bildirgec.org

yunus hakkında tüm yazılar

Yunus Gösterilerinin Ardındaki Gerçekler

5x3y | 04 August 2010 09:17

Son yıllarda hayvanseverlerin ve çevrecilerin gündemine damgasını vuran “yunus parkları” gerçeği, özellikle The Cove belgesiyle birlikte tüm dünyada yeniden konuşulmaya başlandı. Peki 12 yunus gösteri merkezine evsahipliği yapan ülkemizde durum ne? Türkiye yunus gösteri merkezlerinin sayısının en hızlı arttığı ülkelerden biri. Buna karşılık pek çok Avrupa ülkesinde bu merkezler kapatılıyor ya da yenilerinin açılmasına izin verilmiyor. Çünkü;

1)Yunuslar koloni hayatı yaşayan sosyal canlılardır. Kolonisinden kopartılarak beton bir havuzda hapsedilen yunuslar depresyona girer. Yunuslar bu şartlar altında hastalanır, kendini yaralar ya da intihar eder. ( Yunuslar, insanların aksine istemli bir biçimde nefes alıp veren canlılardır. Dileği anda nefes almayı keser ve ölür.)

KARANLIK KOYUN KANLI SULARI

firatocal | 18 July 2010 17:18

The Cove Belgeselinin Afişi
The Cove Belgeselinin Afişi

Son dönemlerin en etkileyici belgesellerinden biri olan The Cove ( KOY ) dün gece ( 16 Temmuz 2010 Cuma akşamı ) NTV ‘ nin Belgesel Kuşağı ‘ nda izleyicilerle buluştu… Daha önce NTV Belgesel Günleri ‘ nde sinemalarda beğeniyle takip edilen olay yaratan Oscarlık belgeseli , gündemde değilken çok önce gözyaşları içinde izlemiş , etkisinden uzun bir süre kurtulamamıştım…

Çocukluğumun Flipper dizisinin afişi
Çocukluğumun Flipper dizisinin afişi

Çocukluğumun en sevdiğim televizyon dizilerinden biri olan Yunus Flipper , beni o yaşlarda bile en ateşli hayvanseverlerden biri yapmıştı… Her yıl gittiğimiz Altınoluk ‘ taki yazlığımızda kah tekneyle açıldığımızda , kah sahildeyken rastlaştığımız yunusları , keyifle seyretmiş ve çocukluk yıllarımda masum gözlerimle beğenerek izlediğim Flipper ‘ ı çocukluk hatıralarıma dala çıka anmıştım…

Flipper usb’lerinize takla attırıyor!!!

Beacool | 15 July 2010 15:27

Tatilimin tam ortasından selamlar!

Elimde netbook’um ve sahilde bir kafede oturmuş sitemizde sizden gelen “Dön artık!!!” mesajlarına (Doğru), hayran mektuplarına (Yalan) ve “Dönmezsen intihar ederim!!!” tehtidlerinize (Büyük yalan!) dayanamayıp yeni bir yazı yazmak için usb’ye yeni mouse’umu bağladım. Daha doğrusu bağlamaya çalışmam sonucu ürünün netbook’umun usb yapısına ters bir şekilde dizayn edilmiş olduğunu fark ettim. Ne yazık ki yeni mouse’umun “receiver”ının bağlantı butonu yere doğru bakıyordu…

Yukarı ya da aşşağı... Artık bir önemi yok!
Yukarı ya da aşşağı… Artık bir önemi yok!

Bu sayede yeni yazımın konusu kendiliğinden ortaya çıktı. Usb’lerin bağlantı şekillerinin neden tek taraflı olduğunu araştırıp biraz elektronik bilgimle bir devre hazırlamayı düşünürken bu güzel ürüne rastladım.

Ürünümüzün ismi Flipper ilk başta akıllara bir dönem TRT televizyonlarında kendini izlettiren harika yunus Flipper‘ı çağrıştırsa da ambleminde kullanılan yunus dışında onunda hiçbir ilgisi yok. İsmini ingilizceden “takla atan” olarak çevirebileceğimiz ürünün aslında yapmış olduğuda usblerinize takla attırabilmek. Yani ismini hak eden bir ürünle karşı karşıyayız.

Tankerler

pilli pati | 12 January 2009 10:57

natural world winner
natural world winner

Ruhumda açığa demirlemiş tankerlerin cüsseli sessizliği uzanıyor çok uzun zamandır. Yükü deli, bir kıvılcıma bakan tankerler!

İçlerindeki metalin soğuk, nemli; hani dokununca o insanı iliklerine kadar buz kestiren, yadsınamaz varlığı…

Uğradıkları hiçbir liman kendi evleri olmamış, hiçbir kaptan tam başedebilmiş değil onlarla, ne ki; bunca zaman derin suların, tehlikeli şafakların, metrelerce dalgaların sevgilisi olmuşlar. Kuzey denizlerine yalnız varıp, balinaların sonarlarını ninni tutmuşlar. Uyumuşlar, uyumuşlar.

Bu Ne vahşet!

