bildirgec.org

türk filmi hakkında tüm yazılar

Kavşak (2010)

| 04 October 2010 09:42

Selim Demirdelen‘in ilk işi olan Kavşak, yönetmenliği, oyunculuğu, kurgusu ve müzikleriyle önplana çıkan bir iş. Demirdelen’i Anlat İstanbul‘dan tanıyoruz. Ayrıca reklam ve klip yönetmenliklerini de üstlenen birisi. İlk önemli işi Kavşak’la umut vaadettiğini gösteriyor. Filmin başrollerinde Güven Kıraç, Sezin Akbaşoğulları, Umut Kurt mevcut. Hikaye de daha çok Kıraç’ın canlandırdığı Güven karakteri üzerine kurulmuş durumda.

Kavşak, 80’ler ve öncesinde (biraz da 90’larda) sıkça kullanılan “kesişen hayatlara” sırtını dayıyor. Bu yüzden olacak, finalde ağızda Innaritu tadı bırakıyor. Bilindiği gibi Innaritu’nun popülerleşmesini sağlayan yapımlar (Babel, Amores Perros, 21 Grams) hep bu “kesişen hayatlar” temasıyla ön plana çıkmışlardı. Ama ne yazık ki Kavşak, Innaritu’nun yapımları kadar başarılı değil. Gene de kendince temayı iyi yansıtmış Demirdelen perdeye.

Umut Kurt, f,lmdeki performansıyla ödül aldı
Umut Kurt, filmdeki performansıyla ödül aldı

Selim Demirdelen filmin her mevkiisinde rol sahibi. Filmin kurgusunu, müziklerini, yönetmenliğini ve senaristliğini tek başına üstlenmiş durumda. Bunlardan müzik, kurgu ve yönetmenlik olarak başarılı olsa da filmin temel taşı konumundaki senaryoda sınıfta kalmasa da ortalama bir iş çıkartmış. Öncelikle eldeki hikaye, bir sinema filmi için çok fazla materyal (materyalden kasıt olay-aksiyon-çatışma) içermiyor.

Şans Kapıyı Kırınca (2005)

firedup | 30 September 2010 12:32

Şans Kapıyı Kırınca
Şans Kapıyı Kırınca

Yönetmen ve Senaryo: Tayfun Güneyer
Gösterim Yılı: 2005
Tür: Komedi

Tayfun Güneyer‘in ilk sinema filmi olan Şans Kapıyı Kırınca 2005 yılında Küba’da çekilmiş. Başrollerde Ferhan Şensoy ve Asuman Dabak yer alıyor.

Filmin kısaca konusu ise şöyle: Aile babası Kuddusi (Ferhan Şensoy) “Şans Kapıyı Kırınca” adlı yarışmaya katılınca büyük ödülü alabilmek için yiyeceklerin kalorilerini ezberlemesi gerekiyor. Fakat bir patatesin kalorisini hatırlayamaması üzerine aldıkları teselli ödülü ile film başlar. Teselli ödülü olarak ise daha önce adını hiç duymadıkları, haritada yer almayan Barbunya Adası’na giden ailenin başına türlü olaylar gelir.

Şans Kapıyı Kırınca
Şans Kapıyı Kırınca

Kurgusu, türk ailesine olan benzerlikler ve esprilerin kalitesi ile gönülleri fetheden film ne yazık ki sinema sitelerinde yeterli puanı alamamış:
IMDB’de 5,8 puan
Beyazperde.com’da 6,7 puan
Sinemalar.com’da 6.6 puan ve
Sinematurk.com’da 7,82 puan almış.

Mahpeyker: Kösem Sultan

queennothing | 14 September 2010 17:38

Padişah 1. Ahmet’in büyük aşkı Mahpeyker, Topkapı Sarayı’na getirilmeden önce sadece ‘Emine’ idi. Sıradan bir kız olan Emine, saraya getirildiğinde geleneklere ve türlü ihtiras oyunlarına rağmen Padişah 1. Ahmet’le nikahlanır. Sarayım harem başı olan Safiye Sultan ve Padişah’ın annesi Handan Sultan’ın kurnazlığına yenik düşen bu aşkın akıbeti ayrılık olsa da, Mahfiruz’dan çocuk sahibi olan Padişah, bu oyunlardan haberdar olunca ‘büyük aşkı’yla ayrılmamak üzere tekrar biraraya gelir.
Hikaye elbette burada bitmiyor, genç yaşta hayatını kaybeden Padişah’ın ölümünden sonra Mahpeyker, oğlu 4. Murat tahta çıkacak kadar büyüyene kadar Saltanat Naibi sıfatıyla imparatorluğun yönetimi devralır. 10 yıl süren bu süreçle devam eden film, 4. Murat’ın ‘kardeş katilliği’ni tekrar başlatmasına da değinerek adeta tarihe ışık tutuyor.
Tarkan Özel”in yönetmenliğini yaptığı filmde ‘Kösem Sultan’ karakteri ile Selda Alkor, Kösem Sultan’ın gençliğini oynayan Damla Sönmez, ‘Safiye Sultan’ rolü ile Selda Özer, Gökhan Mumcu, Münir Akça, Uğur Kıvılcım gibi isimler yer almakta.
Film, 15 Ekim 2010’da vizyonda.

