bildirgec.org

psikolojik hakkında tüm yazılar

bahar yorgunluğu

Yavuz AYKUT | 24 April 2009 22:25

bahar yorgunluğu diye birşey var ki beni iki yıldır vuruyor. insanın baharı yaşıyası kalmıyor.
nasıl oluyor bu bahar yorgunluğu ;
genel olarak baharın gün saatlerine ayak uyduramama soğuktan sıcağa geçiş ve benzeri güzel olaylara ayak uyduramaması ve bu olayların insan üzerinde aşırı beklenti ve aşırı enerji yüklemesi. birde insanın benim gibi yapamadıkları varsa ve bunu yapmaya elverişli değilse bu psikolojik rahatsızlık kaçınılmaz oluyor. örneğin ben 2 yıl önce çapraz bağlardan ameliyat oldum ve futbol aşığıydım yani artık oynayamıyorum. bahardaki güzel havalar benim oynama isteğimi kabartıyor ama bedensel olarak yetersiz kaldığımı ve yapamayacağımı beyin söylüyor yani beyinde çatışma oluyor.

Rachel Getting Married (Rachel Evleniyor)

queennothing | 21 February 2009 15:44

Alkol bağımlılığı nedeniyle rehabilitasyonda kalan Kym, ablası Rachel‘ın düğününe katılmak için evine gönderilir.
Annesi ve babası yıllar önce boşanan Kym, alkol probleminin dışında kişilik problemleriyle de uğraşmaktadır. Küçükken erkek kardeşi Ethan’ın ölümüne sebep olan Kym, üzerinden yıllar geçmesine rağmen hala kendini affedememiştir.

İç rahatsızlığı, zamanla ‘kişilik bozukluğu‘na sebep olmuş ve O’nu uyumsuz bir insan haline getirmiştir.

Baby Blues (Loğusa)

queennothing | 22 January 2009 10:28

Baby Blues‘, psikolojide ‘doğum sonrası depresyon hali’ diye tanımlanmaktadır. Loğusa durumunda bulunan yeni annelerde görülen bu depresyon çeşidi, ‘aşırı dıuygusallık’,’duyarsızlık’, ‘ağlama ve titreme nöbetleri’, ‘hayatı sorgulama’ ve ‘çocuk sesinden rahatsız olma’ gibi bunalım halleriyle kendini gösterir.

Türk Edebiyatı’ndan Yazar Elif Şafak‘ın “Siyah Süt” adlı kitabı, ‘baby blues’ depresyon haline bir örnek olarak gösterilebilir. (Kitap, Şafak’ın doğum sonrası yaşadıklarını anlatıyor.)


Colleen Porch
, Joel Bryant gibi iki başarılı oyuncunun rol aldığı 2008 yapımı “Baby Blues” adlı filmin konusu şöyle;

Passengers (Yolcular)

queennothing | 09 January 2009 16:48

Ronnie Christensen‘ın insan psikolojisiyle yakından ilgilenen “Passengers” senaryosunu bir sinema filmi haline getiren ‘aykırı oyun yazarı‘ Kolombiyalı yönetmen Rodrigo García, Anne Hathaway (Get Smart), Patrick Wilson (Hard Candy, Lakeview Terrace), Andre Braugher (The Mist, Primal Fear) ve Clea DuVall (21 Grams) gibi başarılı bir oyuncu kadrosu oluşturarak ‘uçak kazası‘ konulu filmlere bir yenisini daha eklemiş oldu.

Onlarca kişinin ölümüne neden olan bir uçak kazasından sağ kurtulan 5 yolcuya psikolojik danışmanlık yapmakla görevlendirilen Claire Summers, bir yandan grup terapisiyle ilgilenirken, bir yandan da terapi görmeyi reddeden kazazede Eric‘e yardım etmeye çalışmaktadır.

Alışveriş çılgını olmayalım…

kalamara | 20 August 2008 14:02

Aslında alışveriş sakinleştirici ve huzur verici bir eylem günümüzde. Çoğumuz sıkıldığımızda veya çok stresli bir durum yaşadıktan sonra alışveriş yapmaya gidiyoruz.Kimimiz için de para ağırlık yapıyor…

