bildirgec.org

kedi hakkında tüm yazılar

İYİ, KÖTÜ, ÇİRKİN

super hero | 10 August 2010 10:10

İyi insan var kötü insan var; bir de kötü olduğunun farkında bile olmadığı için kendisini faziletli zanneden birtakım vicdansız çirkinler var.

İyi, kötü, ya da çirkin olmak din, dil, ırk, mezhep, kılık kıyafet ayırmıyor. Herhangi bir yerde karşınıza denk gelen herhangi biri iyi olabilir, kötü olabilir veya en kötüsü çirkin olabilir.

Benim pek adetim değildir ama geçenlerde bir aile toplantısının ardından aşırı sıcaklardan biraz olsun kaçabilmek için Çamlıca Tepesi’ne çıktık. Bizim gibi, manzaranın ve esintili açık havanın tadını çıkarmak isteyenlerle dolmuştu ünlü tepe. Herkesin, herkesin yerinden kalkmasını beklediği bir köşe kapmaca oynanıyordu.

Zulüm

olur mu ki | 28 July 2010 13:10

Türk Dil Kurumu kelimeyi “ Güçlü bir kimsenin yasaya veya vicdana aykırı olarak başkasını uğrattığı kötü durum, kıygı, eziyet, cefa.”olarak tanımlamış.Bence bu tanımlama yanlış. Haydi, yanlış demeyelim de eksik. Çünkü sadece güçlü olan değil, hemen hemen herkes bu zulüm batağına kendini atıyor.Nasıl mı?Hangimiz doğada uzun yıllar kaybolmayacağını bildiğimiz halde elimizdeki izmariti sokağa atmıyor? Hangimiz zararını bile bile poşet yerine kese kağıdını tercih ediyor?Bu söylediğim örnekler konuyla ilgisiz gibi mi göründü gözünüze? O zaman bir örnek daha vereyim size. 1959 yılında şehirlerimizden birinde tarım ilaçları denetimsizce öyle bir kullanılmış ki sokakta kedi kalmamış. Fareler şehri adeta istila etmiş. Farelerle başa çıkamayan ahali, çareyi komşu şehirden kedi ithal etmekte bulmuş. Birkaç ay boyunca komşu bu iki il arasında kedi ticareti yapılmış.Bu yaşananlar insanın doğaya zulmü değil midir? İnsan doğada yahut doğayla yaşamaya muhtaç olduğu için insanın insana zulmü değil midir?Öyleyse ne dememiz gerekiyor? Zulmetme dürtüsü her insanın içinde vardır. Ama insan eğitilebilir bir varlıktır. Zulüm de eğitim yoluyla kurutulabilecek bir bataklıktır.

CESUR

super hero | 15 July 2010 15:28

Sanki hayvanlar bir şekilde konuşup kendilerine iyi davranan bu insanoğlunun adresini veriyorlardı birbirlerine. Kedisi, köpeği, hatta bir ara kargası, hiç eksik olmazdı. Bazısı gelir, kalıcı olurdu. Bazısı birkaç gün takılır, kendine geldikten sonra yoluna giderdi.

Her katında bir dairenin olduğu dört katlı eski bir apartmanın altındaki iki dükkandan biriydi babamınki. Arka tarafta, birkaç ağaç ve yıkılmaya terk edilmiş kömürlükten ibaret, neredeyse hiç kullanılmayan bir bahçe vardı. Tam karşıda, yıllarca bilmemne kurumunun kullanılmayan arsası olarak kaldıktan sonra bir şekilde belediyeye geçerek düzenlemesi yapılmış bir park vardı. O zamanlar şu spor yapma aletlerinden yoktu henüz. Onun yerine, bir kaydırak, birkaç tane de salıncak vardı. Biraz çimen, birkaç tane de ağaç dikmişlerdi. Bu yüzden de eski apartman birden kıymete binmişti; o iç içe mahallede karşısında park var diye.

resimler alıntıdır
resimler alıntıdır

Küçük esnaftı babam. Ne alıp sattığı mühim değil; büyümüş de küçülmüş, küçüldükçe de küçülen bir esnaftı. Eskiden beri hayvanlara düşkünlüğü vardı; ama işler giderek küçülürken insanlardan daha fazla kopup hayvanlara daha fazla bağlandığını da fark etmiyor değildim. Arada sırada dükkanın önünde oturup bir çayını içen birkaç mahalleliden başka kimseyle görüştüğü yoktu.

