bildirgec.org

ölüm hakkında tüm yazılar

hayata inat…..

UMITLI UMITSIZ | 05 April 2011 10:13

Hayat bize oyun oynuyor derler ya; oysa hayat başlı başına bir oyun değilmidir? neden hayat oyun oynuyor sahi? Hayat bir oyunsa neden biz hayatla oynamıyoruz… tüm olumsuzluklara inat hep gül. Hayata inat gül. Deneniyorsun farkında olmadan. acıyla, nefretle, kinle, aşkla,gözyaşıyla, mutlulukla, yalnızlıkla…… aşık oluyoruz, aldatıyoruz. seviyoruz, mutlu olamıyoruz. kıyamam diyoruz, kıyıyoruz. bizi ölüm ayırır diyoruz. ölümü bekleyemiyoruz… neden neden neden? aşık olmak istiyosun. bir sabah uyandığında yanında olsun istiyorsun.

Türkiye’nin Sağlık Profili

bithikotsis | 31 March 2011 18:02

Yıllar baz alınarak eskiden yeniye sıralı yaş ortalamaları, bu ortalamaların dünya ülkelerine göre sıralamadaki yeri, Türkiye’deki ölüm sebepleri ve oranları ve bu oranların büyükten küçüğe sıralanması, bunların ortalamalarının dünya dünya ülkelerine göre sıralamasındaki yeri, kanser tiplerinin sıralaması, sağlık risk faktörleri sıralaması,

Türkiye’nin demografik özeti ve bu sıralamaların neredeyse hepsinin iyiden kötüye skalası ile renklerle gösterimini içeren zengin bir kaynak hazırlamışlar. Buradan görebilirsiniz.

Elizabeth Taylor hayatını kaybetti

queennothing | 23 March 2011 19:25

Who’s Afraid of Virginia Woolf“, “Cat on a Hot Tin Roof” gibi yapımlarla gönüllere taht kuran menekşe gözlü aktris Elizabeth Taylor, 23 Mart 2011 Çarşamba günü hayatını kaybetti. 1932 senesinde dünyaya gelen, başından sekiz evlilik geçmiş olan Taylor’un ölüm nedeni ‘kalp yetmezliği’ olarak açıklandı. 79 yaşındaki Taylor’un ölümü, başta sinema camiası olmak üzere milyonlarca sanatsever ve biz Sinepil okuyucuları için büyük bir kayıp oldu.

Abes..

admin | 19 March 2011 14:43

“Benim mafyayla arkadaşlıklarım oldu,dostlarım var kardeşlerim var! Amma asla ve asla öyle eroincilerle falan filan ilişkim olmaz arkadaş! Evet haliylen vuran kıran biriyimdir, insana bişey olsun istemem, kadınlarımı da zaman zaman incittim ama aslında çok yufka yürekliyimdir..”

Bu sözleri Tatlıses 2000 yılında bir tv programında Ali Kırca’ya söylemiş..
Adam, hem tok sözlü hem hoyrat.
Nükte düşkünü mü? diye düşünüyorum.
Mikrofonundan olağanüstü bir ses yükselirken diğer yandan beylik yargıları ile insanı çileden çıkaran bir yavan, yaban..

Ben Ölünce Gitmiş mi Olacağım?

admin | 18 March 2011 09:29

Özledim be can…
Öyle titriyor ki içim. Nasıl bir hasret ya rabbim. Gözleri kapalı uçurumun kenarında bekler gibiyim. Ha düştüm ha düşeceğim…

Gözlerim hep aynı noktada kilitlendi, öylece kaldı…
Nefes almak mı? Bak işte o en zor olanı. Boğazıma düğümleniyor kelimeler. Konuşamıyorum be can. Özlüyorum, söyleyemiyorum…
Susmayı da beceremiyorum. Kahrolası hayattan adam gibi defolup gidemiyorum. Adım atamadıkça ölümü özlüyorum…

Kayıplarımız: Jane Russell ve Gary Winick

queennothing | 01 March 2011 13:42

Şubat ayı henüz bitmişken duyurulan iki vefat haberi, sinema dünyasını yasa boğdu. İlki, 27 Şubat akşamı kanserden kaybettiğimiz yönetmen Gary Winick. Anne Hathaway ve Kate Hudson’un birlikte rol aldıkları “Bride Wars” (Gelinlerin Savaşı), Amanda Seyfried ve Gael García Bernal’ın birlikte rol aldıkları “Letters to Juliet“, “Charlotte’s Web”, “13 Going on 30” gibi yapımların yönetmenliğini yapmış olan Winick, 44 yaşındaydı.

Diğer vefat haberimiz ise, 50’ler ve 60’ların gözde aktrislerinden Jane Russell. 27 Şubat günü kaybettiğimiz Russell, 89 yaşındaydı.

