Sevgilim,

Bu mektubu yazıp yazmamakta o kadar kararsızdım ki, seni
sana nasıl anlatırım diye düşünüyordum sürekli. Kendine aşağılık, pislik, yalancı,tembel, beceriksiz, paranoyak
çirkin demene dayanamıyorum. Sen bunların hiçbiri değilsin. Ben
seni…
Seviyorum evet..Deliler gibi aşığım sana. Hala be!
Birbirimize yıllarımızı verdik, sevdik, değerlendik. Her zorluğa
Beraber katlandık, güldük. Parasız kaldığımız günler oldu,
nasıl katlandık? Şimdi tüm bunlar olmamış gibi, seni
tanımıyormuşum, bana olan aşkını bilmiyormuşum gibi
ne yaparken görüyorum? Yazık! Uyuduğunda, düşüncelere daldığında saklanıyor sanıyorsun kendini, içine kapanıyorsun.
ben ne yapıyorum? Araştırıyorum. Kafam çalışıyor
sürekli. Benim seni nasıl tanıdığımı sana nasıl anlatacağım?
durmadan, her ihtimali düşünerek,izleyerek…Beni iğrenç bir
sürtükle aldattığını düşündüm başlarda. Onunla yatıyor, o
aşüfteyle aldatıyorsun. İtoğlu it, beşpara etmez dümbük
dedim bi zaman. Şimdi anlıyorum ama. Problemin kendinle.
inşallah basurun kuyruklusu çıkar, geberir gidersin
demicem. Hissetmiyorum böyle. Yapma nolur…
Yalan söylemiyorum, seninle, kokunla, teninle, gülüşünle
geçireceğim her dakikayı sabırsızlıkla bekliyorum sevgilim.
geçen her dakika beni yok olmaya, buhar olmaya yaklaştırıyor.