bildirgec.org

sol hakkında tüm yazılar

asi, güzel ve deli: Frances Farmer

nazokiraze | 12 July 2010 11:05

Frances Farmer kendisine ödül kazandıran yapıtı God Dies’ı (Tanrı Öldü) yazdığında o kadar tepki almıştır ki, Amerikan Gizli Servisi O’nun hayatını zindana çevirecek kadar tepkisini ortaya koymuştur. Din düşmanı olarak tanınmasını sağlayan bu denemeyi yazdığında Farmer henüz 17 yaşındaydı.

Frances Farmer’in aykırı tutumları ve feministliğinin annesinden geldiği söylenebilirdi, toplumsal olaylarla ilgilenen annesi Lillian Farmer avukattı ve pek çok eylemlere katılırdı ancak kızının görüşlerinin tehlikeli olduğunu düşününce milliyetçi kimliğe bürünerek kızını komunistler tarafından kışkırtıldığını söylemiştir.

ölümünün 91. yılına yaklaşırken oyunbozan bir kadın Rosa Luxemburg

nazokiraze | 26 November 2009 10:52

Rosa Luxemburg Yahudi bir ailenin çocuğu olarak 5 Mart 1871 yılında dünyaya geldi.Çok küçük yaşta kalça hastalığına tutularak bir yıl yatağa bağlı kaldı ve yatakta yattığı sürece beş yaşını doldurmadan kendi kendine okuma yazma öğrendi.Yaşamını kaybedene kadar taşıdığı aksaklığın sebebi bu hastalıktır.(Film)

Yaşıtı olan genç kızlardan daha farklıydı ,çok genç yaşta solcu gruplara katılarak sosyalizm ile haşır neşir oldu,herkes tarafından yola gelmez bir kız olarak tanımlanmaya başlandı Lehçe konuşmanın yasak olmasına sürekli karşı çıktı , bunlar yüzünden İsviçre’ye kaçtıgında ise henüz 18 yaşındaydı.Orada Zürih Üniversitesi’nde politika, tarih,ekonomi,doğa bilimleri ve matematik üzerine eğitim gördü. Marksizminin en önemli merkezi konumunda olan İsviçre aslında tam ona göre bir yerdi.

GLADIO

blackjack38 | 22 November 2009 12:06

Günümüzde hızla yayılan bir söylem var ‘Gladio’. Aslında bu kavram veya örgüt çok eskilerden bugüne kadar gelebilmiştir. Biz yazımızda bu ‘Gladio’ nun tarihini araştırca, tabi ki Türkiye açısından.Gladio II. Dünya Savaşı sonrasında Batı Avrupa’da gelecekte olması beklenen bir Varşova Paktı işgaline cephe gerisinde bir direniş başlatmak amacıyla İtalya’da NATO tarafından gizli olarak örgütlenen Kontrgerilla (stay-behind) operasyonunun kod adıdır ve İtalyanca daki kelime anlamı kısa kılıçtır. aslında anlaşılır bir dilde açıklamak gerekirse bu oluşum o dönemde Komünizme karşı Nato ülkelerini korumak amaçlı kurulmuş olan gizli örgütlerdir ancak isim olarak İtalyadaki örgütün adı Gladio dur. ilk olarak İtalyada ortaya çıkarılan bu örgüt aslında artık Komüniz e karşı değil bulundukları ülkelerin kendilierini geliştirip, kendilerini yetiştiren ve para ödeyen güçlere karşı durabilcek kadar güçlenmelerine yönelik faaliyetlerde bulundukları anlaşılmaktadır çünkü artık dünya üzerinde Komüniz gibi bir tehlike kalmamıştır. Türkiye de darbelerle beslenen bu örgüt kendine en verimli yaşama alanı olarak askeri birimleri ve rütbeleri görmüştür. son dönemlerde bu örgüte karşı bir araştırma, tutuklama gerçekleşse bile İtalya da olduğu gibi bu örgütlerin liderleri ve yönetildikleri güçler hep sır olarak kalacak gibi görünüyor. kendilerine güç olarak gördükleri her alanda yer almışlardır. milliyetçi kesim, sol kesim, sağ kesim, komünist kesim…Türkiye bu tehdite karşı hep konusulur ancak birşey yapılmaz bir ülke iken bunun konusulması ve bir takım hukuki eylemlerin gerçkeleşmesi gelecek açısından gerçekten umut verici.

Türkiye solcuları Marx’ı yanlış mı biliyor?

sirano | 15 June 2009 09:56

Bu yıl içinde, Marx’ın iki kitabının yeni Türkçe çevirileri yayımlandı. Bu çevirilerin farkı, Almancadan yapılmış olmaları. Ve çevirmen, önceki çevirilerdeki hataların 40’ar adetlik birer listesini çıkarmış. Bunlardan birini şurada, diğerini burada bulabilirsiniz…

Söz konusu listelerde, Marx’ın yazdıklarının tam tersine çevrildiği pek çok örnek var. Marx, birilerine kredi akışının kesildiğini söylüyor, eski çeviride bütün kredilerin o birilerine verildiği… Marx, işçi sınıfının yanılgılarından birinin “bağışlanabilir” türden olduğunu söylüyor, eski çeviride, “bağışlanamaz” olduğu… Marx’ın bir cümlesinde papanın “otoriter” tavrı anılıyor, eski çeviride bu sözcüğün yerine “liberal” sözcüğü kullanılıyor… Marx, bir yerlerde, “kendisini üretken olmayan bir şekilde” çoğaltmak isteyen sermayeden söz ediyor, eski çeviride sermayenin “büyük verim sağlayacak” yatırımların peşinde olduğu vurgulanıyor… Marx, burjuvazinin korktuğu bir gelecek senaryosunun erkene alındığını saptıyor, eski çeviride aynı senaryonun defterden silindiği yazılı…

CHP’Mİ GARİP YOKSA TOPLUM MU ?-2

admin | 02 March 2009 10:26

C.Eren ÇELİK

Bir önceki yazımda yıllardır eleştitrilen CHP ve O’nun lideri Baykal’ın aslında seçim sonuçları 1992’den bu yana -yani CHP yeniden kurulmasından bu yana- istatiki bir biçimde incelendiğinde oylarını sürekli arttırdığını ve bunun aslında bir sorgulama gerekliliğini de beraberinde getirmesi gerektiğini yazmıştım…

Öncelikle şunu belirtmek istiyorum CHP’nin 1992’den beri her seçimde oyunu artırması ile birlikte bir parti -daha doğrusu ekol- daha sürekli biçimde oylarını artırmaya devam etti.

Bu parti önce Erbakan’ın Milli Görüş ekolünün partileri olan Refah ve Fazilet Partisi’ydi sonra bu partilerden ayrılanların kurduğu AK Parti iktidarını yaşadı Türkiye…

CHP’Mİ GARİP YOKSA TOPLUM MU ?-1

admin | 27 February 2009 10:21

C.EREN ÇELİK

Yıllardır bu ülkede CHP’nin politikaları ve Deniz Baykal eleştirilir durulur…

CHP’nin sol parti kimliğinden uzaklaştığı, sosyal demokrasinin evrensel ilkelerini uygulamadığı gibi pek çok nedenle eleştiri okları bu partiye yöneltilir…(Kİ bende bu eleştirilere canı yürekten katılırım)

Ancak işin ilginç tarafı 1980 askeri darbesinin ardından yeniden açıldığı 1992 yılından bu yana CHP’nin ilginç bir oy grafiğinin olması…

CHP 1992’de Deniz Baykal liderliğinde yeniden kurulduktan sonra ilk olarak 1994 yerel seçimlerine katıldı…