bildirgec.org

özledim hakkında tüm yazılar

arada aşk düşüncesi

seniseviyorumdenizim | 17 May 2011 14:26

Aşkımın gelmesine kaç saat var diye saate bakıyorum… İçtiğim çay sevgilim yanımda olmadan yarım tada sahip. Ben yarım huzurluyum sensiz, sen gelince saraylara yakışır bir huzur kaplıyor bu bedeni.

Açık söyleyeyim, sensiz biraz huysuzum. Nasıl desem, bir parça -ya da bir parça değil çok parça- senin eksikliğini hissedip her an yanımda ol istiyorum ya; işte bundan kaynaklanıyor, bütün bu içtepi seramonisi.

Yaklaşık üç saat ver senin güzel gözlerini görmek için, düşünebiliyor musun? Benim için nasıl güzel bir varlıksın sen! Beni sakinleştiren ama sakinleştirirken salaklaştırmayan, olumlulaştıran; uysal bir kedi kıvamına getirip şarkılar söyleyen, aşk şarkıları…

İşte O Kelebek Bendim..!

ByHeadBangeR | 02 May 2011 14:11

Bu yazı, yarım kalan bir gidişin yazısıdır.. Yarım kaldığı zannedilen bir sevdanın, yarım kalan bir gidişin son intiharının son mesajıdır.. Kurgu filan yoktur. Bütün olaylar kahramanlar kişi ve kurumlar gerçektir. Aslında bu yazı gidemeyeşimin gidiş mektubudur. Olmayan bir intiharın, hiç olmamış bir mesajıdır.. Saygılarımla…“Yüreğimde Öldürdüğüm Meleklerin Anısına…”Şuan içtiğim son sigaranın yarattığı bir burukluk gibi veya öleceğini öğrenmiş bir hasta gibiyim. Yüreğimdeki burukluk, bir kelebeğin ölümü gibi. Dolu dolu güzellikler içinde bir gün yaşayıp , o günün biteceğini hesaba katmamış bir kelebek.

Özledim!

Cali Kusu | 25 April 2011 11:02

Kaşlarını çatarak doğan güneşin karşı binanın duvarına yansıyan nefret dolu ışıklarını görüyorum. Kendinden emin bir ahenkle tepelerin arkasından yükselişini özledim. Akşam batarken hoşça kal der gibi önce turuncu sonra kızıl olan rengini özledim. Güneşi özledim!
Yağmurun çatlak taşlar döşeli kaldırımdan yürürken suratıma düşen tükürüğünü görüyorum.
Bedenimi yıpratmadan ruhumu okşarcasına toprağa düştüğü ilk damlalarını özledim. Yerleri ıslatırdı çamur olsun da bana oyun malzemesi çıksın diye. Yağmurun ince ve zarif düşüncesini özledim. Yağmuru özledim!

KAYIP HAYALLER

admin | 06 March 2009 15:18

Öyle yakınsın ki bana,
Yüreğinin sıcaklığı ısıtır bedenimi.
Öyle sıcak ki yüreğin,
Güneş bile kıskanır, yakar gövdemi.

“Mesafe tanımaz” sevgimiz büyüdükçe
Yollar küçülmeye mahkum olur önümüzde,
Mahkum olur sevgi sözcüklerimizin altında ezilmeye.
Ve küçüldükçe yollarseni bulacağım karşımda.
Sıcak gülümseyişin ile umut dolu yüreğini.
Yanında, kayıp hayallerim olacak; senden ayrılırken yoldaki bir taşın altına sakladığım.
Ve sarılırken birbirimize
Güneş dostumuz, yollar düşmanımız olacak.

Dizüstü Mutluluk – Yalanmış!

admin | 05 March 2009 13:42

İşte o gün başladı herşey
Birgün kumdan bir şato yapmaya karar verdik seninle
Denize inat, rüzgara inat, kötülere inat…
Acelemiz yoktu hiç, çünkü sevgi kattık biz kumlara
Kimsenin gücü yetmezdi şatomuzun bir duvarını yıkmaya
Öylesine muhteşemdi ki şatomuz,
Öylesine büyüktü ki…
Herkez kıskandı şatomuzu, kimbilir kumsal bile…

Büyülü şatomuzda buluşmaya başladık seninle.
Hayallerimizi büyütürken dünyamızı küçülttük.
Öylesine büyüdü ki hayallerimiz, şatomuzun odalarını doldurdu.
Kapattık odaları birer birer hayal yüklü sandıklarla,
Bir gün açmak üzere…
Öylesine küçüldü ki dünyamız, kabına sığmaz aşkımız kumlara bulandı
Bir gün temizlenmek üzere…

Ne sanıyordum, meğer neymiş?

dralivolkan | 28 September 2007 11:57

* Tıp fakültesindeyken, plastik cerrahi stajına başlamadan önce, burun ameliyatı olan, silikon taktıran, liposuction yaptıran hastalar göreceğimi sanıyordum; kapanmayan yatak yaraları, büyük yanıklar, dağılmış suratlar gördüm sadece, hiçbiri manken değildi..

* Küçükken, TV ye yöresel kıyafetlerle çıkan Süreyya Davulcuoğlu ile Bedia Akartürk’ü gerçekten köylü sanıp onlara acırdım, para kazanmak için türkü söylüyorlar sanırdım, asıl acınacak olan benmişim meğer.

* Küçükken TRT deki haberleri farklı bir algılamam vardı, yani haberlerin TRT var diye olduğunu sanıyodum, TRT haber sunmasa dünyada hiç bişey olmayacak diye düşünüyodum (ne salakmışım)* Kenan Evren’i Atatürk’ün oğlu sanıyodum ( e işte küçüğüz tabi)( bi de resim koyamıyorum artık, bi sorun var)* Bi reklam vardı, VİP ekspress deterjanı, o reklamda kadın çamaşırı alıyo, leğene sokuyo çıkarıyo çamaşır tertemiz, ben de gerçekten öyle olduğunu sanıp annemin kafasını ağrıtmıştım sen de ööle yap diye ( sanırım yorulmasını istemiyodum çamaşır yıkarken, ööle yapsa çok kolay olacaktı)* İnsanın büyüyünce oyuncakları çizgi film izlemeyi sevmeyeceğini, bunun büyüyünce otomatikman olan bişey olduğunu sanıyodum, böyle bişey de yokmuş yav.* TV de gördüğümüz ünlü insanların asla ölmeyeceğini sanıp, keşke ünlü olsaydım derdim; Adile Naşit öldüğü gün bu fikrim değişti, ünlü olmaktan vazgeçtim.