bildirgec.org

küresel ısınma hakkında tüm yazılar

2007/2008 Gıda Fiyatları Araştırması

pisho | 04 July 2008 07:08

cattlenetwork, adlı internet sitesinin, amerikan tarım bakanlığı (ERS/USDA) verilerine dayanarak hazırladığı rapor her nekadar amerika’daki gıda fiyat değişimini göstersede, diğer dünya halklarınıda ilgilendiren bir yönü olduğunu düşünerek bu bilgiyi sizlerle paylaşmak istiyorum.

Rapor 4 kısımdan oluşuyor; et ve süt ürünleri, tarla ürünleri (tahıl), meyve ürünleri, sebze ürünleri.

et ve süt ürünleri
et ve süt ürünleri

raporun et ve süt ürünleri kısmında ki 2008 fiyatları arasında en çok artışı, %28.32 oranla “a kalite yumurta” göstermiş, ikinci sırayı taze süt ve üçüncü sırayı da çedar peyniri almış.

Küresel Isınmayı Objektifinize Hapsedin!

la perla | 03 July 2008 09:58

Küresel ısınmanın dünyamızı tehdit ettiği şu dönemde hepimize görev düşmesine rağmen maalesef hepimiz bu görevlerin bilincinde olamıyoruz.Hayalgücünüzün peşinden koşarken etrafta sadece alkışlayan insanlar değilde sizinle koşabilicek insanlar yaratabileceğinize inanıyorsanız bu fotoğraf yarışmasına bi göz atmalısınız…

Türk Ytong; bu konuda bilinç yaratmak ve kitleleri harekete geçirmek amacıyla “Küresel Isınmayı Objektifinize Hapsedin!” konulu Ulusal Fotoğraf Yarışması düzenliyor.Yaratıcılığınıza güveniyorsanız bu yarışmada alıcağınız ödülün, yaratıcılığınız karşılığında hissetmek istediğiniz başarı duygusunun yanında küçük bi kahramanlıkta yaratacaksınız. Çünkü iyi bi tasarı gücünüz varsa objektifinizle birkişiyi bile küresel ısınma için harekete geçirebilirseniz tüm dünya için bişi yapmış olucaksınız.Bunun için profesyonel bi fotoğrafçı olmanıza da gerek yok. Çünkü istenen sadece bilinçlendiren ve harekete geçiren farkındalık yaratıcak kareler.Ayrıca yarışmada baskı tekniği ve manipülasyon serbest ve bu konuda bir sınırlama da yok.Çektiğiniz fotoğrafları elden ya da posta ile ileterek yarışmaya katılabilirsiniz.Katılım için son tarih ise 07 Ekim 2008. Yarışma için detaylı bilgiye bu siteden ulaşabilirsiniz.http://www.ytong.com.tr/fotografyarismasi

Karikatür Yarışması

Chat Noir 1 | 02 July 2008 14:06

Karikatürcüler derneği,tema ve cartoon yayıncılık insanlığın karşı karşıya kalacağı susuzluk,küresel ısınma,kuraklık gibi ekolojik tehlikeler ile ilgili karikatür sanatçılarının duyarlılığını göstermek ve bu tehlikelerden herkesi haberdar etmek için bir karikatür yarışması düzenliyor.Bu yarışma her ay olacak.Dereceye giren ilk üç karikatür bu sayfada yayınlanacak.Tüm karikatürleri buradan görebilirsiniz.Amatör veya profesyonel olmanız yada daha önce karikatürünüzün ödül kazanmış olması yarışmaya katılmanız için bir engel değil.En iyi 3 karikatür çizerinin adına 20’şer adet fidan Tekirdağ Hatıra Ormanına dikilecek.İşte içinizdeki cevheri açığa çıkarmak için güzel bir fırsat. Hem kendi başarınızla gurur duyabilir hem de 20 adet ağacın dikilmesine aracı olabilirsiniz. Katılacaklara başarılar diliyorum.