Chat Noir 1 | 08 July 2008 23:23

Dün akşam yumurcak tv’de bir program izledim.Çocuklar için hayvanları tanıtan bir programdı.Yunusları balinaları anlatıyordu. Araştırmacı yazar olan bir kadın, açıldığı tekneyle balinaların yunusların resimlerini çekiyor,aynı zamanda turist gruplarını da yunusların bulunduğu bölgeye onlarla beraber yüzmek için götürüyordu. Bu sevimli hayvanlara olan sevginin artması ve korunmaları için çabalıyordu. Programda yunusların kendi iletişim dilleri olduğundan, bir anne yunusun yavrusuna nasıl avlanmayı öğrettiğinden bahsediliyordu. Bu arada teknelerle yarışan, kuyrukları vasıtasıyla suyun üstünde durup insanlara hoşça kal diyen yunuslar gösteriliyordu. Bir anne ve yavru yunusun birbirlerine olan sevgi gösterilerini görmeliydiniz. Bu sevimli ve akıllı memeli canlılar, biliyorsunuz engelli çocukların tedavisinede de yardımcı oluyorlar. Çok cana yakın olduklarını zaman zaman insanların hayatlarını kurtardıklarını bile duymuşsunuzdur. İzlediğim bu programı da oyuncak sevimli bir fare sunuyordu. Neyse her şey çok güzeldi, sevimli yunuslar,deniz manzarası,yunusların sıçrayışları ve sevgi gösterileri derken program bitti.Kanallar arasında gezinmeye başladım.Liberty tv fr‘yi izliyordum.Kanalda Fransızca konuşuluyordu.Anlamasam da manzaralar çok güzeldi.Zenci bir kabile kanolarla yüzüyorlardı.Zaman zaman yeşillikler gösteriliyordu. Su çok berrak ve cam göbeği mavisiydi. Yerli kabilenin denizde yarış yapar gibi bir halleri vardı. Her kano da ayrı renkte bir bayrak vardı.Ben de bakıp ne güzel doğayla baş başa huzur içinde yaşıyorlar dedim.Teknolojiden uzaklar,bizim sahip olduğumuz pek çok şeyden yoksunlar ama bak ne kadar eğleniyorlar mutlular dedim kendi kendime. Kanolarıyla karşı kıyıya yakın bir yere vardıklarında bir tanesinin kanonun ortasına oturarak suyun içinde ellerini birbirine vurduğunu gördüm. Sanırım iki elinde de tahtaya benzer bir şey vardı. Ve ses çıkarıyordu. Sonrasında dikkatli bakınca sadece onun değil hepsinin aynı hareketi yaptığını gördüm. Birden bir yunus sürüsü belirdi. Suya bir dalıp bir çıkıyorlardı. Sonra bu vahşi yerliler kanolarından inerek yunusları yakaladılar ve beşer onar kanolarına çıkardılar. Olamaz dedim, benim yarış sandığım şey aslında bir av partisine doğru yola çıkışmış. Karşı kıyıya vardıklarında kanolarına aldıkları yunusları bir bir kıyıya serdiler. Biraz dinlendiler ve sonrasında kocaman bıçaklarıyla gelerek zavallı yunusların kafalarını gövdelerinden ayırdılar.Her yer kan içindeydi.Sahil şeridi kandan kıpkırmızı olmuştu. Bazıları yunusları kocaman bıçaklarıyla parçalamaya devam ederken bazı çocuk ve büyükler kandan kıpkırmızı olmuş suyun içinde yüzüyorlardı. Gözlerime inanamadım. Sanki koskoca okyanusta yiyecek başka balık kalmadı, ki yunuslar memeli canlılar ve son derece zeki ve insancıllardır. Bu vahşet görüntülerine daha fazla dayanamadım ve kanalı değiştirdim.Benim için ilginç bir tesadüf oldu doğrusu.Öncesinde yunusların ne kadar sevimli, akıllı, cana yakın olduklarını anlatan bir program, arkasındansa koca bir yunus sürüsünün katledildiği böyle bir vahşet. İnsanların ne kadar acımasız olabileceklerine bir kez daha şahit oldum. Ülkemizde ise 1380 sayılı su ürünleri yasasına göre yunus avcılığı yasaklanmıştır. Ancak Akdeniz ve Karadenizde mersin, kalkan ve kılıç balığı avcılığında kullanılan ağlar fok balığı ve yunusların hayatlarını tehdit etmektedir.Buradan balıkçılara sesleniyorum:lütfen çoluğumuza çocuğumuza ekmek götüreceğiz diye bu masum,sevimli ve akıllı hayvanların canına kıymayın.Ne deniz ne toprak ne de gökyüzü sadece bize ait değil.Yaşarken diğer canlılarında yaşam hakkına saygı göstermeliyiz. Hayatta kalmaya çalışırken böyle nesli tükenmekte olan hayvanların hayatlarını ellerinden almayalım. Torunlarınızın yunus ve fok balıklarını sadece ansiklopedilerdeki resimlerden görerek tanımalarını istemiyorsanız vicdanınızın sesine kulak verin ve balık avlarken bu canlılara zarar vermemeye özen gösterin. Unutmayın ki doğanın dengesini bozmak bindiğin dalı kesmektir ve önce size zarar verecektir.

Dünyanın ilk internet Balon Yarışı

xerre | 18 June 2008 16:05


Dünyanın ilk internet balon yarışı

Orange firması, “Dünyanın ilk internet balon yarışı” nı 5 gün içinde başlatıyor.hazırlık aşamasında, 4 farklı balondan (rakun, kanarya, deve ve yunus) birini seçip, istediğiniz ismi koyduktan sonra, how to play kısımdan yarışmanın nasıl oynanacağını öğreniyorsunuz. hazırlık aşaması için verilen süre sonunda yarışma başlıyacak ve kazanan kişi bir arkadaşıyla birlikte ibizada bir hafta tatil kazanacak. bunun dışında sitenin, cep telefonu, sinema bileti, web cam gibi hediyeleri de bulunmakta. son olarak yarışmaya hazırlandığınız balonunuzu facebook, myspace, blogger gibi sayfalarınıza yükleyebilirken bir diğer seçenek olarak sitenize eklemeniz icin size kodlar veriliyor. mesela bir örnek.

VAHŞET….

kopanisti | 17 June 2008 10:46

http://www.hurriyet.com.tr/gundem/9194578.asp?gid=229&sz=24907