bildirgec.org

teraneler hakkında tüm yazılar

Teraneler 15 – Hey Onbeşli…

admin | 30 November 2009 13:37

onbeşli
onbeşli

hey onbeşli neden söylenmişti
hatırlanır mıydı acaba, giden gelmemişti
gözü yaşlı anneler derdi ninem, gelmeyenler
ben çocuktum henüz ondan aklım ermemişti…

Teraneler 14 – Makedonya İçin Seferberlik!

Yuzeysel Fikirler | 25 November 2009 14:55

dost ve kardeş ülkeler
dost ve kardeş ülkeler

Dün elime Makedonya Fahri Konsololosluğu orijinli ve elde ele dolaşan forward maillerinden biri geçti. Normalde hiç haz etmem bu tür şeylerden. Edeni de sevmem.

Şehir efsanelerinin ve hoax’ların yayılma alanlarıdır forward mailler. Ancak bu sefer durum farklıydı. “Is
Macedonia Hellenic?” sorusu soruluyordu. Ve bu yunanistanın panhelenik tezini destekleyecek bir tartışma konusuydu.

Forum konusu deyip geçmemek lazım 700.000e yakın oy verilmiş ve 100.000e yakın yorum var yani aktif bir konu bu. İşte konu burada. TIKLAYIN.

Teraneler 13 – Yorum

Yuzeysel Fikirler | 24 November 2009 16:53

hüzün dokuyorum.
ellerimde iğne iplik
deştiğim sıfatlara ve
yüzüne dokunuyorum
hüzün okuyorum.
neden ellerin bu kadar soğuk?
bedenin ürkek
var edenini bilmezcesine
hüzün kokuyorum.
hakk suretini görmüş olmanın,
ve hiç olmamış kadar yanımda olmanın
ve birlikte yediğimiz
o kıpkızıl elmanın yanında
bir hüzün türküsü okuyorum.
seni,
ve senin gibi,
bütün kıymet bilmezleri,
kendini sevmeyenleri,
tanrıyı görmeyenleri,
ona allah diyenlerden nefret edenlerden
nefret etmeyi,
öğreni-yorum.
öğreti-yorum.
dokuyorum…
okuyorum..
yorum.

Teraneler 12 – Diyalog

Yuzeysel Fikirler | 23 November 2009 10:09

-Gel ey can bu meclise bir meşk edelim âlemi,
-Aşk-û şevkinle yanarken, ben âlemi neyleyim!
-Gül ey canân bu haline, unut git hayâlimi.
-Başka bir çift sözün yoksa ben kendimi neyleyim!
-Kal ey güzel, bilmez misin ruhuna meyyalimi?
-Keşke bilmez olaydım, bildiğimden bu haldeyim.
-Al ey mihman, miftahıdır kalbimin bu elleri.
-Geçti, gömdüm kalbime ben sakladığım düşleri.

Tek kalpliyseniz tek aşkınız vardır.

Teraneler 11 – Sexizm : Çağımızın Bir Başka Hastalığı!

Yuzeysel Fikirler | 18 November 2009 15:00

Benim için hayatı hafif’e alıyor demişler. Bilememişler ki hafife aldıkları aslında her gün gördükleri ve alet oldukları medyanın oyunlarıdır.

Bahsetmeden geçemeyeceğim bir diğer önemli mevzu sexizm. Kısa ve öz yazacağım bu sefer, ardı ardına bağlaçlar ve ağdalı laflar yok. Herkes anlasın dinlesin ve bir çift kelam edebilsin diye.

1..Sexizm çağımızın önemli bir hastalığıdır.
1a.Cinsiyetçi karakterler medyanın yarattığı afyonlardır.
1a1.Bu karakterler aracılığı ile çocukların zihinsel gelişimi zarar görmektedir.
1a1a.Ergenliğe yeni adam atacak erkek çocuklarının zihninde kadın sosyal yaşamın bir parçası olmaktan çıkarılıp, bir sex objesi olarak zihinlerde tanımlanmaktadır.
1a1b.Ergenliğe yeni adım atacak genç kızların karşısına bir model olarak medyanın sunduğu taş bebekler konulmaktadır.
1a1c.Genç kızların ve erkeklerin önüne konulan modeller onların sosyal motivasyonlarını düşürmekte, onları ulaşılmaz sandıkların hayatların hayaline kaptırmakta ve özentilikten dolayı fiziksel ve ruhsal ölümcül diyetlere bel bağlamaktadırlar.

Teraneler 10 – Adım Çıkmış 9’A

Yuzeysel Fikirler | 18 November 2009 09:20

Benim için hatalarından ders aldı demişler. Bu bana uygun düşer fakat ben Yüzeysel Fikirler’imden de vazgeçecek değilim.