Yeni yurt: Ukrayna

serh | 26 June 2008 09:49

Kiev
Kiev

Ukrayna’da yaşama oraya yerleşme fikri bir gezi belgeselinde (stv-ayna/ukrayna) aklıma geldi.Gerçi göç halen alıyormuş galiba.Ama ülke nüfusuyla ilgili bahsi duyunca,sanırım yeni yurtlardan biri olabilir Ukrayna.Belgeselde Kiev şehrini izledim.Gerçekten mükemmel bir yer.Her yer yeşil.Dinyeper nehrinin kıyısında Kiev.Çok düzenli ve güzel binaları var.

Ukrayna nüfusu şu sıralar 47 milyon civarındaymış.Uzmanlara göre 2050 yılında nüfus 35 milyona kadar gerileyebilirmiş.Ülkenin yatırım potansiyeli olduğundan da bahsediliyor.Evet iklim olarak soğuk bir ülke.Kış aylarında sıcaklık eksi 40 derecelere düşebiliyormuş.İşte aslında bu sebepten de yeni bir yurt olması fikrini iyice aklıma yattı.Malum küresel ısınma yüzünden ülkemiz pek çok açıdan daha dezavantajlı bir duruma gelecek.Yaşanması daha zor bir yer haline gelebilecek.Bunda kuraklığın etkisi büyük olacak.Şu an soğuk bir iklime sahip kuzey ülkeleriyse, belki o zamanın Akdeniz iklimine sahip olacak.Ki zaten Karadeniz için bundan bahsediliyor.Belgeselde ilgimi çeken bir şey de Ukrayna’da birçok insanın çat pat Türkçe konuşuyor olması.Çoğunlukla Ukraynalı turistler tatil için Antalya’yı tercih ediyorlarmış.
Türkiye’nin artan nüfusu ve kaynaklarının tükenecek olması yeni yurtların aranmasını gerektirecek.Bunun için planlamaların yapılması gerekiyor.2050 çok uzak değil.

Yüzen Şehirler

Sonrisa | 18 June 2008 09:10

Küresel ısınma iyiden iyiye hayatımızda yer bulmaya başladı hatta hayatımızdan çıkmaz oldu. Böyle giderse yakın zamanda da çıkacak gibi görünmüyor. ‘İhtiyaçlar icatların anasıdır’ ya hani, ondan olsa gerek ki İklim Değişikliği Mültecileri İçin Yüzen Şehirlerhazırlamışlar. Çalışmanın adı ise; Lilypad, Türkçe manası ile yüzen nilüfer yaprağı. Yüzen Şehirler, örneğin kendi enerjilerini kendileri sağlayacak, bununla yetinmeyip atmosferdeki karbondioksiti işleyebilecek.

Her biri yaklaşık 50.000 kişiye evsahipliği yapabilecek kapasitede olan şehirler içerisinde yapay bir lagün bulmak bile mümkün. Şehirlerin kıyı kenarında veya Gulf Stream akıntısının yönlendirdiği yerlerde olması düşünülüyor. Kötü haber ise bu şehrin hazırlanışına daha çok zaman var, çünkü sadece bir proje olarak duruyor. Ancak Lilypad tarzı tasarımların artacağını öngörebiliriz. Çünkü başta da söylediğimiz gibi Küresel Isınma artık hayatımızın önemli bir parçası durumunda.

