http://msnyasam.ekolay.net/index.asp?url=http://www.ekolay.net/haber/haber.asp?pid=64&haberid=643479&reklam=msn
mumya hakkında tüm yazılar
Bilimin şaşkınlıkla karşıladığı keşifler
mhbbslmn | 13 March 2009 15:07
http://www.babil.biz/2007/11/bilimin-aiklayamadii-keifler.html
Türk Piramitleri
Max27 | 15 February 2009 17:08
piramit
Google‘de bir anda karşıma çıkan bu bilgi beni oldukça şaşırttı ve doğal olarak biraz da heycanlandırdı. Bu heyecan ve şaşkınlığım gectikten sonra biraz araştırmaya başladım ve bu bilgileri sizinle paylaşmak istedim.
Çin sınırları içinde bulunan bu piramitleri Türkler’in yaptığı tahmin edilmekteymiş ve bu, batılılar tarafından gizlenip inkar edilmeye çalışılıyormuş. Ama durum daha fazla gizlenememiş ve asıl ilginç olan ise Mısır‘daki piramitlerden daha eski olduğuymuş ki bu doğruysa Mısırlıların piramit inşaat etmesini eski Türk medeniyetlerinden öğrenmiş olma olasılığı ortaya çıkıyor.
Mumya: Ejder İmparatoru’nun Mezarı (eleştiri)
menese | 05 August 2008 13:00
İlk iki filmde Mısır’ ı ve binlerce yıllık tarihini hallaç pamuğu gibi atıp da durulan O’Connell Ailesi, kafayı şimdi de Çin’ e takmıştır.. Üstelik karı-koca O’Connell’ lar yetmezmiş gibi bir de Alex oğlan, kadroya katılmıştır..
Sakarlığı zaten genlerinden gelen oğlan, filmcileri de bizi de fazla bekletmez, binlerce yıldır mışıl mışıl uyuyan dehşetli Çin İmparatoru’ nu ve koskoca ordusunu, yirminci yüzyıla değişik çeşnide bir bela olsun diyerekten, mezarından çıkarır.. Bir de bu tipler, mezardan fırlayıp ortalığa saçılmaya -maşallah- öyle de meraklılar ki tutabilene aşkolsun yani..
Üstelik zombileşen Ejder İmparatoru‘ nu ve ordusunu durdurabilmek için bizim elemanlar onlara düşman başka bir orduyu da diriltmeye kalkışmazlar mı?. İşte o andan itibaren hissettim ki, bütün bu olan bitenlere dayanacak takatim -gayrı- azalmıştı..
Bu yüzü sadece 50 kişi gördü
ob1979 | 05 November 2007 10:19
Mısır’ın en genç ve gizemli firavunu Tutankamon’un mumyası, Mısır’ın Luksor kentindeki Krallar Vadisi’nde yer alan mezarında, iklim kontrollü bir kutu içinde sergilenmeye başlandı.
3.000 fazla yıl önce ölen Tutankamon’un yüzü mumyalama tekniği sayesinde günümüze kadar aynen korunmuş.
İnsanlar Ölünce Ne Olur?
ikonoklast | 10 September 2007 11:19
Bu soruyu konuyla ilgili bir kitabın reklam afişinde görünce, aklıma ilk gelen, “Merhum kör idiyse badem gözlü olur, kel idiyse sırma saçlı olur.” cevabıydı. Kitapta ne yazıyor, okumadım. Ama İslamla ilgili kitaplar satan bir mağazada asılı olduğuna göre, herhalde İslami anlayışa uygun cevaplar içeriyordur.
Sadece İslamda değil antik dönemden bu yana bütün kültürlerde bu meş’um soruya cevap arandığını görüyoruz. Bütün kültürler de farklı farklı cevaplar bulmuş maaşallah. Cevapların hiç biri birbirine benzemiyor, sadece birbirine yakın olanlar var, kültürel etkileşim nedeniyle olsa gerek. Bu ne hayal gücüdür, ne fantazidir. İnsan insanların yaratma, uydurma yeteneğine şaşıyor. Bütün kültürlerin yaklaşımlarını ele almaya kalksak, kitap yazılır. Bunun için sadece Eski Mısır’dan ve Eski Yunan’dan örnek verebiliriz. Ama temelde Eski Yunan’dan Japonya’ya kadar bütün kültürlerde, yaygın inanışlar, ölümün insanı mutlak bir yok oluşa, hiçliğe götürdüğünü kabullenmek istemeyen insanlara, onları üzmeyecek, kaygılandırmayacak cevaplar sunmuştur diyebiliriz.
