bildirgec.org

yazı hakkında tüm yazılar

kahraman

hafiften | 29 May 2010 14:29

seni sevmekle başladı herşey
diye düşünürken
aslında bir önceki bedenden vazgeçtiğimde
karşıma çıkan ilk sevgi kırıntısı olduğunu
farkettim bugün aynaya baktığımda
gözlerimin içine içine
kendime yabancılığımla…

yalın bir cümle gibi
kuru ve anlamsız gelmeye başlarken
bu düşünce
bir anda gerçek kınından sıyrılıp
keskin bir kılıç gibi
ortadan ikiye ayırdı
bu gereksiz ve şefkatsiz birleşmeyi, birlikteliği
belki erken, belki zamansız geldi sana bu
“ayrılık”
belki de derin yaraları olacaktır
belki de umursanmaz değersiz sıradan bir yüz olacağımdır
ardına baktığında bir gün
geçmişten tutacak bir el aradığında
ama inanki
senden sonrası acınacak bir öykü değil
çünkü aynaya baktığımda
kendime yabancılık çekmeyeceğim..
olmak istediğim yaşama serüvenimin
kahramanı
beni elbette bulacak..

Latin Hattı Kaligrafi Sevdiklerinize Değer Katıyor.

yalknt | 28 May 2010 22:36

Sevdiğinize hediye verdiğinizde nasıl ki paketi şık ve alımlı ise içerdiği hediye de bir o kadar önem kazanıyor, yapılan kutlama ve güzel günler (düğün, davet ve diğer organizasyonlarda) davetiye zarflarının yazımı da bir o kadar önem taşıyor. Güzel yazı, Latin hattı dediğimiz kaligrafi de bu açıdan son dönemde çok itibar kazandı. Güzel yazı alanında 25 yıldır hizmet veren Yalkın Tuncay’ın kaligrafik yazı örneklerini ve sanata dair tüm eser, çalışma ve araştırmalarını websitesini ziyaret ederek görebilirsiniz. İletişim bilgileri ve diğer bilgiler sitede: http://www.kaligrafia.net

kafam güzel

hafiften | 23 May 2010 16:39

kafam güzeldi
o kadar güzeldi ki
tüm çirkinlikler bir kadeh sonrasında gittikçe güzelleşiyordu
hani derler ya ruslar çirkin kadın yoktur, az votka vardır
o misaldi kafam
dumanlı bir barın en ortasında
yapayalnız bir adam
terkedilişinin gecesinde
ağzındaki sigarayı yakmaya çabalarken
herşeyi unutmaya çabalıyordu kendince
bir başına kalmak
onu bir zavallıya dönüştürürken
bir kadeh daha dolduruyordu dibine az kalan şişesinden
dibe biraz daha vurmak için
canın acısını dindirmek için başka bir acıdan medet umarken
usulca bırakıyordu kendini
acımasızlaşacak, canavarlaşacaktı
ağzına gelen küfürleri edecekti
iyiliğin yerini yüreğinde kötülüğe teslim edecek
intikam alacaktı, yeminler ediyordu kendi kendine
darmadağın olanı toparlayacak
güçlüyüm diye gösterecekti, herkes görecekti
sızmadan önce son bir yudum daha aldı kadehten
ve kafası masaya çarptı sızdı adamcağız

geçenlerde farkettim

taha3045 | 28 April 2010 13:25

Geçenlerde farkettim sevgili günlük olmayan ama günlük niyetine kullandığım şey aslında ben bilgisayarda yazı yazarken sürekli enter tuşuna basma eğilimli biriyim, tik gibi birşey yazı yazarken basma isteği uyanıyor içimde, basıyorum da , sonra siliyorum tabi pis birşey bu, kumanda elimdeyken de sürekli menü tuşuna basıp duruyorum, doktora gitmem lazım mı ki?