Apartman Dairesinde Ağaç Yetiştirmek

Chat Noir 1 | 13 June 2008 14:54

Ceviz gerçekten yararlı ve pahalı bir kuruyemiş.Daha önceki yazımda evde erguvan ağacı yetiştirdiğimi yazmıştım.Ama hepsi bu kadar değil.Aynı zamanda ceviz,iğde,çınar,balkabağı,gül,beyaz dut ve portakal (limonda olabilir emin değilim) da yetiştiriyorum.Anlayacağınız ben yediğim hiçbir meyvenin çekirdeğini çöpe atmıyorum.Her çekirdeğe on binlerce,yüz binlerce meyve verebilecek ağaç gözüyle bakıyorum.Hayranlık,hoşnutluk ve sevinç duyuyorum.O beya dut veren ağacın altında dut toplarken Allah’a böyle güzel bir meyveyi yarattığı için şükrediyorum.Ceviz konusuna gelirsek ileride bir ceviz bahçesi kurmayı düşünüyorum.Tabi bu düşüncemde komşumuzun bana ekmek için verdiği 12 cevizden 5 inin yeşerip beni heycenlandırmalarının mutlu etmelerinin büyük bir payı var.Uzun zaman aldı tabi yeşermeleri.Bir kaç ay sabırla bekledim ve suladım yoğurt kovalarına ektiğim cevizlerimi.Bir tanesini bahçeye ektim henüz 15 santimken,gerçi evdekiler kadar çok ilgilenemediğimden o daha az sağlıklı gözüküyor.Ancak evdekiler yavaş yavaş büyümeye devam ediyorlar.Camımın önünde duruyorlar.Bende onları sabırla sulayıp sabırsızlıkla büyümelerini bekliyorum.Büyümelerini izlemek çok eğlenceli.Hergün yeni bir umutla güne başlıy or insan.Aynı saksıda çıkan iki tanesini büyük bir saksıya aldım.Dutların çıkması ise neredeyse 15 günü bulmadı.Beyaz duta bayılırım.Bütün sene dutların olgunlaşacağı zamanı bekledim.evdeki dutlar ise yeni ektiğim için henüz 1 santimler.Çınarda ekmiştim.Onlarda çıktı.Önce 2 yaprak sonra üçüncü sonra dördünncü.onlarda henüz bir santim.ama bir gün ulu çınarlar olacaklar inşallah.Çınarların tohumları ise at kestanesine benziyor,dikenliymiş gibi gözüküyor,yuvarlaklar ve çoğunlukla iki üç salkım halinde bulunuyorlar.aslında kısaca çınar ağaçlarının altına baktığınızda gördüğünüz o tüylü şeyler.O tüylü tohumlar rüzgarda savruluyor.Uçlarında tohumlar var.Onları toplayıp ekmiştim.Balkabaklarını ise yine çekirdeklerinden yetiştirdim.Çok su istiyorlar.ektikten sonra müthiş bir hızla çıktılar.Büyümeye devam ediyorlar.İğdeler yavaş büyüyorlar.Bir iğde çekirdeğini ekmenizi tavsiye ederim.Toraktan nasıl çıktıklarını ve çekirdeklerinden nasıl sıyrıldıklarını görmelisiniz.Gülleri de yine tohumlarından yetiştirdim.Çoğunlukla güller açıp solduktan sonra üzerlerinde tohum oluşturuyorlar.Onları topladım.Ortadan ikiye kesip yardım.İçlerinde bir sürü çekirdek var.Yanlız içlerinde kıymık gibi küçük dikenler var dikkatli olun.Neyse gülü seven dikenine katlanır.Çok sayıda çekirdek ekmiştim.Şimdi 11 tane gülüm var.Birde Erguvan ağacının keçi boynuzuna benzeyen tohumlarını topladıktan sonra fazla bekletmenizi önermem.Çünkü ben çok sayıda oldukları için bir kısmının çekirdeklerini çıkarıp bir kısmını torbada bırakmıştım.Daha sonra torbanın içinde küçük böcekler gördüm.Çekirdeği yemek için oradalarmış zaten.Neyse onları da öldürmedim.Dışarı attım.İnanın bana bu ağaç yetiştirmek,toprakla uğraşmak çok zevkli bir iş.Biraz sabır biraz emek.Mutlu olmak istiyorsanız bir deneyin derim.Dünyamızın,ülkemizin yeşile ve bizim ekeceğimiz ağaçlara ihtiyacı var.Hepinizi bu konuda duyarlı olmaya ve göreve davet ediyorum.

