bildirgec.org

tülin özen hakkında tüm yazılar

Bal (2010)

queennothing | 18 March 2011 14:15

İzmirli yönetmen Semih Kaplanoğlu, Türk Sineması’nın değerli isimlerinden biiridir. Özellikle Yusuf Üçlemesi ile (Yumurta, Süt, Bal) hem ülkemizde, hem dünya ülkelerinde adını duyuran Kaplanoğlu, 60 Uluslararası Berlin Film Festivali’nde Altın Ayı Ödülü’ne layık görüldü. Yönetmenin ünlü Yusuf Üçlemesi’nin son filmi olan “Bal“, 2010 senesinde vizyona girdi. 1979 doğumlu aktris Tülin Özen ile Erdal Beşikçioğlu‘nun başrollerini paylaştıkları filmde Bora Altaş da rol alıyor.

Sakin ve kendi halinde bir çocuk olan Yusuf, ilkokula henüz başlamıştır. Karakovan balcılığı yapan babası Yakup ve annesi Zehra ile mutlu bir yaşam sürdüren küçük Yusuf, bir gece, belki de bütün hayatını etkileyecek ve sorularına cevap olacak bir rüya görür. Rüyasını babasına anlatan Yusuf, kısa bir zaman içinde işi gereği uzaklara gitmesi gereken babasından sonra içine kapanır ve hiç konuşmaz. Baba Yakup’un yolunu gözleyen Zehra ile Yusuf, biçare vaziyette, bir rüyayı yaşamaktadırlar.

Türk Sinemasında Kadın Yüzleri

queennothing | 22 November 2010 15:44

Günbegün gelişen Türk Sineması, bu kez ‘kadın’ kavramına el atıyor; sinemada kadın olmayı, kadın yüz’ü ve feminizmi tartışacak olan iki oyuncu Tülin Özen (bkz.: Bal, Süt, Meleğin Düşüşü, Vicdan) ve Azeri yıldız Nesrin Cavadzade (bkz.: Dilber’in Sekiz Günü), değişen zamanda sinemamızda kadın olmanın ne manaya geldiğini kendilerince açıklayacaklayacaklar. Adnan Tönel önderliğinde düzenlenen bu etkinlik, 24 Kasım Çarşamba günü, saat 18:30’da Sermet Çifter Salonu’nda gerçekleşecek.

Vicdan

menese | 13 October 2008 16:28

Mahmut (Murat Han), karısı Songül’le bir kiremit fabrikasında işçi olarak çalışan, boylu poslu, yakışıklı genç bir adamdır.. Sıradan bir işçinin günlük yaşam rutininin dışına çıkan hallerine, bir küçük kasaba standartını aşan eğlenme şekline falan bakınca; Mahmut’un, bulunduğu iş ve hayat konumundan memnun olmadığı, buradan kurtulmanın planları içinde olduğu anlaşılmaktadır..

Bir markette kasiyer olarak çalışan Aydanur (Nurgül Yeşilçay), gölge attırılmış saçları ve güzelliğini bütün cömertliğiyle ortaya koyan rahat kıyafetleriyle; içinde bulunduğu kasabanın şartlarıyla yetinebilecek bir bekar kız profili çizmemektedir..
Aydanur’a tam anlamıyla, Mahmut’un dişi hali denebilir; zaten, o da hemen ruh ikizini bulmuş; çocukluk arkadaşı Songül’e rağmen, Mahmut’la sevgili hayatı yaşamakta bir mahzur görmemiştir..

Yumurta

queennothing | 07 July 2008 10:29

1963 yılında İzmir’de doğan Semih Kaplanoğlu, Dokuz Eylül Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Sinema Televizyon Bölümü‘nden mezun oldu. 2000 yılında ilk film projesi “Herkes Kendi Evinde” ve 2004 yılında ikinci projesi “Meleğin Düşüşü”nü sinemaseverlerle paylaştı.
Çeşitli reklam ajansları, dergiler, belgeseller, TV programlarında önceleri “asistan”, sonra ise “yapımcı” ya da “yardımcı yönetmen” olarak bulunan Kaplanoğlu, ‘Türkiye’deki sinema endüstrisinin içindeki heyecana yetmeyeceğini’ söylüyor.
2007 yılında Kaplanoğlu, 3. sinema filmi “Yumurta”yı sundu. Kaplanoğlu’nun yazıp yönettiği “Yumurta”, sadece Türkiye’de değil, bir çok ülkede ilgi çekti.

Kaplanoğlu’na Sevilla Film Festivali’nde “Eurimages Ödülü”, Estoril European Film Festivali’nde “İkinci Film Ödülü”, Eurasia International Film Festivali’nde “NETPAC En İyi Asya Filmi Ödülü”, Valdivia Uluslararası Film Festivali; Fajr Film Festivali ve Bangkok World Film Festivali’nde “En İyi Yönetmen” ödüllerinin sahibi oldu. Ayrıca film, Seul Uluslarası Film Festivali, 27. Uluslararası İstanbul Film Festivali, 40. Siyad Ödülleri ve 44. Antalya Altın Portakal Film Festivali’nde de ödül aldı.