Geçenlerde farkettiğiniz gibi yazdığım her yazıya hoş kadın fotoğrafı yayınlamayı çok seviyorum, gördüğünüz gibi hiç bir alakası olmadığı halde bu konuya da bu tür fotoğraflardan ekleyeceğim, göze hoş görünsün diye , kendimi değil sizi düşündüğümden diye işin içinden çıkabilir miyim?

Geçenlerde farkettim 22 dakika.org da büyük-küçük harf olayı yok, evet bunu gerçekten geçenlerde farkettim çünkü yazı yazdığım bir site değil, çok ta bakınmam , ayda yılda bir o yüzden herkesin bildiği bu şeyi ben yeni farkettim. Ne kadar güzel ama nasıl yazarsanız yazın küçük harf oluyor, ama asıl kötüsü buralar nedeniyle büyük-küçük harf düzenine dikkat etmeye eli alışmış yazarların orada istem dışı tekrar buna devam etmesi ve bunun boşuna bir didiniş olduğunu farketmesi.

delete ve shift delete tuşlarının görevleri

| 23 April 2010 15:05

evet arkadaşlar; delete tuşu ve shift+delete tuşları arasındaki farkı sizlerle paylaşmak istedim.

delete tuşu: delete tuşuna bastığımız zaman dosya direkt olarak çöp kutusuna gider.

shift+delete tuşu: shift tuşuna basılı tutup, delete tuşuna bastığımızda dosya direkt (çöp kutusuna atmadan) olarak silinir.

Döner Uçlu Kalem ve Elektrikli Silgi…

Beacool | 14 April 2010 14:02

Kuru Toga ile yazı
Kuru Toga ile yazı

Tahta kalemlerin okul hayatımıza hakim olduğu dönemlerde öğrenimini yapmış olanlar basmalı diye tabir edilen uçlu kalemlerin öğrenciler üzerinde yarattığı değişikliği hatırlayacaklardır. Hele bir dönem Tombo denen kalemler vardı ki onlar hepten bir “manyaklık” yarattılar.
Onlarla yazdığım zamanlar (ki şu an üstünden altı sene geçmiş) şaşırtıcı şekilde uçların kırılıp nasıl oluyorsa (çok çok kere) gözüme girmesi sonucu inanılmaz acılar çektiğimi hatırlarım.

Uni-ball Kuru Toga ların farklı ren seçenekleri de var
Uni-ball Kuru Togaların farklı renk seçenekleri de var

Sonradan öğrendiğim üzere bu kalemin sürekli tek taraftan yazılmasıyla oluşan aşınmanın etkisiymiş.

altı üstü tasarım yeniden yazmaya başladı

iso1000 | 07 April 2010 10:34

türk blog dünyasının ilk ve sayılı bloglarından olan altı üstü tasarım blogu sessiz sedasız tekrar yazılarını yayınlama başladı.

10 mart 2010 tarihinde yeni bir yazı ile mehmet doğan okuyucuları ile buluştu.

altı üstü tasarım blogunun sahibi Mehmet doğan en son yazısını 14 mayıs 2008 tarihinde yayınlamıştı. altı üstü tasarım artık yok

mehmet doğan blogunda yazı yazmayı neden bıraktığını da açıklamıştı.Neden bıraktım

mart ayı

nazokiraze | 18 March 2010 11:38

Eski Roma’da takvimin başladığı ay olan Mart ayı takvim reformuna kadar hep yılın ilk ayı olarak kaldı, sonrasında yine de uzun süre yılın Mart ile başlaması geleneğine devam edildi.

Mart kapıdan baktırır kazma kürek yaktırır şeklinde atasözü ,mart geldi , bahar dallarım açtı diye orana burana incecik şeyler giyme, üşütürsün küllüm olursun, havalar her an buz gibi olabilir ,donarsın demek istemiştir. Bilmem neremize Mart karı yağdı lafı bu ayın soğuğunun ve karının ne kadar zalim olduğunu açıklayan engin bir bilgidir bizlere.