Mısır Tarihi’ne Bir de Bu Gözle Bakın
erususre | 22 January 2007 10:16
Guardian’s Egypt
Guardian’s Egypt adlı sitenin kurucusu olan Andrew Bayuk,
dünyanın 7 harikasındanbiri olan Keops Piramitine ev sahipliği yapan
Mısıra bir gezi düzenliyor,Mısır tarihine ve arkeolojiye olan ilgisi sayesinde araştırmalar yaparak verileri sitede topluyor.
1994 yılında kurulan site zaman geçtikçe Mısır ve tarihi hakkında gerek içindeki bilgiler ve gerekse diğer kaynaklardan verilen linkler sayesinde geniş bir bilgi ağına dönüşmüş.
Genel olrak baktığımızda İndeks niteliğinde olan site Mısır tarihi, Piramitler ve mumyalar baştaolmak üzere yazılar ve diğer eserleri içinde barındırıyor.
Ayrıca Mısır Tarihi,piramitler vb… konularda merak ettikleriniz varsa onlar içinde bir forum sitesi var.
Andrew’in yogun olarak ilgilendiği diğer bir çalışma var, gerçekleştirmek istediği düşünce biz kullanıcıların oturduğumuz yerden bölgede sanal bir tur yapabilmemizi sağlamak, bu amacla oluşturduğu bir sanal Mısır turu yeralıyor.
Turda Piramitler hakkında panoramik fotograflar,söyleşiler ve diğer bilgiler yeralıyor.Ayrıca Mısırın uzaydan görünümü ve
site ile ilgili ürünlerin(tişört,şapka,kupa,saat)satışıda unutulmamış.
Ek olarak isimlerimizin hiyeroglif şekilde yazılışı buradan görülebilir.
Site gerçekten oldukça kapsamlı umarım ona tezat dar bir bildiri olmamıştır.
duvardaki tabut meğerse saatmiş
kahkar | 24 September 2006 15:14
Ernest White, eski mısır’daki mumyalardan değil de, onların tabutlardan esinlenmiş, oturmuş yapmış, pek enterasan olmuş.
Piramidin esrarı.
linnux | 16 July 2006 18:17
piramit
İlk önce kütüphanede eski ansiklopedilerde rastlamıştım.
Daha sonra da Bilim ve Teknik dergisinde okumuştum.
Hikaye kısaca şöyle.
Birkaç bilimadamı, Mısır’daki piramitlerde araştırma yapıyor.
Gezi esnasında ilginç bir olaya şahit oluyorlar.
Kral mezarında ölü bir kediye rastlıyorlar.
Aradan uzun zaman geçmesine rağmen, kedinin cesedinde çürümeden,
bozulmadan eser bile yok.
Yapılan gözlemlerde daha ilginç sonuçlara ulaşıyorlar.
Burada et, süt gibi gıda maddeleri bırakıyorlar.
Bunların, bozulmak şöyle dursun, daha da lezzetli bir hale dönüştüğüne
hayretle şahit oluyorlar.
Yapılan deney ve gözlemlerden elde edilen en ilginç sonuçlardan
biri ise şöyle.
Kullanılmış, artık işe yaramaz hale gelmiş bir tıraş bıçağını bu piramide koyuyorlar.
Bir hafta kadar sonra, bıçağın tekrar kullanılabilecek düzeyde sağlamlaştığını
tespit ediyorlar.
İnanmak çok güç. Ben de hemen kendi piramidimi yapıp, tak-çıkarlı
tıraş bıçaklarımı piramide yerleştirdim.
Ve sürpriz sonuç, tıraş bıçağı üreticilerini üzecek bir deneyim. :))
Bu olaya kendiniz de şahit olmak isteyebilirsiniz.
Evinizin bahçesine kendi piramidinizi yapmanız için,
uymanız gereken önemli şartları sıralayayım.
Budist mumyalar
sendorm | 29 June 2006 17:43
nefesle beslenen insanları okuyunca, geçenlerde discovery channel da izlediğim “kendi kendini mumyalayanlar” diye bir belgesel geldi aklıma.
Japon amcamlar önce 1000 gün yoğun antremanlar arasında sadece fındık fıstık ve tohum yiyorlar. Akabinde 1000 gün meditasyon yapıp sadece çam ağacı kabuğu ve kökü yiyorlar. (bu halde nasıl yaşıyorlar pek anlam veremedim). Bütün bunlar vücutta en kolay çözünebilen kısım olan yağları büyük ölçüde yokediyor.
1000 günün sonuna doğru rahip urushi ağacı özünden yapılan bir çay içmeye başlıyor. Bu özsuyu japon çanak ve eşyalarını boyamakta kullanılan oldukça zehirli ve allerjik bir madde. İçen kişide terleme, kusma ve idrara çıkma gibi etkiler yapıyor. Bu şekilde çürümenin bir diğer nedeni olan fazla su da vucüttan atılıyor. Bu çayın en önemli etkisi ise vücutlarında biriken zehir sayesinde öldükten sonra kurtçuklarca yenmelerini engellemesi.