bildirgec.org

Galanthus

11 yıl önce üye olmuş, 56 yazı yazmış. 3733 yorum yazmış.

Yaşadığınız En Talihsiz Olay

Galanthus | 22 November 2009 15:21

2009 benim için olaylı bir yıl oldu, öyle ki sürekli geriye dönüşler yaşadım, sürekli olan olayları tarttım kafamda… Nasıl oluyor da bir yıl ta en başından sürekli muhasebesini yaptırıyor?…

2008’in son günlerinde bir anlık bir heyecanla bir yarışmaya başvuru formu doldururken ailemle birlikte kahkahalarla gülüyorduk. Sorulardan biri “Yaşadığınız en talihsiz olayı anlatın” idi. Düşündüm, taşındım. Bulamadım. Tamam, herkes gibi benim de yaşadığım üzücü olaylar vardı, ama en talihsiz olay diye adlandırabileceğim büyük bir olay yoktu. Şükretmem için bir neden daha diye düşünmüştüm, biraz da dalga geçer gibi yanıt vermiştim; böyle bir olay yok.

Ben miyim?

Galanthus | 07 September 2009 14:21

Artık vücudumdaki morluklara bakıp onların hangi kavgada, hangi sinir harbi sırasında oluştuğunu umursamıyorum. Ne zaman olduğunu hatırlamaya çalışmıyorum ya da orada burada peydahlanan çürüklerin ne zamandan beri benimle olduğunu hesaplamıyorum bile!

Artık onları saklamak için ne giysem diye düşünmüyorum, bilinçsiz bir şekilde seçiyorum kıyafetlerimi, kolumun, bacağımın ya da boynumun morarmış olması, yeni bir çürük olmuş olmamış faketmez benim için. Dolabım bile tek düzeleşmiş artık. Her yerimi, her yerimi örtecek kıyafetlerim var nasıl olsa.

Suudi Prenses ve diğerleri

Galanthus | 04 September 2009 15:31

www.emekdunyasi.net
www.emekdunyasi.net

Yer Atatürk havaalanı, bekliyorum. O kadar heyecanlıyım ki , saatler öncesinden gelmişim, sabahın köründe evden çıkmışım. Aslında çıkarken de oyalanmışım ama uçak rötar yapıyor, o kadar oyalanmama rağmen erken gelmiş oluyorum.

Gazete başlıklarına göz gezdiriyorum , gözüme recm ve prenses kelimeleri ilişiyor, bu güzel günde kötü haberler… ve bu yazı böyle başlıyor.

Damien Hirst ve Formaldehit Dünyası

Galanthus | 30 July 2009 11:22

Sanatçıların bir kısmı için “deli mi, dahi mi?” sorusunu sorarız çoğu zaman. İşte Damien Hirst de öyle, bu soruyu kendisi için sordurmayı başarmış biri.

Damien Hirst'in ta kendisi.
Damien Hirst’ün ta kendisi.

7 Haziran 1965 doğumlu İngiliz sanatçı, Young British Artist diye anılan grubun en önemli sanatçısıdır. Young British Artists grubunun “shock tactics” adıyla benimsedikleri şok edici sanat eserleri üreten iki sanatçısından biridir. Aslında Young diye anıldıklarına bakmayın siz, Damien Hirst’ün yaşından da anlaşıldığı gibi çoğu genç değil artık. Grup, Saatchi’nin 1992 tarihli bir sergisinde bu isimle meşhur olduğu için bu şekilde anılıyor. Bunun yanı sıra yaşayan en zengin, eserleri en pahalı, ayrıca sanat camiasının en nefret ettiği sanatçıdır. Biraz fazla mı oldu sanki? Sanmıyorum…

Bristol’de doğan sanatçı babasını hiç tanımamış ve iki kez dükkan soygunculuğundan tutuklanmış. Leeds Sanat ve Tasarım kolejinde okuyan Hirst, daha sonra Goldsmiths, Londra Üniversitesi’nde Güzel Sanatlar bölümünde okumuştur. Uyuşturucu ve alkol sorunları yaşadığını itiraf eden Hirst’ün artık sigara, alkol ve uyuşturucudan uzak durduğu biliniyor. Şu anda görünen, geçmişini geride bıraktığı ve kendine yeni bir hayat kurduğu. Kendisi evli ve iki çocuk babası.

Nedir Damien Hirst’ü bu kadar tartışmalı hale getiren, sanat camiasının sevilmeyen adamı olduğunu iddia ettiren ve aynı zamanda her daim ön plana çıkartan? Tabii ki eserleri! Damien Hirst’ün her yaptığı, sanat camiasında tartışılır.

Rembrandt; Işığın ve Gölgelerin Ressamı

Galanthus | 27 July 2009 11:48

Hollanda’nın altın çağında yaşayan bir ressam… Işığın ve gölgelerin ressamı… Birbirinden değerli 38 adet self portre… ve daha nice portreler, gravürler… Bahsettiğimiz kişi tam adıyla Rembrandt Harmenszoon van Rijn.

