bildirgec.org

dani-hafif

11 yıl önce üye olmuş, 14 yazı yazmış. 45 yorum yazmış.

psikolog

dani-hafif | 28 January 2004 09:53

dün psikologuma gittim! böyle babacan, tatli bir adam. oturduk kahve sigara ictik, muhabbet ettik. her sey cok güzel gitmisti, aksam olana kadar. telefonda üvey babamla tartistim. yine elde var kocaman 0! pufff

sing

dani-hafif | 24 January 2004 23:21

ya bilemedim bir türlü mim mi koysam günlük mi tutsam ama umrumda da degil! disari cik(a)madim. evde tek basina oturuyorken hayiflandim hafif hafif 😉 sans eseri winamp’te travis cikti! 1 saattir onu dinliyorum. bagira cagira da söylüyorum, ayiptir soylemesi neymis? biraz icki icip sarki soylemek lazimmis ahanda link: travis – sing p.s. buradan sozluge de selam ediyorum :p

i.s.k.i.

dani-hafif | 15 January 2004 22:42

speaker’i olan buraya girsin siki bir elektronik müzik var iski’de 🙂

%#@$?!

dani-hafif | 15 January 2004 15:23

psikologtan randevu aldim yanimda kimsem yok. bir de aglamak istiyorum

sadece merak, ben iyim aslinda

dani-hafif | 05 January 2004 11:50

Clicia da gitti kim yazacak simdi bir sürü entel dantel yorum?! sarkazm yapiyorum, herneyse merak ettim sadece, bu konuda da benim gibisi var mi acaba, yoksa ben mi anormalim? aslinda george orwell’e gore ben normalim, ama yine de sormak istedim: bitmis tükenmis (tek tarafli tükenmis olsa bile) bir iliskiyi ozleyen, 8 ay aradan sonra bile, o 8 ay boyunca yasanmis olaylara ragmen hala eski kiz arkadasini ozleyen var mi? hala onu ruyalarinda goren, yasamis ilsikilerinden memnun kalmayip hepsini bitiren. “allah kahretsin seni” deyip hala O’nu düsünen, hemen hemen her gece ne kadar damar sarki varsa hepsini toplayip demlenerek gecmise küfrederken bir yandan gecmisi ve O’nu ozleyen var mi? ben mi anormalim?! bir tek ben mi su berbat günde “zalim” dinliyorum üstüne de “zor” cekiyorum? olamaz diyorum, kendi kendime. psikologa mi gitsem diye düsünüyorum. O’nunla gorusuyorum, “arkadas” olarak tabi ki, arada bir. bu son zamanlarda biraz sik oldu gorusmeler. cagdas yaklasimla tabi ki: icq, mail, cep telefonu vs. yüz yüze gorusmemeye karar verdim ama nereye kadar ayni okulda okuyoruz. subat bitsin sike sike, affedersiniz, görecegim O’nu. neticede hala O’nu görmek istiyorum cünkü ignorant degilim ama öbür yandan da O’nu görmek istemiiyorum! eheh al sana dilemma, iki ucu boklu degnek. isin kotusu, sonradan yasadigim iliskileri hic mi hic begenmeyip hepsini bitirdim, uzaklastim hepsinden, aramiyorum bile. ve de bugün teorik olarak 1 sene oldu bir ayrilali, 4 ay süren uzatmalari saymazsak, bilanco yapip sunu düsünüyorum: “koskoca 1 sene oldu, hala terk-i diyardayim”. gelisme yok mu, var tabi ki! durup dururken aglamiyorum, zirt pirt herkese zirlamiyorum ama ruh sagligi acisindan “delta x” pek büyük degil! kotu olan O’na kin nefret beslemiyorum, O ki beni hala cok iyi anlayan, benden daha iyi olmasin, bana istedigimde destek olan (bu son aralar oldu) ve de O cok güzel ve akilli ve de zeki ve de “bilmemne olan – etc” olan birisi… ten beyaz saç kızıl güller kahkahasında bülbüller kirpiği kapkara tüller ben o afete vuruldum göz değil nakış mübarek bendeki aşk değil ibadet elleri sevdi nihayet ben ebedî saadetten kovuldum gölgemi aldım yanıma vurdum hasretin yoluna benzedim bahtsız mecnuna yüce mevlaya sığındım ask bu mudur? aski nasil bitirebilirsin? yeteri kadar zaman gecmedi mi? bile bile nasil birisinden hoslanmamaya baslarsin? her sey bitip uzun süre görüsmedikten sonra O’nunla günün birinde yakinlasip kendine bile itiraf etmedigin ya da edemidigin hisslerini O’na anlattiktan sonra O “istemiyorum” diyorsa ve de bütün kirilmalarina ragmen hala onu önemsiyorsan bu nedir? aglama istegi gelip de “artik koca adam oldun, hem de kac zaman gecti” deyip kendini cimdikleyip, zorla gözlerini kisiyorsan, bogazin, yumruk yemis gibi, dugumlendiginde zar zor yutmaya calistiginda “ben ne olmusum” diye kendine sordugunda ve o anda O’nun hayali gözünün önünde canlandiginda ne hissetmelisin ki? ne?! nefret, sevgi? belki ikisi bir arada… ama yardim etmiyor ki… bilmiyorum

white flag

dani-hafif | 19 December 2003 05:04

bugün, artik dün oldu, eski sevgilimle (ne kadar tezat iki kelime), hala sevdigim birisiyle görüstüm. mutlu ve mutsuzum birbirimizi hala sevdigimiz halde ironik bir sekilde beraber olamiyoruz. en kötü anlarimizda anlayis gösterecek bir tek digerimiz varken, birbirimize yaklasamiyoruz. mutluyum: O, mükemmele yakin birisi, beni anlayan, beni eglendiren, yaninda mutlu ve huzurlu oldugum birisi! O da benim icin ayni seyleri düsünüyor. O’nu tanimis oldugum icin cok mutluyum mutsuzum: Biz yapamiyoruz. su hayat denen, ironi dolu sakalar silsilesi, buldugum dogru insan icin hic dogru zaman yaratmayacak. gecen sene de bu siralar ayni seyleri yasiyorduk. bir sene gecti: aldigimiz mesafe 0… yapmam gereken O’nun varligini bilip bir yandan da unutmak. bulup kaybetmek, dogup ölmek gibi bir sey. kokusunu tekrar duymak zaten beni öldürdü

¿

dani-hafif | 06 November 2003 18:31

with your feet in the air and your head on the ground try this trick and spin it, yeah your head will collapse but there’s nothing in it and you’ll ask yourself where’s my mind?

p.s. su is bankasi reklami ne sinir bozucu sey!!