bildirgec.org

war hakkında tüm yazılar

The Hurt Locker (2008)

queennothing | 14 January 2010 09:46

2008 yapımı olan “The Hurt Locker” (Ölümcül Tuzak), çıkış tarihi bir sene sonrası olduğu için 2009 olarak kabul ediliyor. Amerikan yönetmen Kathryn Bigelow‘un yönetmenliğini yaptığı filmin senaryosu Mark Boal‘a ait. Amerikan aktör Jeremy Renner‘in başrolünde yer aldığı yapımda iki defa Oscar’a aday gösterilen İngiliz aktör Ralph Fiennes, David Morse, Guy Pearce, Brian Geraghty, Anthony Mackie ve “Lost” dizisinde ‘Kate’ karakterini canlandıran aktris Evangeline Lilly rol almakta.

Bomba imha uzmanı Çavuş William James, daha önceden yüzlerce bomba imha etmiş, yüzlerce kez ölümle yüzyüze gelmiş cesur bir erkek, bir asker ve bir babadır. Irak’ta bomba imha eden özel seçilmiş bir grup Amerikan askerinin arasına katılan Çavuş,cep telefonunun bile patlamasına sebebiyet verdiği bombalarla ilgilenirken, grup çalışmasından uzak, kendi bildiğini okumaktadır. Öte yandan, birbirlerini korumakla yükümlü Amerikan askerleri, Çavuş William James’in bağımsız tavırlarından rahatsız olmakla birlikte, herkesi tehlikeye attığını düşünmektedirler. Bomba imha ederken Iraklı insanların seyircilik etmesini birer tehdit sayan Amerikan askerleri, kendilerince aldıkları güvenlik önlemleriyle hayatlarını korumaya çalışırlarken, Çavuş’un kendini bilen özgürlükçü tavırları, her seferinde hem kendisini hem de arkadaşlarını tehlikenin kucağına atacaktır.

Rob Roy (1995)

queennothing | 24 December 2009 15:24

İngiliz senarist Alan Sharp‘ın senaryosunu yazıp, yine İngiliz olan Michael Caton-Jones‘in yönetmenliğini yaptığı 1995 çıkışlı sinema filmi “Rob Roy“, ‘En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu’ dalında Oscar adayı oldu. Yapımda, Oscar adaylığı bulunan İngiliz aktör Liam Neeson, yine Oscar adaylığı bulunan İngiliz aktör Tim Roth, iki defa Oscar Ödülü kazanan Amerikan aktris Jessica Lange, iki defa Oscar adayı olan 1940 doğumlu İngiliz aktör John Hurt, Eric Stoltz ve yine İngiliz asıllı olan Brian Cox rol alıyor.

1700’lü yılların İskoçya’sı, hastalık ve yoksulluktan başka cesaret ve gurur görebileceğimiz bir yerdi ve asilzadelerin oburluğunun hesabı, genelde çiftçilik yaparak hayatını sürdüren halktan soruluyordu.
Hayvancılık yaparak eşi ve iki çocuğuna bakan Robert Roy MacGregor ise, asilzadelerden olan Montrose’den bir miktar borç istemeye karar vermiştir. Alacağı borçla hayvan almayı planlayan Robert, bu hayvanları iki katı fiyatına satarak kar elde edecek, dolayısıyla Montrose’ye de kar sağlayacaktır. Bu gerekçeye güvenen Montrose, Robert’e istediği parayı verir. Ancak ne var ki, genç adam aldığı borcu çaldırmıştır.

The General (1926)

queennothing | 20 December 2009 12:11

1926 çıkışlı sessiz komedi “The General“, Clyde Bruckman ve Buster Keaton ortak yapımı olarak sinema tarihinin en eski ve en başarılı yapımları arasındaki yerini koruyor. Keaton’un başrolünde yer aldığı filmde Marion Mack, Jim Farley ve Glen Cavender de rol almakta.