17. yy’ın önemli resim ve baskı ustası Rembrandt Harmenszoon van Rijn 15 Temmuz 1606 Leiden , Cornelia ve Hermen Gerittz’in oğlu olarak Hollanda’da dünyaya gelir. Bir değirmencinin oğlu olan Rembrandt’ınailesi onun eğitimiyle yakından ilgilenir.

Tanrı bilim, klasik edebiyat ve tarihe ağırlık veren bir ortaöğretim döneminden sonra Leiden Üniversitesi’nde öğrenim görür. Öğrenimi sırasında Jacob Van Swanenburg’un takdirini kazanır ve öğrencisi olur. Ne ilginçtir ki, Swanenburg hakkında az bilgiye sahip olabiliyorken, Hollanda’nın altın çağında yaşayan Rembrandt adını Işığın ve Gölgelerin Ustası olarak tarihin tozlu sayfalarına yazdırmıştır.

Nermin Er; Gölgelerin Gücü Adına

Galanthus | 09 July 2009 12:07

1972 yılında İstanbul’da doğan Nermin Er, 1995 Mimar Sinan Üniversitesi Heykel bölümü mezunudur.

Nermin Er, malzeme olarak kağıtları kullanır ve aynı zamanda ışıktan da yararlanır, kurgulamış olduğu hikayelerini kağıtları keserek anlatır. Değişik boyutta ve kalınlıktaki kağıtları keser, eksiltir ve yapıştırır. Her bir hikâyeye bakarken içinde kaybolursunuz.

İşine, sanatına heykel ile başlayan Er, ilk başlarda malzeme olarak metali kullansa da sonrasında malzeme olarak kağıdı tercih eder ve kağıttan 3 boyutlu, ışıklı gölgeli heykeller yapmaya böyle başlar. Aslında kâğıt hayatının her döneminde vardır. Sadece artık onu daha yakınına almıştır, malzeme olarak kullanmaya başlamıştır.

Kendisinden bahsettirir çalışmalarıyla gazetelerde ama internete bakınca çok bir şey bulamazsınız, bulduklarınız dişinizin kavuğunu doldurmaz…İşte tam böyle düşündüğümde Bant dergisinin geçen sayısında kendisiyle yapılmış röportaja denk geldim. Gönül ister ki adından daha çok bahsettirsin, duymamış biri kalmasın….

Kavga var

Galanthus | 23 June 2009 15:04

Bir düğün düşünün, ama bildiklerinizden değil. Bir sünnet düğünü. Ancak öyle böyle değil. Çok şatafatlı. Belki de aylar öncesinden planlanmış , haftalarca üstünde çalışılmış. Havai fişekler, süsler, garsonlar her şey ama her şey birinci sınıf, nerdeyse davetliler bile bu birinci sınıf ortama ayak uydurmuş durumdalar.

Ve o birinci sınıf ortamda biri birden çığlık atıyor, diğerleri de “Kavga var, kavga var ! diye bağrınıyor. Kimse ne olduğunu anlamıyor. İnsanlar korkuyor, ortalıkta gezen çocuklarını toparlıyor. Böyle birinci sınıf bir ortamda kim kavga edebilir ki?!

Osman Hamdi Bey ve Türk Müzeciliğine Katkıları

Galanthus | 07 June 2009 09:26

30 Aralık 1842’de doğan Osman Hamdi Bey’i bir çoğumuz eserleriyle tanıyoruz; hatta belki de en önemli eseriyle: Kaplumbağa Terbiyecisi.

Osman Hamdi Bey
Osman Hamdi Bey

Ancak Osman Hamdi Bey, sadece Türk resim sanatı açısından değil aynı zamanda Türk müzeciliği açısından çok önemli ve değerlidir. Kendisi ilk Türk müzecisidir ve Gülhane’de bulunan, ilk Türk müzesi olan “Arkeoloji Müzesi”ni kurmuştur. Bu bilgiyi üzülerek söylüyorum ki ben de biraz geç edindim, kimin kurduğundan habersizce gittiğim İstanbul Arkeoloji Müzesi gezisinde Osman Hamdi Bey’in büstü ve müzenin kuruluş ve kazı çalışmalarını sırasında çekilen fotoğraflardan oluşan panolar sayesinde öğrendim.

Brian Dettmer ve Kitap Otopsileri

Galanthus | 02 June 2009 10:49

Bugün size sıradışı birinden ve yaptığı sıradışı işlerden bahsetmek istiyorum; Brian Dettmer ve Kitap Otopsileri. Brian Dettmer Amerikalı bir çağdaş sanatçı.

Ben kendisiyle bir yazımı hazırlarken tanıştım. O zamandan beri kendisinin çalışmalarını incelerken buluyorum kendimi, bence yaptıkları sıradan işler değil. Çalışmaları fazlasıyla özen ve sanatsal bir bakış açısı gerektiriyor.

1974’te Naperville, Illionis’de doğan ve büyüyen Dettmer, 1997’de Columbia Chicago College’da BA (Bachelor of Arts) derecesi aldı ve 2006’ya kadar hayatını Chicago’da sürdürdü. Öğrenimi ve sonrasında grafik ve işaretlerin, yer işaretlerinin tasarımı üzerinde çalıştı.