bildirgec.org

niyet hakkında tüm yazılar

Seçim Körlüğü: Ne İstediğinizi Bilmiyorsunuz

denizkar | 23 April 2009 17:45

Algı değişiklikleri ile kendi uzmanlık alanlarında bile çok basit testlerde hata yapan uzmanları duymuşuzdur: bir şarap uzmanının kırmızı ve beyaz şarabı ayırt edememesi (karartılmış bardaklar içinde) veya sanat eleştirmenlerinin bilgisayar tarafından rastgele çizilmiş çizgilere bakarak çok derin anlamlar görmeleri gibi. Böyle öykülerden hepimiz zevk alırız çünkü kişiler bir konuda gerçek otorite olduklarını iddia etmeyi arzularlar. Peki ama eğer gündelik seçimlerimizi nasıl yaptığımızı incelemeye kalkarsak.. Uzmanlar uzmanlıklarının el verdiği ölçüde ve bu limitler içinde hata yaptıklarında kabul görebilirler ama peki ya bizler kendimiz üzerine en uzman kişiler olarak hata yaptığımız zaman bu kabul edilebilir bir hata olur mu?

Gerçek seçimimiz gizlice değiştirilse bile sorulduğunda seçimimizi şiddetle savunuyoruz. Fotoğraf: Peter Cade / Getty
Gerçek seçimimiz gizlice değiştirilse bile sorulduğunda seçimimizi şiddetle savunuyoruz. Fotoğraf: Peter Cade / Getty

Bu sorunun cevabı bazı illüzyon numaraları kullanılarak bulunmaya çalışılmış. Katılımcılara sunulan alternatifler üzerinde bazı numaralar yapmaktansa habersiz olarak kişilerin seçim sonuçları üzerinde numaralar yapılmış ve nasıl tepki verdikleri kaydedilmiş. Örneğin, ön çalışma olarak katılımcılara insan yüzü fotoğrafı çiftleri gösterilmiş ve daha çekici olanı seçmeleri istenmiş. Bazı denemelerde kişilerden, seçim yaptıktan hemen sonra seçimlerinin arkasında yatan nedenleri açıklamaları istenmiş.
Habersiz olarak, bazı denemelerde çift-kart illüzyonu ile seçtikleri yüz aslında seçmedikleri yüze ait fotoğrafla değiştirilmiş. Genel yargı, böyle bir değişiklik olduğunda çok büyük ihtimalle hepimizin bunu hemen fark edeceği yönünde. Fakat sonuçlar %75 oranla katılımcılar illüzyona kandıklarını ve aslında seçmedikleri yüzü neden seçtiklerine dair açıklamada bile bulunduklarını gösteriyor. (deney videosu)

ELEŞTİRİ-YERGİ-SÖVGÜ

teacher07 | 22 April 2008 12:15

Toplum olarak eleştiriye hiç gelemiyoruz.Hele öz eleştiri hiç yok… Yanlışı görmeden; yanlışı yaşamadan ; doğruyu bulmak, doğruyu yaşamak mümkün mü acaba? Ya da en azından ortak paydalar bulamaz mıyız eleştiri konusunda?Karşıt düşünceleri savunanlar birbirlerine katlanmak durumunda değil midir? Tartışmayı bir kavga haline dönüştürmek, katlanamamaktır. Güç ve kötü durumlara katlanamamak kavgayı getirir.Eleştiri; övgü ve yergi içerir. Hoşa giden durum, söz veye yazı övülür, doğruluğu gösterirlir.
Yergi, beğenilmeyen düşünce , söz ve yazı ya da bir durum nedenleriyle ortaya koyabilme olmalıdır.Eleştiri, tartışma, övgü ve yergi; seviyeli ve uygun şekil ve ortamlarda olursa bir yere götürür. Yoksa sonuç kavga, kötülük ve sövgüye varır.Hafif üyesi olarak, büyük üzüntü içindeyim. Yazı yorumlarında yakışıksız sözler Hafif’e yakışmıyor. Bir öz eleştiri olarak kabul edin yazımı. Hele hele sövgüler ve kabadayılanmalar … Hiç yakışmıyor. Sevgi ve saygı ne zaman gerekecek…Merak ediyorum… Niyet ne acaba?

