bildirgec.org

sümük hakkında tüm yazılar

alttan çıtçıtlı body

taha3045 | 09 October 2009 08:57

Kadınların alttan çıtçıtlı giydikleri bodylere sinir oluyorum, tamam hepsininkileri demeyelim ama en azından biriyle birlikte olacakları zaman bunları giyen sevgililerine veya eşlerine zerre saygısı olmayan kadınlardan nefret ediyorum sonrasında canım sevgilim bunu giysin de üşütmesin diye düşünmedigim için kendimden de nefret ediyorum.

Tamam belki üşütmemek , düşükbel giyince mal beyanında bulunmamak için giyilebiliyor olabilir ama tuvalette zorluk çekmiyor musuz arkadaşım? Haydi aniden sıkıştın, onun çıtçıtlarını hatta bazıları kancalı kancalarını çabuk şekilde nasıl açarsınız? Vücutta gelmek için sabretmeyen ifrazat senin bodyinin kancasını bekler mi?

istedigim sadece bir tas çorba

taha3045 | 08 October 2009 18:49

Bugün sevgilimle buluşacaktım, üzerinize sağlık aşırı ağır derecede grip olmuşum, kızı ektim vesselam. Ne yapayım yorgan döşek,yastık, çarşaf yattıgım izinli günümü onunla buluşarak nasıl heba edeyim, sümüğümde boğulma anlarımı onunla nasıl paylaşayım.

Evde dün geceden beri burnumu silmedik eşya bırakmadım, aldıgım kağıt mendiller dibini buldu, atletlerim onlar azaldı tuvalet kağıtları artık ne bulduysam burun deliklerim su toplayana kadar hallettim, beynimi burnumdan fışkırtarak kaybetme tehlikesi vardır diye ödüm kopmakta.

Sümüklü mendil

admin | 29 June 2009 15:07

Ufakken de kızardın bana hep burnunu silme koluna diye .
Oysa ben silemedim hiç ayrılık işlenmiş dantelli mendillere .
Aşkınla büyümek güzeldi , her düştüğümde yarama üflemen
Yüzümün kirini parmaklarını tükürükleyip silmen ,
Bayramlarda içinden para çıkan çorap kumbaralarında
Hayali bir gelecek biriktirmek seninle güzeldi .
Sonra ilk terk edişiniz beni ailece .
Bir külüstür arabanın ardında cama dokunan parmaklarının iç yakan uzaklığı .
Senin kapının iki adım benim evimden 2 taşıt ötedeki lisede
Ne tesadüfse yan yana oturmuştuk ilk gün ve 3 sene .
Seninle olgunlaşmak özeldi .
Ve ben yedisinden kalma bir alışkanlıkla her kış ve her burnum
aktığında koluma silerdim burnumu , sen az acıtarak sıkarken yanaklarımı kızardın yine .
Canımı yakman sular dökmekti yanan kalbime .
Seninle yaşlanmak eşsizdi .
Bir gün bile denemez ya bir an sadece , sen gitmiştin .
Artık bayramlarda para çıkmayan çorap kumbaralarında
Sağlık formülü reçeteler biriktirilir olmuştu .
Dizlerimdeki yaraya üfleyecek sen , benim dudaklarımda kalan
Son tadınla vardın .
Sensiz ölmek sensiz yaşamaya eşitti .
Kağıt mendil bile olsa cebimde üstüne siyah bir kazak resmi
Çizmeden süremem burnuma.
Ve bana aldığın siyah kazağın koluna her burnumu sildiğimde
Gittiğin yolun şeklini çizerim kanata kanata .

çocukluk yaşta değil baştadır

nazokiraze | 25 April 2009 11:14

Bebeklikten itibaren insanların çogu karakteristik özellikleri belirmeye başlar, büyüyünceye kadar iyice belirginleşir.

Birde bazı şeyler var birbirine bakarak yada bakmayarak öğrenilen mesela yumruk atmayı, dövüşmeyi falan arkadaşlarından, televizyondan biraz da erkek çocuklarda içgüdüsel olan oynama dürtüsüyle gerçektiriyor bir erkek bebek.Veye kız çocuklar bebeklikten itibaren daha yumuşak renkli, cicili bicili şeylere yönelir.

Ama kafamı kurcalayan şeyler var, mesela benim oğlum küçükken benim ve tüm arkadaşlarımın hatta çocukların çogunun o yaşta yaptıgı şeylerden biri olan kremalı bisküvinin ortasındaki kremayı dişiyle kazıyıp iki bisküviyi tekrar üst üste kapatma eylemini nerden öğrendi? Bizim evde bunu yapan yok ki, en son kimbilir kaç yaşında yapmıştık, öyle çok yaşıtı olan arkadaşı da yok oğlumun, zaten koca kış evdeydi nerden biliyor bunu yapmayı, bazı şeylerin tüm çocuklarda içgüdüsel olarak bulundugunu söyleyebilir miyiz?Bakınız bu çok yaygın bir eylem, benim oğlum da yapıyor o halde hepimiz bunu içgüdüsel olarak öğrendik, yürümek gibi, gülmek gibi:)

burun karıştırmanın dayanılmazlığı

admin | 04 March 2009 10:34

Belki daha evvel işlenmiştir bu konu, belki daha evvel işlenmiş olma olasılıgına ragmen ben dogru dürüst aramayı beceremedim, belki işlendiği halde ,aramayı becermeme ragmen yine de bulamadım, belki önemsemeyip mutlaka bu konuyu yazma gereği hissediyorum burun karıştırmayı.

Evet burun karıştırmak her insanın yaptıgı , ama yapan birini görünce olmadık şeyler düşünüp, nefret bile ettiği eylemdir. Tıpkı az evvel içinden çıkardıgı kakasından iğrenen tüm insanlar gibi, saniye öncesine kadar suratının derinliklerinde sessizce taşınan sümükten, burundan çıktıgı an itibarıyla nefret edilir, iğrenilir, koyacak yer bulunamaz. Kız kardeşim beş yaşlarındayken çok yerdi sümüğünü, kızardık diye perde arkalarında gizlice yerdi, zaten biz uzaylı gibi aileyiz kızımda 1 yaşlarında kakasını bir kaç kere yemişti, şimdi de tırnaklarını yiyor. O zaman kızkardeşime neden bunu yaptıgını sordugumda ne yapayım çok güzel demişti, yani sümük yemekten inanılmaz zevk alıyordu demekki kız çocugu. Gerçi bir yakınımız agzının tadını bilen burnunun bokunu yer derdi ama eminim kardeşimin bununla ilgisi yoktu.