Mutluluğu başka yerlerde aramak lazım ama alışverişinsanda kısa süreli de olsa tatmin duygusu sağlamaktadır.
Gerçek alışveriş ihtiyaçları karşılamak amacıyla yapılan bir satınalma olayıdır.Ama toplumumuzda alışveriş yaparken insanlar adeta israf etmek için yarış halindeler. Bu durumu yaşayan insanlar gerçekte ihtiyacı olmayan ürünleri satın aldıklarında bütçeleri delinmekte ve ileriki yaşamlarında psikolojik sıkıntılar yaşayabilmektedirler.
Düşünün bir kere bir memur 1100 ytl maaş alıp 2500 ytl kredi kartı ödeyebilir mi? Asgarisini öder ve borç çığ gibi büyür, büyür, büyür…
Ayağımızı yorganımıza göre uzatmak zorundayız. Şimdi şunu diyeceksiniz:”Maaşlar çok düşük olduğundan insanlar bu durumda” . Tamam aslında bunun payı var tabiki ama 1100 ytl maaş alan kişi kira,yakıt, sağlık gideri vb. giderleri az çok hesap edebilmeli.Sadece kredi kartı 2500 ytl olursa vay haline o kişinin…
Ben size kendi tasarruf yöntemimi anlatmak istiyorum:
Her aldığım ürünün ( gıda,kırtasiye,elektronik eşya, gazete vb. ) fiyatını ve tarihini ajandama not alıyorum.Mesela o ay elime 2000 ytl para mı geçecek hemen 2000 ytl’yi yaptığım harcamalardan çıkarıyorum. Ne kaldı 1150 ytl . O günden sonra diğer ayın 15’ine kadar 1150 ytl limitim kalmış demektir.İnanın çok tasarruf ettim ben bu olaydan sonra.Bunu 2008 Nisan ayında yapmaya başladım. O aya kadar her ay mutlaka ek hesaptan 200-500 ytl çekmek zorunda kalıyorduk.
Ama şu an çok şükür öyle bir derdimiz kalmadı.
Denemenizi tavsiye ederim.Amacım ulaşabildiğim güzel insanlara bu projeyi anlatmak ve aramızdaki alışveriş çılgını arkadaşları bu borç batağından kurtarmak. Dilimiz sürçtü ise affola…
Borçsuz ve huzur dolu günler sizinle olsun .Hayatı ertelemeyin ama hiçbir zaman..

bilinçaltı artık yok.

ex choice | 18 July 2008 13:02

ingiltere‘de artık bilinçaltı yasaklanıyor.sigmun freud‘un geliştirdiği felsefe ve psikoloji alanında genişleyen ve önemli bir yer alan psikanaliz yönteminin uygulanmasına yönelik çok ciddi kısıtlama getiriliyor.serbest çağrışım adı verilen konuşma seanslarında psikanaliz kullanılıyor.uzmanlar artık sıkıyönetim altında tedavi sonuçlarını açıklamak zorunlulukları var.uygulamanın 3 yıl sonra yürürlüğe girmesi planlanıyor.psikolojik seansların nasıl yapılacağı konusunda kitapçık çıkartılacak ve bu konuda bilgilendirme yapılacak.bu durum psikoloji çevreleriyle devlet arasında tartışmalara neden oldu.

Owning Mahowny

baykush | 07 May 2008 09:20

mahowny
mahowny

Owning Mahowny kumar bağımlılığı üzerine yapılmış en sürükleyici en başarılı filmlerden biri. Gerçek olaylardan yola çıkan 2003 yapımı filmde Dan Mahowny bir bankanın krediler bölümünde üst düzey yöneticidir. 10000 $ büyüklüğünde bir bahsi kaybetmesi sonucu kendine kredi almasıyla kumar için para bulmanın yeni bir yöntemini keşfeder. Artık müşterileri adına kredi alarak kumar oynamaya başlar ve aldığı kredi büyüdükçe oynadığı miktar inanılmaz rakamlara ulaşır. Artık casino sahiplerinin vazgeçilmez müşterisidir. Casino sahipleri için okadar değerli hale gelir ki kumar oynaması için özel jet ayarlanır geldiğinde odasında rahat etmesi için yanına kadın yollamaya kadar varır iş…