Adam eğlendirici

aggali | 24 August 2007 12:18

İnsan hayatta karşılaştığı bazı tuhaflıkları unutmuyor, bunlardan ikisini sizlerle paylaşacağım. Bu yazıyı yazarken ülkem insanının ne kadar geri bıraktırıldığını düşünerek, ama sizin için başımdan geçenlerin sevimli yönlerini bulmak için zaman harcayarak zaman geçirdim.

2000 li yılların başında bir arkadaşın önerisini kabul ettim ve birlikte Aksaray’da bir tiyatro kurmaya karar verdik. Her şey o kadar güzeldi ki, arkadaşımın anlatımıyla, herkes bizi kabul edecek, biz de Aksaray’da tiyatronun temellerini atacaktık. Nitekim attık, ama ne kadar yeşertebildiğimiz tartışılır tabii.

NET KONDÜKTÖRÜ

aggali | 09 June 2007 19:30

NET KONDÜKTÖRÜ KONUSUNU YAZACAĞIMI BELİRTMİŞTİM SEVGİLİ GÜNLÜK; NE İŞ YAPAR BU NET KONDÜKTÖRLERİ? DAHA ÖNCE YAZACAĞIMI BELİRTMİŞTİM ; BU KADAR KISA SÜREDE YAZACAĞIMA BEN DE İNANMAMIŞTIM AMA, YAZIYORUM SEVGİLİ GÜNLÜK.
NET KONDÜKTÖRLÜĞÜ ESKİDEN TRENLERDE BİLETLERİ KONTROL EDEN KONDÜKTÖRLERİN YAPTIĞI İŞE BENZİYOR BİRAZ, AMA ONLARDAN AYRILDIĞI YÖNLER DE OLDUKÇA FAZLA. ESKİDEN KONDÜKTÖRLER TRENLERDE KONTROL İŞLEVİ YAPARLARMIŞ ( BİZ O DEVİRLERE YETİŞEMEDİK AMA OLSUN, EN AZINDAN BİLGİMİZ VAR BİRAZ); TRENLERE KAÇAK OLARAK GİRENLERİ TESPİT ETMEYE, YAKALAMAYA VE ONLARA GEREKEN CEZAYI VERMEYE YETKİLİ KİŞİLERMİŞ KONDÜKTÖRLER.
ŞİMDİ İŞİN İLGİNÇ YANINA GELELİM; NET OLDUKÇA SERBEST BİR ALAN VE BU ALANI KONTROL ETMEK O KADAR KOLAY DA DEĞİL. AMA NET KONDÜKTÖRLÜĞÜ MESLEĞİNİ YAPACAK OLANLAR İÇİN BİR İKİ LAFIM OLACAK.
NETTE GEZENLERİN NİYETLERİNİ BİLEMEZSİNİZ TABİİ Kİ AMA; DAHA ÖNCEDEN GİRDİKLERİ SİTELERDEN GİREBİLECEKLERİ SİTELERİ TAHMİN EDEBİLİRSİNİZ. BU İŞİN EN KOLAY YÖNÜ, ZOR OLAN İSE NETİ KÖTÜ AMAÇLARI İÇİN BİR ÇARPMA YASTIĞI OLARAK KULLANANLARI TESPİT ETMEK. AMA ARTIK TEKNOLOJİ O KADAR İLERLEDİ Kİ; ELİNİZDE BİR NET NİYET MAKİNASI OLMASI YETERLİ BU KONU İÇİN.
NET NİYET MAKİNASI’NIN NE OLDUĞUNU SORANLARI DUYAR GİBİYİM; EFENDİM NET NİYET MAKİNASI, NETE GİRENLERİN NİYETLERİNİ ÖNCEDEN TESPİT EDEN BİR MAKİNADIR, YAKIN ZAMANDA İCADEDİLMİŞTİR. MUCİDİ BİLİNMEMEKTEDİR, AMA İCADETME NEDENİNİN NE OLDUĞU KONUSUNDA HİÇ BİR KUŞKU YOKTUR. NEYSE SEVGİLİ GÜNLÜK NET NİYET MAKİNASI HAKKINDAKİ YAZIYI DA BİR DAHAKİ SEFERE YAZMAK ÜZERE ŞİMDİLİK KENDİNE VE NETE DİKKAT ET.