Gelecekten Bir Gün

firedup | 08 September 2010 18:40

Gelecekten Bir Gün
Gelecekten Bir Gün

Facebook videolarından tanıdığımız Hayrettin Karaoğuz‘un başrolde oynadığı film gerçekten ders verici bir nitelikte. Film adından da anlaşılacağı üzere Geleceğe Dönüş filmi serilerine bir parodi niteliği de taşıyor.

Filmin kısaca konusu şöyle: Hayatından memnun olmayan gencimiz her şey üst üste geldiği için tam intihar etmişken öbür tarafa gidip baş melekler (melekler: Rasim Öztekin ve Arda Kural (daha iyisini mi bulacaklardı)) tarafından geri yollanıyor ve bir sınava tabi tutuluyor. Artık hayatında hiç bir şeye lanet okumaması ve daha tedbirli davranması gerekiyor.

Masaj sırasında bizim melekler gelir
Masaj sırasında bizim melekler gelir

Film komedi türünde gösteriliyor fakat daha çok didaktik de diyebiliriz. Hayata dair nelerin aslında gerçekten bizim kontrolümüzde olduğunu görmemizi sağlaması açısından öğretici bir film olmuş.

Masaj sırasında bizim melekler gelir
Hande Subaşı

Son olarak filmden bir alıntı: “Her insan kendi şansını kendisi yaratır”.

İzlemeniz şiddetle tavsiye olunur.

Eşrefpaşalılar

ciftnoloji | 31 August 2010 12:56

İzmir Eşrefpaşa’dan İstanbul’a göç etmiş olan Tayyar, İstanbul’un varoş bir semtinde kahvehane işletmektedir. Bu varoş semtin sözü geçer, kabadayısıdır da aynı zamanda. Herkes hem sever hem de korkar Tayyar’dan. Tayyar’ın bir de evlatlığı vardır; Nusret. Nusret hapistedir filmin başında. O sırada mahalleye bir memur atanır. Önce herkes sivil polis sanar fakat O mahallenin yeni imamıdır. Herkes şaşırır tabi ki. Çünkü, camiye yıllardır imam atanmamıştır. Tayyar imamı çok sever fakat imam birgün caminin avlusunda bulduğu uyuşturucuları yakınca başı belaya girer. Aslında uyuşturucular, Tayyar’ın can düşmanınındır. Nusret de hapisten çıkar. İşin ilginç yanı, Nusret de Tayyar’ın can düşmanı için çalışmaya başlamıştır.Film gayet akıcı bir şekilde sürüyor. Olayların gelişme hızı tam ayarında tutulmuş. Filmde hüzünlü sahnelerin yanında renklendirici karakterler de unutulmamış. Komik sahneleri de bir hayli çok anlayacağınız. Yanlız bir eksiklik gözüme çarptı: Filmde bir kere gösterilen bir sahne bir zaman sonra tekrar yapılacağında “efsane” olarak lanse ediliyor. Orada geçiş çok iyi sağlanamamış sanki. Onun dışında film, finaliyle de göz doldurmayı başarıyor. İyi seyirler…

Yönetmen : Hüdaverdi Yavuz
Yapım Yılı : 2010
Senaryo : Burak Tarık
Yapımcı : M.Yusuf Kulaksız
Süre : 1s. 40 dk.
Tür : Dram, Komedi
Resmi sitesi

Memlekette Demokrasi Var

AsetilCoa | 26 August 2010 09:49

müjdat gezen ve ilker ayrık
müjdat gezen ve ilker ayrık

Adnan Menderes film oluyor. Müjdat Gezen Adnan Menderes’i Yassıada’dan kurtarmaya çalışan filmin akıllı delisi Baradan karakteriyle sinemaya dönüyor.
Çekimlerine tam gaz Silivri’de devam edilen “Memlekette Demokrasi Var” isimli filmde Menderes’i ise “2 Genç Kız”, “Ağır Roman”, “Sevgilim İstanbul” filmlerinden tanıdığımız Emrah Kolukısa canlandıracak. Ayrıca oyuncu kadrosunda İlker Ayrık, Nejat Birecik, Gülçin Santırcıoğlu, Sümer Tilmaç gibi usta oyuncular bulunuyor. Şafak Sezer ve Tamer Karadağlıyı’da küçük rollerde göreceğiz.
Müjdat Gezen’in son 50 yılın en iyi senaryosu dediği senaryoyu aynı zamanda filmin yönetmenliğinide yapan Süleyman Nebioğlu üstlendi.
Film 3 Aralık 2010’da meraklarımızı gidermek üzere vizyona girecek.

