bildirgec.org

secret window hakkında tüm yazılar

Johnny Depp

queennothing | 28 July 2009 17:00

John Christopher Depp II, 9 Haziran 1963 tarihinde, Indiana ve Ohio’nun komşu eyaleti olan Kentucky (Kentaki)’de, Owensboro, Amerika’da doğdu. Deborah, Christi ve D.P adında üç kardeşe sahip olan Depp, 7. yaşına bastığıında, ailesiyle birlikte Florida’ya taşındı. Florida’da geçen çocukluğu, 15. yaşında boşanan ailesinin (anne, Elizabeth Sue Wells; baba, John Christopher Depp) boşanma kararı ve arkadaşlarıyla kurduğu ‘The Kids’ adlı rock müzik grubunda gitaristlik yapmaya karar verip, okulu bırakmasıyla şekillenmeye başladı. Iggy Pop ve Duran Duran‘ı örnek alan grup, bir süre sonra dağıldı. 24 Aralık 1983 tarihinde Lori Anne Allison ile hayatını birleştiren Depp, eşinin vasıtasıyla, Los Angeles’ta, başarılı aktör Nicolas Cage ile tanıştı. 1984 yılında, ilk oyunculuk deneyimini Wes Craven‘in yazıp, yönettiği “A Nightmare on Elm Street” adlı korku filminde ‘Glen Lantz‘ karakterini canlandırarak kazandı. 1985 yılında, Rob Morrow‘la “Private Resort” adlı yapımda yer aldı. New Yorklu yönetmen George Bowers‘ın yönetmenliğini üstlendiği yaapımda Depp, ‘Jack‘ karakterini canlandırdı. Aynı yıl, “Lady Blue” adlı 12 bölümlük TV dizisinin 4. bölümünde ‘Lionel Viland‘ karakteriyle yer aldı. 1986 yılına, Eric Roberts, Beverly D’Angelo gibi isimlerin rol alıdğı ve Matthew Chapman‘ın yönetmenliğini üstlendiği “Slow Burn” adlı TV filminde ‘Donnie Fleischer‘ karakterini canlandırarak başladı.

Stephen King, 2008’in en iyilerini seçti

queennothing | 29 December 2008 18:18

Romanlarından, öykü ve kısa hikayelerinden uyarlanan “The Shining“, “Stand By Me“, “The Running Man“, “Misery“, “The Shawshank Redemption“, “Dolores Claiborne“, “The Green Mile“, “Hearts In Atlantis“, “Dreamcatcher“, “Secret Window“, “1408“, “The Mist” gibi onlarca film, gerilim / korku yazarı olan Stephen King, edebiyat dünyasında olduğu kadar sinema dünyasında da büyük başarılar elde etti.
Öyle ki, King’in tüm kitaplarına / öykülerine kitaplarına artık birer ‘senaryo’ gözüyle bakılıyor.

Secret Window

queennothing | 19 August 2008 16:22

2004 yılı sinema dünyası için oldukça hareketliydi. 2008 sonuna doğru 5.si beklenen “Saw” serisinin ilk filmi, Adrien Brody’nin en iyi performanslarından birini sergilediği “The Village”, hafızalara kazınan film “Eternal Sunshine Of The Spotless Mind”, efsanevi Truva Atı’nı anlatan “Troy”, Tarantino’nun iki parçaya ayırdığı için pişman olduğu “Kill Bill” filminin ikinci parçası “Kill Bill: Vol.2” ve daha yüzlerce film.

Dünyaca ünlü yazar Stephen King de, bugüne kadar yazdığı onlarca romanla, edebiyat dünyasında olduğu kadar sinema dünyasında da efsanevi bir isim oldu. 4 dalda Oscar adayı olan “The Green Mile”, “Hearts in Atlantis”, “Salem’s Lot”, “1408”, “The Shawshank Redemption”, “Dolores Claiborne” gibi onlarca kitabı / hikayesi başarılı yönetmenler tarafından sinemaya uyarlandı.

2004 yılında da Stephen King kitapları, sinema dünyasına çok değerli filmler kazandırdı.

Four Past Midnight” adlı kitabından çok özel bir hikaye “Secret Window, Secret Garden”, yönetmen David Koepp tarafından sinemaya aktarıldı. “The Secret Window” adıyla sinema dünyasına kazandırılan bu hikaye, David Koepp’in Stephen King ile ilk buluşması oldu.

