bildirgec.org

wall e hakkında tüm yazılar

Short Circuit

emsvizyon | 22 December 2010 15:17

ah 80’ler, işte o zamanlardan kalma ve kimimiz için tanıdık bir yüz Number 5 🙂 yönetmenliğini John Badham‘nin yaptığı Short Circuit‘in başrollerinde: Ally Sheedy, Steve Guttenberg ve Fisher Stevens yer almakta.

savaş robotu olarak geliştirilen number 5’a bir yıldırım düşer, bu yıldırım sonucu bir bilinç kazanır ve yaşama iç güdüsüyle muhabere alanından hızla uzaklaşıp kendine saklanacak bir yer aramaya başlar. tabii bu robotun askerden firar etmesini hazmedemeyen yetkililer bir ava başlar. number 5 askeri inzibatlardan kaçarken aynı zamanda saklanmasına yardım eden insanlarla kurduğu duygusal ilişkilerle de izlenmeye değer bir seyirlik sunar

ha bu arada wall.e‘ye de çok benzemiyor değil hani.. sadece görünüşü değil,hem ürkekliği hem de sevimliliği bakımından da tıpkı wall.e 😉
fragman

fikirlere şaşırmak

morbeyin | 25 June 2010 15:59

Siteler arası zap yaparken çok ilginç yazılara denk geldim.Biraz araştırınca daha da çok şaşırdım doğrusu.Bir sitede daha önce haberim olmayan ve sadece bilim kurgu filmlerinde olduğunu düşündüğüm icatların aslında gerçekte yapıldığını öğrendim.

Örneğin Örümcek Adam filmindeki Dr. Octopus’un omurgasına yerleştirdiği mekanik kollar.Evet, o da icat edilmiş.

Dr. Octopus
Dr. Octopus

HULC isimli bu kolar,bir çeşit hidrolik sistem,kullanıcısına 90kg’a kadar ağırlığı rahatça kaldırabilme yetisi kazandırabiliyormuş.Her türlü hareket yetkisi kazandırıp yapmak istediğiniz hareketi de hissedebilmesi ayrı bir güzellik.

Sigourney Weaver

queennothing | 08 December 2009 09:55

8 Ekim 1949 tarihinde, New York, Amerika’da; Elizabeth Inglis ve Sylvester Laflin Weaver Jr.‘nin kızı olarak dünyaya gelen Susan Alexandra Weaver, kızlar için olan The Ethel Walker School ve ardından The Chapin School‘da okudu. 14 yaşındayken okuduğu Amerikan yazar F. Scott Fitzgerald‘ın “The Great Gatsby” adlı romanından sonra adını ‘Sigourney’ olarak değiştirdi.
Üniversiteyi Stanford University‘de okuyan ve Almanca ve Fransızca bilen Sigourney, Yale’de Drama okudu.
İlk oyunculuk deneyimini “Somerset” adlı TV dizisiyle edinen Sigourney, ’70 ile ’76 arasında ‘Avis Ryan‘ karakteriyle bu dizide yer aldı.
1977 senesinde Woody Allen‘ın başyapıtı “Annie Hall“da sadece birkaç saniye görünen Sigourney, aynı sene “The Best Of Families” adlı minidizi ve ’78’de “Madman” adlı sinema filminde rol aldı.
1979 senesinde Sigourney, sinema kariyerindeki ilk önemli rolü olan ve bugün hala bilim-kurgu filmleri arasında adı baş sıralarda geçen “Alien” adlı yapımda rol aldı. Ridley Scott‘un yönetmenliğini yaptığı Oscar Ödüllü yapımda Sigourney, ‘Ripley‘ karakterini canlandırdı. Güçlü bir kadın karakteri, başarıyla canlandıran aktris, sinemacı ve sinemaseverlerin beğenisini toplamıştı.

wall-e bilgisayar kasası

turictanyel1 | 25 September 2009 15:58

Çılgın bir rustan çıkmış hoş bir fikir, 18 günlük bir proje: wall-e kasası. Bu ev yapımı WallE kasası, adım adım itinayla yapılmış, her bir parçası özenle kesilmiş, tıpkısının aynısı bir WallE bilgisayar kasası olmuş :

WALL-E’den M-O Temizliğe Geldi

hoodly | 22 June 2009 15:54

Wall-e filmini izleyenlerin hemen hatırlayacağı M-O(Microbe Obliterator) filmde temizlik yapan bir robottu. Yapılan bu tasarımla artık M-O evinizdeki tozları, kırıntıları ve benzeri kirleticileri temizleme işinde size yardımcı olabilecek. Şeffaf haznesinde biriktirdiklerini görme imkanınız da var. Sizin yapmanız gereken onu temizleyeceği doğrultuda çalıştırmak. Eğer çocuğunuz varsa onun oyuncağı olma olasılığı da çok yüksek. Amazon’dan 22.99$ lık bir ücrete satın alabilirsiniz.

M-O
M-O

Stephen King, 2008’in en iyilerini seçti

queennothing | 29 December 2008 18:18

Romanlarından, öykü ve kısa hikayelerinden uyarlanan “The Shining“, “Stand By Me“, “The Running Man“, “Misery“, “The Shawshank Redemption“, “Dolores Claiborne“, “The Green Mile“, “Hearts In Atlantis“, “Dreamcatcher“, “Secret Window“, “1408“, “The Mist” gibi onlarca film, gerilim / korku yazarı olan Stephen King, edebiyat dünyasında olduğu kadar sinema dünyasında da büyük başarılar elde etti.
Öyle ki, King’in tüm kitaplarına / öykülerine kitaplarına artık birer ‘senaryo’ gözüyle bakılıyor.

