bildirgec.org

nişan hakkında tüm yazılar

google, microsoft, apple mali raporlar…

Lorilleux | 27 April 2010 12:41

mali raporlar...
mali raporlar…

2010 yılının ilk çeyreğinin üzerinden yaklaşık 3 hafta geçmesinin ardıdan şirketler finans raporlarını açıkladı. microsoft, apple ve google da tabii. bu üçlü içerisinde raporlara göre ilk çeyreği en karlı geçiren isim, ünlü yazılım ve bilişim devi microsoft oldu. microsoft’u, tüketici elektroniği üreten ve ipad ile adını bir kez daha duyuran apple izledi. artık hemen hemen her yerde karşımıza çıkan google ise bu ikilinin ardından geldi.

microsoft14.5 milyar dolar gelir, 4.01 milyar dolar kar elde etti. microsoft’un alt şirketlerinden biri olan windows, geçen seneye göre 1.788 milyar dolar ek gelir sağladı. görünüşe göre windows 7 microsoft’a yaradı.

Kork abrlın beşinden öküzü ayırır eşinden!

witamin | 19 April 2010 11:20

Bugün , yani benim yazıyı yazdığım tarih 18 nisan.Rumi takvime göreyse 5 nisan.Halk takvimine göreyse Abrılın 5 i.
Halk takvimi demek eskinin meteoroloji işleri demek.Yılın hangi gününde hava şartları mevsim normallerinin dışında seyreder Anadolu insanı bunları bilir.Çünkü bilmelidir.Ne mi olur bilmezse?Tarımla,hayvancılıkla uğraşan insanların heba olur emekler,alın terleri.Hayvanları ölür,ekinleri kurur,işleri bozulur.Bana göre en önemli mirastır yüzyıllarca atalarından aktarılan.Şimdi meteoroloji var biz bilmeyiz o yüzden bunları.Bizim de Abrıl’ı gözümüz biyerlerden ısırır ama aynı yerden değil tanışıklığımız.Biz Nisan’ın ingilizcesini biliriz o da April’dir.Eprıl diye de okuruz ayrıca.Abrıl ise yazıldığı gibi okunur.Anneannem iddia eder bizden duymuşlar da kibarlaştırmışlar diye.
Anadolu’nun değişik yerlerinde değişik şekillerde aşınmaya uğramıştır bu kelime.Edirne ‘de April , Sivas’ta Ebrul , Adana’da Abrul.
Bugün Abrılın beşi demiştim ya.Halk takviminde sayılı günler denilen günlerden biri.Baharın sıcak yüzünü göstermeye başladığı ayrıca tarla bahçe işlerinin de yoğunlaştığı bu zamanda aniden öyle soğuk öyle fırtına olurmuş ki kar bile yağabilirmiş.

“Abrıl apıştı koca öküz ota yapıştı “

sözünü doğrular şekilde ota yapışırcasına yiyen hayvaları bu günlerde dışarıya çıkarmazlarmış ki dışarıda olan öküzler mandalar soğuktan romatizma olup ölmesinler “Abrulun beşi sığır leşi” olmasın.
Tarımda da önemli etkileri olurmuş bu soğukların.”Tohum ya elde olmalı ya yerde olmalı” denirmiş.Eğer daha önce ekilmiş ve filiz çıkarmışsa bu filizler soğuk alır verim düşermiş.
Burada şimdilik fırtına var.Zaten yılın hemen hemen her günü olur ama bugün biraz fazla ve soğuk.Kar yağmasın da bu kadarına razıyım ben.Öküzüm tarlam yok ama keyfim var keyfim kaçar 🙂

ipad’in uluslararası lansman tarihi ertelendi!

Lorilleux | 15 April 2010 11:31

ipad sadece ilk hafta amerika'da 500.000den fazla sattı.
ipad sadece ilk hafta amerika’da 500.000den fazla sattı.

Görünen o ki, apple kedi ülkesindeki ipad siparişleri yüzünden yeni oyuncağı ipad’in lansman tarihini planlanan tarih olan nisan sonundan mayıs sonuna erteledi.
ipad şu an sadece amerika’da satışta; fakat satışları sadece ilk haftasında 500.000’i çoktan geçti. Planlanandan çok daha fazla satılmış olması sebebiyle de siparişlere yetişememe sorunu olmaması için tüm dünyada satış başlaması için belirlenen lansman tarihi yaklaışk olarak bir ay ertelendi.

10 mayısta uluslararası pazarlar için ön siparişler alınacak
10 mayısta uluslararası pazarlar için ön siparişler alınacak

10 mayıs tarihinde amerika dışındaki ülkelerden ön siparişler alınmaya başlanacak. Bu tarihte aynı zamanda uluslararası pazarlar için fiyatlar da açıklanmış olacak.