Evcil hayvanlarınız ışıl ışıl!

Beacool | 04 May 2010 18:53

Hadiii! ilgilen benle!
Hadi ilgilen benle!

Evcil hayvanınız sahibiyle olmaktan hoşlanır. Hatta sizin ondan sıkıldığınız anların çoğunda dahi yanı başınızda bekler. Bir göz temasınız, bir “gel kızım!” lafı onu sıkılarak yattığı yerden kaldırıp sevinçle yanınıza gelmesini sağlayacaktır. Köpek olsun kedi olsun (Başka evcil hayvanlarda olur mu bilmem ama aranızda bağ varsa neden olmasın) yanınızda (hatta üstünüzde) bulunmaktan hoşlanırlar.

Ama can dostunuzun her an yanınızda olması acaba onun için ne kadar iyi? Hayvan sever (bkz uzunca bi yazı sonu notu) arkadaşlarımın en çok yaptığı hataların başında da bu gelmekte. Her ne kadar bağımız onlarla kuvvetli olsa da bazı durumlarda onların içgüdülerine yenik düştüğü zamanlar olmakta. Karanlık yol kenarı mesir alanında beraber gece gezmesine çıktığınız kuçunuz gece duymuş olduğu sesin peşinden koşarken (buna koruma ya da cinsine göre avlanma içgüdüsü deniyor) yola çıkıp ezilmesi yaşanan olaylar arasında. Bu aslında talihsizlik değil otorite – eğitim eksikliği ve büyük oranda da bilinçsizlikten kaynaklanıyor.

Led Dog Collar
Led Dog Collar

evcil hayvanınız var ise yaşadınız kapıya mama servisi başlamış

afroma | 30 March 2010 10:59

PetShop sahibi bir arkadaşım sürekli PetShop’ların ne kadar sorumsuz ve sorunlu yerler olduklarını söylüyordu. Ben de bunun üzerine onunla sürekli sohbet ederdim.

Geçenlerde bir internet sitesi açmış ve çok hoşuma giden birkaç işlem yapmış. Bunları size hemen açıklayacağım eminim sizin de hoşunuza gidecek.

KapıyaMama bu adreste kendileri bir internet sitesi kurmuşlar ve bu site üzerinden aldığınız ürünleri 9:00 – 22:00 Saatleri arasında İstanbul Avrupa yakasında iseniz kapınıza kadar teslim ediyorlar. Bir de kendileri toptan satış sistemine sahip oldukları ve birçok markanın bayisi oldukları için acayip ucuz rakamlara satıyorlar ürünlerini… Mesela 92 liralık bir mama bu arkadaşlarımın sitesinde 55TL 🙂

Kedinin laneti..

pillibebekkuyuda | 22 February 2010 10:19

Kedimizi, hayvan bürosuna teslim etmeden önce, eşimin arkadaşı aramıştı o gün.

Hararetli bir telefon konuşmasından sonra açıklama yapmak için yanıma geldi..Bir arkadaşının kedisever bir kız arkadaşı olduğunu, hayvan bürosuna teslim etmekten vazgeçtiğini söyledi..Benim için hiç problem değildi, önemli olan bir an önce gitmesi, kısacası ondan kurtulmamdı..

Tam evimizin önünde siyah bir jeep durdu..İçinden bir kadın indi..Ve kapıya doğru yöneldi..

KEDİLİ YAŞAM İÇİN PRATİK ÖNERİLER

admin | 08 February 2010 10:28

Kedi’siz asla, diyorsanız; ya da hiç aklınızda yokken kendinizi bir – belki de iki, üç, dört..- kedi ile yaşamınızı paylaşırken buluverdiyseniz; eminim bütün kedi severlerin karşılaştığı “temel” sorunlar bazen sizi de yoruyordur. Aşağıdaki önerilerin pisileri ve sizleri rahatlatacağını düşünüyorum (16 kedi’li yaşamımızda tecrübe ile sabittir) :
-Kedinizin tuvaletini tuvalet kabı dışında bir yere yapması durumunda çamaşır suyu ya da alkolle bölgeyi temizlemeniz, kedinizde ters etki bırakacaktır. Çamaşır suyu ve alkol, kedinin idrar kokusuna çok yakın bir koku bırakacağından kediniz sürekli oraya tuvaletini yapmasını istediğinizi düşünecektir. Bölgeyi yarı yarıya su ve sirkeyle silmeniz daha uygun olacaktır. Tuvalet alışkanlıklarında uzun süreli bozukluk görülmesi ciddi sağlık problemlerinin işaretidir. Lütfen bu gibi durumlarda doktorunuza baş vurunuz.
– Tüy dökülmesi! Plastik/tıbbi eldiven giyip kedinizi okşadığınızda tüylerin eldivene toplandığını göreceksiniz. İçi kalınca bir çorabı hafif nemlendirip, ters çevirip elinize geçirdikten sonra kedinizi okşamanız da fazla tüylerin alınmasını sağlayacaktır. Her gün taranması en etkili yöntemdir.
– Kanepe tırmalama: Kedinizin tırmalamasını istemediğiniz yer/köşelere portakal yağı/esansı damlatabilirsiniz. Kediler turunçgillerin kokusundan rahatsız olur. Oraya yanaşmayacaktır. Kedi tırmalama tahtaları ya da dışarıdan getireceğiniz temizlenmiş bir kütük de kedinizin hoş vakit geçirmesini sağlayacaktır.
– Sistit: Özellikle kısırlaştırılan erkek kedilerde karşımıza çıkan bir sorundur. Arada bir kaynatılmış maydanoz suyu sunmanız kedinizin idrar yolu sistemini destekleyecektir.
– Salon bitkileri: Kediler yuttukları tüy topaklarını çıkartmak için ot yeme ihtiyacı duyar. Kediniz için bir saksıda çim yetiştirirseniz, kendi çimini tercih edip çiçeklerinizi rahat bırakacaktır. Dışardan çim getirmeniz parazit yumurtası almasına neden olabilir. Bu nedenle lütfen taze çim yetiştiriniz. Arpa tohumundan elde edeceğiniz daha kalın çimen, kedinizi daha da mutlu edecektir.
– Mamanın etrafa yayılması: Kediler genel kanının aksine çukur/derin tabaktan değil de düz tabaktan yemek yemeyi tercih eder. Çukur tabak yemek yerken bıyıklarının değmesiyle rahatsız olmasına neden olur. Kedinize düz tabakta servis yaparsanız, mamasını kabın dışına çıkartma ihtiyacı duymayacaktır.
– Annesiz bebek kedi: Annesiz bebek kedi bakıyorsanız, bir çalar saati ısıtılmış havluya sararak ona “anne kalp atışları” sağlayabilirsiniz. Böylece pisicik kendisini güvende hissedecektir.

eski Mısır kadınları

nazokiraze | 30 December 2009 10:51

Eski Mısır’da kadına diğer toplumlara göre daha çok önem verilirdi, zenginlerin hareminin olmasına ragmen, zengin olmayanlar genellikle tek eşliydi.Kaynaklara göre o dönem Mısır kadınları iri gözlü ve Avrupa kadınlarına göre daha dik memeliydi. Ayrıca günümüz makyajına çok yakın olan makyaj stilleri Mısır kadınının olmazsa olmazıydı.Zaten kozmetik kültürü Mısır’dan gelmiştir.

Heykellerden de anlaşıldığı üzere Mısırlı kadınlar süslerine aşırı düşkünlerdi, tırnaklar boyanır, saçlar yağlanır, yüze makyaj yapılırdı.Gözlere sürülen siyah sürmenin dışında kadınların peruk ta kullandıkları bilinir.Takılan mücevherler ise genellikle altın olurdu, ayaklara kadar bilezik takılırdı.

Eski Mısır‘da kadınların kullandıgı peruklar papirus lifinden yapılır , peruk takılmadan önce başa sıcakta eriyip hoş koku salsın diye bir macun sürülürdü.