bildirgec.org

politika hakkında tüm yazılar

Büyük Devlet Olmak

Bilgin Turk | 08 April 2008 13:10

Yıllardır büyük devlet olmanın belli kuralları vardır deriz.

Bunlardan biri dik duruş göstermek ve asla taviz vermemektir.

Bir kez taviz verirseniz onun ardı arkası kesilmez.

Önce büyük devletlere siz istediğinizi verirsiniz, sonra onlar istediklerini alır” ve bunun önüne geçemezsiniz en sonunda Osmanlı imparatorluğu gibi bilinen dünyanın en büyük devletinin hazin sonunu yaşarsınız.

4 Nisan da bazı haber ajanslarına düşen haberde; “Japonya’nın başkenti Tokyo’nun güneyindeki Yokosuka’da 19 Mart’ta bir taksi şoförünü bıçaklayarak öldüren donanma üssünde görevli ABD askeri Olatunbosun Ugbogu, Japonya’yı ayağa kaldırdı. Daha önce de ülkedeki ABD askerlerinin işlediği suçlar nedeniyle sıkıntı çeken Japonya, ABD’den açıklama istedi. Basın da olayın üzerine gidince, ABD ordusu dün Ugbogu’yu Japonlar’a teslim etti.” Diye haberden bahsetti.

Nisan’da farklı bir mizah dergisi geliyor…

gasteciler | 02 April 2008 22:15

Nisan’da yepyeni bir mizah dergisi geliyor…

“Haftalık Yarı Resmi GASTE”

Emre Ulaş ve arkadaşlarının bakışıyla “Medya Aktörleri!…”

Onlar da en az politikacılar kadar çizilmeyi hak ediyorlar!…

tanıtım filmi…..”

detaylar……”www.resmigaste.com”da

tartışmalara son noktayı siz koyun

mentor | 02 April 2008 07:56

Elbette herkes gibi benim de siyasi ve dini görüşlerim var ama bu konularda tartışmaya girmekten nefret ederim. Hele bir de karşımdaki kişi sınırları aşıyorsa hiç bulaşmam. Sonuçta ne ben fikrimden dönerim ne karşımdaki döner. Geniş kapsamlı olduklarından bildirgec ve hafif’te sık sık bu tür tartışmalar çıkıyor. Kimileri havadan nem kapıyor. Olmadık yerlerden olmadık anlamlar çıkarıyor. Hatta bazen küfürleşmeler bile oluyor. aslında kişiler de belli. birkaç kişi sürekli her yazıda birbirine sataşıyor. bir önceki yazıda yazılan cümlelerin aynıları tekrar tekrar karşımıza çıkıyor. Her ne kadar bu durumları görmezden gelsem de bazen bildirgec’in tadı kaçıyor. wordpress’in yeni sürümünü, tarayıcıların acid3 testindeki durumunu incelerken sağ tarafta 40-50 ahkam kesilmiş bir yazının sürekli tepeye zıplaması beni ziyadesiyle rahatsız ediyor.
gelelim konumuza. ben küçük bir oyun oynuyorum böyle durumlarda ve genellikle eğer iki kişi 2-3 dakika arayla birbirine cevap vermiyorsa tartışmalar bitiyor. efendim tartışmalar genellikle uzun süre devam ettiğinden yazı birinci sayfadan gerilere düşüyor zamanla. sağda son yorumlar bölümünde göründüğünden tartışmalara sürekli yeni kişiler katılıyor. kimseye yararı olmayan bu saçma sapan konuların yanında sitelerde çok güzel yazılar da var.
yapmamız gereken tek şey yazıyı ana sayfadan düşürmek. bunun için öncelikle 15-20 güzel, tutulacak yazı açıyoruz. tümüne yorumlarımızı bir güzel yazıyoruz ama gönder butonuna basmıyoruz. eğer basarsak tartışma sürdüğünden konu yine üste zıplayabilir. 15-20 yorumun gönder butonuna yorumları yazdıktan sonra ard arda tıklıyoruz. bir anda sağ sütun bizim seçtiğimiz konularla doluyor. şanslıysanız tek seferde tartışma bitiyor. bitmezse aynı şeyi bir daha tekrarlıyorsunuz ve sağda konuyu göremeyenler çoğunlukla yeni yorum gelmediğini sanıyor. az önce bu şekilde, pek hararetli bir tartışmayı daha -tek seferde- bitirdim. eğlenceli oluyor. hiç mesaj yazmadan konuya son noktayı koyuyorsunuz. tavsiye ederim. 🙂

