bildirgec.org

türk filmi hakkında tüm yazılar

Bire On Vardı (1963)

queennothing | 01 September 2011 13:26

1920 senesinde dünyaya gelen sinemacı ve futbolcu Memduh Ün‘ün yönetmenliğini üstlendiği sinema filmi “Bire On Vardı“, 1963 senesinde gösterime girdi. Senaryosu Ömer Lütfi Akad ve Memduh Ün tarafından yazılan film, Cornell Woolrich’in romanından uyarlandı. Filmde Türk Sineması’nın usta aktrislerinden Fatma Girik, 1942 doğumlu aktör Tamer Yiğit, Reha Yurdakul, Hüseyin Bradan, Diclehan Baban, Fecri Ebcioğlu, Selahattin İçsel, Nuray Uslu, Zuhal Tan ve Tunç Başaran rol alıyor. Uğur Film tarafından piyasaya sürülen “Bire On Vardı”, 1946 senesinde Harold Clurman tarafından “Deadline at Dawn” adıyla sinemaya uyarlanmıştı.

Nokta (2008)

hija de la luna | 07 August 2011 10:49

Tabutta Rövoşata, Cenneti Beklerken, Çamur, Filler ve Çimen gibi filmlerden tanıdığımız Derviş Zaim‘den soluksuz izleyebileceğiniz bir film daha: Nokta !

Gelenksel sanatı sinemasında kullanan Zaim, hat sanatını filmin merkezine oturtarak tıpkı hat sanatındaki kusursuz hatları yakalamak ister gibi kusursuz görüntüleri yakalamaya çalışmıştır. Fim Tuz Gölü’nde geçmektedir.
Tek plan ile çekilmiş filmde uzun zaman önce işlemiş olduğu suçtan ötürü acı çeken, vicdanı ile yüzleşip, vicdanından kaçamayan bir adamın sürüklendiği “nokta” anlatılıyor.

Dört Sıvı: Kan

keremu | 06 August 2011 14:12

Dört Sıvı: Kan
Dört Sıvı: Kan

Yönetmenliğini Sidar Serdar Karakaş‘ın yaptığı Dört Sıvı: Kan filminin çekimleri tamamlandı. Türk sinemasının pek de alışık olmadığı bir türe sahip olan filmin felsefesi de bir o kadar ilgi çekici.
Aşkın ve hayatın kimyasını spesifik bir açıdan ele alan film, insan vücudundaki dört sıvıdan aşka ve hayata giden yolu farklı bir bakış açısıyla ele alıyor.

Eskiden insan vücudunda sadece dört sıvı olduğuna inanılırmış. Bunlar: kan, tükürük, safra ve sevdadır. Bu dört sıvı, insan vücudunda belirli oranlarda bulunurmuş. Bu oranın herhangi bir sıvıda artması ya da azalması hastalığa neden olurmuş. Aynı zamanda bu sıvılar insanın karekterini de belirlediğine inanılırmış…

EVIL DEAD (A Turkish Fan Film)

deppthedepp | 30 July 2011 14:19

EVIL DEAD (A TURKISH FAN FILM)

Evil Dead fan film
Evil Dead fan film

The Evil Dead‘i seyretmeyen korku filmi fanatiği var mıdır bilmiyorum ama benim en beğendiğim korku filmleri sıralamasında üst sıradadır. Her defasında izlerken beni etkileyen bir yapımdır. Gerek filmin konusu gerek geçtiği mekan beni çok ama çok etkiler. Günümüz korku filmlerinde bu filmden alıntılar görebiliriz.

Dünyada sayısız fan film yapılıyor. Türkiye’de ise genelde Star Wars hayranları kendi filmlerini yapıyorlar. Ve şimdi de The Evil Dead‘i görmüş olmak beni gerçekten mutlu etti. Gençlere her zaman böyle işlerde destek çıkılmasını benimseyen ben bu filmi izlemeyi sabırsızlıkla bekliyorum.

Türkiye’nin ilk bağımsız bilim-kurgu filmi

queennothing | 20 June 2011 20:52

İsmail Kemal Çiftçioğlu tarafından öğrenci harçlığı dışında hiçbir ek bütçenin ayrılmadığı “Eski Dünyanın Orduları“, Türkiye’nin ilk bağımsız bilim-kurgu filmi olarak Haziran ayı sonunda internet üzerinden görücüye çıkmaya hazırlanıyor. 2010 Haziran’ından beri çekilen filmin yönetmeni Çiftçioğlu ile yapılan röportaja buradan erişebilirsiniz. Süresi 30 dakika olan yapımın fragmanlarına ise buradan erişebilirsiniz. Türk Sineması’nda kaliteli bilim-kurgu yapımlarını hasretle bekleyen bizler de Haziran’ın son haftası web sitesi üzerinden yayınlanacak olan filmin fragmanlarından yola çıkarak gelecek vaat ettiğini rahatlıkla söyleyebiliriz.

Gezginlerin Sürgünü (2010)

tayfuntuna | 20 June 2011 16:25

Yerli bir bilimkurgu yapımı olan Gezginlerin Sürgünü, kısa film yapımcısı Tayfun Tuna tarafından yazılıp yönetildi. Bir yıla yakın bir sürede oluşturulan senaryosunun ardından 2010 yılında, üç günde çekilen film; uykuya daldığında bilinci zamanda yolculuk eden ve başka bir günkü bedeninde uyanan, kısa sürede kendini tuhaf bir maceranın içinde bulan bir adamın hikayesini anlatıyor.

Tarz olarak Christopher Nolan‘ın kafa karıştıran sinema anlayışından izler taşıyan film, seyircilerine Back to the Future ve Memento karışımı bir lezzet sunuyor ve genel itibariyle seyircilerinden geçer not almayı başarıyor.

Küçük Günahlar (2011)

queennothing | 19 May 2011 17:12

1970 senesinde İstanbul’da dünyaya gelen Rıza Kıraç, sinema – televizyon bölümü mezunu bir yönetmen ve yazardır. Gazete ve dergilerde yazan Kıraç’ın ilk yönetmenlik denemesi olan “Küçük Günahlar“, 2011 senesinde vizyona girdi. İlgi çekici kurgusu ve Macit Koper, Esra Ruşan, Berke Üzrek, Tülay Günal’dan oluşan çekirdek kadrosuyla son dönem Türk Sineması’na farklı bir görüş açısı getiren Kıraç, 12 Eylül Darbesi etkilerini anlatmaya çalışıyor. Filmin fragmanına buradan ulaşabilirsiniz.
25’lerinde olan Melik, özgürlüğüne düşkün, başınabuyruk bir gençtir. Kadınlarla serbest ilişki kurmayı seven genç adam, kısıtlı bir gelire sahiptir ve arkadaşının evinde misafir olarak kalmaktadır. Hayatından memnun olan Melik, bir gün tesadüf eseri gördüğü bir kızdan hoşlanır ve onu araştırmaya başlar. Adının Şilan olduğunu öğrendiği genç kızın evini bulan Melik, 50’li yaşlarında bir adamla karşı karşıya gelir.

Afrodit (1987)

queennothing | 16 May 2011 16:08

“Türk Sineması’nın Afroditi” olarak tanınan Banu Alkan‘a bu unvanı kazandıran yapım olan “Afrodit“, 1987 senesinde gösterime girdi. Aram Gülyüz ile Remzi Jöntürk’ün birlikte yönettikleri filmde Alkan’a Salih Güney ile Sühan Baydar eşlik etti. Yunan Mitolojisi’nde ‘Güzellik Tanrıçası’ olan Afrodit’e Banu Alkan usulü bir felsefe bağışlayan film, kadın oluşu hissetmek, şuh olmak, cinsiyetinin farkedilmesini sağlamak üzerinde duruyor. Alkan’ın Afrodit dilinden sarfettiği cümlelerle akıllarda kalan yapım, Brigitte Bardot’un “…Ve Tanrı Kadını Yarattı” ile aynı özü taşıyor.

Cemile ile Kemal evli bir çifttir. Arkeolog olan Kemal, bir türlü aklından çıkaramadığı Afrodit heykelini adeta saplantı haline getirmiş ve gözü Cemile’yi görmez olmuştur. Cemile ise kocası tarafından farkedilmek için her türlü fedakarlığı yapmaya hazır bir vaziyette beklemektedir. Kemal’den istediğini alamayan Cemile, kadınlık içgüdülerinin farkına varır ve Murat’la tanışmasıyla işler tuhaf bir hal alır.

Bir Unkapanı komedisi; Şov Bizinıs (2011)

queennothing | 15 May 2011 19:03

1974 senesinde İstanbul’da dünyaya gelen senarist/ oyuncu Mustafa Uğur Yağcıoğlu‘nu “Son Ders” adlı sinema filminin yönetmeni olarak bilyoruz. Yağcıoğlu’nun yönetmenliğini yaptığı son filmi “Şov Bizinıs“, 2011 senesinde tamamlandı. Senaryosu yine Yağcıoğlu tarafından yazılan yapımda Önder Açıkbaş, Müslüm Gürses, Zeynep Beşerler, Cem Kılıç, Cengiz Küçükayvaz, Almeda Abazi, Zeynep Aydemir gibi isimler rol alıyor. Türk usulü komedi filmlerine bir yenisini daha ekleyen “Şov Bizinıs“ın fragmanına buradan, buradan ya da buradan erişebilirsiniz. Yakın geçmişte “Neredesin Firuze“nin de değinmiş olduğu Unkapanı müzik piyasasında albüm yapma sevdasına kaybolan gençlerden birinin öyküsünü anlatan filmimiz, eleştirmenlerden şimdilik olumlu eleştiriler aldı.

Kar Beyaz (2010)

queennothing | 09 May 2011 10:27

Kürk Mantolu Madonna ile gönüllere taht kuran usta yazar Sabahattin Ali‘nin “Ayran” adlı öyküsünden yola çıkılarak hazırlanan senaryosuyla “Kar Beyaz“, Selim Güneş tarafından çekildi. Türk-Yunan ortak yapımı olan 82 dakikalık film, 30. İstanbul Uluslararası Film Festivali, 22. Ankara Uluslararası Film Festivali, 47. Antalya Altın Portakal Film Festivali, 46. Chicago Film Festivali ve 9. Berlin Türk Filmleri Haftası’nda gösterildi. Hakan Korkmaz, Sinem İslamoğlu, Gürsan Piri Onurlu, Ziver Armağan Açıl, Kaya Akkaya, Ruhan Odabaş gibi isimlerin rol aldıkları yapım, 13 Mayıs 2011 tarihinde vizyona girecek. Ailesini geçindirebilmek için ayran satan 12 yaşındaki küçük Hasan’ın bir gününü anlatan film, seyretmeye değer başarılı bir drama.