Şehrin Güney tarafında demiryolu mühendisi olarak görev yapan Johnny, ‘The General’ adını verdiği lokomotifine adsız bir sevgi beslemektedir. İşini oldukça seven genç adamın hayatında değer verdiği bir diğer şey ise güzel Annabelle idir. Genç kızla birlikte olmaktan hoşlanan Johnny, ülkede savaş harekatı başlayınca Annabelle’nin de desteğiyle orduya katılmaya karar verir.
Asker olmak için sıraya giren genç adam, yetkiliye ‘demir yolu mühendisi’ olduğunu söyleyince reddedilir ve orduya alınmaz. Zira genç adam, becerikli elleriyle demir yollarında daha verimlidir ve ülkenin böyle bir adamı daha faydalı iş alanlarında kullanması mantıken daha doğrudur.

Gitmek: Benim Marlon ve Brandom (2008)

queennothing | 14 December 2009 10:54

Hüseyin Karabey ve Ayça Damgacı‘nın senaryosunu yazdıkları, Karabey’in tek başına yönetmenliğini üstlendiği bir uzun mesafe aşkı öyküsü. Damgacı’nın Hama Ali Khan ile başrollerini paylaştıkları 2008 çıkışlı “Gitmek: Benim Marlon ve Brandom“da Ani İpekkaya, Cengiz Bozkurt, Mahir Günşiray, Volga Sorgu Tekinoğlu ve Nesrin Cavadzade rol alıyor.

İstanbullu Ayça, film setinde tanıştığı Iraklı Hama Ali ile aşk yaşamaya başlar. Hama AAli’nin memleketine dönmesi üzerine telefon ve mektup yoluyla birbirine ulaşan ikili, sabırla birlikte olacaakları zamanı beklemektedirler. Kuzey Irak’ta savaş çıkmasıyla endişelenen Ayça, Hama Ali’ye uzun süre ulaşamaz. Birkaç gününü böyle geçirdikten sonra Kuzey Irak’a gidip, Hama Ali’yi bulmaya karar verir ve yollara düşer. Hiç bilmediği bir ülkenin topraklarında sevdiği adamı arayan Ayça, yolda insanlığın türlü hallerine rastlar.

Casablanca (1942)

queennothing | 07 December 2009 16:59

Murray Burnett ve Joan Alison‘un “Everybody Comes To Rick’s” (Wikipedia) adlı eserinden uyarlanan 1942 çıkışlı “Casablanca“, Julius J. Epstein, Philip G. Epstein ve Howard Koch tarafından senaryolaştırılıp, 1886 doğumlu Oscar Ödüllü yönetmen Michael Curtiz tarafından çekildi.
‘En İyi Erkek Oyuncu’, ‘En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu’, ‘En İyi Film Düzenleme’, ‘En İyi Sanat Yönetimi’, ve ‘En İyi Müzik’ dallarında Oscar adaylığı bulunan film, ‘En İyi Film’, ‘En İyi Senaryo’ ve ‘En İyi Yönetmen’ olmak üzere toplam üç dalda Oscar Ödülü kazandı.
Humphrey Bogart ve Ingrid Bergman‘ın başrollerini paylaştıkları yapımda Paul Henreid, Claude Rains, Sydney Greenstreet, Conrad Veidt, Dooley Wilson, Peter Lorre ve Curt Bois rol alıyor.

Flags Of Our Fathers (2006)

queennothing | 20 October 2009 16:22

Amerikan yazar James Bradley ve gazeteci/hikaye yazarı Ron Powers‘ın birlikte yazdıkları kitabı, sinema filmi için uygun bir senaryo haline getiren Oscar adaylığı bulnan Teksaslı senarist William Broyles Jr. ve 2 Oscarlı senarist Paul Haggis, sinemaya adeta şekil veren Clint Eastwood‘un yönetmenlik deneyimiyle birleşti ve ortaya “Flags Of Our Fathers” adında etkileyici bir psikolojik/drama filmi çıktı.
2 dalda Oscar adayı olan 2006 çıkışlı yapımda Ryan Phillippe, Adam Beach, Jesse Bradford, Barry Pepper, John Slattery, John Benjamin Hickey, Jamie Bell, Paul Walker, Robert Patrick, Neal McDonough gibi isimler rol alıyor.

Iwo Jima Adası için Japon askerleriyle sıcak savaşa giren Amerikan askerleri, savaşın doğası gereği verdikleri kayıplar ve aldıkları canlardan sonra, Iwo Jima’yı temsil eden dağın tepesine tırmanmayı başararak, Amerika Birleşik Devletleri Bayrağı’nı asarlar. Bu başarının sahibi, beş Amerikan askeridir ve zafer, bayrağın asılmasıyla resmen ilan edilmiştir.
Ancak traji-komik bir sebep yüzünden bayrağı indirip, yerine yenisini takmak zorunda kalan askerler, yeni bir çatışma içine girerler ve bir çok asker şehit olur.

