bildirgec.org

suçluluk hakkında tüm yazılar

Çocuk da Yaparım Kariyer de…

firatocal | 04 September 2010 16:15

Çalışan annelerin vicdan azabını ortadan kaldıran araştırmalar, ‘’ Çocuk da yaparım kariyer de..’’ , yaklaşımının doğruluğunu bilimsel olarak da ispat etmiş oldu… İşi yüzünden bebek sahibi olmaktan korkan yada ailesine ve özellikle çocuklarına vakit ayıramadığı için hayıflanan ve suçluluk duyan anne adaylarının ve annelerin korkmasına gerek kalmadı…

Kocaeli üniversitesi Çocuk Ruh Sağlığı ve Halk Sağlığı Anabilim Dalları ‘ nın, anneleri çalışan 3-5 yaş grubundaki çocukların ruh sağlığı üzerinde yaptığı araştırmaya göre, bu kesimdeki çocukların psikolojilerinin, anneleri çalışmayan çocuklarınkinden hiçbir farkı olmadığını gösterdi…

‘’ Çalışan anne sendromu ‘’, diye de bilinen şehir efsanesinin yanlışlığı da bu araştırmanın sonucunda ispatlanmış oluyor… Yani, özetle çalışan annelerin çocukları ile çalışmayan annelerin çocukları arasında sorunlu davranış ve ruhsal hastalık geliştirme açısından hiçbir fark olmadığı ortaya çıkmış bulunuyor…

2009…Bembeyaz Bi Sayfa!

hayalicindegecti | 02 January 2009 09:07

İşte yeni yılın ilk günü, biraz başağrısı, epey akşamdankalmalık, ‘dur bi bardak suyla şu ilacı içeyim bişeyim kalmaz‘ demeler filan…

-‘Aaaa bana çıkan yılbaşı armağanı restoranda kalmış, kafamda hala tokalar var…Keşke o son kadehi içmeseydim‘ler.
-‘Ayyy en önde durunca resimde sen baya şişman çıkmışsın, dansöz nasıldı ama?‘lar.

-‘Neyse ki alkol muayenesi yoktu da, sağ salim dönebildik. Ama yokuşu tırmanırken bir ara araba nasıl kaydı? Hiiii, allah korudu bizi valla‘lar.

DON JUAN…

akoni | 26 November 2008 10:15

Don Juan
Don Juan

Yaşamda en büyük merakı cinsellik olan, küstah ama sevimli erkeklerdir kadın avcıları. Kadınlar, tehlikelere aldırmadan, uzun bir zincirin yalnızca bir halkası olduklarını bile bile onların peşine takılırlar. Bu “harika aşıklar” ve onlara kapılan kadınlar nasıl insanlardır acaba?

Kadın avcısı erkekleri, herkes genellikle bir bakışta ayırt edebilir. Yakışıklıdır, sevimlidir, dedikodulara göre aşırı cinsellik düşkünüdür. Hiçbir kadın dayanamaz onlara. O ise, hiçbirini önemsemez. Kadın avlama işine akıl almaz bir enerji ve zaman ayırır. Ancak hiçbir zaman köklü sürekli bir ilişkinin tadını öğrenemez.

SAPLANTILI DÜŞÜNCELER-ZORUNTULAR

teacher07 | 27 April 2008 04:45

Sol yandan kalkmak uğursuzluk getirir… Salı günü işe başlamak uğursuzluk getirir… On üç uğursuz bir sayıdır… Gece tırnak kesmek uğursuzluktur… Aradan kara kedi geçmesi uğursuzluktur… Merdiven altından geçmek uğursuzluktur… Uzanmış yatan kişinin üstünden atlamak yanlıştır, boyu kısalır… Bu gibi; duyduğumuz , bazılarımızın da inandığı nice düşünceler saplantılı düşüncelerdir.

Bazı kişiler, yatmadan önce belli hareketler yaparlar.Elini belli yerlere sürerler.Terliklerini yada başka eşyalarını belli yerlere koyarlar. Belli sözler mırıldanırlar. Kimi kişi kapıyı kilitler, elektrik düğmesini kapatır, ocağı kapatır, ya yatar, ya da dışarı çıkar. Sonra bütün bu işleri yaptımmı diye kuşku duyar. Bu işleri defalarca yineler. Bazı kişiler ellerinin kirlendiğini düşünerek, saçma olduğunu bile bile defalarca yıkar. Bazı kişiler kapı tokmağı tutmazlar, el sıkmazlar. Bu gibi davranışlar da zoruntulu davranışlardır.

STRES

teacher07 | 17 April 2008 17:12

Heyecanlı mısınız… İşe fazla odaklanır mısınız… Her şeyin mükemmel olmasını mı istersiniz… Aceleci misiniz… Sık öfkelenir misiniz… Saldırgan mısınız… Hızlı ve coşkulu konuşur, karşınızdakinin sözünü keser misiniz… Cümle aralarında derin derin nefes alır mısınız…Yürüyecek yerde koşar mısınız.. Birkaç işe birden girişir misiniz… Sürekli zamandan şikayetçi misiniz… Sabırsız mısınız… Yardıma gerek duyduğunuzda sormaktan kaçınır mısınız… Başkalarının hayranlığını kazanmak, size saygı duyulmasını ister misiniz… Başkalarını sürekli eleştirir misiniz… Sıklıkla gergin misiniz… Kendinizi geçinilmesi zor bir kişi olarak tanımlar mısınız… Dinlenmeye ayırdığınız zamanda, boş oturduğunuz zamanda suçluluk duyar mısınız… Kendinize çok sorumluluk yükler misiniz…

Sayılanların çoğunluğu sizde varsa, siz streslisiniz.

Ego, Süperego ve İd

aydindil | 09 March 2007 13:44

EGO, Id ve süperegonun baskılarından dolayı bir o yana bir bu yana haz ve suçluluk hisleri arasında savrulanın, yani kendinin, kontrolünü ele alandır. Ego, farkı fark eden zihindir. Ego asıl kimliğimizdir. İd kişiliğin biyolojik bölümünü, ego psikolojik ve süperego toplumsal bölümlerini oluştururlar. Kişilik üç ayrı parça olarak değil bir bütün olarak işler, yönetici egodur, yani benliğindir. Yani sensindir. İç gücündür.

Salt hazza yönelik dürtülerimiz, tatmin edilmesini istediğimiz dürtülerimiz, ilkel olan yanımız(ID) ile Toplumun, yakın çevrenin içselleştirdiği öğretilerin baskıları(SÜPEREGO) arasında denge kuran şey, egomuzdur.

Olamaz mı?

Tecahuliarif | 30 October 2006 00:16

İnsanın kendini gerçekten suçlu hissetmesi için, gerçekten bir şey yapması gerekir mi? Bu ürkütücü, sürekli, insanın başının etini yiyen rezil sorumluluk duygusuna, yalnızca yaşıyor olmamız sebep oluyor olamaz mı?