Dan Mahowny’nin gözü bunlardan hiçbirini görmez; onun tek tutkusu kumardır ve bağımlılık boyutları artık klinik psikiyatriye girecek boyuttadır. Hayatında sadece banka kasasında birarada gördüğü miktardaki parayı kazandığı anda bile daha fazlasını istemekte düşünmektedir. Bu hastalık derecesindeki bağımlılık oynadığı casinoyu batmanın eşiğinden 10-15 dakikalık bir süre içerisinde kurtarmıştır…

mahowny2
mahowny2

Filmin daha da ilginç yanı Dan Mahowny karakteri Brian Molony adlı bir kanadalıdan esinlenerek yaratılmıştır. Brian Molony Torontolu bir bahisçidir. Canadian Imperial Bank of Commerce çalışanı olarak müşterilerinden 10 milyon $ sızdırmış, ve 1982’de yakalandığında 12 yaşından yakalandığı güne kadar 72 saatten daha fazla bir süreyi kumar oynamadan geçirmediğini ifade etmiş. Bu skandal ortaya çıktığında 1985 yılında oynatılan paranın kimin parası olduğu sorgulanmamasından dolayı Atlantic City’deki Caesar’s Casino şükran gününden sonraki cumartesi günü kapatılma cezasına çarptırılmış.

STRES

teacher07 | 17 April 2008 17:12

Heyecanlı mısınız… İşe fazla odaklanır mısınız… Her şeyin mükemmel olmasını mı istersiniz… Aceleci misiniz… Sık öfkelenir misiniz… Saldırgan mısınız… Hızlı ve coşkulu konuşur, karşınızdakinin sözünü keser misiniz… Cümle aralarında derin derin nefes alır mısınız…Yürüyecek yerde koşar mısınız.. Birkaç işe birden girişir misiniz… Sürekli zamandan şikayetçi misiniz… Sabırsız mısınız… Yardıma gerek duyduğunuzda sormaktan kaçınır mısınız… Başkalarının hayranlığını kazanmak, size saygı duyulmasını ister misiniz… Başkalarını sürekli eleştirir misiniz… Sıklıkla gergin misiniz… Kendinizi geçinilmesi zor bir kişi olarak tanımlar mısınız… Dinlenmeye ayırdığınız zamanda, boş oturduğunuz zamanda suçluluk duyar mısınız… Kendinize çok sorumluluk yükler misiniz…

Sayılanların çoğunluğu sizde varsa, siz streslisiniz.

Şizofreni Nedir?

fReewave | 05 April 2008 10:36

Şizofreniyi en basit anlamıyla şöyle tanımlayabiliriz ;
Kişinin gerçeği tanımlayabilme yeteneğinin bozulduğu, toplumsal, ailesiyle işiyle, gücüyle irtibatının bozulduğu bir hastalık olarak tanımlamak mümkündür.
Aslında kısımlara ayırmak gerekiyorsa Paranoik tip denilen bir şizofreni tipinde bir takım düşünce bozuklukları filan ile kendini gösteriyor.Bu düşünce bozuklukları çerçevesinde bir hayat yaşamaya başlıyorlar. ( Akıl oyunlarında bu tip bir konu işlenmişti). Böyle bir durumda kişi ilişkilerini kesiyor, Eşinden şüphelenmelere kadar giden güvensizlikler bile oluşabiliyor. Hatta bu güvensizlikler artık çevrede olan olayı herkes ona zarar vermeye çalışıyor gibi düşünmeye kadar gidebiliyor. Olmayan şeyleri görme ve hayatını bu şekilde olmayan bir rüyanın etrafında devam ettirmeye de çalışırlar.
Diğer bir tipin etkileri ise kendine bakmama, yaşamın hiçbir alanında var olamama, herhangi bir işlevi olmaması gibi tabloları görebiliriz bu hastalarda. Bazı şizofreni tiplerinde ise kısmen gerçek hayata karşı da tepkiler yoğunlukta oluyor.
Şizofreni ile ilgili nette bulabildiğim siteler ve kaynaklar ise şunlar ;

www.sizofreni.web.tr/
www.mcaturk.com/eriskin_sizofreni.htm
www.psikolojikdanisma.net
sizofreni.uzerine.com

Mobbing; İşyerinde Psikolojik Taciz

ColorDesign | 10 December 2007 21:59

İşyerinde Psikolojik Taciz
İşyerinde Psikolojik Taciz

Nedir bu mobbing kavramı? Diğer bir deyişle, takım elbiseli psikopatların hastalığı. Şurada tanımlandığı üzre, mobbing, “psikolojik şiddet, baskı, kuşatma, taciz, rahatsız etme veya sıkıntı vermek anlamına gelen, Latince kökenli sözcük”. Hiyerarşik gruplarda ve kontrolün zayıf olduğu örgütlerde, gücü elinde tutan kişi ya da topluluğun altında bulunanlara uzun süreli, düzenli psikolojik baskı uygulaması. Son zamanlarda sosyoloji ve hukuk gibi ilgili alanlarda üzerinde çalışılan bir konu olarak dikkat çekiyor.