Southland Tales

emsvizyon | 18 March 2008 12:43

bilim-kurgu, komedi, gerilim, göndermeler, daha neler neler ne ararsanız bulabileceğiniz bir film southland-tales . amerikan’ın iç ve dış politikası ile kapitalizmi kendince sorgulayan film‘de amerikan halkının kapıldığı paranoya ve pompalanan azgınlığa, ahlaki çöküntüye de oldukça yer verilmiş.zamanda yolculuklar, dini alıntılar vs de unutulmamış ayrıca…olaylar dünya’ya daha da saldıran amerika’nın, göbeğinin ortasına yani teksas’a bir nükller bomba yemesiyle 3. dünya savaşını başlattığı yıllarda geçiyor. amerika; suriye’ye, iran’a her yere girmiştir. bu şaibeli saldırılarının hemen hepsi son petrol rezervleri içindi elbette ancak artık petrol bitmiş ve savaşacak bir neden kalmamıştı, herşey başlattıkları savaşı bitirmeye odaklı olmuştu. petrol sıkıntısı yüzünden sivil-askeri tüm araçlar artık bir işe yaramaz olmuştur.işte bu sırada bir firma kablosuz enerji iletiminde devrim yaratacak bir buluş yapmış ve tüm araçlar evler barklar her yerler sonsuz ve şarja ihtiyaç duymayan kaynağa kavuşmuşlardı, kuantum ışınlamalı enerji aktarımı ( vaaavv)
firma politik işlere burnunu çok sokuyor, ahlakı porno yıldızları sorguluyordu…

Romantizm’ e romantik bir bakış

makaleci | 12 March 2008 02:31

Cinsiyete göre romantizm analizinde bulunulmuş bu araştırmada… Erkeğe, kadına göre bu farklar ne ifade eder insanlara bilemem ama, benim -cinsler fark etmeksizin- gördüğüm bir çok romantizm manzarası var, buyrun…

Romantizm bir hâl mi?

Bir duruş mu?

Cidden içinden mi gelir kişinin, yoksa kişi kendini o ölüp bittiği karşı tarafa kabullendirmek, beğendirmek için romantik biri gibi mi görünmeye kalkışır?

Türkiye’ye Dışarıdan Bakmak

dogukansavas | 12 February 2008 20:10

Bügün dışarıdan Türkiye’yi seyretmek her zamankinden kolay. Özellikle yabancı ülkelerde bulunan think-tank’lerin neredeyse tüm içeriklerini internete kaydırmaları ile birlikte, bugün dışarında nasıl görüldüğümüzü takip etmemiz olanaklı. Aslında tek tek günlük gazetelerden makaleleri alıp bulmak epey uğraş gerektiriyor. Bunun yerine çeşitli kuruluşların bölgesel bazlı yayınları sürekli güncel bir halde bizi taze tutabilmekte. Think-tank’lerin Türkiye coğrafyasına yönelik siyasal islamdan hukuki konulara, seçimlerden üniversite reformlarına, Kürt probleminden ekonomik kalkınmaya yönelik fakat bunlarla sınırlı kalmayan konularda yabancı basın derlemelerini, makaleleri, askeri konular dahil raporları, üniversite tezlerini, gazete haberlerini vs. dahil ederek sundukları başlıca kaynaklar ise şunlar: