bildirgec.org

kitap hakkında tüm yazılar

Her Son Acımasızdır : Kara Kule

angelsdemos | 30 March 2010 12:14

“Siyahlı Adam çölge kaçıyordu. Silahşör de peşindeydi.” İşte böyle başlar Orta Dünya’daki son silahşör Roland Deschain’in destansı yol öyküsü ve böyle biter.Stephen King, 2000 sayfadan fazla ve toplam 7 kitaptan oluşan bu öyküyle sizi o fantastik ve inanılmaz dünyasına alıverir.

Stephen King’in kariyerinin baş yapıtı olarak gösterdiği Kara Kule serisi büyük önem taşıyan bir başyapıttır.King’in, Robert Browning’in “Childe Roland Kara Kule’ye Geldi” adlı şiirinden, J.R.R Tolkien’in ve C.S. Lewis’in epik ve fantastik hikayelerinden, Sergio Leone’nin ünlü vahşi batı filmlerinden esinlenerek yaptığı bu eseri tamamlaması yaklaşık 34 yılını aldı.Bu süreçte King, sadece hikayeyi anlatmadı Kara Kule yazarın diğer eserlerine de sıçrayarak Stephen King hikayelerinin merkezine oturdu.

kobo ereader

schizophrenia13 | 26 March 2010 14:53

kobo ereader
kobo ereader

sayısal kitap mağazası kobo’nun sayısal kitap okuyucusu ereader, 150$ fiyatla satılacak. 200gr ağırlığındaki ereader, diğer cihazlarla usb ve bluetooth yoluyla iletişim kuruyor. tam dolu pille 8000 sayfa çevirebiliyor ya da 2 hafta kullanılabiliyor.

kobo ereader
kobo ereader

bazı özellikleri:

  • 6 inç boyutlu ekran
  • elektronik mürekkep
  • 1gb dahili hafıza
  • sd kart yuvası
  • ePub, PDF, Adobe DRM
  • usb, bluetooth
  • 120mm x 184mm x 10mm
  • 200gr

kitaplık için arama kurtarma motoru!

herkesbenibuisimletaniyacak | 08 March 2010 17:37

http://sixdegrees.hu/last.fm/interactive_map.html

yukarıdaki linkteki güzel uygulamayı aşağıdaki linkte bulunan

http://www.minyatur.info/misc/kitaplik_small.jpg

resmine uyarlamak istiyorum. yapmak istediğim şey gayet basit. ilk linkte verilen uygulama gibi arama sonuçlarını resmin üstünde “tag”lemek. ama örneğin “mimari” kelimesi arandığında 80 sonuç varsa hepsi işaretlenecek.. ve aynı zamanda bir “index-içindekiler” fena olmaz 🙂

The Dispossessed (Mülksüzler)

768 | 25 February 2010 11:41

Antropolog bir babayla, psikolog ve yazar bir annenin kızı olan 1929 doğumlu Amerikalı anarşist ve feminist yazar Ursula Kroeber Le Guin‘in fantastik ve bilim kurgu türündeki kült kitabı Mülksüzler 1975’de bilim kurgu dünyasının iki büyük ödülü olan Hugo ve Nebula ödüllerini almıştır.

Kitap genel hatlarıyla ikili bir dünya sistemi içinde geçer. Bir tarafta kapitalist ve devletçilerin gezegeni olan Urras, diğer tarafta ise Odo’cu anarşistlerin gezegeni Anarres vardır. Odo, anarşist toplumun kurucusu olan ve kitaptaki olaylardan kuşaklar öncesinde yaşamış bir kadındır ve Anarresliler toplum içinde Odo’cu felsefeye göre hareket ederler.

Hamsin 14: Sanatçı ‘Uyanışı’

admin | 15 February 2010 10:39

Uyandım. Bir döndüm yatakta şöyle; başucumdaki suyu dikip içtim. Beyaz perdemden donuk bir ışık geliyor. Yan döndüm. Büzüldüm. Sehpanın üstünde bir kitap var. Öyle, baktım uzun zaman kitaba. Ne kitabı bu yahu? Burada mıydı? Kimin kitabı. Yüzükoyun döndüm. Yatağımın solundaki kalorifer peteğinin üstünde sıra sıra dizilmiş kitaplar. Bazısı yeni, bazısı kopuk. Bunlardan bazısı epeydir burada. Bazısı arada yenileriyle yer değiştiriyor.

Bir adaya düşmüşüm mesela şimdi… Ada ıssız. Sadece bu solumdaki kitaplarla düşmüş olsam… Ne kadar zaman idare eder acaba bunlar… Dönüşümlü okusam hep. Diğerini okurken ilkini unutmaya çalışsam. Böylece tekrar okuyuşlarda hep ilk okunuştaki lezzeti bulmaya çalışsam. Neyse… Kimin bu kitap o sehpadaki…? Telefonumun yanında. Telefona hiç bakmayayım. Göbeğim açılmış uyurken. Hafiften üşüyorum. ‘Tembeller şahı’ dedim kendime.