DEDEM

nihansage | 26 February 2011 16:20

Dedemi son gördüğüm gün, derenin kenarında oturmuş, akıp gitmekte olan suya bakıyordu. “Geldin mi güzel kızım?” diye bana seslendi.İnsanın içine işleyen sıcacık gözleriyle bana baktı.Nereden bilebilirdim ki onu son görüşüm olduğunu, insanın içine işleyen tatlı sesiyle son kez seslendiğini…

“Gel otur yanıma” dedi. “Seninle dede torun konuşalım.” Uzun uzun baktı bana. “Demek gidiyorsun, yuvadan uçma vakti geldi ha!”

“Öyle söyleme dede, alt tarafı üniversite eğitimi için evden ayrılıyorum. Yakında yine görüşürüz.”

Kızıl Kül

Chat Noir 1 | 16 February 2011 11:05

Bitmek üzere olan sigaramın kızıl külüne bakarken,
Neler geçmedi ki aklımdan;
Gecenin karanlığında yalnızlığıma eşlik eden tek dost,
Kızıl bir ölümdü.
Sevdiklerim aklıma geldi,
Şimdi yanımda olmayan sevdiklerim.
Kızıl külden çıkan dumanlar,
Ümitsizliğimin gözyaşlarıydı.
Aslında gerçek ölüm, elimde tuttuğum zehir değil,
Dost sandıklarımla birlikte olmaktı.

Aklımdan Geçen Cümle

Chat Noir 1 | 10 February 2011 11:41

Sizlerle enteresan bir anımı paylaşmak istiyorum. Üniversitedeyken yaşadığım bu olay karşısında ben de şaşkınlık yaşamıştım. Üniversitedeyken en yakın arkadaşıma ekonometri sınıfından bir çocuk çıkma teklif etmişti. O da nazikçe reddetmişti. Biz kendisiyle arkadaş olduk sonrasında. Ders aralarında, kantinde, yemekhanede karşılaştığımızda selamlaşır, iki çift laf eder hale gelmiştik. Bir gün en yakın arkadaşımla kantinde oturuyoruz o yanımıza geldi. Selamlaştık. O yanımıza oturmadı ama konuşmaya devam ediyoruz. Kendisi alttan bıraktığı derslerini artık çalışarak vermek istediğinden bahsediyordu ama daha çok arkadaşıma bakarak konuşuyordu. Bende konuşan o olduğu için onun yüzüne bakarak onu dinliyordum. Birden aklımdan “acaba çok az zamanının kaldığını bilseydi yine de derslerini vermeye çalışır mıydı ?”, şeklinde bir düşünce geçti. Ancak aklımdan geçen bu düşüncemi tabi ki sesli olarak paylaşmadım. Böyle düşündürtecek herhangi bir durum hakkında bir bilgiye sahip değildim. Onu dinlerken, ona bakarken aklımdan bir anda geçen bir düşünceydi bu. Sonra bizde kendisine başarılar diledik. O günkü sohbetimizden hatırladıklarım, kaldığı derslerinden geçmek istemesi ve o anda aklımdan geçen bu garip cümle. O günkü kısa sohbetimizi sonlandırdık. Aradan birkaç hafta geçti. Geçen süreyi tam hatırlayamıyorum ama yaptığımız konuşmayı hatırlayacak kadar kısa, çok uzun olmayan bir süreydi. En yakın arkadaşımla beraber sınıfımızın yer aldığı katta ilerliyorduk. Ekonometri sınıfının kapısının önünden geçerken kapıda asılı olan bir resim dikkatimizi çekti. Başımız sağ olsun, Allah rahmet eylesin, arkadaşımızı kaybettik, benzeri bir yazı yazıyordu. Meraklandık. Kim olduğunu anlamak için resme daha yakından baktık. Resimdeki O’ydu. Birkaç hafta evvel bizimle sohbet eden, kalan derslerini vermek istediğini söyleyen arkadaşımızdı. Sınıfın kapısındaki resimden edindiğimiz bilgiye göre trafik kazası geçirmişti. Arkadaşım ve ben bir birimize baktık. Hem şaşırdık, hem de üzüldük. Ölümün insanı ne zaman nerede yakalayacağı belli olmuyor. Bunu önceden hissetmiş olmam da beni şaşırtmıştı.

EY ÖLÜM SEN NESİN?

nihansage | 04 February 2011 17:50

Ölüm… Tatlımısın gerçekten.Şu an hissettiğim gibimisin.Düşüncemde yarattığım gibimisin.Şu su gibi akan hayatımda,son noktamısın?

Sen ölüm…Sen sevenleri ayıransın.Yürekleri yakansın.Anne, baba, kardeş hasreti çektirensin.Ağıtlar yaktıransın.

Sen en sonsun,son duraksın,bu dünyanın sonusun,yaşamımın ise sadece ortasısın.