Kişilik Bölünmesi ve Sinema

| 27 July 2008 10:17

Kişilik bölünmesi son yıllarda sinemanın da üzerinde çokça durduğu fenomenlerden bir tanesi. Şol yazıda, biz miskinin aklına gelmiş, izleğini bu minvalde kuran kimi filmler mevzu bahis edilecektir. Lakin baştan belirtmekte fayda var, bu yazı ciddi manada zikredilecek filmleri seyretmeyenlerin izleme keyfini zedeleyebilecek önemli bilgiler içermektedir. Kaldı ki, cümle film senaryosunun beslendiği kaynak, kişilik bölünmesi sorunsalının hikayelerin başlangıçında belirtilmemesi sonucu akışta oluşturduğu devasa gerilim potansiyelidir.

Secret Window
Secret Window

İlk filmimiz Secret Window;
Bir Stephen King uyarlaması olan filmimizde Mort Rainey (Johny Depp),ıssız ikametgahına çekilmiş, ilham kabızlığı çekmekte olan bir yazarı canlandırmaktadır. Oluşturulan atmosferin olanca sessizliğinde Rainey’in eski eşi, birkaç polis, birkaç bölge yerlisinden başka kimseyi tanıtmaz yönetmen bizlere. Ve her ne oluyor ise, zaten bir elin parmaklarını geçmeyen bu insanlar birer birer öldürülmeye başlarlar Johny Depp’in her birini her seferinde kıl payı kaçırdığı dehşetli cinayet enstantaneleri eşliğinde. Neden sonra öğreniriz ki, işin aslı astarı öyle olmamakta, Rainey cümle cinayeti şeref locasından bizzat izlemektedir.
Keyifli bir seyirlik olan filmi naçizane salık veririz…

Haute Tension
Haute Tension

İkinci filmimiz Fransız yapımı bir korku filmi olan Haute Tension filmi;
Yönetmenin türlü şiddet sahnelerini gergef misali neredeyse her kareye saçtığı yapımda, izleyici, bir hayali kahraman olan katilin hikayenin kahramanlara ulaşamaması veya onlar tarafından beter bir şekilde can vermesi için ölür ölür dirilir. Türlü cinayetlerin işlenmesi sırasında, kahramanımızdan birisi olan kısa saçlı, sarışın afet Marie (Cécile De France) kaçacak delik aramaktadır. Lakin her ne hikmetse, yine filmin sonlarına doğru gerçek perdesi ayan beyan serilir izleyenin gözlerine ve aslında sarışın Marie ablamızın katilin bizzat kendisi olduğunu “Vay Anasını…” nidaları eşliğinde farkediveririz. Film Secret Window misali bu dönüm noktasında bitirilmez, bir posta daha şiddete bulaşmak adına, Marie’nin en yakın arkadaşı Alexia’yı (Maïwenn Le Besco) ziyadesi ile samimi bir sevgi göstergeci olan motörlü testere ile kovalamasını izleriz. Kan revan içerisinde sona akar film…

Fight Club
Fight Club

Sürpriz Hikayeli ya da Sonuyla Şaşırtan Filmler (Spoiler içermez)

velveteenrabbit | 16 July 2008 10:29

Jacob's Ladder
Jacob’s Ladder
The Machinist
The Machinist

İngilizce Twist Ending tabir edilen, sonuyla ya da hikayesindeki sürprizlerle şaşırtan -ya da bazen şaşırtamayan- filmler her ne kadar arada kabak tadı verse de bazen aralarından çok kaliteli yapımlar da çıkmıyor değil. Özellikle nihai amaç sonunda şaşırtmak değilse. İşte aşağıdaki listede iyisiyle, kötüsüyle, vasatıyla ya da artık klasikleşmiş olanıyla bu tür filmler var, izlenip hatırda kaldığı kadarıyla…

Başlığında zaten sonunda şaşırtacağını söylemek de bir nevi
spoiler olsa da, filmlere konuları ile ilgili açıklama yapmaktan kaçınılmış, sadece bazılarına ufak yorumlar/notlar eklenmiştir.

The Usual Suspects
The Usual Suspects