bildirgec.org

dublintiger

11 yıl önce üye olmuş, 4 yazı yazmış. 15 yorum yazmış.

Voleyi vurmak…

dublintiger | 13 February 2008 17:47

En görkemli intikamı istiyorum. İntikamım öyle acımasız olmalı ki ve bir o kadar da acı verici ardından bu yaptığımdan utanmalıyım. O anı hep bekleyeceğim ve eğer haksızsan ve eğer ben boşuna kızmıyorsam sana, boşuna nefret etmiyorsam bir zamanlar çok sevdiğim senden o an elbet gelecek. Ölümün ya da ölümüm bu intikamdan çok sonra gelmeli ki ben keyfini sen de ızdırabını çok uzun seneler çekesin. Uzun ömürler diliyorum sana ve bana. O anı bekliyorum, hep bekleyeceğim. Hayat sıfıra inip öyle bir orta kesecek ki bana ben topun gelişine voleyi vururken bir an duracak her şey, kamera 360 derece dönecek etrafımda, şimşekler çakacak top ayağımla buluştuğumda öyle bir oturacak ki ayağıma öyle bir vuracağım ki topa ne olduğunu dahi anlamayacaksın bir an. Önce bir sıcaklık hissedeceksin, sonra korku, pişmanlık ve bana katılacaksın karanlık ormanlarında tam da ben terk ederken oraları. Hüzün dolu nehirlerden, umut dolu okyanuslara akarken tüm ızdırabımı bırakacağım sana. Saklayacaksın hiç istemesen de alana kadar ölüm seni sıcak kucağına. Bak yine kar yağıyor…(gülümsüyorum)

smsg…

dublintiger | 12 February 2008 01:08

kaybettiğim benliğimi ararken ruhumun derinliğinde
rastladım yine vaçgeçemediğim eşsizliğine
kesmişken umudu aklımdan kalmışken sessizliğinde
yoksun yine unuttuğum manasız gerçeklikte

gerçek hep yalanın hayat hep ölümün içindeyse
benim yaşamım da bir rüzgardır bu sonsuzluk çölünde
sürükleyip götürdüğü bunca kum tanesinin içinde
bir sen yoksun anıların biriktiği bu kum tepelerinde

bir dakika bile durup düşünmem kovsan beni hayalinde
gitsem bile uyanamazsın bu uykudan soyut gerçekliğe
uykularım düşlerim kabuslarım büyüyor hep seninle
hep korktuğun ölüm ondan kaçıp saklandığın yerde

Geri dönüşümsüz aşklar…

dublintiger | 11 February 2008 18:52

Hayalleriniz yıkılır, kızarsınız, üzülürsünüz, kırılırsınız oysa bunlara neden olan madde, mana ya da cisim her ne ise hiç sallamaz bunları. Sallasa bu kadar küfreder miydi benliğinize. Bazen biriyle karşılaşırsınız sizin için maddedir o ham, tanımsız şey sadece bir madde. Sonra aklınızda şekillenmeye başlar cisim olur. Daha da ileri giderse ki bu sizin için zor mudur, kolay mıdır orasını bilemem ama bir manası vardır artık. Manalı bakışlar olmuştur en anlamsızları, içten olmuştur en sahte gülümsemesi, her hareketi tavrı bir anlam taşır sizin için, iyiyse ne ala eğer kötüye yormaya başlarsanız umudunuzu kaybediyorsunuz demektir. Emin oluyorum artık her şeyin herkesin içine doğduğuna, insanın bir üçüncü gözünün daha olduğuna ve bu gözün en anlamsız şeylere fevkalade anlamlar yüklemekle yükümlü olduğuna. Size bakar “nasılsın” der “çüş” dersiniz “insan bu kadar yakın olduğuna nasılsın diye sorar mı hiç sadece nasıl olduğunu sormadan onu daha da iyi hissettirmeye çalışır insan.” dersiniz ve kızarsınız bu masum soruya.(hiçbir şey masum değildir hiçbir aşkta)

Schism (hizip, klik. bölünme, parçalanma)

dublintiger | 11 February 2008 14:43

I know the pieces fit, ‘cause i watched them fall away” diyor ToolSchism” isimli parçasında. Parçaların oturduğunu biliyorum çünkü onları koparlarken gördüm gibi bir anlamı var bu lafın. İnsanların birbirini tamamlaması mevzuundan bahsetmiş gibi geliyor şarkı sözlerinin tamamına bakınca.

Hayatla tek tabanca başa çıkmak zordur bunun için gelişmiştir takım, grup, toplum kavramları. Birbirini tamamlayan öğeler gibi hareket etmek gerekir bazen. Bunun için iletişimi geliştirmek bağlantıyı koparmamak gerekir. En zor olan şeyi beraber düşünebilmeyi egolardan sıyrılmayı beynimizi diğerleriyle beraber düşünebilmek için zorlamayı, diğerlerinin de kendi hayatlarından sıyrılarak sizinle düşünmesini sağlamaya çalışmasını sağlamak gerekir. Bir lider seçip onun düşünmesini ve diğerlerinin tamamen ona bağlı bir makineymişcesine hareket etmesini düşünmek hep saçma gelmiştir şu an tek başına düşünerek bunları yazan bana.