İnsanların farklı yönleri olması farklı olduklarını göstermez.Oysa başarıya ulaşmış her kişinin bir farklılığı vardır. Pekala bu farklılık mazoşist olma konusunda bizlere bir ışık tutabilir mi ? Yoksa bizler daha mı narsist olmalıyız.

küçük bir karıncayım…..
makineler arasında….
yürümek zor geliyor…
boğazım düğüm düğüm
ancak
hala mutluyum
çünkü;
ayaklarım var..
ve hala yere basabiliyorum……
yağlar bana kendini belli ettiriyor, onları es geçiyorum…
ancak…
ya nefes almakta zorluk çekersem…
işte kararır o vakit, boşluktaki soluklarım……
ve düşer minik karınca….
everesin tepesinden….

Teraneler 9 – Özür Dilerim

Yuzeysel Fikirler | 14 November 2009 11:13

özür dilerim diyorum
diyorlar ki hainlikte yüzeysel fikirler de
bir yanlışım vardı belki
dile değen kelimelerde
kim hain kim emin
belli değil bu devirde
madalyonu bir çevir de
gör bu gerçek nerede.

her gün ağlamak
ve bağlamak
bugünü yarına
ve yarını hayata
zor olmalı mutlaka
hele bu zorluğu
en derinden yaşayanlar
en çok yanılanlardır hayatta
yine de bu hayatta
yanlıştan dönmektir doğru
galiba…

hepimizin vehimleri
belki gerçek dedikleri
kurgulanmış hayalleri
sorgulanmalı

Teraneler 8 – ‘Şehit Aileliği’ nasıl bir toplumsal sınıf, imtiyazlı bir zümre oldu?

Yuzeysel Fikirler | 12 November 2009 15:27

Benim için safi siyasetle geçimini sürdürüyor, insanları birbirine düşürmekten zevk alıyor demişler. Onları haksız çıkarmak adına onaydan geçtiği takdirde bu son teranemle konuyu kapatmak istiyorum. Umarım gündemdeki gözümüze takılan siyasi çarpıklıklar da nihayet bulur da biz de söz söyleme çapsızlığına erişmek zorunda kalmayız.

Her zaman ufak meselelere takıldınız. Bir bez parçası üzerinden laikliği tartıştınız, bir kağıt parçası üzerinden cumhuriyetçiliği mesela. Ben de bu sefer bir grup insan parçası üzerinden halkçılığı tartışıp modaya uymak niyetindeyim.

Teraneler 7 – Memleketimden Metrobüs Manzaraları

Yuzeysel Fikirler | 11 November 2009 09:38

Benim için her geçen gün daha güzel yazıyorsun demişler. – hatta bu sefer diyenleri siz de görebilirsiniz eski teranelerde – Teveccühleridir. Onların güzel görüşleridir, nitekim güzel gören güzel düşünür, güzel düşünen de hayatından lezzet alır demişler. Ancak övgü ve yergi kabul edemiyorum. Kendi çapsız yüzeysel fikirlerimi yöneltecek yeni ufuklar arıyor ve sizin önerilerinizi bekliyorum. -ne de güzel götü kalkık yazar adabını takınıyorum üzerime süperim- Hİçbir edebi kaygım olmadığından iyinin ve kötünün uzağındayım ve teknik eleştirilerinize de açım diyebilirim. Bu sebeplerden dolayı en kötü teraneyi sizinle paylaşacağım. Okurken resmen ne sanat için, ne toplum için yapıldığını farkedeceksiniz. Çünkü bu yeni bir ekol: ‘yapmak için yapmak’!

Kısa keselim. Deşifrasyondan nefret ederim. Ben bu yazıyı klavyemin tuşlarına alırken on kasım günüydü. Bu sefer o her zaman bindiğim otobüse binmedim. Malum pastırma yazı, pastırılmış duygularım beni o sıkış tıkış metrobüse binmeye ikna etti.

Teraneler 6 – Bir Şarkısın Sen… Evet, Sen!

Yuzeysel Fikirler | 10 November 2009 10:19

Benim için Engels ve Smith ile dalga geçilen şu yeni reklamlara bayılıyor demişler. Tüketim toplumunun ironik parabolik ve hatta astronomik çılgınlık eğrisini tasvir etmek için gerekirse canımı bile veririm, bilmiyorlar.

Dün o hep bindiğim otobüsten indikten sonra televizyonun karşısına oturdum ve ne göreyim, ufacık çocuklar bülbül gibi şakıyor maşallah. Arada bir programın sunucuları da entellektüel mastürbasyon yapıyor sormayın gitsin.

O da nesi??? Ayıp birşey değil yahu. Terimi şimdi uydurdum. Siz sevgili okur için. Kısaca açıklayayım isterseniz.