bildirgec.org

mystery hakkında tüm yazılar

12 Angry Men (1957)

queennothing | 29 September 2009 16:17

2002 yılında hayatını kaybeden New Yorklu senarist Reginald Rose‘nin senaryosunu yazdığı (aynı zamanda onun hikayesinden uyarlandı), daha önce TV dizilerinden deneyimli olan Philadelphialı yönetmen Sidney Lumet‘in ilk sinema filmi yönetmenliği deneyimi olan ve Dünya Sinema Tarihi’nde büyük bir değer taşıyan “12 Angry Men” (12 Kızgın Adam), yapılmış ilk ve en iyi psikolojik/suç filmlerinden biri. ‘En İyi Senaryo’, ‘En İyi Yönetmen’ ve ‘En İyi Görüntü’ dalında Oscar adayı olan film, bir kaç kısa sahnenin dışında tek bir mekanda çekildi.

18 yaşındaki bir genç, ‘babasını öldürmek’ suçundan yargılanmaktadır. Yasa gereği, 12 kişiden oluşan jüri tartışma odasına kapanıp, gencin suçlu ya da suçsuz olduğuna dair kanıtları toplayacak, bir karar varacaklardır. Üyeler, verilecek kararın baştan ‘istisnasız’ olup, verilecek kararın 12 kşinin de onaylayacağına, yani üyelerden bir kişinin bile farklı bir düşüncede olmamasını gerektiğine karar verip toplantıya başlarlar.

Rear Window (1954)

queennothing | 28 September 2009 16:38

Cornell Woolrich‘in “It Had To Be Murder” adlı kısa filmi, usta yönetmen Alfred Hitchcock tarafından beyazperdeye aktarıldı ve sinema tarihinin en başarılı suç/gerilim yapımlarından biri olan “Rear Window” ortaya çıktı. ‘En İyi Yönetmen’, ‘En İyi Sanat Yönetmeni’, ‘En İyi Ses Düzenleme’ ve ‘En İyi Senaryo’ dalında Oscar adayı olan filmde, 1997 yılında hayatını kaybeden Oscar Ödüllü aktör James Stewart ve 1982 yılında bir araba kazasında hayatını kaybeden Oscar Ödüllü aktris Grace Kelly başrolleri paylaşıyor.

Ünlü bir yayın kuruluşunun profesyonel fotoğrafçısı olan Jeff, çekim sırasında kazara bacağını kırınca, evinde tekerlekli sandalyeye mahkum olur. Alçının açılmasına bir hafta kala genç adam, karşıdaki apartman dairelerini izleyerek vakit öldürmektedir.
Öte yandan, dört dörtlük bir kadın olan Lisa, erkek arkadaşı Jeff’i düzenli olarak ziyaret etmekte ve evlenecekleri günü beklemektedir. Jeff içinse durum farklıdır; en ağır koşullarda hayatta kalma yeteneğini sınamış, sert ve inatçı bir kişiliğe sahip olan genç adam, kız arkadaşının da kendisi gibi zor ve sert koşullara katlanabilen biri olmasını beklemektedir.
Jeff’in ilgisizliğine rağmen umudunu kesmeyen Lisa, genç adamla olan ilişkisini devam ettirebilmek için çabalamaktadır.

Drag Me To Hell (2009)

queennothing | 28 September 2009 09:49

Spider-Man” serisi başta olmak üzere, bir çok başarılı yapımda imzası bulunan Sam Raimi, kardeşi Ivan Raimi ile birlikte senaryosunu yazdığı 2009 çıkışlı “Drag Me To Hell” adlı fantastik – gerilim yapımında, Kaliforniyalı aktris Alison Lohman başrol oynuyor.
Bir süredir boşta olan ‘müdür yardımcılığı’ pozisyonuna atanmak için işine dört elle sarılan genç Christine, bankanın kredi danışmanlığı bölümünde çalışmaktadır. Erkek arkadaşı Clay ve bankadaki boş pozisyonu isteyen iş arkadaşıyla aralarında gerçekleşen önemsiz atışmalar, genç Christine’nin hayatını daha da normal kılmaktadır.