Havuzda Savaş

morkadln | 19 October 2009 17:24

Yıl 1956 Macaristan Sovyetlerin hükmünde. Öğrencilerin sadece yetkililere sunacakları bir dilekçe için yapmak istedikleri yürüyüş halktan aldıkları destekle güçleniyor aynı dönemde SSCB partisinin genel sekreterliğini yapan Ernő Gerő’nün verdiği gazla polis kalabalığa ateş açmaya başlıyor, tamamen barışçıl olan yürüyüş ayaklanmaya dönüşüyor. Halk silahlanmaya başlıyor.

Sovyetlerin hükmündeki Macaristan’da ayaklanan halkın umutları tükeniyor..
150bin civarında Macar yurtdışına kaçıyor. Macar halkının tek umudu milli sutopu takımının iki oyuncusu Karcsi Szabó ve Tibi Vámos’dur.

Taking Chance (2009)

queennothing | 04 October 2009 10:17

In The Bedroom“, “Marie Antoinette“, “Lost In Translation” gibi başarılı filmlerin yapımcısı olan Amerikan sinemacı Ross Katz‘ın ilk senaristlik/yönetmenlik deneyimi olan TV filmi “Taking Chance“, başarılı aktör Kevin Bacon‘ın etkileyici performansı sayesinde sinemaseverlerden tam not alarak, Emmy Ödülü’ne layık görüldü.
Amerika – Irak Savaşı esnasında, bir Amerikan askerinin şehit naaşını ailesine teslim ederken içinde bulunduğu psikolojik durumu konu alan film, 2009 yılının en başarılı yapımlarından biri olmasına karşın, yeteri kadar öne çıkmadı.

Amerika – Irak Savaşı esnasında şehit düşen bir asker, Amerikan askerlerince kendi ülkesine; ailesine teslim edilmek üzere, kendisini götüren Mike Strobl için psikolojik değer taşıyan uzun bir yolculuğa çıkıyor. Strobl, askeri evine taşırkeen, savaştaki konumunu da sorgulamaktadır ve bu iç hesaplaşma, Amerika – Irak Savaşı’nın bir başka boyutunu; önyargıyla yaklaşılan Amerikan askerlerinin psikolojisine giden ağır kapıları da aralamaktadır.

Paths of Glory (1957)

queennothing | 07 August 2009 15:00

İtalyan senarist / yazar Humphrey Cobb‘un “Paths Of Glory” adlı romanından uyarlanan, sinema dehası Stanley Kubrick‘in yönetmenliğini yaptığı “Paths Of Glory“, Almanlarla savaş içerisinde olan Fransız askerlerinin psikolojisini ve savaşın Fransa tarafını yöneten generallerin taktiklerini ve disiplin anlayışlarını anlatan, başarılı bir savaş filmi.
George Broulard, bir Fransız generalidir. Almanlarla çarpışan askerlerine, Ant Tepesi’ni (Ant Hill) işgal emri verir. Alman askerleriyle savaşa giren Fransız askerleri ise, psikolojik olarak çarpışmaya hazır olmalarına rağmen, Almanlar’ın öldürücü güçlerine tanık olunca, geri çekilirler. Siperini terkedip, Alman sınırına yaklaşan her Fransız askeri, cansız bedeniyle geri dönmektedir ve birliklerinin yokolduğunu gören yüzlerce asker, siperini terketmez.
Durumu uzaktan izleyen General Mireau, askerlerin siperlerinde kalmasını ‘korkaklık’ olarak görür ve durumu sindiremez. Alman kurşunlarından kaçan birliklere ceza vermek ve diğer askerlere ‘ibret’ olması için, kendi askerlerine ‘ateş emri’ verir. Yani, General Mireau, siperinde kalan askerlerine ceza vermek için ateş eettirecektir. Emri telefonla yapan General, reddedilir. Verdiği emrin yerine getirilmemesi, General Mireau’nun onurunu zedeler ve ‘korkak’ askerlerden 100 tanesini idam etme kararı alır.