bildirgec.org

milliyetçilik hakkında tüm yazılar

Türk, çeşme’de göbek atıyor..

| 24 July 2010 14:07

Ergenekon için, Türklerin ana rahmine düştükleri an derler. Bir nevi tarih sahnesine çıkıştır.
Türkün tarihi, kurdun acı acı ulumasıyla başlar sanki. Belki de, o zamanlar “sus itoğlusu kendi başını ye” falan denseydi, fazla zayiat vermeden bugünlere gelebilir miydik?..
Türkiyeyi aşağılardan izliyorum; Deniz cihetinden, belki farklı görünür gözüme diye. Öyle de oluyor: Bir arkadaşımla çeşmeye düşüyor yolumuz;

Aman tanrım! Millet her birşeyini salmış tahta biti gibi göbek atıyor. Alkolün dibine vuranımı ararsın,

dipdiri memeleri ile lingodan mağripe uzanmış göbekler… Alası var bu cenabet yerde… Sanırsınız ki, O’nun hikayesi filminin platosu..
“Burda aşk kokusu var ” diyor arkadaşım.
” aşk kokusu falan değil aşkı yatağa bağlama çabası hepsi bu?
Türk, anallaşmış/sanallaşmışTürk’ün Kül tablasına bırakılmış cansız yatan düşleri, kül renginde savruluşu, ateşi andıran kavruluşu gerçeklerin yüze çarpan alevi..
Çeşme’de hoptirinam olurken,Aynı gün Hakkaride yedi asker daha toprağa!Makus İt, durmaksızın uluyor;
Kürd, milliyetçilikten bahsediyor; Saçmalıyor, düpedüz saçmalıyor; İdeolojik olarak bu tanımın çok uzağında sayarım kendimi. Ama bir gerçek var ki, tarihte hiçbir devler kurmamış, millet olamamış bir ırkın bu iddiası ciddiye alınabilir mi?
Türkü de kürdü de şu, Bob-hop projesini anlamak zorundadır; Aksi halde mayası tutmayan sütün yoğurttan intikam almasından başka bir yol görünmüyor ufukta…
Açılım paketi; Türkün-Kürdün paketine giren kalın bir nesne haline gelmemesi şartıyla önemli olabilir..

1977 1979’a Karşı

A D A L I | 23 February 2010 11:30

1977 1979’a Karşı

<a href=Ayetullah Humeyni’nin yandaşları Tahran’da yürüyüş yapıyor. 1979 devrimi Humeyni’yi iktidara getirince, militanlık bir adım daha ileri gitti.

Yemen’de ayrılıkçılık, dincilik, baskıcı rejim ve teröre karşı mücadele veren genç reformculara bakınca; bölgeyi şekillendiren güçler aslında 1977-1979 yıllarına dayanıyor ve o günden bu yana pek de bir şey değişmemiş. Hatta bugün Ortadoğu siyasetinde, 1977’yle 1979 arasındaki mücadelenin egemen olduğunu bile söyleyebiliriz. Ve maalesef 1979 hâlâ üstün geliyor. Nasıl mı? 1967 savaşında Mısır ve diğer Arap ordularının İsrail’e yenik düşmesinin ardından, dönemin hâkim ideolojisi olan Cemal Abdülnasır‘ın liderliğini yaptığı Arap milliyetçiliği sona erdi.

GLADIO

blackjack38 | 22 November 2009 12:06

Günümüzde hızla yayılan bir söylem var ‘Gladio’. Aslında bu kavram veya örgüt çok eskilerden bugüne kadar gelebilmiştir. Biz yazımızda bu ‘Gladio’ nun tarihini araştırca, tabi ki Türkiye açısından.Gladio II. Dünya Savaşı sonrasında Batı Avrupa’da gelecekte olması beklenen bir Varşova Paktı işgaline cephe gerisinde bir direniş başlatmak amacıyla İtalya’da NATO tarafından gizli olarak örgütlenen Kontrgerilla (stay-behind) operasyonunun kod adıdır ve İtalyanca daki kelime anlamı kısa kılıçtır. aslında anlaşılır bir dilde açıklamak gerekirse bu oluşum o dönemde Komünizme karşı Nato ülkelerini korumak amaçlı kurulmuş olan gizli örgütlerdir ancak isim olarak İtalyadaki örgütün adı Gladio dur. ilk olarak İtalyada ortaya çıkarılan bu örgüt aslında artık Komüniz e karşı değil bulundukları ülkelerin kendilierini geliştirip, kendilerini yetiştiren ve para ödeyen güçlere karşı durabilcek kadar güçlenmelerine yönelik faaliyetlerde bulundukları anlaşılmaktadır çünkü artık dünya üzerinde Komüniz gibi bir tehlike kalmamıştır. Türkiye de darbelerle beslenen bu örgüt kendine en verimli yaşama alanı olarak askeri birimleri ve rütbeleri görmüştür. son dönemlerde bu örgüte karşı bir araştırma, tutuklama gerçekleşse bile İtalya da olduğu gibi bu örgütlerin liderleri ve yönetildikleri güçler hep sır olarak kalacak gibi görünüyor. kendilerine güç olarak gördükleri her alanda yer almışlardır. milliyetçi kesim, sol kesim, sağ kesim, komünist kesim…Türkiye bu tehdite karşı hep konusulur ancak birşey yapılmaz bir ülke iken bunun konusulması ve bir takım hukuki eylemlerin gerçkeleşmesi gelecek açısından gerçekten umut verici.

milliyetçilik üzerine

viarectaa | 25 August 2008 16:45

Miliyetçilik diye herşey Türk malı olacak diye birşey yok.Adam milliyetçiyim diyor yabancı mal almam vs şeyler. kullanandığı cep telefonu yabancı, bilgisayar programı yabancı,bindiği araba, kullandığı araç bile.Amerikayı güya sevmezler alasalar iş için filan ilk o adamlar gider. Türk malları gerçekten kalitesiz bizim kendi Türk firmalarımız bile iç piyasayı sallmıyor, yabancıya 1, kalite mal satıyor. Sende sat satabilirsen malını türk malı bu seferde içerdeki bizim insanlar yok dinci yok bilmem ne bırakın ayrımcılığı filan.Ticarette kazılamaya bakıyorlar insanları turistleri kazıkladılar şimdi turist alış veriş bile yapmıyor oh olsun size bindiğiniz dalı keserseniz böyle olur işte.

Kanla boyanan bayrak promosyonu

| 17 January 2008 09:07

Yakın zamanda Kırşehir’de okuyan 20 öğrencinin kanlarıyla yaptıkları Türk Bayrağı’nı Orgeneral Yaşar Büyükanıt’a göstermeleri ve Büyükanıt’ın bayrak için “İşte biz böyle büyük bir milletiz” diyerek bayrağı ve dolayısıyla eylemi övmesi basında yer almıştı.

İşin daha da ilginç kısmı Tercüman gazetesinin bu bayrağın kopyasını “İşte Türkiye’nin beklediği bayrak” sloganıyla promosyon olarak dağıtması. Yaşar Büyükanıt’ın sözlerinin üstüne, bu bayrağın promosyon olarak dağıtılması bu eylemi teşvik etmez mi ? 16-17 yaşlarında gençlerin kanlarını bayrak yapmak için kullanmaları ne kadar sağlıklı veya ne kadar mantıklı ?