İş günlerinden birinde, elinden alınacağı evinin borçlarını ödeyemeyen ve ödeme süresinin uzatılmasını isteyen yaşlı bir kadının, Sylvia Ganush’un yalvarışa dönen ısrarlarını kırmak zorunda kalan genç Christine, sürenin uzatılması için önünde diz çöken yaşlı kadının örselediği vicdanının sesini, terfiyle gelen dolgun ücretin, özünde masum olan hayaliyle susturmayı başarmıştır.

The Thing (1982)

ewupzawertuwal | 18 August 2009 11:36

John Carpenter ustanın 1952 yapımı “The Thing from Another World” isimli filmden uyarladığı bir başyapıt. Sinema tarihinin en iyi yeniden çevrimlerinden biri olan film -benim listemde The Fly’la beraber başa oynar- seksenlerin de korku sinemasını oldukça etkilemekte.

Film başladığında neden Coen kardeşlerin Fargo’yu beyaz odaklı bir film yaptığını anlar gibi bakıyoruz. Kutuplar ve bembeyaz bir örtü, fırtına öncesi sessizlik. İki Norveçli araştırmacı bir kurdun peşinde koşarak Amerikalıların araştırma üssüne gelirler. Hemen de ölürler. Kurt üsse sığınır. Kurt Russell’in canlandırdığı MacReady ve Dr.Copper Norveçlilerin üssünü araştırmaya giderler. Onları orada dumura uğratacak bir şey vardır. Herkes ölüdür ve buzların içerisinde garip bir nesne vardır. Asıl onları dehşete düşürecek şey kendi üslerindedir. Amerikalıların üssünde de vahşet başlamıştır.

Masum köpeğin içinde bir şey vardır.

Twelve Monkeys / 12 Maymun (1995)

queennothing | 28 July 2009 13:45

Fransız senarist / yönetmen Chris Marker‘in, 1962 yılında yazıp, yönettiği kısa film “La Jetée“den uyarlanan “Twelve Monkeys“, David Webb Peoples ve Janet Peoples tarafından senaryolaştırılıp, Amerikalı yönetmen / oyuncu Terry Gilliam tarafından çekildi. 1955 doğumlu, Alman aktör Bruce Willis‘in başrolünde yer aldığı filmde, Brad Pitt, Madeleine Stowe, Frank Gorshin, Lisa Gay Hamilton, Jon Seda ve David Morse gibi isimler de rol alıyor.
Hapishane mahkumu James Cole, bilimadamlarından oluşan bir topluluk tarafından, ‘ceza azaltma’ vaadiyle, bir çeşit deneye ‘zorunlu gönüllü’ olur. Cole’un görevi, zaman makinasına girip, geçmişe, 1996 yılına gitmektir. Zaman makinasıyla geçmişe gidecek olan Cole’un görevi, bilgi toplamaktır. Yolculuğun asıl amacı ise, 5 milyar insanın hayatını kurtaracak kadar faydalıdır.

Scoop (2006)