Burn-E

brum | 14 November 2008 16:08

burn-e
burn-e

Hatırlayacağınız üzere Wall-e filminde, Wall-e bitkiyi kurtardıktan sonra uzaydan gemiye donerken dışarıda kalan tamirci bir robot vardı.

o an
o an

Pixar, üşenmemiş bize onun gözünden macerıya 7 dk.lık kısa bir filmle aktarmış.
Burn-e‘nin macerasını burdan(vimeo) yada şurdan(youtube) seyredebilirsiniz.

Bu hafta vizyon şenleniyor

ifyess | 24 September 2008 09:43

Yaz tatilinin bitmesi, yeni eğitim-öğretim sezonunun açılması derken, büyük şehirler tekrardan yaz öncesi yoğunluğuna döndü. Doğal olarak bizler de kültür-sanat etkinliklerine daha çok vakit ayırabilme imkanına kavuştuk…Haftalardır tutuk geçen vizyon etkinlikleri, nihayet bu hafta; bayram tatilinin yaklaşmasıyla hareketleniyor. Hareket ne demek resmen şenlik var…İşte bu hafta vizyona giren filmlerin imdb ve sinepil linkleri…

Hellboy 2:
Serinin merakla beklenen ve öncekinden çok farklı olacağı fragmanlardan bile belli olan yeni filmi…[imdb] [sinepil1] [sinepil2]
Wall-E:
Pixar’ın son bombası…[imdb] [sinepil]
Righteous Kill:
Al Pacino ve Robert de Niro… Başka söze gerek yok sanırım…[imdb] [sinepil]
Babylon A.D:
Macera filmlerinin karizmatik sesli yıldızı Vin Diesel’in son filmi…[imdb]Süt:
Yumurta-Süt-Bal üçlemesinin ikinci halkası…[imdb] [Bir önceki filmin sinepil linki]

Wall-E film incelemesi

screamofthebutterfly | 19 September 2008 15:02

Wall-E
Wall-E

Galiba gelmiş geçmiş en güzel animasyon filmi Wall-E. Pixar Animasyon diye bir şirket olmasaydı acaba sinema sektörü özellikle çocuklara yönelik filmler nasıl olurdu,kestirmek zor; fakat piksar(pixar) animasyoneline atttığı her işte yaratıcı Dramanın ve bilgisayar teknolojilerin optimum kullanımıyla çok naif ve güçlü eserler meydana getiriyor.
Wall-E bence bir manifesto niteliği taşıyor. Global ısınma, çevre duyarsızlığı ve insanların yaşantı biçimlerine adeta meydan okuyor. Kahraman bir robot (wall-e) yardımcı rollerde ise bir hamamböceği ve diğer robot arkadaşları var. İnsan figürü bir kişi hariç sadece sürü ve hizmet edilen bireyler olarak görülüyor.

Wall-E
Wall-E

Film derin mizanseller içeriyor, Türkçe fragmanlarında da gördüğümüz bir sahne “Wall-E’nin elmas kutusuna elmastan daha çok değer vermesi” dünyanın şu andaki değer kavramını bir robotun gözünden yok ediyor. Şuanki Popüler kültüre ait hiçbir nesne ve müzik kullanılmamış, Edit Piaf‘ın sesinden dinlemeye alıştığımız “La Vie En Rose” şarkısı Luis Armstrong‘un sesinden terk edilmiş dünyada mükemmel bir yankı buluyor. Film 80 kuşağında çocuk olan insanların oyuncaklarını,oyunlarını öne çıkarıyor, heralde 90’lı yıllardan sonra yaşanan gelişmelerin melankoliden yoksun olduğunu göstermeye çalışıyor. Çünkü dikkat ettim günümüze ait hiçbir nesne yok.

Wall-E
Wall-E

Filmde kullanılan kamera açıları ayrıca dikkat edilmesi gereken bir unsur olarak düşünülebilir, güvenlik kameraları ve harekete duyarlı kameralda var olan görüntü açıları kullanılmış bu klasik şablonlar kullanan animasyon filmlerinde farklı bir tarz vermiş Wall-E’ye aynı zamanda bilim kurgusal anlatımıda desteklemiş bir yapıda.
Wall-E temelinde bir çocuk animasyon filmi,harika bir karakter her davranışı sempatik,mükemmel bir biçimlendirme ve aksiyon becerisi var. Filmdeki tek eksik yan bence “Eve (eva)” karakterinin,kişisel görüşüm, ifadelerinin yeterli oranda wall-e’yi desteklememesi.Yanılmıyorsam “Steampunk” esinlenmeleri taşıyan wall-e çok kısa bir sürede bir ikon ve pazarlama aracınada dönüşecek. Filmin en çarpıcı yanı ise bilimkurgu özelliği, kesinlikle çok gerçekçi tezler ileri süren hatta tartışılması gereken konuları da içinde barındırıyor. Eğer sinemada izlerseniz filmi ve o sinema filmin sonunundaki jenerik animasyonlarını size izletmezse biletinizi geri alın çünkü filmin ana fikri jeneriklerinde saklı.