bildirgec.org

x files hakkında tüm yazılar

Yapımcı Kim Manners hayatını kaybetti

queennothing | 30 January 2009 12:22

1950 doğumlu Amerikalı yapımcı / yönetmen Kim Manners‘ı, “The X Files” ve “Supernatural” gibi iki başarılı dizinin yapımcısı olarak tanıyorduk.

The X Files” başta olmak üzere “The Adventures of Brisco County Jr.“, “Broken Badges“, “Harsh Realm” gibi onlarca diziye / TV filmine ‘konuk yönetmen’ olarak katkı sağlayan Manners, uzun süredir akciğerini saran kansere karşı savaş veriyordu.

Hastalığına yenik düşen Manners’ın 25 Ocak 2009 tarihinde Los Angeles’taki evinde ölü bulunduğu bildirildi.

X Files – I want to belive (İnanmak İstiyorum)

screamofthebutterfly | 22 September 2008 09:39

X Files dizisi çoğumuzun hafızasında henüz televizyonlarda yüzlerce Türk dizisi yokken eski tgrt yeni fox televizyonunda takip ettiğimiz Haktan Akdoğan tadında bir dizi idi. Bu dizi film bildiğiniz üzere 2 FBI ajanının Fox Mulder(David Duchovny) ve Dr. Dana Scully(Gillian Anderson)‘nin açıklanamayan olağan üstü olayları araştırmasını konu alan etkili aksiyon ve bilimkurgu tabanlı bir dizi idi. Dizi bir dönem fenomene dönüştü hatta belli tarikatlerin x files temelli propagandalar yaptığını bile okumuştuk.

X Files 1998
X Files 1998

Dizinin 2 tane filmi çekildi bunlardan ilki The X Files – Fight the Future -(1998) yılında bence mükemmele yakın bir filmdi. Filmde Bilimkurgu, aksiyon, oyunculuk ve yaratıcı senaryo adına herşey vardı. Uzaylı olgusu o kadar etkili bir biçimde işlenmiştiki kesinlikle tutarlı bir film olarak izleyebiliyordunuz. Arılar, mısır tarlaları, alaska bir yandan afrika bir yandan dolaşıp duruyorlar. meraklısına ise “İşte budur” dedirtiyordu. Aradan 10 yıl geçti birden X Files – I want to belive (Gizli Dosyalar – İnanmak İstiyorum) diye bir film ortaya çıktı ne yalan söyleyeyim unutmuşum bile diziyi. Birden hafızam çalışmaya başladı, flaşbeklerimi yaşadım. Yukarıda yazdığım şeyler aklıma geldi ve filmi izledim.

I want to belive
I want to belive

üç boyutlu maket dizi kahramanları

hkmt | 13 September 2008 12:19

televizyonlarımızda hayranlıkla takip ettiğimiz yerel dizilerin yanında egzotik mekanlarda çekilen aksiyon dolu yabancı dizi alışkanlığı da popüler olmuş durumda. bir zamanlar sonraki bölümü merakla beklenen 24 dizisinden sonra sezonlarının çıkması dört gözle beklenen, eski sezonları internetten indirilen lost dizisi buna ilaveten prison break, heroes, dexter dizileri ülkemizde reytingi yüksek yabancı diziler arasında yer alıyor.

daha da gizli dosyalar

shane | 06 April 2008 13:07

The X-Files 2‘nin resmi afişi yayınlandı. David Duchovny ve Gillian Anderson’ın başrolde olduğu film, orijinal diziden 6 sene sonrasında geçiyor. İlk filmin aksine, bu sefer korku öğesi ağırlıkta olacakmış. İkili arasındaki olası romantik ilişkiye dair ise David Duchovny olumsuz cümleler sarfetmiş. 25 Temmuz’da vizyona girecek filmden bir kare de burada.

Allah Beni Taş Ediyo (Yavaş yavaş ama)

Ethan | 07 January 2003 18:05

Daha kötü bir gün yaşanabilir mi bundan?

Orda mısınız bilmiyorum ama pek umrumda değil. Salak sınıf arkadaşlarımdan bir kız olan tavşanbeyin dün gece Hannibal vari davranışlarıyla bütün gece beni çeşitli smslerle rahatsız etti. Ardından ilan-ı aşk, sonrada intihara teşebbüs etti (-miş). Sabah okula gittiğimde maşallah pazar yeri gibiydi. Aslında X-Files ya da ER’ın bir bölümünü yaşıyormuşcasına da heyecanlanmadım değil hani… Neyse işte pek önemli birşey olmadı. Polislerden daha polis olanı ise sınıfarkadaşlarımdı. Benim ise ”keşke ölseymiş salak, herhalde içtiği 26 ilaç Vicks pastil felandı” şeklindeki bakış açım kamuoyu tarafından pek benimsenmedi. Gayri safi milli hasıla yükselirdi yani haksız mıyım?

Sonracığıma ufak bir yürüyüş yapayım dedim. Demez olaydım çünkü akademinin merdivenlerinden yuvarlandım. Dikkat ettimde özellikle Mimarlık fakültesinde merdivenlerin pek ölçüsü yok. İnternetcafelerdeki çocukların dediği gibi epey bir ”damage” aldım. Dizim hala ağrıyor ve topallayarak yürüyebiliyorum. Eve ise sürüne sürüne geldim fakat o da ne. Anahtarımı unutmuşum. Feci bir sinirle uzaklaşıp, yiyecek bulmaya çıktım.

Dünyanın en iğrenç sosislisini ve amerikan sandviçini tükettim. Eve girebilirsem eğer kusmayı düşünüyorum çünkü eğlence olsun diye de battal boy gofret tükettim. Gofret kırıntılarıyla bir bankın üzerinde yiyiştiğimi gören (genelde banklarda insan sevgilisiyle yiyişir) eski kimyacı ****iye hanım ”ne o beslenme saatin mi geldi nihohooh” gibisinden bol salyalı bir Uygur Kardeşler esprisi patlatıverdi. İyi ki zamanında kimya labaratuarından o civayı çalmışım. (sonra da saçıma mı sürmüştüm neydi)