Akşam kafadan bir tarif uydurup ‘çiiizkek’ yapmıştım. Telefona uzandım. Bir mesaj… Baktım. ‘Sevgililer gününüz kutlu olsun…’. Bu da kim. Numara hiç tanıdık değil. Bir arasam mı… Ne arayacağım yahu!

Bugün birileriyle yürümek istiyorum. Hava ılık galiba. Ilık havada yürüsem. Bir sevgiliyle olması şart değil. Keşke… Bir bakayım kimmiş bu. Numaramı gizleyip yorganın kenarından çıkardığım koluma dayandım. A… Bir erkek sesi? Kapattım hemen. Kimse kim, bana ne. Tanımadım sesi.
Telefonu sehpaya bıraktım. O kitabın yanına. kimin bu kitap yahu? Buradan bakınca sırt kısmı görünmüyor. Kapağı da yabancı gibi. Tanıyamadım. Uzanıp aldım. Edebiyat kuramları ve eleştirisi. Allah Allah… İçine baktım… 15. basım. İçindekilere gözattım. Önsözler… Birinci baskıya önsöz, onuncu baskıya önsöz… Öf…

İlk sayfaya baktım. “Sanat nedir, sorusuna ilk verilen cevap… Sokrates der ki, elinize bir ayna alın… Onaltıncı yüzyılda Van Dyck demiş ki, ‘Bunlar ayna, evet resim değil ayna bunlar’. Dr. Jonshon, Stendhal, bizde de Recaizade Mahmut Ekrem, sanatın, hikaye ve romanın ayna olduğunu… Görüngüler, yansımalar… Üç şekilde olurlar. Yüzey gerçekliğini, tümeli (özü) yahut ideal olanı yansıtır…”

Kapattım kitabı. Gözlerimi de kapattım. Sonra hafifçe araladım kirpiklerimi. Sarı yorganın kenarından peyaz perdeye doğru, kirpiklerimin arasından baktım. İşte tamam? Tıpkı Monet’nin tabloları gibi oldu ‘görüngü’. Sanat yaptım işte. Herkes kirpiklerinin arasından böyle baksa… Olur mu olur.

Bu Monet’nin ayçiçekleri resmi vardı. Van Gogh’un da vardı. Benim de en sevdiğim çiçek ayçiçektir. Kocaman kafalarıyla neşeli ve azman görüntüleri vardır. Monet’nin ayçiçekleri, sakin bir ikindi vakti derli toplu, temiz bir evde masanın üstünde duran, zamanın akışını umursamayan huzur dolu çiçekler. Sanırım bu evde parkeler cilalı. Sigara da içirtmiyor sahibesi. Oysa Van Gogh’un ayçiçekleri akla ölümü getiriyor. Sanki evde ağır hasta, ama hastalığı uzun zamandır devam ettiği için artık yakınları tarafından kanıksanmış biri varmış gibi. Hastanın kocası manyak bir ihtiyar olmalı. Hava sıcak, içerisi de havasız ve loş olduğu için torunlar içeriye girmiyorlar pek. Gelinler de komşularla ‘laklak’a dalmış. Oğullar zaten ilgilenmez. Atmışlar hasta analarının bakımını karılarının üstüne… Aylardan Ağustos…

Güncel Haberler

queennothing | 14 February 2010 11:58

* James Cameron, “Avatar“ın devamının gelebileceğini söyledi. Kimi kaynaklara göre, yönetmenin zaten ikinci filmi çekeceğini, hikayeyi ona göre yazdığını söylüyor. Kanadalı sinemacı şu sıralar “Battle Angel“ı ile meşgul.

  • 2012’de vizyona girmesi beklenen “Spider-Man 4“ün üç boyurtlu olacağı açıklandı.

John Carter’in Mars atağı beyazperdede!

queennothing | 02 February 2010 09:53

1875 – 1950 tarihleri arasında yaşamış Amerikan asıllı yazar Edgar Rice Burroughs, Afrikalı Tarzan Serisi” ile bilinse de kendisi Mars, Ay, Venüs, Barsoom (nam-ı diğer John Carter Serisi) ile de tanınır, çokça sevilir. Ta 1912’deki “A Princess Of Mars“tan 1964’e, “John Carter Of Mars“a dek 11 kitaptan oluşan Barsoom Serisi’nin son kitabı “John Carter Of Mars“, sinemaya uyarlanıyor.
Filmi yönetecek kişi ise “WALL-E” ile 2 Oscar Ödülü sahibi olan (hastalıklı robot BURN-E ve Finding Nemo‘yu da unutmamalı) 1965, Amerika doğumlu yapımcı/ yönetmen Andrew Stanton.

2012 senesinde vizyona girmesi beklenen “John Carter Of Mars“, Pixar damgalı olacak. Filmde ‘John Carter‘i 1981, Kanada doğumlu aktör Taylor Kitsch canlandıracak. (Taylor’u hatırlamak isterseniz “X-Men Origins: Wolverine“de ‘Remy LeBeau’ karakteri)