Şimdi geziyorsun ortalıkta, ceza almadın, hiç kimse katil demiyor sana ve için rahat; bense parçalanan ruhumun kanatlarını hala toplamaya çalışan beceriksiz peri…

Eğer bir masal perisi, girerse rüyalarına
Öldü dersin gül güzeli, tılsımını kaybetti.

Dinlemeye katlanamadığın şarkılar vardır. Gömmeyi beceremediğin yaralar vardır….

Yaralı bir ruhsundur, çoktan parçalanmış; elinde kalan tanelerle, ‘Hala bir şeyler yapabilir miyim?’ diye düşünen; edinen, duran, yoran, yorulan, en çok kendini yoran; hayat değil beynidir yoran, anları manasızlaştıran, derinliksizleştiren, varlığını sorgulayan; ‘Acaba varlığı hiç var mıydı?’ diye düşünen, bir yanıyla trajikomikliğine gülen, bir yanıyla kahrolarak ağlayan, yaralarını kapatmayı beceremeyen olduğunu kendine çoktan itiraf eden…