bildirgec.org

lale müldür hakkında tüm yazılar

Spleen Fanzin II çıktı!

kahramancayirli | 13 December 2011 11:35

Spleen Fanzin II
Spleen Fanzin II

İlk sayısı yayımlanınca büyük bir mutlulukla buradan duyurduğum Spleen Fanzin’in ikinci sayısı yayımlandı. İçsel bir ağrıyı yürümeye devam eden fanzin, yazının bozguna bağlı yazgısını kırmayı deniyor ve sıkıntının avuçiçlerine yerleşiyor. Elbette, büyük bir güçle tam da oradan sesleniyor: Sesine karşılık bulmak için. İnatla.

Amerikalı Blues müzisyeni John Mooney (söyleşen: murat melih f.) ve yönetmen Tan Tolga Demirci’yle söyleşiler Spleen Fanzin’in ikinci sayısının en güzel taraflarından.

Spleen Fanzin’in ilk sayısı çıktı!

kahramancayirli | 03 November 2011 12:13

Spleen Fanzin I
Spleen Fanzin I

Varoluşsal bir iç sıkıntısından yola çıkan Spleen Fanzin’in ilk sayısı çıktı! Hepimizin iç sıkıntısı tek tek ürüyor, artıyor, kontrol edilemedikçe: Bir kendini kazma edimi olarak edebiyata, sanata evriliyor. Bu noktada Spleen Fanzin’i üretenleri, yaratısal alanın sınırında tutan; iç sıkıntısı oluyor, genelde. Oradan güç alıyor belki de şiir, sanat. Baudélaireyen bir ağrı ile.

Spleen Fanzin, Harun Atak tarafından Eskişehir merkezli yayımlanan ilk sayısıyla, bu verimli iç sıkıntısını yüceltmeye duruyor. Şiirimizin ayrıksı kraliçesi, deli divası Lâle Müldür’ün yeni bir şiiriyle başlıyor / tamamlanıyor, panayır.

Lale Müldür / Güneş Tutulması 1999

kahramancayirli | 04 January 2010 10:21

Yıl söylemeden ifade edebildiğimiz günlerimiz var. 17 Ağustos deyince hepimizin aklında benzer resimler beliriyor mesela. 1999 dememe gerek kalmıyor. İşte bugün sizlere önereceğim kitap, 17 Ağustos merkezli (bu cümleyi kurarken şunu merak ettim: bugüne dek önerdiğim herhangi bir kitabı alıp okuyan oldu mu hiç).

Şiirini sevdiğim, kendime yol arkadaşı ettiğim şairlerden biri, Lale Müldür. Üryan bir şiir yazıyor. Rol yapmadan, eklemeden çıkarmadan. Samimi bir şiir yani. Bu, bence çok önemli. Yani samimiyet. Samimi şiir ve şairleri seviniz.

HALLER LEYLA YA DA TERSİ

admin | 02 December 2009 17:37

HALLER LEYLA YA DA TERSİ

Lale Müldür için

fotoğrafın ön yüzündeki pastel boya
Haller Leyla ya da saçlarını dünyaya
karşı boyayan bir kadının eskil hüznü
mor halkalar halindeyken herşey, zebra
FAKİRLİK VE RAHATLIK
film bile Marie ve Lulien için
dik korkunun sokağında
tropik bir siluet gibi
O! Delphi Tapınağı’nın girişinde
“GOTHNEA SEANTIN yazıyor
sonra gizleniyor ve görünmesi
imkansız bir kılığa bürünüyor
FAKİLİK VE RAHATLIK
güzel bir kadının düşlerinde
dinlediği sessiz bir oratoryum
rahatlığın üflediği fotoğraf
zarif bir aşk vardı Türkçe lüks
inci parıltılarının arasında tersi
ve mor halkalar halindeyken
yansımalarla raks eden
bir de o italyan fotoğrafçı!
-anılardan bir anı –

Seyhan Özdamar

Didem Madak / Ahlar Ağacı

admin | 29 November 2009 12:09

kitapturk.com adresinden alınmıştır.
kitapturk.com adresinden alınmıştır.

Lale Müldür’ün yeni kitabı gelmemiş hala kitapçılara. Onun vesilesi ile başka şiir kitapları almaya devam ediyorum. Daha önce Pulbiber Mahallesi’ne bayıldığım Didem Madak’ın Ah’lar Ağacı’nı görünce, tabii dayanamayıp aldım.
Pulbiber Mahallesi gibi yine hikayeli, akıcı uzun, bütün bir şiir gibi, Ahlar Ağacı. Pulbiber Mahallesi’nden daha su gibi, daha samimi, daha içerilerden ama.

Özkan Satılmış / Şiir Koy Alnıma

kahramancayirli | 24 November 2009 14:09

Neye niyet neye kısmet. Dün İstiklal Caddesi’ndeki kitapçıları Lale Müldür & Seyhan Özdamar’ın ya da Mustafa Ergin Kılıç’ın yeni şiir kitaplarını alma amacıyla turladım. Daha gelmemiş hiçbirine. Onu mu alsam bunu mu alsam. Derken.

memetfuat.com adresinden alınmıştır.
memetfuat.com adresinden alınmıştır.