TOMURCUKLAR

mavilikler | 12 April 2010 14:15

Hava güzel… Nisan, yağmurlarına ara verdi bugün. Bahar yüzünü gösterdi. Kaldırımlar insan kaynıyor. Evlerinden apartopar çıkmış, güneşe koşuyor herkes. Ben de onlarla birlikte koşar adım yürüyorum o kaldırımlarda. Küçücük bir parça da ben oluyorum o kalabalıktan.

Hepimiz bir bütün olmuş, güneşe açıyoruz tomurcuklarımızı. İçimizde adlandıramadığımız, garip bir telaş; bu yeniden doğuşun tadını çıkararak yürüyoruz gideceğimiz yeri bilmeden.

Arkamda iki genç kız… Bu güneşli havaya son derece uyan cıvıl cıvıl bir neşeyle birşeyler anlatıyorlar birbirlerine. Yüzlerini görmeden, lise çağlarında olduklarını tahmin ediyorum söylediklerinden.

romanlar gününüz kutlu olsun

taha3045 | 08 April 2010 11:07

Dünyada kutlanan 8 Nisan Dünya Romanlar günübu yıl ilk kez organize şekilde kutlanacak.Sulukule Roman Kültürünü Geliştirme Derneği’nin düzenlediği organizasyon ile Balat Sahili’nde düzenlenecek kutlama programına Fatih Belediyesi katkıda bulundu.( program)

Dünya Romanlar Günü Festivali’ne pek çok sanatçı ve Roman dernekleri davet edildi.Festivalin sunucusu Romanların modacısı olarak bilinen Kobra Murat.

mart ayı

nazokiraze | 18 March 2010 11:38

Eski Roma’da takvimin başladığı ay olan Mart ayı takvim reformuna kadar hep yılın ilk ayı olarak kaldı, sonrasında yine de uzun süre yılın Mart ile başlaması geleneğine devam edildi.

Mart kapıdan baktırır kazma kürek yaktırır şeklinde atasözü ,mart geldi , bahar dallarım açtı diye orana burana incecik şeyler giyme, üşütürsün küllüm olursun, havalar her an buz gibi olabilir ,donarsın demek istemiştir. Bilmem neremize Mart karı yağdı lafı bu ayın soğuğunun ve karının ne kadar zalim olduğunu açıklayan engin bir bilgidir bizlere.

Gölge Oyunu..

pillibebekkuyuda | 23 October 2009 13:45


Yakın arkadaşı Nihal in
, yazlık evlerinde yapılacak nişana gitmek için makyajının son rötuşlarını yapıyordu..Omuzlarını açıkta bırakan kalın askılı, uçuk pembe elbisesini giymiş küçüklüğünden kalan alışkanlığıyla çevresinde dönüyordu..Döndü döndü ve havuzun üzerinde yüzen bir mum eşliğinde bahçeye girdi..

Nihal in anne ve babasıyla muhabbet etti biraz, sonra içkisini aldı..
Sütyeninin askısı gevşemişti sanki, aksilikler onu bulmasa şaşardı zaten..

başımı bağlayacaklar

taha3045 | 17 September 2009 11:05

Bugün benim için büyük bir gündü, annemin evine geldim ,elbette anacıgımın evine her gelişim benim için çok özel, güzel,harikulade ama bugünün başka bir güzelliği var. Bugün buraya İzmir’den Pekmez teyze geldi, adını ben Pekmez koydum hatta öyle benimsedim ki özel isimmiş gibi büyük harfle yazıyorum. Pekmez teyze gelirken yanında kızını da getirmiş, birlikte bakkaldan çikolata çaldıgımız, kümeslere dalıp tavukları serbest bıraktıgımız,çocukluk aşkım olan güzellik.

Hiç değişmemiş, hiç te evlenmemiş, eğer kız olsam o gelecek diye bir gün sürecek olan lahana,pırasa diyeti falan yapardım, öylesine güzelleşmiş ki ben bile kendimi begenmedim ,oğlum kendini yakışıklı bilirdin ama şu güzelliğe bak utan diye.

İnsan çocukluguna ait bir anı görünce nasıl da heyecanlanıyor, onu en son gördügüm güne gitti aklım, vedalaşmadan önce koltuga uzanıp saatletce cips yemiştik, çocukluktan gençliğe geçiş dönemide olsa hala çocuktuk demek ki, akşama taşınacagız ama cips yiyoruz tam kapı açılıp haydi gitme vakti denilince ağlama, sarılma,üzülme,bıdıbıdı durumları.