Erden Kıral’dan Haliç Belgeseli

queennothing | 11 August 2010 10:23

Hakkari’de Bir Mevsim“, “Vicdan“, “Bereketli Topraklar Üzerinde” gibi başarılı filmlerin yönetmenliğini yapmış olan 1942, İstanbul doğumlu sinemacı Erden Kıral, Haliç’in belgeselini çekti. “Haliç – AAltın Boynuz” adını verdiği 75 dakikalık belgesel filmin ilk gösterimi, dün, 10 Ağustos Salı akşamı Beyoğlu’ndaki Bir Nokta’da yapıldı.
Doğma büyüme Balatlı olan Yunan asıllı bir adamın seneler sonra Konstantinopol; İstanbul’a dönüşüyle başlayan film, Atinalı adamın İstanbul’a olan aşkını şiirsel bir dille, mektup yoluyla anlatıyor.
Bir 2010 Avrupa Kültür Başkenti projesi olan film, internet ortamı, festivaller ve televizyon kanallarından izlenebilecek.

NEW YORK’TA BEŞ MİNARE

sahaf1976 | 03 August 2010 10:06

Daha önce Beyaz Melek ve Güneşi Gördüm isimli filmleriyle ciddi bir gişe başarısını ve bir hayli tartışmanın öznesi olmayı başarmış olan Mahsun Kırmızıgül, şimdi de hikayesini 11 yıl önce yazdığı belirtilen New York’ta Beş Minare filmi ile çıkıyor sinema severlerin karşısına.

Yüksek bütçeli filmin çekimlerinin büyük çoğunluğu New York’ta gerçekleştirilirken, Mahsun Kırmızıgül’e bu filminde de deyim yerindeyse dev bir oyuncu kadrosu eşlik ediyor.Film daha şimdiden internette yayınlanmaya başlayan fragmanı ve resmi sitesindeki açıklamalar nedeniyle tartışmaların merkezine oturmuş durumda.

AŞKIN İKİNCİ YARISI

sahaf1976 | 02 August 2010 15:52

İki yıl önce sinemaseverlerin dikkatini çeken bir haber duyulmuştu; Mehmet Aslantuğ ve Arzum Onan adı Son Cemre olan bir sinema filminin çekimleri için ABD’ye gitmişlerdi.Aradan iki yıl geçti Son Cemre adı Aşkın İkinci Yarısı oldu. Filmin web sitesinde bu iki yıllık zaman dilimi son derece sıcak bir dille anlatılmış. Mehmet Aslantuğ’un başta titizliği, filmin gerekleri ve yoğunluk gecikmenin önemli nedenlerinden. Yine de iki yıl sonra bile olsa filmin beyaz perdeye geleceğini haber almak son derece keyifli. Hem Mehmet Aslantuğ ve Arzum Onan’ı özleyen seyirciler açısından, hem de Türk sinemasının gelişimi açısından önemli bir haber. Zira önemli ve güçlü oyuncuları da bünyesinde barındıran filmin bütçesi iki milyon dolar olarak açıklandı.Dram türü bir filme bu bütçeyi harcamak ise “hap yap para kap” yönü de artık bıkkınlık verecek dereceye gelen Türk Sineması açısından çok önemli bir adım.

Soul Kitchen: Aşka ruhunu kat!

queennothing | 24 June 2010 12:03

Türk asıllı Alman yönetmen Fatih Akın‘ın yönetmenliğini üstlendiği 2009 çıkışlı sinema filmi “Soul Kitchen ” (Aşka Ruhunu Kat), Almanya ve Venedik Film Festivali’nde ödüller aldı; Akın’ın adının daha geniş kitlelere duyurulmasını sağladı. Traji-komik olayları Akın’ın gözüyle anlatan yapımın senaryosunda başroldeki isim Adam Bousdoukos de yer alıyor.
Zinos Kazantsakis, ‘Soul Kitchen’ (Ruh Mutfağı) adını verdiği restoranını deyim yerindeyse ite kaka götüren, özensiz yemekleriyle damaklara değil, alışkanlıklara hitab eden dağınık ve günü gününe yaşayan bir adamdır. Çin’e gitmek üzere yola çıkan sevgilisi Nadine’den ayrıldıktan sonra hayatı büsbütün dağılan genç adam, bulaşık makinasını kaldırırken belini sakatlayınca, hayatını daha da çekilmez kılar.