Özkan Satılmış’ın Şiir Koy Alnıma’sı ile çıktım kitapçıdan. Bir göz atayım otobüsle eve giderken diye düşünmüş idim. Kitap bitti.
Düşündüm ki iyi yayınevleri, iyi dergiler iyi şiirler yayımlıyorlar. Yayınladıkları kitaplar gözü kapalı alınacak yayınevleri var. Neyse ki. Komşu Yayınları bunlardan biri.
Şiir Koy Alnıma , 2008 Memet Fuat Genç Şiir Ödülü’nü kazanmış zati. İşi şiir belli ediveriyor kendini. İlla ki. Birileri muhakkak keşfediyor. Şiir kitabı yayımlamak isteyenler varsa aramızda (mesela ben), şiir yarışmalarına katılmak fena fikir değil, hatırlatalım…
1986 Ankara doğumlu Özkan Satılmış (ve aynı yaştayız bir de – bu, benim için bir kıskançlık vesilesidir, belirteyim). Dokuz Eylül Üniversitesi, Sahne Sanatları bölümü, Dramatik Yazarlık Ana Sanat Dalı’nda öğrenci imiş kendisi.
Şiir, akşamları güzelleştirir. Şiir Koy Alnıma dün akşamımı güzelleştirdi. Vesile ile Özkan Satılmış’a teşekkürlerimi de sunmuş olayım hem.
Bir başka şiir kitabında görüşmek üzere..

Lale Müldür / Seyhan Özdamar – Medine & Kavun Likörü

kahramancayirli | 20 November 2009 12:41

kokteyl afişi..
kokteyl afişi..

Artshop Yayıncılık, bugün (20 Kasım 2009 – Cuma) Misket Cafe’de, 17.30da, İstiklal Cad. Mis Sokak No: 12/A Beyoğlu-İstanbul adresinde bir kitap tanıtım kokteyli düzenliyor..Kokteyle mevzu bahis kitapların çoğunluğu, beni heyecanlandıran şiir kitapları… Lale Müldür / Seyhan Özdamar’ın Medine & Kavun Likörü, listemizin ilk kitabı. Geçen yıl Altın Portakal Şiir Ödülü’nü kazanan Cevat Çapan, Çağdaş Amerikan Şiiri Antolojisi ve Çağdaş Yunan Şiiri Antolojisi ile kitapçı raflarında yerini alacak. İlyas Tunç, Sesler ve İncelikler ve Karnaval
isimli iki şiir kitabı ve Sessiz Yaşamın Şarkısı isimli Cai Tianxin’den çeviri eseriyle okurlarla buluşacak. Vedat Akdamar – Didem Görkay, Gökyüzüne Düşerken Melekler ve İntihar Eden Şairler Antolojisi ile şiirseverlere yol gösterecekler. Dergilerden ismine aşina olduğum Serdar Koçak, Pervazda ve Dünyanın Seherlerinde isimli kitaplarıyla, Metin Fındıkçı, Sen İçerde Uyurken; Tayyibe Atay, Yıldız Kovalayan Tel; Sedat Demirkaya, İkiden Büyük Bir / Şiirler – Yorumlar; Fatma Koşubaşı, Denizin Üvey Kızı; Meltem Arslan,
Siyah ve Gümüş adlı eserleriyle önümüzdeki günlerde okurlarıyla buluşacaklar…Bir de Büyülü Yolculuk isimli bir kolektif öykü çalışması var, yazarları F.Burçak Akı, Gülru Pektaş, Mine Karakuş, Münire Özgencan ve Sema Balaban. Tüm edebiyatseverlerle tanıtım kokteylinde görüşmek üzere…

Ahmet Güntan

kahramancayirli | 30 July 2009 01:57

Bu, sıkıcı bir şiir yazısı. Okuyacak daha keyifli şeyler muhakkak vardır elinizin altında.

Ahmet Güntan ismini ilk, Birhan Keskin’den duymuş olmalıyım. Sonra da Lale Müldürle birlikte çıkardığı Voyıcır 2’ye rastladım Metis Kitap’ta. Dün kitapçıya Ahmet Güntan – Mahkeme Kitap için gittim, kocaman Toplu Şiirleri ile döndüm. Ne iyi oldu. Birkaç şiiri için gittim bir sürü şiirle döndüm. Nar hesabı.
Adamın ömrü boyunca yayımladığı tüm şiirler var kitapta: İlk Kan (1976-1981), Köpüklü Bir Kan, Bir Duman (1981-1983), Nezle (1987-1989), Romeo ve Romeo (1990-1994), İkili Tekrar (1995-1999) ve Mahkeme Kitap (2002-2005). Velhasıl 30 yılda yazılan şiirler bunlar. 200 sayfa. Az şiir yazmış bence, Güntan.
Güntan, şiirlerini şimdilerde Heves ve Fayrap’ta yayımlıyor. Yeni şiirlerini görünce heyecana kapıldığım bir isim. Parçalı Ham Manifesto’dan sonra özellikle.
Nezle’ye gelene dek, kalabalık şiirler yazmış, Güntan. Bu şiirler beni yordu, okurken. Ama Nezle öyle mi? Nezle’deki şiirleri dün gece bir daha okudum. Bu sabah bir daha okudum. Birazdan yine okurum.