Bir Güzel Erguan Ağacı

Chat Noir 1 | 12 June 2008 13:45

Merhaba arkadaşlar,
tabiki bu gördüğünüz erguvan ağacını ben evde yetiştirmedim.Ancak böyle bir girişimim var.Erguvan ağaçlarını çok severim.Pembe pembe açan çiçekleri beni büyüler.Hele birde deniz kıyısındaysalar.Birkaç ay önce çevremde gördüğüm güzel erguvan ağaçlarından birine bakarak bu ağacın tohumlarını nasıl elde edebileceğimi düşünüyordum.Derken ağacın üzerinde keçi boynuzuna benzeyen sarkan kısımları farkettim.Yeşil fasulyenin kahverengisine de benziyorlar.Onlardan bir kısım topladım.İçlerinden çekirdeklerini çıkarttım ve evde yoğurt kovalarının ve küçük naylon torbaların içini toprak doldurarak elde ettiğim saksılara ektim.Yanlış hatırlamıyorsam yaklaşık bir ay sonraydı.Ektiklerimden iki tanesi çıktılar aynı saksıda.Şimdi her sabah ne kadar büyüdüklerine bakıyorum.2-3 günde bir onları suluyorum.Ve bir gün kocaman güzel ağaçlar olacaklarını hayal ediyorum.Bu benim için çok dinlendirici ve huzur verici bir hobi.Hepinize yediğiniz meyvelerin çekirdeklerini evinizde kendi oluşturduğunuz özel saksılara yada dışarıya toprağa ekmenizi öneriyorum.Bu dünyada sizin de bir dikili ağacınız olsun.Küresl ısınmayı önlemek için sizin de bir katkınız olsun.Evde yetiştirmeye çalıştığım diğer ağaçlarla ilgili bilgilere diğer yazımda devam edeceğim.

Gezegeni bir bakterimi kurtaracak?

Gigabyte | 11 June 2008 09:51

Küresel ısınma nın etkisini iyiden iyiye göstermeye başladığı şu günlerde bilim insanları bir taraftan Karbondioksit (CO2) salınımını azaltacak tedbirler için hükümetleri ikna etmeye çalışırken, diğer bir taraftan da bu kötü gidişatı durduracak çözümler üretmeye çalışıyorlar. Ancak bu insanlardan bir tanesinin üzerinde çalıştığı proje gerçekten ilgi çekici. 2000 yılında insan genom’unun şifrelerini çözen Craig Venter, atmosferdeki karbondioksiti yiyen ve bunu sıvı yakıt olarak kusan bir bakteri üretmeye çalışıyor. Bunun için izledikleri yöntemin bira ve şarap üretiminde kullanılan mayalama işleminden farklı olmadığını söyleyen venter amaçlarının bu yolla çok daha karmaşık bir moleküler yapı elde ederek geleceğin yakıtını elde etmek olduğunu söylüyor. Mevcut enerji kaynaklarından çok daha yüksek enerji potansiyeline sahip olacak bu yakıtın mevcut sistemlerde herhangi bir teknolojik altyapı değişikliği gerektirmediğini belirten Craig Venter bir, iki yıl içerisinde sonuca ulaşacaklarına kesin gözüyle bakıyor.

Kaynak: Newsweek

“Give a drop” bir sosyal içerikli proje

lovesredcloud | 05 June 2008 11:12

dünyada her yıl iki milyondan fazla insanın su yoluyla bulaşan hastalıklardan hayatını kaybettiğini biliyor muydunuz? peki ya dünyada temiz suyu olmadan yaşayan bir milyar insan olduğunu? kar amacı gütmeden yürütülen bir proje olan GIVE A DROP bu soruna parmak basıyor ve bu yüzden tanıtılması ve daha fazla kişiye duyurulması amacıyla haberinin yaygınlaştırılması önem taşıyor. projeye destek olmak isteyenler en az 2 dolardan başlayarak bağış yapabiliyorlar. yapılması gereken isimleriniz, nerede olduğunuz ve mesajlarınızı iliştirerek sitede yerinizi almak.