Bağımlılıklarımız ve Özgürlüğümüz…

hypatia | 18 April 2007 20:52

Bağımlılıklarımız ve özgürlüğümüz…
Aslında başlangıç kelimem bağımlılıklar olsada ben özgürlükten başlayacağım. Hani şu dilimizde her an söylediğimiz “Ben Özgürüm” kelimeleri varya işte ondan.
Özgürlük…

Nedir bu özgürlük ? Gerçekten özgür müyüz acaba ? Özgürlüğümüzün sınırları nasıl belirlenir, nelere endekslidir ? Özgürlüğün kesinlikle mümkün olmadığı bir nokta varmıdır ? Kendimizi gerçekten özgür ne zaman hissederiz ? Veya gerçekten özgür olabilir miyiz ?
İşte bu kadar sorudan sonra bağımlılıklarımıza geri dönebiliriz.

60 yıl önceki bebek takası

ozgursfk | 26 September 2006 16:30

Evet Serbest Atış Başladı; Ne diyorsunuz bu haber için; 60 yıl önceki bebek takasına herkes tepkili
Kişisel görüşümü söyliyeceğim ama iki arada bir derede kalıyorum.
1. Doktor çok iyi yapmış. Bir yavrunun hayatını kurtarmış. Doğuştan gariban olan bir insanı zengin yapmış. Üstelik bundan kimse zarar görmemiş. Tam aksine bir anne baba yavrularını kucaklarına almış sevmiş beslemiş büyütmüş evlat hasreti çekmemiş.
2. Herkesin kaderi çizilmiştir. Doktor bununla oynayamaz. Ona mı kalmış çocuğun kaderini değiştirmek . Çocuk ortada kalmasın diye insani duyguyla, çocuğu korumak için yapmış. Doktorun niyeti kötü değil. Ama niyeti ne kadar iyi olsa da, yaptığı iş aldatma ve kandırma oluyor. Kimse kendini Tanrı yerine koyup çocuğun kaderini ailesine danışmadan değiştirmemelidir. Hem etik, hem yasal, hem de sosyal açıdan yanlış bir davranış. Çocuğa ve ailelere yapılmış bir haksızlık bu.
3. Doğrusu ne peki; bence doktor her iki taraftan da birileri ile konuşmalı idi. Belki onların rızalarını alarak bu işi en doğru şekilde yapabilrdi.
Bu arada

engin günaydın olmak ..

cebrailiye | 13 April 2006 15:50

yaşamı tiye alıyormuş gibi görünenler canımı ne kadar çok sıkıyor hattâ ruhumu daraltıyorsa ; ciddiye alanları gördükçe gençleştiğimi düşünüyorum ( burada kastım gerçekten tiye alanlar değil, doğru okumadan yanlış anlaşılmaya kurban gitmeyelim ) , onlardan öğreneceğim o kadar çok şey var ki..
engin günaydın bu konuda verebileceğim en iyi örnek gibi geldi bir anda ve yazdım. oynadığı rollerde ne kadar beğenimi kazanıyor ve saygıyı hak ediyorsa, sokakta karşılaşsak sanki önümü de iliklerim gibime geliyor.yâni onun oyunculuğu, izleyiciye ”enseye tokat, ….” hissini vermiyor. son zamanlarda işini bu kadar ciddiye alan birine (sanat dünyasında) , rastlamışlığım yok.
türünün her alanda çoğalmasını diliyorum.
…………………………………….
ve evet tanrım son sözlerim sana olacak :
– şu para çıkacaksa çıksın artık piyangodan ! bak 37’ye girdim bugün, şansım giderek azalıyor. kötü bi’ niyetim yok , sinema ve tiyatroya yatırım yapacağım söz. ha bir de medyada doğan grubuna rakip olacağım. ha unutmadan , birkaç opera ve konser salonu kuracağım. bildirgeç için de ne gerekiyorsa artık ( fazla masraf istemez herhâlde)..