zeki demirkubuz – kıskanmak

kahramancayirli | 15 May 2009 14:53

gökçe
gökçe
aylin aslımın ilk albüm kapağı
aylin aslımın ilk albüm kapağı

Ayça Şen’i tanıyor muyuz? Radikal Cumartesi’deki süper geyik yazıları, radyo programları, Saatçi Bayırı romanı, oğlu Memo derken albümü düşüverdi elimize. Astronot, kaliteli, kulaklara iyi gelecek bir albüm. Mor ve Ötesi’nden Burak Güven ile çalışmış.. Oryantal adlı ilk klibi çıktı çoktan, dönüyor bile..
Erdal Öz Edebiyat Ödülü’nü geçen yıl şair Gülten Akın, bu sene ise roman yazarı İhsan Oktay Anar aldı. Önümüzdeki sene kim kazanır dersiniz?
Altın Portakal Şiir Ödülü’nün kime verileceğini de epey merak ediyorum. Cevat Çapan, Birhan Keskin, Lale Müldür, bu ödülü önceki seneler kazananlardan birkaçı..
Kitapçılara girince birçok edebiyat dergisi görmek sevindiriyor beni. Yeni ayların ilk günlerini bu yüzden çok seviyorum. Edebiyat dergilerinin yeni sayılarını beklemek, müthiş bir heyecan, benim için, mutluluk.. Sadece İstanbul değil, küçücük ilçe ve illerden de nefis dergiler geliyor, ne güzel.
Hande Altaylı’nın ikinci kitabı, Maraz, yerini aldı kitapçılardaki. Hatırlarsınız ilk kitabı Aşka Şeytan Karışır, 2006 yılının en çok satan yirmi kitabından biriydi. Bir edebiyat delisi olarak elbette yeni kitabının satış grafiğini de ilgiyle izleyeceğim.
Göksel’in yeni bir müzik şirketine geçtiğini biliyordum. Menajerini, ekibini de değiştirmişti. Yabancı ülkelerde geziniyordu en son kendini yenilemek için. Yeni şarkılarını bekliyordum bu yüzden. Mektubumu Buldun mu? ile çıkageldi. Kulaklara aşina şarkılarla. Dilerim bir an evvel yeni şarkılarından oluşan bir albüm yayınlar.
Aylin Aslım’ın yeni albümüyse çıkamadı bir türlü. Nisan sonu dediler, mayısın ikinci haftası raflarda olacak dediler. Canını Seven Kaçsın’ı bekliyoruz bakalım.
Bu sıra hangi radyoyu açsam Demet Akalın. “Pembesi gitti tozu kaldı” Bu yazın şarkısı bu mu olacak, göreceğiz. Yoğun istek üzerine klip de çekmiş.
Radyoda Gökçe’nin yeni albümünden bir şarkı dinledim pek de sevdim ama şarkının ismini bilmiyorum. Çıkış şarkısı 5 Kuruş’u sevemedim bir türlü..
Dağlarca’yı kaybettikten sonra sorumuz şu: Yaşayan en büyük Türk şairi kim?..

yaşar alptekin, reha yeprem ve diğerleri

kahramancayirli | 14 January 2009 14:31

yaşar alptekin
yaşar alptekin

dün internette gezinirken yaşar alptekin’in hac fotoğraflarına rastladım. yaşar alptekin, sizin de muhtemelen tanıdığınız 80 ve 90ların gözde manken ve oyuncusu. 2000li yıllarda ise kadın programlarında dini ritüellerini nasıl yerine getirdiğini anlatır oldu.

reha yeprem
reha yeprem

ki nedense yılan yollu beynim bana derhal reha yeprem’i hatırlattı. zehirli bal adında bir kitap da yazmıştı hatta, işte genç bir erkek mankeni hangi tehlikeli tuzakların beklediğine dair. en son samanyolu televizyonunda eşiyle birlikte bir programı sunarken rastladık kendisine. bu yakışıklı adamların orta yaşlarından itibaren din’e bu kadar yaklaşmalarının sebebi (belki geçmişte de yakınlardı ama bu denli açığa çıkarmıyorlardı) ne olabilir ki. şöhretin bir gün kaybolacağı endişesi, insanın düşmekten tırsacağı büyük manevi boşluk korkusuyla birleşirse bu tür gelişmeler olabilir. zaten bu tür u-dönüşleri yapan birçok insan vardır etrafınızda, o iki manken göz önünde oldukları için dikkatimizi celbetmiş bulundu.