorusu: İnsan niye evlenir? Ben “yalnızlıktan evlenir insan” diye yanıt veriyorum bütün sazanlığımla. Kopuyor sınıf. Sonra muhtelif yanıtlar geliyor değişik gençlerden, onları hatırlamıyorum şimdi.
Aradan geçen zamanla birlikte aynı soruya yanıtım pek değişmedi aslında. Sadece genişledi. Bu mevzuyu tek bir sebebe değil de bir sebepler bileşkesine bağlamak daha mantıklı.
Sosyal etki, statü endişesi gibi kavramlar giriyor devreye. “Herkes belli bir yaşa gelince kendi denginde biriyle evlenir.” “Evlenmeden çocuk sahibi olunmaz”… Aslında saymama bile gerek yok, hepimiz bu bilgilerle büyüdük, zihnimizin bir kenarında aktiflenecekleri saniyeyi bekliyorlar.
Çocuk sevdikleri için evlenenler, hayat yalnız geçmez diye evlenenler, yaşlanınca bana kim bakacak diye evlenenler. Anne-baba baskısından kurtulmak için…
Bir insan bir ömür boyunca aynı insanı sevebilir, kabul ediyorum ama aynı insana aşık kalamaz bence. Malum ömrü var. Bitiyor. Eninde sonunda. Başka bir boyuta geçiyor aradaki bağ.
İnsan niye evlenir peki? Yüz puanlık uzman sorusu.

bir yıldız doğuyor

kahramancayirli | 11 October 2009 12:35

MJ de gittikten sonra bir Madonna’mız kaldı geriye. Kitleleri peşinden sürükleyecek, dünyayı merakta bırakacak her adımıyla. Yoksa günümüzün şöhretleri bugün yanar yarın söner, çok hızlı artık. Bir imge, ikon, zihnimizde bir resim, isim: Madonna. 80lerden beri. Tıpkı Michael Jackson gibi..

turkpop.com adresinden alınmıştır.
turkpop.com adresinden alınmıştır.

Ülkemizde SezenAjdaNilüfer üç yapraklı yoncası haricinde bir yıldız var mı? Belki Tarkan. Murat Boz’a bile onca yorum yapıldı “aranan kan bulundu gibisinden” netice ortada. Çocukcağız şarkılarını söylüyor kendi halinde.

Oğuzhan Koç

kahramancayirli | 09 October 2009 15:38

elestiriyoruz.com adresinden alınmıştır.
elestiriyoruz.com adresinden alınmıştır.

Çok Güzel Hareketler Bunlar’ın çıkardığı ilk yıldız Oğuzhan Koç’tur bana kalırsa. Ses on numara, piyasada iyi giden şarkılar, skeçler kaleme alıyor, gayet iyi oynuyor – sahnede çok rahat izlediğim kadarıyla- genç kızların rüyalarında gezinecek denli de yakışıklı. E daha ne olsun değil mi? 85 doğumlu yeni bir yıldızımız oldu diyebiliriz gerine gerine. Aduket şarkısını, skeciyle birlikte muhakkak dinleyin, izleyin.