queennothing | 26 July 2009 11:20

Usta yönetmeen / oyuncu Woody Allen‘ın, Scarlett Johansson tutkusunun bir başka eseri olan “Scoop“, 2006 çıkışlı, komedi altyapılı bir cinayet hikayesi.
Sondra Paransky, gazetecilik bölümünde okuyan, meraklı, atılgan ve zeki bir kızdır. Sıradan yaşamı ve zararsız takıntılarıyla, en büyük hedefi ‘işinde yükselmek’ olan Sondra, bir akşam, sihirbazlık gösteriyle nam salmış Sid Waterman’ın şovuna katılır. Seyircilerin arasından birini seçerek, kutunun içine sokan Waterman, tesadüfen Sondraa’yı seçer ve genç kız, davet üzerine sahneye çıkmak zorunda kalır. Kutuya giren Sondra, gördükleri karşısında dehşete kapılır; çünkü, bu ne Waterman’ın gösterisi, ne de gerçek hayatta karşılaşabileceği bir durumdur; ‘Tarot Kartı Katili’ diye adlandırılan bir seri katilin peşine düşen gazeteci Joe Strombel, bir süre önce esrarengiz bir şekilde öldürülmüştür. Sondra’nın içinde bulunduğu kutuda beliriveren Strombel’in hayaleti, genç kıza ‘cinayetlerin peşinden gitmesi gerektiği’ni söyler. Strombel’in hayaletiyle konuşan Sondra, dehşete kapılır; ancak ‘cingöz gazeteci’ yönü ağır basar ve ‘Tarot Kartı Cinayetleri’ni araştırmaya karar verir. Olaya istemeden dahil olan Waterman de, güvensiz, şüpheci tavırları ve paranoyak fikirleriyle durumu daha da karmaşıklaştırır. Sondra’nın, hayalet Strombel’dan aldığı tüyolar, ‘Tarot Kartı Katili’nin, sosyetenin ünlü siması Peter Lyman olduğu sonucunu ortaya çıkarır. Siyah saçlı kadınları öldürüp, yanlarına bir Tarot kartı bırakan seri katilin, ‘Lyman’ olduğunu düşünen Waterman ve Sondra, baba – kız rolüne bürünerek, türlü yalanlarla genç adamın hayatına sızmatyı başarır.

Yakışıklı, romantik, anlayışlı ve zengin Lyman, Sondra için ‘katil’ olamayacak kadar iyidir ve ikili, birbirlerine aşık olur. Her şeyin dışında Waterman, Lyman’ın katil olduğuna dair sağlam kanıtlar bulur ve korkak karakterine rağmen, Sondra’nın hayatını kurtarmak için harekete geçer. Sondra ise, sevdiği adama güvenmektedir ama Waterman’ın yaraattığı şüpheyi yoketmek için, durumu Lyman’a anlatır. İkili olaya gülüp geçeer, ancak ne Waterman, ne de Strombel’in hayaleti, Lyman’ın suçsuzluğuna inanmıştır.
Aşık Sondra’ya karşı, bir hayalet ve bir sihirbaz; hiçbir savunmanın, aşkın ya da ünün yok sayamayacağı kadar sağlam kanıtlar peşine düşer.

Manhattan Murder Mystery (1993)

queennothing | 17 July 2009 09:43

Larry Lipton ve Carol Lipton, uzun bir evliliğin, heyecansız ve can sıkıcı yanını paylaşan, birbirlerinden oldukça farklı ve orta derece uyumlu bir çifttir. Larry’nin spora ilgisi, Carol’un ilgisizliği; Carol’un opera sevdası ve Larry’nin anlayamadıklarına katlanamama huyu, birlikte geçirdikleri hayatın bir parçası haline gelmiştir. Sıradan bir akşamın sonunda evlerine dönen ikili, apartmanda, yan komşuları Paul House ve Lillian House çiftiyle karşılaşır. Carol ve Larry, davet üzerine geceye House çiftinin evinde devem eder ve çiftin misafirperver tavırlarının yanında, yıllardır birlikte olmalarına rağmen, birbirlerine aşırı ilgi göstermeleri, Lipton çiftini etkiler.
Evliliğinde heyecanın eksikliğini hisseden Carol, yaşlı çiftin sempatik tavırlarına imrenir. Larry ise, karısının tam aksi, kötümser ve umursamaz haliyle, Carol’unkilerden farklı yönde ilerleyen takıntılarıyla dolmuş, evliliğinde hçbir eksiklik hissetmez.
Karısından boşanan Ted ise, Larry ve Carol’un en yakın arkadaşıdır. Kadınlarla yolunda gitmeyen işleri, Ted’i ilk aşkı, Carol’a yöneltse de, Carol, durumu farketmemektedir.

Bir sonraki akşamda, apartmandaki hararete koşan Lipton çifti, Bayan House’un, kalp krizine yenik düşerek, hayatını kaybettiğini öğrenir. Durumun şaşkınlığını yaşayan Carol ve Larry, Bay House’a yolda rastlarlar ve taziye dileklerini bildirirler. Rahat tavırlarıyla karısının ölümüne alışmış görünen Bay House, Carol’un dikkatini çeker. Duruma anlam vremeyen Carol, Bay House’un şüphe çeken tavırlarına kayıtsız kalamaz ve işin peşine düşer. Başını belaya sokmak istemeyen Larry, monoton hayatına yeni bir heyecan istemeyecek kadar tekdüze bir adamdır ve Carol’u engellemeye çalışır.

İddialı bir korku filmi : Paranormal Activity

gorcun | 24 June 2009 09:53

Paranormal Activity
Paranormal Activity

Korku filmlerinde sıkça kullanılmaya başlayan amatör kamera çekimleriyle korkutma tekniği hızla yaygınlaşıyor. Geçmişi Cannibal Holocaust’a kadar dayandırılabilecek bu teknik seyircinin olayı gerçekmiş gibi algılamasını sağlıyor. The Blair Witch Project , [Rec], Cloverfield, Diary of the Dead gibi filmler bu tarz çekilen filmlere örnek olarak sayılabilir. İşte bu teknikle çekilen başka bir filmden bahsetmek istiyorum. Paranormal Activity : Evidence of a Haunting, genç bir çiftin odalarına kamera kurması gibi basit bir fikirle ortaya çıkıyor. Evde garip olaylar olduğundan şüphelenen çift kurdukları kamerayla gece uyurken odada neler olup bittiğini izleyeceklerdir. Bir süre sonra ise hayatları kabusa dönecektir. Son derece basit ve etkili bir fikirle yola çıkan film Oren Peli adlı genç yönetmen tarafından 2007’de çekilmiş. Kadroda genç ve tanınmamış oyuncular olan Micah Sloat, Michael Bayouth ve Katie Featherston gibi isimler var.

paranormal activity
paranormal activity

Echelon Conspiracy (2009)

queennothing | 22 June 2009 10:57

11:14“ün Amerikalı yönetmeni Greg Marcks‘ın yönetmenliğini üstlendiği, 2009 yapımı “Echelon Conspiracy“, Michael Nitsberg ve Kevin Elders tarafından yazıldı.
Tahmin edilebiliriği yüksek bir film olan ve konu itibariyle, 2008 çıkışlı “Eagle Eye” adlı yapıma benzeyen “Echelon Conspiracy“, aksiyon sahneleriyle, izleyicisinin dikkatini açık tutmaya çalışıyor.
1978, Amerika doğumlu aktör Shane West‘in başrolünde yer aldığı filmde, Edward Burns, Ving Rhames, Steven Elder, Sergey Gubanov ve Tamara Feldman gibi isimler de yer alıyor.
İsimsiz bir kutuyla, kendisine hediye edilen cep telefonunu kurcalayan Max Peterson, telefondan gelen komuta kulak verir. Alet, Max’ın kaldığı oteldeki bir indirimden bahsetmektedir ve genç adam, duruma bir anlam vermeye çalışarak, lobiyi arar. Lobi, bu indirimin henüz yapıldığını ve kimsenin haberdar olmadığını söyler. Duruma anlam veremeyen, yine de cep telefonunu bırakmayan genç adam, telefona gelen mesajları okuaya başlar. Zamanla, ‘birisi’nin kendisine şaka yaptığını düşünür ve sinirlenir; fakat, bir süre sonra, gelen mesajların, hayatını kolaylaştıracak fikirler ve onun adına kararlar verdiğini farkeder. Durum, kumar masası için de geçerlidir. Oturduğu kumar masasından, yüklü miktarda parayla ayrılan genç adam, tanıştığı genç Kamila’ya aşık olur.